Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180729

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
So l guess you just happened to be shopping here. Right?	Tesadüfen burada alış veriş yapıyordun. Değil mi?	Whatever Works-1	2009
Well, l was buying this shirt, ifyou must know.	Bu t shirt'ü alıyordum, bilmek istersen.	Whatever Works-1	2009
lt's okay. Just okay?	İyi. Sadece iyi mi?	Whatever Works-1	2009
l thought it'd make me look dashing.	Beni havalı göstereceğini düşünmüştüm.	Whatever Works-1	2009
Looks aren't your problem.	Senin sorunun görünüş değil.	Whatever Works-1	2009
Oh, no? What is?	Değil mi? Peki ne?	Whatever Works-1	2009
You're too forward.	Fazla ileri gidiyorsun.	Whatever Works-1	2009
l think about you a lot. Well, l don't think about you.	Seni çok sık düşünüyorum. Ben seni düşünmüyorum ama.	Whatever Works-1	2009
So what's it like being married to a genius?	Bir dahiyle evli olmak nasıl bir şey?	Whatever Works-1	2009
l'm sorry. l don't mean to be a boor, l just...	Özür dilerim. Kaba olmak istemem, ben sadece...	Whatever Works-1	2009
Just that, well, you know.	Yani sadece, biliyorsun.	Whatever Works-1	2009
lt has its pluses and minuses.	Artıları da var eksileri de.	Whatever Works-1	2009
Yes? And what are the drawbacks?	Öyle mi? Peki eksileri nelerdir?	Whatever Works-1	2009
l don't know. l mean...	Bilmiyorum. Yani...	Whatever Works-1	2009
Well, naturally, with a very advanced mind,	...şüphesiz ki bu kadar ilerlemiş bir zekaya sahip olunca...	Whatever Works-1	2009
you find a lot ofthings wrong with everything	...birçok şeyi yanlış bulabiliyorsun...	Whatever Works-1	2009
and, mainly, he just doesn't like people.	...ve genel olarak, insanlardan hoşlanmıyorsun.	Whatever Works-1	2009
You know, he says at the rate they're going,	Mesela, böyle giderse insanlığın kendi kendini yok edeceğini söylüyor.	Whatever Works-1	2009
lt can just be exhausting being around a genius all the time.	Sürekli bir dahinin etrafında olmak biraz yorucu olabiliyor.	Whatever Works-1	2009
So what are the pluses of being the wife of such a dazzling mind?	Peki ya böyle büyüleyici bir zekayla birlikte yaşamanın artıları nelerdir?	Whatever Works-1	2009
Well, he's smart. You said that.	O zeki biri. Bunu söylemiştin.	Whatever Works-1	2009
He's clever.	Ayrıca akıllı.	Whatever Works-1	2009
He really means well, you know? He'sjust a little crazy.	Gerçekten iyi niyetli biri, sadece birazcık manyak.	Whatever Works-1	2009
l guess the good part is that l'm the wife of a genius,	Sanırım bu işin iyi yanı benim "bir dahinin eşi" olmam...	Whatever Works-1	2009
which l never really thought l could swing.	...ki bunu becerebileceğimi hiç düşünmezdim.	Whatever Works-1	2009
l guess l thought l'd have to be smarter.	Sanırım bu halimden daha zeki olmam gerektiğini düşünürüm.	Whatever Works-1	2009
You want to see my boat? l mean, my friend's boat, where l live?	Teknemi görmek ister misin? Yani, arkadaşımın teknesini, yaşadığım yeri?	Whatever Works-1	2009
l don't think that's a good idea. l dreamt about you last night. l...	Bunun iyi bir fikir olduğunu düşünmüyorum. Seni dün gece rüyamda gördüm. Ben...	Whatever Works-1	2009
Don't use that line. Because Boris said that he dreamt about me last night.	Bana bunu söyleme çünkü Boris de dün gece beni rüyasında gördüğünü söyledi.	Whatever Works-1	2009
And l really doubt it's mathematically possible	Ve iki kişinin rüyasına aynı anda...	Whatever Works-1	2009
for me to be in two dreams at one time.	...girmenin matematiksel olarak mümkün olduğundan şüpheliyim.	Whatever Works-1	2009
lt's down there, on the right hand side.	Aşağıda, sağ tarafta.	Whatever Works-1	2009
