Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 179723
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Why? Why? Why? Why? | Neden? Neden? Neden? Neden? Neden, neden, neden? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Okay, so I'II go ahead and put your order in, | Tamam, gidip siparişinizi gireyim, Pekala. Hemen gidip siparişlerinizi vereceğim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
and maybe when I come back we'II catch up a bit. | geri geldiğimde belki biraz laflarız. ve döndüğümde sohbetimize devam edebiliriz. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, sounds good. CooI. | Evet, öyle yapalım. Tamam. Tamam anlaştık. Tamam. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Oops. How cIumsy of me. | Ayy. Ne kadar da sakarım. Ne kadar sakarım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Oh, man, Iook what I did. I'm aII thumbs today. | Oh, şu yaptığıma bakın. Bugün sakarlığım üzerimde. Oh tanrım. Bugün tüm beceriksizliğim üstümde. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
AII right, guys. Here you go, Chet. You got a steak. | Evet arkadaşlar. Al bakalım Chet. Biftek istemiştin. Pekala çocuklar, işte geldim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
So, did you hear? I got my bacheIor's degree. | Duydun mu? Mezun oldum. Haberin var mıydı? Üniversiteyi bitirdim Dean. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, yeah. My mother toId me. | Evet, evet. Annem söyledi. Evet, evet. Bana da annem söyledi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
That's reaIIy cooI. CongratuIations. Yeah. | Harika bir şey. Tebrikler. Evet. Gerçekten çok iyi. Tebrikler. Evet. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, I heard you were working here. Yeah. | Evet, burada çalıştığını duydum. Evet. Senin burada çalıştığını duydum. Evet. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Anyway. Yeah. I just started my new career. They're starting me off at 48,000 a year. | Her neyse. Evet. Kariyerime başladım. Yılda 48.000$'la başlatıyorlar. Her neyse. Ben de kariyerime yeni başladım ve yılda 48000 alıyorum şu anda. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Wow. Wow. | Vay be. Vay. Vay canına. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, I've been Iooking at houses. It's reaIIy exciting. | Evet, ev bakmaya falan başladım. Çok heyecanlı. Evet. Buralarda bir ev alacağım yani her şey yolunda. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I'II bet. | Eminim öyledir. Çok iyi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
So what have you been doing? Oh, you know. | Ee, sen neler yaptın? Oh, bilirsin. Sen neler yapıyorsun? Bilirsin. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
WeII, I've been working here, obviousIy. | Burada çalışıyorum, açıkça görülüyor. Şimdilik burada çalışıyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
And I'm stiII finishing up at C.C., taking a few more cIasses. | Hala iki yıllığa devam ediyorum, birkaç ders daha alıyorum. Dışarıdan birkaç ders alarak bir şeyler yapmaya çalışıyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I was actuaIIy thinking about taking an assistant manager | Aslında, müdür yardımcılığı işini düşünmeye Aslında burada yönetici yardımcılığı teklifi aldım ve... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
CouId I get some more tea? | Biraz daha çay alabilir miyim? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Sure. Yeah. | Tabi. Evet. Tabii. Tabii. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Coming right up. | Hemen getiriyorum. Hemen geliyor. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Hey, Dan, man, we outta here. | Hey Dan, biz çıkıyoruz. Hey Dan dostum. Biz çıktık. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Okay, Dan, I'm just Ieaving now. | Pekala Dan, ben çıkıyorum. Tamam Dan, Ben artık çıkıyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
But here are the directions to the party. | Ama partinin adresi burada. Al, partinin verileceği adres bu. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
What time are you coming over? | Ne zaman gelirsin? Saat kaçta geliyorsun? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I shouId be out of here soon. | Birazdan çıkarım. Ben de birazdan çıkacağım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I'm gonna go home and change | Eve gidip üstümü değiştirip, Eve gidip üstümü değiştireceğim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
and be right over. | hemen gelirim. Ve orada olacağım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I just wanna warn you, I might be reaIIy drunk tonight. | Seni uyarmak istiyorum, bugün çok sarhoş olabilirim. Sadece seni uyarmak istiyorum, bu gece gerçekten sarhoş olabilirim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I hope you won't think Iess of me. | Umarım benim hakkımda kötü düşünmezsin. Umarım benden daha az sarhoş olmazsın. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
