Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 260
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Some guys do, but those are usually the ones | Bazıları bundan hoşlanırlar, ama bunlar genellikle,.. Bazıları bundan hoşlanırlar, ama bunlar genellikle,.. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
who want you to spoon them. | ...onlarla oynaşmanı isteyen tiplerdir. ...onlarla oynaşmanı isteyen tiplerdir. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I'd like to explain my vision for our future | Geleceğimizle ilgili ön görümü sana... Geleceğimizle ilgili ön görümü sana... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
by walking you through... | ...benim "vizyon tahtam" vasıtasıyla... ...benim "vizyon tahtam" vasıtasıyla... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
My vision board. | ...anlatmak istiyorum. ...anlatmak istiyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Oh, no. It's a simple tool. | Olamaz. Oldukça basit bir araç. Olamaz. Oldukça basit bir araç. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You're a simple tool. | Sen de basit bir araçsın. Sen de basit bir araçsın. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You start with a thin, white board... | İnce beyaz bir tahtayla başlar... İnce beyaz bir tahtayla başlar... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Your thin, white, and I'm bored. | Sen ince ve beyaz, ben de sıkıcıyım. Sen ince ve beyaz, ben de sıkıcıyım. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Keep going. I can do this all day. | Devam et. Bunu tüm gün yapabilirim. Devam et. Bunu tüm gün yapabilirim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I have a Bear Claw in me. | Bear Claw'ım var şu an. Bear Claw'ım var şu an. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I've been making vision boards for years, | Yıllardır vizyon tahtaları yapıyorum, Yıllardır vizyon tahtaları yapıyorum, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and I always achieve my goals. | ...ve hedeflerime her zaman ulaşıyorum. ...ve hedeflerime her zaman ulaşıyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And you think it's that crazy little board | Ve sen bunun babanın milyarlarından değil de... Ve sen bunun babanın milyarlarından değil de... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and not your father's billions? | ...bu küçük tahtadan olduğunu mu sanıyorsun? ...bu küçük tahtadan olduğunu mu sanıyorsun? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Max, it works. | Max, işe yarıyor bu. Max, işe yarıyor bu. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You put up pictures and inspirational words | Hayatında olmasını istediğin şeylerin resimlerini asıp,.. Hayatında olmasını istediğin şeylerin resimlerini asıp,.. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
of things you want in your life. | ...ilham verici sözcükler yazıyorsun. ...ilham verici sözcükler yazıyorsun. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
See? I have success, a cupcake business, | Görüyor musun? Başarılıyım, bir çörek dükkânım var, Görüyor musun? Başarılıyım, bir çörek dükkânım var, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and a picture of a beautiful new bed. | ...ve bir de yeni ve güzel bir yatak resmi. ...ve bir de yeni ve güzel bir yatak resmi. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Ah, the ones at the Asylum look different than that, | Sığınakta kalanlarınki bundan çok daha farklı görünüyor, Sığınakta kalanlarınki bundan çok daha farklı görünüyor, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
so don't get attached. | ...o yüzden fazla bağlanma buna. ...o yüzden fazla bağlanma buna. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Sleeping on that couch is holding me back. | Bu kanepede uykumu alamıyorum. Bu kanepede uykumu alamıyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I never get a restful night's sleep, | Güzel bir uyku uyuyamıyorum, Güzel bir uyku uyuyamıyorum, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and I need a good nine hours. | ...ve iyi bir dokuz saate ihtiyacım var. ...ve iyi bir dokuz saate ihtiyacım var. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
What you need is a good nine inches. | İhtiyacın olan iyi bir 9 inç'lik(22,86 cm) alet. İhtiyacın olan iyi bir 9 inç'lik(22,86 cm) alet. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
That should be on your vision board. | Vizyon tahtanda bunun da olması gerekirdi. Vizyon tahtanda bunun da olması gerekirdi. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
It is... on the back. | Var zaten... arkasında. Var zaten... arkasında. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Nice. | Güzel. Güzel. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Now, unless you're willing to switch the bedroom | Şimdi, yatak odanı iki haftada bir, değiş tokuş etmek istersen... Şimdi, yatak odanı iki haftada bir, değiş tokuş etmek istersen... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
No, that sounds mormon. | Hayır, çok abartmış olurum*. Hayır, çok abartmış olurum*. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Then I want to install a murphy bed in here. | O halde bem de buraya portatif yatak kurmak istiyorum. O halde bem de buraya portatif yatak kurmak istiyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
The bed folds up against the wall during the day, | Yatak gündüzleri duvara katlanır, Yatak gündüzleri duvara katlanır, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
so you'd still maintain your signature Williamsburg | ...böylece sen de "Şık ya da hoş olması umurumda olmayan"... ...böylece sen de "Şık ya da hoş olması umurumda olmayan"... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
"I don't care about anything chic or nice" decor. | ...Williamsburg'a özgü dekorunu muhafaza edebilirsin. ...Williamsburg'a özgü dekorunu muhafaza edebilirsin. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Who's going to build it? 'Cause it's not me. | Bunu kim yapacak peki? Çünkü o kişi ben değilim. Bunu kim yapacak peki? Çünkü o kişi ben değilim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I'm already being taken advantage of | Bebek bakıcılığından istifade çoktan gitmiş olurum ben. Kapınızdan çıkıyorsunuz... Kapınızdan çıkacaksınız... Bebek bakıcılığından istifade çoktan gitmiş olurum ben. Kapınızdan çıkıyorsunuz... Kapınızdan çıkacaksınız... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Peach has me lugging things back and forth | Peach, ikizlerin doğum gününde... Peach, ikizlerin doğum gününde... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I've been sorting through clown resumes for a week. | Bir haftadır soytarıların özgeçmişlerini inceliyorum. Bir haftadır soytarıların özgeçmişlerini inceliyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Peach is throwing a birthday party? | Peach doğum günü partisi mi veriyor? Peach doğum günü partisi mi veriyor? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Did you ask her if we can cater the desserts? | Tatlıları biz temin edelim mi diye sordun mu? Tatlıları biz temin edelim mi diye sordun mu? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
She hires fancy people with real companies. | Gerçek firmaların süslü çalışanlarına iş verir o. Gerçek firmaların süslü çalışanlarına iş verir o. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
We're not a real business. 1 | Biz gerçek bir iş yeri değiliz. Biz gerçek bir iş yeri değiliz. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
See? This is what I'm talking about. | Gördün mü? Ben de bundan bahsediyorum. Gördün mü? Ben de bundan bahsediyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You mock the vision board, but look... | Vizyon tahtamla alay etmiştin, ama bak... 1 Vizyon tahtamla alay etmiştin, ama bak... 1 | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
here it is, our cupcake shop. | ...işte burada, bizim çörek dükkânımız. ...işte burada, bizim çörek dükkânımız. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I don't think we can both fit in there. | Oraya sığabileceğimizi sanmıyorum. Oraya sığabileceğimizi sanmıyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You deserve a cupcake shop, and I deserve a new bed. | Max, tahmin et ne oldu? Caroline gerçekten... Sen bir çörek dükkanını, ben de yeni bir yatağı hak ediyorum. Sen bir çörek dükkanını, ben de yeni bir yatağı hak ediyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
All you have to do is dream it. | Tüm yapman gereken bunu düşlemek. Tüm yapman gereken bunu düşlemek. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
No, all you have to do is do it. | Hayır, tüm yapman gereken bunu "yapmak." Hayır, tüm yapman gereken bunu "yapmak." | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And for you to build a Murphy bed, | Ve senin için bir portatif yatak kurmak, Ve senin için bir portatif yatak kurmak, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
it'll take a miracle. | ...ortaya bir mucize çıkaracak. ...ortaya bir mucize çıkaracak. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
So unless you have Jesus or Jesus | Bu tahtada bir İsa ya da Musa* olmadığı sürece... Bu tahtada bir İsa ya da Musa* olmadığı sürece... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Not going to happen. | ...hiçbir şey olmayacak. ...hiçbir şey olmayacak. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Who is it? | Kimsin? Kimsin? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
It's Jesus... | İsa,.. İsa,.. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
From Williamsburg hardware. | ...Williamsburg hırdavattan geliyorum. ...Williamsburg hırdavattan geliyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
We got your do it yourself Murphy bed. | Kendi başınıza yapabileceğiniz portatif yatağınızı getirdik. Kendi başınıza yapabileceğiniz portatif yatağınızı getirdik. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
So which one of them has the nine inches? | Peki, 9 inç'i olan bunların hangisi? Peki, 9 inç'i olan bunların hangisi? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Guess what I did today? | Bugün ne yaptım tahmin et? Bugün ne yaptım tahmin et? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Jesus? | İsa'yı mı? İsa'yı mı? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
What do you think? | Ne düşünüyorsun? Ne düşünüyorsun? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I think the bed still isn't built. | Yatak hâlâ kurulmadı diye düşünüyorum. Yatak hâlâ kurulmadı diye düşünüyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
No, but it's almost finished. | Hayır, ama neredeyse bitti. Hayır, ama neredeyse bitti. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Look... | Bak... Bak... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Notice anything different about me? | Bende bir değişiklik fark etmiyor musun? Bende bir değişiklik fark etmiyor musun? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I have answer. | Benim bir cevabım var. Benim bir cevabım var. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Your "b"s have turned into "c"s, | Memişlerin sınıf atlamış, Memişlerin sınıf atlamış, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and for that, I give you an "a." | ...ve bu yüzden ben de sana "takdir" veriyorum. ...ve bu yüzden ben de sana "takdir" veriyorum. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Yes, life dealt me a bad uniform, | Evet, hayat bana kötü bir iş elbisesi sundu,.. Evet, hayat bana kötü bir iş elbisesi sundu,.. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
