Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180728

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
That sounds confusing.	Kulağa karışık geliyor.	Whatever Works-1	2009
Well, it's an homage to lust. Yeah. To lust.	Bu şehvete olan bir bağlılık. Evet. Şehvet diyorsun demek.	Whatever Works-1	2009
Hi, l need a female opinion.	Bir bayanın görüşüne ihtiyacım var.	Whatever Works-1	2009
Which ofthese two would a young woman prefer? l can't decide.	Genç bir bayan bu ikisinden hangisini seçerdi sizce? Ben karar veremiyorum.	Whatever Works-1	2009
l don't know. They're both so beautiful.	Emin değilim. İkisi de çok güzel.	Whatever Works-1	2009
lt depends. What type is she?	Nasıl biri olduğuna göre değişir.	Whatever Works-1	2009
Well, she's quite young and very lovely looking.	Genç ve çok güzel biri.	Whatever Works-1	2009
Blonde hair. Blue eyes.	Sarışın, mavi gözlü.	Whatever Works-1	2009
Yeah, butwhat's she like?	Anladım ama karakter olarak nasıl?	Whatever Works-1	2009
Well, okay. She's from the South, although she lives here in NewYork now.	Pekala. Aslında güneyli fakat şu anda New York'ta yaşıyor.	Whatever Works-1	2009
And she's a nanny. l mean, well, to tell you the truth,	Ayrıca dadılık yapıyor. Aslını söylemek gerekirse...	Whatever Works-1	2009
she's actually living with some man.	...başka biriyle yaşıyor.	Whatever Works-1	2009
l mean, they're married, although he's not the best she can do.	Evliler, ama aslında hak etmediği biriyle evli.	Whatever Works-1	2009
And she thinks she loves him, but it's only because	Onu sevdiğini sanıyor ama sevmesinin tek nedeni...	Whatever Works-1	2009
she mistakes his pessimistic despair forwisdom,	...ondaki kötümser çaresizliği bilgelikle karıştırarak bir dahi olduğuna inanması.	Whatever Works-1	2009
l'd say she's more of a nurse to him than a wife, because he's much older than she is.	Onun eşi olmaktan çok bakıcısı gibi, çünkü aralarında büyük bir yaş farkı var.	Whatever Works-1	2009
That sounds so familiar.	Bu çok tanıdık geliyor.	Whatever Works-1	2009
l just can't... l can't put my finger on it.	Dilimin ucunda.	Whatever Works-1	2009
lt's sort of like mine, actually. Yeah. lt is?	Benimkine benziyor aslında. Öyle mi?	Whatever Works-1	2009
l mean, not exactly, but l can't help but seeing some similarities.	Yani aynısı olmasa da birkaç benzerlik bulmamak elde değil.	Whatever Works-1	2009
l'd say that one. Okay.	Bunu alın bence. Peki.	Whatever Works-1	2009
Here what? For me? lt's foryou.	İşte ne? Benim için mi? Senin için.	Whatever Works-1	2009
Yes, l thought l'd buy you something lovely.	Evet, sana güzel bir şey alabileceğimi düşündüm.	Whatever Works-1	2009
Oh, no, l can't accept a gift from a stranger.	Üzgünüm, bir yabancının hediyesini kabul edemem.	Whatever Works-1	2009
Well, why not? l'm married.	Neden olmasın ki? Ben evliyim.	Whatever Works-1	2009
Yes, but it may not last forever.	Evet ama sonsuza kadar sürecek değil ya.	Whatever Works-1	2009
Well, you know, nothing lasts forever. Not even	Aslında hiçbir şey sonsuza kadar sürmez.	Whatever Works-1	2009
Shakespeare or Michelangelo	Shakespeare veya Michelangelo bile.	Whatever Works-1	2009
or Greek people.	Ya da Yunanlar.	Whatever Works-1	2009
l mean, even as we're standing here talking right now,	Demek istediğim şu an burada konuşuyor olsak bile...	Whatever Works-1	2009
we're just flying apart at an unimaginable speed.	...aslında hayal edilemez bir hızda uçup süzülüyoruz.	Whatever Works-1	2009
Gee, l never thought of it thatway. Yeah.	Hiç bu açıdan düşünmemiştim. Evet.	Whatever Works-1	2009
Should we be holding each other so we don't fall?	Düşmemek için birbirimize tutunmamız gerekmiyor mu?	Whatever Works-1	2009
Well, you have to hold onto whatever love you can in this cruel existence.	Şey, bu acımasız dünyada bulduğun her sevgiye tutunman gerekiyor.	Whatever Works-1	2009
Speaking of love,	Sevgiden bahsetmişken...	Whatever Works-1	2009