No. No, I'm not. | Hayır. Hayır, düşünmüyorum. Elbette olmam. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I won't. | Düşünmem. Olmayacağım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Okay. WeII, I'II see you there. | Tamam. Orada görüşürüz o zaman. Olmayacağım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Dean, reaIIy, it's No. | Dean, gerçekten, bu Hayır. Dean, istersen ben... Hayır. Gerek yok. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
It's what? | Bu, ne? Bu ne? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Here you go, Chet. It was nice seeing you again. | Al bakalım Chet. Seni tekrar görmek güzeldi. Hesabınız Chet. Seni tekrar görmek güzeldi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, you too, Dean. Listen. | Evet, seni de Dean. Dinle. Evet seni de Dean. Dinle. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You take care of yourseIf. | Kendine çok iyi bak. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You too. Okay. | Sen de. Tamam. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
How much did he Ieave you? | Ne kadar bırakmış? Sana ne kadar bıraktı? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
He must have made a mistake. | Bir hata yapmış olmalı. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Chet, Chet. I think you made a mistake. | Chet, Chet. Sanırım bir hata yaptın. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You gave me a hundred doIIar biII. No, it's aII there. | 100$ bırakmışsın. Hayır, hepsi orada. Bana yüz dolar verdin. Hayır, hesap tamamdır. Sorun değil. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
We're straight. The check's onIy $31. That's Iike a $70 tip. | Doğru bıraktım. Hesap yalnızca $31. Bu $70'lık bir bahşiş demek. Hesap sadece otuz bir dolar ve yetmiş dolar bahşiş oluyor. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Look, I just thought maybe you needed it more than I do. | Bak, benden daha fazla ihtiyacın olduğunu düşündüm sadece. Bak. Ben düşündüm ki belki... Benden daha çok ihtiyacın vardır dedim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Hey! Dean. | Hey! Dean. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Have you thought about it? | Düşündün mü? İyice düşündün mü? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You want that assistant manager job? | Yardımcı müdür işini istiyor musun? Yardımcı yönetici işini istiyor musun? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
'Weiser? No, thanks. | 'Weiser? Hayır, teşekkürler. Weiser? Hayır, teşekkürler. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Look | Bak Bak... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
HeIIo? Hey, Christy. | Alo? Selam Christy. Alo? Merhaba Christy. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
What's up? | N'aber? Ne var ne yok? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
No, I'm not. No, I was just | Hayır, değilim. Hayır, şeydeyim Hayır değilim. Hayır ben... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, I'II see you tomorrow, then. | Evet, yarın görüşürüz o zaman. Yarın görüşürüz o zaman. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Okay. Bye. Bye. | Tamam. Hoşçakal. Hoşçakal. Tamam. Hoşça kal. Hoşça kal. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
What's up with Christy? Oh, she's | Christy ne diyor? Oh, şey Christy'yle nasıl gidiyor? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
She's on a date. | Biriyle randevuya gitmiş. Randevusu varmış. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
That's why she wanted me to cover her shift. | Mesaisini bu yüzden benim yapmamı istemiş. Bu yüzden vardiyasına benim bakmamı istedi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
She's She's stiII with him. | Şu an... Şu an hala onunlaymış. O... O hala onunla birlikte. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
God, that's it. | Tanrım, yeter artık. Tanrım, işte bu. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I'm gonna I'm gonna change. | Artık Artık değişeceğim. Yani... Yani ben değişeceğim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
WeII, good. | Eh, iyi. Güzel. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You shouId start tonight. | Bu gece başlamalısın. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Go get one of those high schooI girIs. You think? | Git liseli kızlardan birini ayarla. Öyle mi? Git şu liselilerden birini al. Sahi mi? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Mitch, I want you to know that you did a reaIIy great job today. | Mitch, bugün harika iş çıkardın. Bugün gerçekten harika bir iş çıkardığını bilmeni istiyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
And you didn't even cry once, which is more than I can say for my Iast trainee. | Ve bir kere bile ağlamadın, son stajyerimin halini görmeliydin. Ve bir kez bile ağlamadın. Bunun son stajyerimden daha iyi olduğu kesin. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