Well, this is it. lt's not much, but it's home and l don't pay rent, so...	İşte geldik. Pek de iyi sayılmaz ama sonuçta bir yuva ve kira da ödemiyorum.	Whatever Works-1	2009
This is kind of sweet, living on the water.	Aslında suda yaşamak hoş bir şeye benziyor.	Whatever Works-1	2009
lt rocksjust the tiniest bit, so l sleep like a baby on it.	Çok hafif sallanıyor ve bu sayede bebekler gibi uyuyabiliyorum.	Whatever Works-1	2009
Randy, l don't knowwhat l'm doing here! l'm married!	Randy, evli barklı biri olarak burada ne yapıyorum ben!	Whatever Works-1	2009
That doesn't mean l can't have feelings foryou.	Bu sana karşı bir şeyler hissedemeyeceğim anlamına gelmiyor.	Whatever Works-1	2009
You don't really know me.	Beni tanımıyorsun ki.	Whatever Works-1	2009
Yes, but l'm a romantic and l believe in love at first sight.	Evet ama romantik biriyim ve ilk görüşte aşka inanırım.	Whatever Works-1	2009
Well, that's true. You know, Boris says that love isn't logical.	Evet bu doğru. Boris aşkın mantıkla ilgili olmadığını söyler.	Whatever Works-1	2009
And l adore the way you talk and the funny things you say.	Ayrıca konuşma şekline ve söylediğin komik şeylere de tapıyorum.	Whatever Works-1	2009
Where can it lead?	Nereye kadar gidebilir ki bu?	Whatever Works-1	2009
Let's drink to love at first sight.	Hadi ilk görüşte aşka içelim.	Whatever Works-1	2009
l can't. When l drink, l get very silly and touchy and...	Yapamam. İçtiğimde aptallaşıyor ve daha hassas biri oluyorum...	Whatever Works-1	2009
That's what your mum said. That's why l bought the bottle. She's quite a mum.	Bunu bana annen söyledi. Şişeyi bu yüzden aldım. O tam bir anne.	Whatever Works-1	2009
Don't use that locution. lt's for inchworms.	Bu deyimi kullanma. Genelde akılsızlar kullanır.	Whatever Works-1	2009
ls that you in the picture?	O resimdeki sen misin?	Whatever Works-1	2009
Yeah. That's me in Juno and the Paycock	Evet. Juno ve Paycock'ı oynarken.	Whatever Works-1	2009
l bet you're a really good actor.	Eminim çok iyi bir oyuncusundur.	Whatever Works-1	2009
l try. Although l'll never be a genius.	Elimden geldiği kadar. Yine de asla bir dahi olamayacağım.	Whatever Works-1	2009
You certainly are handsome enough to be a star.	Ama bir yıldız olabilecek kadar yakışıklısın.	Whatever Works-1	2009
Thank you. l'll cherish that compliment.	Teşekkür ederim. Bu iltifatı unutmayacağım.	Whatever Works-1	2009
Oh, my God. What are you thinking?	Aman Tanrım. Ne düşünüyorsun?	Whatever Works-1	2009
Entropy. Entropy?	Düzensizlik. Düzensizlik mi?	Whatever Works-1	2009
Yeah, entropy. Boris explained it.	Evet, düzensizlik. Boris açıklamıştı.	Whatever Works-1	2009
lt's why you can't get the toothpaste back in the tube.	Diş macununu bir kere sıktığın zaman bir daha tüpün içine geri koyamazsın.	Whatever Works-1	2009
You mean,	Kastettiğin şey...	Whatever Works-1	2009
once something happens, it's difficult to put it back the way itwas?	...yapılan bazı yanlışları geriye çevirmenin zor olduğu mu?	Whatever Works-1	2009
l mean, Boris says love is all about luck.	Boris aşkın tamamen şans eseri olduğunu söylüyor.	Whatever Works-1	2009
l think so, too, but isn't thatjust because	Bence de öyle, ama bunun tek nedeni...	Whatever Works-1	2009
we're young and we think we're going to live forever	...henüz genç olmamız ve sonsuza kadar yaşayacağımızı düşünmemiz...	Whatever Works-1	2009
and then we grow old and get diabetes, and...	...ama sonra yaşlanmamız ve şeker hastası olmamız	Whatever Works-1	2009
Look, l do agree there's not much you can be sure of in this world, but...	Bu dünyada doğruluğundan emin olamayacağımız...	Whatever Works-1	2009
Have you ever heard of Heisenberg's Uncertainty Principle?	Heisenberg'in Belirsizlik İlkesi'ni duydun mu hiç?	Whatever Works-1	2009
l've heard of it, yeah.	Evet duydum.	Whatever Works-1	2009
You know, the observer influences the experiment?	Deneyin gözlemcinin bakış açısına göre değişebileceği ilkesi.	Whatever Works-1	2009
lt'sjust like	Bu annemin...	Whatever Works-1	2009
when my mother makes love to one ofthe guys she's living with	...yaşadığı adamlardan biriyle belli bir şekilde sevişirken, diğeriyle...	Whatever Works-1	2009
butwhen she's in front ofthe other guy, she does it differently.	...daha farklı bir şekilde sevişmesi gibi.	Whatever Works-1	2009
ls that Heisenberg?	Heisenberg ilkesi bu mu?	Whatever Works-1	2009
l had no idea he was so sexual.	Bu kadar cinsel olduğunu bilmiyordum.	Whatever Works-1	2009
Wait. l always carry some Viagra with me.	Bekle. Her zaman yanımda Viagra taşırım.	Whatever Works-1	2009
That's all right. l eat a lot of red meat.	Sorun yok. Bugün çok fazla kırmızı et yedim.	Whatever Works-1	2009
l really like the way these pants fit.	Bu pantolon bana gerçekten yakışıyor.	Whatever Works-1	2009
Hey, are you okay? You seem awfully quiet lately.	Sen iyi misin? Bu aralar çok sessizsin.	Whatever Works-1	2009
We're going to be late for Mom's gallery opening.	Annemin galerisinin açılışına geç kalacağız.	Whatever Works-1	2009
l hope you're not coming down with anything.	Umarım bir hastalık geçirmiyorsundur.	Whatever Works-1	2009
You know, Brodsky's kid's got the measles.	Biliyor musun, Brodsky'nin oğlu kızamık geçiriyor.	Whatever Works-1	2009
Can you still get the measles? l had a shotwhen l was younger,	Hala sana bulaşabilir mi acaba? Ben küçükken geçirmiştim...	Whatever Works-1	2009
but how long does it last?	...ama hala geçerli midir ki?	Whatever Works-1	2009
Who's that?	Gelen kim?	Whatever Works-1	2009
l don't know. l'm not expecting anyone.	Bilmem. Kimseyi beklemiyorum.	Whatever Works-1	2009
Melody! Daddy!	Melody! Baba!	Whatever Works-1	2009
Oh, my little girl, l found you!	Küçük kızım, seni buldum!	Whatever Works-1	2009
Oh, Lord, your mother and l searched and searched, but then we ran out of leads.	Tanrım, annenle beraber seni sürekli aradık ama bir türlü bulamadık.	Whatever Works-1	2009
l used every connection l had at the police force.	Polis merkezindeki bütün bağlantılarımı kullanmıştım.	Whatever Works-1	2009
We even called the FBl! But you're okay.	FBI'ı bile devreye sokmuştuk!	Whatever Works-1	2009
Things are going to be fine now. Your ordeal is over.	Artık her şey iyi olacak. Çilen sona erdi.	Whatever Works-1	2009
What ordeal?	Ne çilesi?	Whatever Works-1	2009
You were abducted! Tell me if my theory is correct.	Kaçırılmıştın! Bana teorimin doğru olup olmadığını söyle.	Whatever Works-1	2009
You were chloroformed by polygamous Mormons.	Çok eşli Mormon'lar tarafından bayıltılmıştın.	Whatever Works-1	2009
They took you offto be someone's bride!	Seni birinin gelini olabilmen için kaçırmışlardı!	Whatever Works-1	2009
l was not abducted. Didn't anybody read my letters?	Ben kaçırılmadım. Mektuplarımı hiçbiriniz mi okumadınız?	Whatever Works-1	2009
Yeah, but l assumed you were forced to write them at gunpoint.	Okudum ama onları silah zoruyla yazdığını sandım.	Whatever Works-1	2009
Who's this? Who are you?	Bu da kim? Sen kimsin?	Whatever Works-1	2009
This is Boris, my husband. Boris, yourwho?	Bu Boris, kocam. Boris, neyin?	Whatever Works-1	2009
He's my husband. l'm Mrs. Boris Yellnikoff.	O benim kocam. Ben Bayan Yellnikoff'um	Whatever Works-1	2009
Who are you? l'm her husband.	Sen de kimsin? Onun kocasıyım.	Whatever Works-1	2009
You want to pass out here or go in the living room?	Burada mı bayılacaksın yoksa oturma odasını mı tercih edersin?	Whatever Works-1	2009
What do you care? You cheated on her and then	Umurunda mı ki? Önce onu aldattın...	Whatever Works-1	2009