l've been in love with you ever since that first moment l sawyou,	Seni gördüğüm ilk andan beri sana aşığım...	Whatever Works-1	2009
and met your mother at the Mogador Café many months ago.	...ve ayrıca annenle aylar önce Mogador Kafe'de tanışmıştık.	Whatever Works-1	2009
Oh, you're... You're...	Siz... Siz...	Whatever Works-1	2009
Did my mother... Randy James.	Annem... Randy James.	Whatever Works-1	2009
Oh, the actor! Of course. l can hearyour accent now.	Tabii ya, aktör! İngiliz aksanın, şimdi anlıyorum.	Whatever Works-1	2009
Oh, my mother talks about you all the time,	Annem sürekli senden bahsediyor...	Whatever Works-1	2009
and she's always telling me l have to meet you	...bana seninle tanışmam gerektiğini söylüyor.	Whatever Works-1	2009
and l'm saying, "Why? Why do l have to meet him?"	Bende ona: "Neden? Neden onunla tanışmalıyım ki?" diyorum.	Whatever Works-1	2009
"But he's so good looking!" And, yeah, you are.	Bana çok yakışıklı olduğunuzu söylüyor ve haklı da.	Whatever Works-1	2009
Thank you. l've moved to NewYork permanently now	Teşekkürler. New York'a kalıcı olarak taşındım...	Whatever Works-1	2009
and l live in a houseboat with a friend of mine.	...ve bir arkadaşımla beraber yüzen evde yaşıyorum.	Whatever Works-1	2009
You live on a boat? Yes, l do.	Bir teknede mi yaşıyorsun? Evet, aynen öyle.	Whatever Works-1	2009
l'm very romantic by nature, so l live on a boat	Doğam gereği romantiğimdir, teknede yaşar...	Whatever Works-1	2009
and l read and think and play my flute...	...kitap okur, düşünür ve flüt çalarım.	Whatever Works-1	2009
Mom? Oh, be still, Melody.	Anne? Sakin ol Melody.	Whatever Works-1	2009
There's nothing wrong with expanding your horizons. l certainly expanded mine.	Sınırlarını genişletmek konusunda yanlış olan bir şey yoktur. Ben benimkini genişlettim.	Whatever Works-1	2009
You knowwhat? l'm really sorry, but...	Biliyor musunuz? Çok özür dilerim.	Whatever Works-1	2009
l think that my mother badly gave you the wrong impression,	Sanırım annem size hakkımda yanlış bir izlenim verdi.	Whatever Works-1	2009
because l'm happily married.	Çünkü ben mutlu bir evlilik içindeyim.	Whatever Works-1	2009
No, no, no, no, no, no, she's not, Randy. She's nursemaid to a roach. He is.	Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır değil. Randy. O bir hamam böceğinin bakıcısı.	Whatever Works-1	2009
Goodbye, Mother. Goodbye, Mr. James.	Hoşça kal anne. Hoşça kalın Bay James.	Whatever Works-1	2009
l told you you'd get the hang of it.	Sana usûlünü öğrenmeni söylemiştim.	Whatever Works-1	2009
Okay, you knowwhat? Let'sjust stop. Let's stop.	Tamam, biliyor musun? Hadi duralım. Duralım.	Whatever Works-1	2009
Let's stop. Yeah, yeah, yeah, stop, stop. Stop?	Duralım. Evet, evet, duralım. Duralım mı?	Whatever Works-1	2009
Yeah. l need to sit for a minute. All right.	Evet. Bir dakikalığına oturmaya ihtiyacım var. Pekâlâ.	Whatever Works-1	2009
You know, l'm just doing it for the aerobics, anyway. Otherwise, it's moronic.	Bunu sadece aerobik için yapıyorum. Başka türlüsü aptalca.	Whatever Works-1	2009
l think it's relaxing.	Bence rahatlatıcı bir şey.	Whatever Works-1	2009
Relaxing? What? Are you kidding? lt's too nerve wracking.	Rahatlatıcı mı? Ne? Alay mı ediyorsun? Çok sinir bozucu bir şey.	Whatever Works-1	2009
To mingle with all those sub mentals on bicycles? lt's like driving a car.	Düştüğünde çenenin zarar görmesi riski? Araba kullanmak gibi bir şey.	Whatever Works-1	2009
Those hostile, belligerent morons all get driver's licenses.	O saldıran, düşmanlık dolu aptallar ehliyet alıyorlar.	Whatever Works-1	2009
Of course, to have children, you don't need a license. No proof of anything.	Tabii ki çocuk sahibi olmak için bir lisansa ihtiyaç yok. Bu hiçbir şeyin kanıtı değil.	Whatever Works-1	2009
You need a license to fish. You need a license to be a barber.	Balık tutmak için lisansa ihtiyacın var. Berber olmak için lisansa ihtiyacın var.	Whatever Works-1	2009