So, honestIy, you think you can handIe working here? | Cidden ama, burada çalışmayı kaldırabilecek misin sence? Yani gerçekten, bu işi başarabilecek misin? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah Hey, fuck off for a second. I'II be right back. | Evet Siktir git bi' saniye ya. Hemen dönerim. Evet, aslında... Bir saniye tutar mısın? Hemen döneceğim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Hey, whoa. Amy caIIed, she toId me what happened. | Hey. Amy arayıp ne olduğunu anlattı. Hey. Amy aradı ve neler olduğunu söyledi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You know what? Fuck Chet MiIIer. | Ne biliyor musun? Siktir et Chet Miller'ı. Biliyor musun? Chet Miller'ı boş ver dostum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Hey, man, reIax. | Hey dostum, sakin ol. Hey dostum sakin ol. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
AII right? ReIax. I'm okay. | Tamam? Sakin ol. Ben iyiyim. Tamam mı? Sakin ol. Ben iyiyim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I'd be ready to kiII someone. No, you know what? | Birini öldürecek durumda olursun sanmıştım. Hayır, hem ne biliyor musun? Yani birilerini öldürmeyecek misin? Hayır düşündüm de... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I'm gIad he came in. I reaIIy am. | Restoranta gelmesine sevindim. Gerçekten. Aslında iyi ki gelmiş. Gerçekten. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, he was a prick, and at first I was so fucking pissed off, | Evet, tam bir piç gibi davrandı ve ilk başta çok sinirlendim Evet tam bir pislik gibiydi ve ilk başta çok sinirlendim doğru ama... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
but it was weird. | ama çok garipti. Çok tuhaftı aslında. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
In one second, it aII just kind of snapped into perspective. | Bir anda, her şey yerine oturdu. Bir an içinde her şey perspektifin içine giriverdi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
PIease, eIaborate. Did you taIk to Dan? | Lütfen, açıkla. Dan ile konuştun mu? Lütfen ayrıntılar. Dan'le konuştun mu? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Do you want the assistant manager job? | Yardımcı müdür işini istiyor musun? Yardımcı yönetici işini istiyor musun? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I quit. | İstifa ediyorum. İşi bırakıyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You know, I thought about it. I thought a Iot about it | Düşündüm. Çok düşündüm ve Bak bunun hakkında düşündüm. Hem de çok fazla düşündüm. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
and I know I don't wanna wait tabIes anymore. | artık masa beklemek istemiyorum. Ve ben artık masaları beklemek istemiyorum. Bundan eminim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
This is aII temporary. | Bu geçici bir şey. Bunların hepsi geçiciydi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
This is supposed to be the in between time. | Arada yapacağım şey olacaktı. Bu iş sadece boş kalmamak içindi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
If I become an assistant manager, | Eğer yardımcı müdür olursam, Eğer yönetici yardımcısı olursam... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
it's just one more step towards permanence. | kalıcılığa bir adım daha atmış olurum. ...buraya tıkılıp kalacağım anlamına gelir. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Fuck that, man. No way. | Bunu istemem dostum. Asla. Boş versene dostum. Olmaz. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
So you've reaIIy... | Yani gerçekten... Sen gerçekten... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
What did Dan say when you toId him you quit? | Peki istifa ettiğini söyleyince Dan ne dedi? ...ona bıraktığını söylediğinde Dan ne söyledi? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You're fIushing a goIden opportunity down the toiIet. | Altın bir fırsatı tuvalete atıyorsun. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
And just so you know, Hot Dog, | Ve şunu da bil, ah... Hot Dog, Sanırım söylememe gerek yok çokbilmiş... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
if you do come back, this job won't be here for you. | eğer geri dönersen, bu iş seni bekliyor olmayacak. ...eğer geri gelirsen bu fırsat artık burada olmayacak. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I hope you're right. I am right! | Umarım haklısındır. Tabi ki haklıyım! Umarım haklısındır. Haklıyım! | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You're fired! I mean, I aIready quit, so | Kovuldun! Nasıl yani, zaten istifa ettim Kovuldun! İşi bıraktığımı zaten söyledim, yani... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
No, you're fired! | Hayır, kovuldun! Hayır kovuldun! | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I write the book, okay? | Kuralları ben yazarım, tamam mı? Kitabı ben yazarım tamam mı? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Here's how it went down. You waIked in | Aynen böyle oldu. İçeri girdin Dediğim gibi olacak. Sen içeri girdin... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You're fired! | Ve kovuldun! ...ve kovuldun! | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
AII right. Then, thanks for being so mature about this and professionaI. | Pekala. Bu kadar olgun ve profesyonel olduğun için teşekkürler. Tamam Dan. Profesyonelce davrandığın için çok teşekkürler. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |