Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 310

İngilizce	Türkçe	Ayrıntılar
Previous, Back, during the previous	önceki
to crawfish	önceki bir anlaşmadan geri çekilme
continue from previous section	önceki bölümden devam et
restore button	önceki boyuta getirme düğmesi
prior period error	önceki dönem hatası
Include from Previous Level	Önceki Düzeyden Başlayarak
previous gaap	önceki gkgmi
page up	önceki sayfa
delete previous word	önceki sözcüğü sil
early release	önceki sürüm
cancel previous data (ascii character) (can)	önceki veriyi iptal et karakteri
after previous event	önceki yürütmeden sonra
After Previous	Öncekinden Sonra
browseprev	öncekinegözat
Find the previous	Öncekini bul
Base Pri	Öncelik
first, primarily	öncelikle
foreground processing	öncelikli işleme
antecedence	öncelikli olma
background processing	önceliksiz işlemler
before	öncesi
lead	öncü
leading indicators	öncü göstergeler
premise	öncül
As tenths (3/10)	Onda bir (3/10)
decile	onda birlik
decimal	ondalık
Increase Decimal	Ondalık Artır
decimal point, decimal point	ondalık ayırıcı
decimal alignment	ondalık ayırıcı hizalama
decimal aligned	ondalık ayırıcı hizalı
decimal separator	ondalık ayırıcısı
decimal alignment	ondalık ayırıcıya göre hizalama
decrease decimal	ondalık azalt
decimal place	ondalık basamak
decimal places	ondalık basamak sayısı
decimal places	ondalık basamaklar
decimal value, decimal value	ondalık değer
decimal place	ondalık hane
decimal aligned	ondalık hizalı
decimal character	ondalık karakter
decimal character	ondalık karakteri
decimal point	ondalık nokta
decimal point	ondalık noktası
decimal alignment	ondalık noktaya hizalama
decimal	ondalık sayı
decimal tab	ondalık sekme
decimal tabstop, decimal tabstop	ondalık sekme durakları
decimal tabs	ondalık sekmeler
decimal symbol	ondalık simge
decimal symbol	ondalık simgesi
decimal system	ondalık sistem
decimal places	ondalık yerleri
decimalplaces	ondalıkbasamaklar
after that	ondan sonra
foremost	önde gelen
precedence	önde gelme
display leading zeroes	önde gösterilecek sıfır
default	öndeğer
leading zero	öndeki sıfır
Front Feed	Önden Besleme
Front Push	Önden ıtmeli
prologue	öndeyiş
nineteenth	ondokuzuncu
Fourteenth	ondördüncü
bring forward, bring to front	öne getir
bring to front	öne getirmek
to assert	öne sürmek
brought forward	öne sürülmüş
Apply to front	Öne uygula
bringtofront, bringforward	önegetir
Add Prefix	Önek Ekle
deadline	önel
significance, Importance	Önem
Importance	Önem derecesi
Importance: Low	Önem: Düşük
fateful	önem taşıyan
important, crucial, outstanding, momentous, weighty, substantial	önemli
doesn't matter	önemli değil
critical stop	önemli durma
material adjustment	önemli düzeltmeler
significant influence	önemli etki
significant influence	önemli etkileme gücü
fatal error	önemli hata
material errors	önemli hatalar
material ommissions	önemli ihmaller
big deal, big wheel, big shot, important person, headliner	önemli kimse
bigwig	önemli kişi
to beat about the bush	önemli konudan kaçınmak
highlights	Önemli Noktalar
significantly	önemli ölçüde
Important URLs	Önemli URL'ler
critical alarm	önemli uyarı
materiality	önemlilik
don't care	önemseme
ignorance	önemsememe
minor, trivial, negligible, petty, immaterial, paltry, yeasty	önemsiz
to downplay	önemsiz gibi göstermek
unimportant errors	önemsiz hatalar
bulk mail	önemsiz posta