but with a little vision, | ...ama küçük bir vizyonla, ...ama küçük bir vizyonla, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I can shape it the way it works best for me. | ...benim için en iyisi olacak şekilde biçimlendirebilirim. ...benim için en iyisi olacak şekilde biçimlendirebilirim. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
That should be a tip in your inspirational book, | Bu senin ilham verici kitabındaki bir tüyo olsa gerek, Bu senin ilham verici kitabındaki bir tüyo olsa gerek, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
which I'm guessing is called | ...ki öyle sanıyorum, ...ki öyle sanıyorum, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
cutting pictures out of magazines | ...bundan sonra, "sadece seri katiller için olmayan... ...bundan sonra, "sadece seri katiller için olmayan... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And this is exciting... look. | Ve bu çok heyecan verici, bak. Ve bu çok heyecan verici, bak. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
The other really important thing I did today... | Bugün yaptığım diğer önemli şeyse... Bugün yaptığım diğer önemli şeyse... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
made us business cards. | ...kartvizitimizi bastırdım. ...kartvizitimizi bastırdım. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Now you can give one to Peach | Şimdi, Peach'e birini verebilirsin, Şimdi, Peach'e birini verebilirsin, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
and throw our hat into the party ring. | ...ve partiye bizim mamullerimizi sokarız. ...ve partiye bizim mamullerimizi sokarız. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
You're her babysitter. You already have a connection. | Sen onun bebek bakıcısısın. Onunla zaten bir ilişkin var. Sen onun bebek bakıcısısın. Onunla zaten bir ilişkin var. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Yeah, a connection to her babies' asses. | Evet, bebeklerinin kıçlarıyla olan bir ilişki. Evet, bebeklerinin kıçlarıyla olan bir ilişki. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
See? That's your limited vision. | Gördün mü? Senin vizyonun bununla sınırlı. Gördün mü? Senin vizyonun bununla sınırlı. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Plus, Peach is interviewing this gay guy | Artı, Peach Martha Stewart için çalışan şu gey elemanla görüşüyor. Artı, Peach Martha Stewart için çalışan şu gey elemanla görüşüyor. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
I mean, gay, Martha Stewart... we can't top that. | Anlasana, gey, Martha Stewart. Bundan daha iyisini yapamayız. Anlasana, gey, Martha Stewart. Bundan daha iyisini yapamayız. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Just give her the cards. We have to start somewhere. | Sen yalnızca kartı ona ver. Bir yerden başlamak zorundayız. Sen yalnızca kartı ona ver. Bir yerden başlamak zorundayız. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
See? "Max's homemade cupcakes." | Şunu gördün mü? "Max'in ev yapımı çörekleri." Şunu gördün mü? "Max'in ev yapımı çörekleri." | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And look... "Max Black, owner/baker." | Ve şuna bak... "Max Black, Sahibi/Hazırlayanı." Ve şuna bak... "Max Black, Sahibi/Hazırlayanı." | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
"Owner/baker"? | "Sahibi/Hazırlayanı"? "Sahibi/Hazırlayanı"? | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
That's pretty cool. | Bayağı iyiymiş. Bayağı iyiymiş. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
See? There it is. | Gördün mü? Bu kadar. Gördün mü? Bu kadar. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
It's real. | Bu gerçek. Bu gerçek. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
But the name sucks a big one. | Ama adı tam bir felaket. Ama adı tam bir felaket. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
"Homemade"... it sounds like homeschooled, | "Ev yapımı," evde okumak gibi, "Ev yapımı," evde okumak gibi, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
like we're churning out cupcakes | ...tıpkı etraftaki insanların... ...tıpkı etraftaki insanların... | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
that aren't comfortable around other people. | ...rahatsız olduğu çöreklerin seri üretimini yapıyormuşuz gibi. ...rahatsız olduğu çöreklerin seri üretimini yapıyormuşuz gibi. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
Or it sounds delicious. | Ya da çok lezzetli görünüyordur. Ya da çok lezzetli görünüyordur. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
And the cupcake on the card has a cherry on it. | Ve karttaki çöreğin üstünde bir vişne var. Ve karttaki çöreğin üstünde bir vişne var. | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
My cupcakes don't have a cherry... | Benim çöreklerimde vişne(cherry=kızlık) yok, Benim çöreklerimde vişne(cherry=kızlık) yok, | 2 Broke Girls-1 | 2011 | |
If you could really get under his shoulder blades... | Kürekkemiğinin altına da yapabilseydin eğer... Kürekkemiğinin altına da yapabilseydin eğer... | 2 Broke Girls-1 | 2011 |