Search

English Turkish WordTranslations Page 379

English	Turkish	Details
Activate Server	Sunucuyu Etkinleştir
presentation	sunum
How long do you want to present?	Sununun ne kadar sürmesini istiyorsunuz?
display	sunuş
display console	sunuş konsolu
chocolate pudding	supangle
super	süper
superfamily	süper aile
beatitude	süper bir mutluluk hali
superannuation scheme	süper emeklilik planı
supermale, terminal male	süper erkek
super seiner	süper gırgır
superclass	super sınıf
superordo	super takım
superspecies	süper tür
suprsonic	süpersonik
supersonic transport	süpersonik taşımacılık (SST)
blowjob	süpet
discredit, misgiving	şüphe
skeptical, suspicious	şüpheci
scepticism	şüphecilik
to suspect	şüphelenmek
suspicious, dubious, disputable, dicey, chancy, iffy	şüpheli
bad debt	süpheli alacak
doubtful debts	şüpheli alacaklar
doubts	şüpheli husus
supraorbital, supraocular	supra oküler
supralittoral	supralitoral
rubbish	süprüntü
broom	süpürge
broom handle	süpürge sapı
broomstick	süpürge sopası
skirt	süpürgelik
Heather	süpürgeotu
sweep	süpürme
cuttlefish	supya
cuttlefish (small)	supya (küçük)
wall, rampart	sur
there (less distant)	şurada
jug, pitcher	sürahi
rapidity, visage	sürat
speedboat	sürat motoru
powerboat	sürat teknesi
apace	süratle
fleet, express, expeditious	süratli
thither (less distant)	şuraya
continue	sürdür
continuation	sürdürme
continuation character	sürdürme karakteri
to maintain, to continue, to sustain, to follow up	sürdürmek
sustainable catch	sürdürülebilir av
sustainable yield	sürdürülebilir hasat
sustainable use	sürdürülebilir kullanım
sustainable tourism	sürdürülebilir turizm
sustainable yield	sürdürülebilir ürün
sustainability	sürdürülebilirlik
unsustainable	sürdürülemez
continuing operations	sürdürülen faaliyetler
sustained harvest	sürdürülen hasat
sustained speed	sürdürülen hız
sustained use	sürdürülen kullanım
edit subscriber object	sürdürümcü nesnesi düzenle
For, due, duration, dur	süre
expiration date	süre bitim tarihi
expires, expire, expires on	süre bitimi
time is up	süre doldu
duration (ms)	süre (ms)
timer	süre ölçer
After, expires, expiration, expiration date, due by, due date, expiry time	süre sonu
expires, by expires	süre sonuna göre
time and mileage	süre ve milaj
continuum	süreç
process control	süreç denetimi
process	süreç, işlem
interprocess	süreçler arası
continuous, permanent, constant, perpetual, continuative, unceasing	sürekli
permanent current	sürekli akıntı
to blaze away	sürekli ateş etmek
continuous feed, continous feed	sürekli besleme
perpetual debt instruments	sürekli borçlanma araçları
continuous duty	sürekli çalışma
continuous play	sürekli çalma
to beleaguer	sürekli canını sıkmak
continuous line recorder	sürekli çizgili kaydedici
continuous variable	sürekli değişken
continuous model	sürekli değişkenli model
Always replace	Sürekli değiştir
continuing education	sürekli eğitim
continuous population	sürekli evren
continuous action	sürekli eylem
continuous form, continuous paper	sürekli form
continuous forms	sürekli formlar
continuous mapping	sürekli gönderim
sustained speed	sürekli hız
continuous function	sürekli işlev
continuous spectrum	sürekli izge
continuous paper	sürekli kağıt
continuous play	sürekli okuma
continuous kernel game	sürekli oyun
continuous - page break	sürekli - sayfa sonu