You need a license to sell hot dogs.	Sosis satmak için bile lisans gerek.	Whatever Works-1	2009
You know, you read about these poor kids, beaten and starved,	Ama bütün bu dövülen ve aç kalan çocuklarla ilgili haberleri okuyorsun...	Whatever Works-1	2009
you wonder, why are these parents allowed to even have them?	...ve merak ediyorsun. Neden bu çocuğu yapmalarına izin verilmiş?	Whatever Works-1	2009
Okay, Boris, Boris.	Tamam, Boris, Boris.	Whatever Works-1	2009
You know, sometimes l think you're so determined not to enjoy anything in life,	Bazen düşünüyorum da o kadar hiçbir şeyden keyif almamaya odaklanmışsın ki...	Whatever Works-1	2009
just out of spite.	...sanki inadına yapıyorsun.	Whatever Works-1	2009
You know, like a child who's throwing a tantrum,	İstediği şeyi alamadığı için...	Whatever Works-1	2009
because he can't have his own way.	...bağırıp çağırıp tepinen çocuklar gibisin.	Whatever Works-1	2009
Wow! Listen to you!	Kendine bir baksana!	Whatever Works-1	2009
That's a reasonably wise insight for a simple minded type like yourself.	Bu, senin gibi basit düşünen biri için oldukça zeki bir görüş.	Whatever Works-1	2009
Honestly. Yeah, you surprise and delight me sometimes, you know that?	Gerçekten. Bazen beni şaşırtıp kendine hayran bıraktığını biliyor musun?	Whatever Works-1	2009
l really don't knowwhat l'd do without you, seriously.	Sensiz ne yapardım bilmiyorum, çok ciddiyim.	Whatever Works-1	2009
This? Nothing. l just got it at the flea market.	Bu mu? Hiçbir şey. Bit pazarından almıştım.	Whatever Works-1	2009
Who needs an antique handkerchief? l thought itwas pretty.	Kimin antika bir mendile ihtiyacı olur ki? Hoş göründüğünü düşündüm.	Whatever Works-1	2009
Yeah, but God knows throughout history who blew his nose in it.	Evet ama Tanrı bilir daha önce üzerine kimler sümkürmüştür.	Whatever Works-1	2009
Marietta? Honey? Yes, darling?	Marietta? Tatlım? Efendim canım?	Whatever Works-1	2009
l think you should include these photos at your opening nextweek.	Bence haftaya yapacağın açılışa bu fotoğrafları eklemelisin.	Whatever Works-1	2009
l love those photos. Al, what do you think? l chose those.	Bayıldım onlara. Al, sen ne düşünüyorsun? Onları ben seçtim.	Whatever Works-1	2009
Oh, you did? Absolutely.	Sen mi seçtin? Kesinlikle.	Whatever Works-1	2009
sexual perversity and human freedom. Who? Yes.	...bir çalışma yapmayı başarmışsın. Kim? Evet.	Whatever Works-1	2009
lt's so full of erotic imagination. Okay, hold on a sec.	Bu erotik bir hayal gücünün eseri. Tamam, bir saniye bekleyin.	Whatever Works-1	2009
Oh, thank you so much! Thank you! Marietta?	Çok teşekkür ederim! Çok! Marietta?	Whatever Works-1	2009
Who is it? Somebody named Randy Jones?	Arayan kim? Randy Jones adında biri.	Whatever Works-1	2009
Oh, Randy, Randy James.	Randy, Randy James.	Whatever Works-1	2009
Hello? Hello? Hey!	Alo? Alo?	Whatever Works-1	2009
Young man, hello, hello!	Genç adam, merhaba, merhaba!	Whatever Works-1	2009
Listen, she's going to be at Uniqlo at around 3:00.	Dinle, saat 3 civarında Uniqlo'da olacak.	Whatever Works-1	2009
You can run into her and try your luck.	Onunla karşılaşabilir ve şansını deneyebilirsin.	Whatever Works-1	2009
You know, she saved the handkerchief you gave her, so it's not a hopeless cause.	Ona verdiğin mendili hala saklıyor, yani umutsuzluğa kapılma.	Whatever Works-1	2009
And l'm telling you, l saw fire behind her eyes. Fire. Yeah. Good luck, darling.	Ayrıca onun gözlerinin ardındaki ateşi gördüm, evet gördüm. İyi şanslar hayatım.	Whatever Works-1	2009
Who was that? Oh, nothing. Come on, gumbo! Let's go.	Kimdi o? Önemli bir şey değil. Hadi, gumbo hazır.	Whatever Works-1	2009
Who'd have ever thought that gumbo would become my favorite dinner?	Gumbo'nun en sevdiğim yemek haline geleceğini kim bilebilirdi?	Whatever Works-1	2009
All this and she cooks, too.	Çok iyi pişiriyor çünkü.	Whatever Works-1	2009