Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 8008

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
Why are you suddenly acting this way?	Birden ne oldu sana? Hep 'psikopat, psikopat' derdin. Aynen.	Blood-4	2015
Since when did you become such a fan of Chief Park Ji Sang?	Ne zamandan beri Şef Park Ji Sang'ın fanısın?	Blood-4	2015
What? Na Jung?	Ne? Na Jung mu?	Blood-4	2015
Na Jung!	Na Jung!	Blood-4	2015
What are you doing? That's dangerous!	Ne yapıyorsun? Çok tehlikeli! Neden bağırıyorsun?	Blood-4	2015
It's not like I'm falling. But you can't sit there like that.	Düşmedik ya. Ama oraya oturamazsın. Çok tehlikeli!	Blood-4	2015
I have liver cancer, which is way more dangerous than this ledge.	Bu pervazdan daha tehlikeli olan karaciğer kanserine yakalandım. Nesi tehlikeli?	Blood-4	2015
Yeah but still... I looked everywhere for you.	Ama yine de... Seni her yerde aradım.	Blood-4	2015
Later when you can't find me, just assume I fell from here and died.	İleride beni bulamadığında buradan düşüp öldüğümü farz et.	Blood-4	2015
Don't say things you don't mean.	Samimi olmadığın şeyleri söyleme. Ölüm hakkında bu kadar basit konuşma.	Blood-4	2015
That pretty doctor is going to perform surgery on you.	O güzel doktor seni ameliyat edecek.	Blood-4	2015
Pretty? She looks like she has a nasty temper.	Güzel mi? Bir cadı gibi huysuz.	Blood-4	2015
Let's go down. It's cold.	İnelim. Soğuk. Beni unutabilir misin?	Blood-4	2015
Come on, let's go. It's really dusty out today.	Haydi gidelim. Bugün dışarısı çok tozlu.	Blood-4	2015
Do you think you'll have a solution in one or two months?	Bir iki ay içinde çözüm bulacağına emin misin?	Blood-4	2015
Without drinking blood...	Seni kan içmeden hayatının esas yolundan kurtaracak bir çözüm var mı?	Blood-4	2015
Even just yesterday, I thought your rejection was because you needed time.	Dün reddetmenin sebebi zamana ihtiyacın olduğundan diye düşünmüştüm.	Blood-4	2015
But now, you seem to behaving dangerously and recklessly stubborn.	Ama şimdi sığ sularda yüzüyorsun ve fazla inatçı davranıyorsun.	Blood-4	2015
Even if I am dangerous and stubborn, I do not wish to drink children's' blood.	Tehlikeli ve inatçı olsam da çocukların kanını içmek istemiyorum.	Blood-4	2015
By the look on your face, it must be true.	Yüzünün rengine bakılırsa doğru olmalı. Halbuki karanlıkta bıçak sallıyordum.	Blood-4	2015
At the very least, those children are not cast off or left to starve.	En azından o çocuklar terk edilmiş veya açlıktan ölmeye bırakılmış çocuklar değil.	Blood-4	2015
I would choose the devil that gives happiness and comfort.	...mutluluğu ve rahatlığı veren şeytanı tercih ederim. Ayrıca...	Blood-4	2015
I do not take their souls. I only take their blood.	...ruhlarını değil sadece kanlarını alıyorum.	Blood-4	2015
If that is so, then do it on your own. Keep me out of it.	Öyleyse kendi başının çaresine bak. Beni bulaştırma.	Blood-4	2015
Of all the feelings exchanged between people, dependence is the last to come.	İnsanlar arasında değişen onca duygu arasında en son oluşan duygu güvendir.	Blood-4	2015
We need to go further than that.	Gittiği yere kadar gitmeliyiz. Sonuna kadar gitsek dahi o his asla gelmeyebilir.	Blood-4	2015
His assets look straightforward and there is nothing suspicious about his finances.	Mal varlığına hile karışmamış gibi, para durumuyla ilgili de şüpheli bir durum yok.	Blood-4	2015
He keeps a distance between the drug company and the development business.	İlaç şirketi ve iş geliştirme arasındaki mesafeyi koruyor.	Blood-4	2015
Hello Editor.	Merhaba editörüm. Hazırlıklar iyi gidiyordur umarım.	Blood-4	2015
Tomorrow morning? I see.	Yarın sabah mı? Anlıyorum. Makaleyi dört gözle bekliyorum.	Blood-4	2015
Just one minute will do. I'm sorry.	Bir dakika sürecek. Özür dilerim.	Blood-4	2015
Yesterday I let you transfer the patient. Can't you just let me in this once?	Dün hastayı transfer etmenize izin verdim. Bu sefer girmeme izin veremez misiniz?	Blood-4	2015
You keep saying the same thing. Let her in.	Aynı şeyi söyleyip duruyorsun. İzin verin.	Blood-4	2015
Let's go in.	Girelim.	Blood-4	2015
This morning, he started getting symptoms of a virus.	Bu sabah bir virüsün semptomlarını göstermeye başladı.	Blood-4	2015
His temperature is 40 degrees Celsius?	Ateşi 40 derece mi? Dün bile belirtileri yoktu.	Blood-4	2015
Still, it's a relief.	Her şeye rağmen şükürler olsun.	Blood-4	2015
If you and Chief Park did not check on his unusual symptoms	Sen ve Şef Park tuhaf semptomları kontrol etmeseydiniz...	Blood-4	2015
the other patients could have been harmed.	...diğer hastalar zarar görebilirdi.	Blood-4	2015
I looked through all the files and documents that you gave me.	Verdiğiniz dosyalara ve belgelere baktım.	Blood-4	2015
Excluding the pictures of the blood vessels and the growth pattern...	Kan damarları ve büyüme modellerinin resimleri dahil...	Blood-4	2015
I narrowed it down to five crucial keywords.	...beş önemli anahtar kelimeyle sınıflandırdım.	Blood-4	2015
I think the researcher started from the Kochenia skeletal remains.	Araştırmacı Kochenia iskelet kalıntılarından başlamış gibi.	Blood-4	2015
As for this V?T?1...	Şu V?T?1'ın ortadaki harfleri silindiği için ne olduğunu bilemeyeceğim.	Blood-4	2015
Since there's a 'V' in it, don't you think he meant 'vampire'?	V olduğuna göre vampire gönderme yapmış olabilir mi?	Blood-4	2015
Lastly, I don't know how the physeal plate fits into all of this.	Son olarak epifiz plağının buna nasıl uyum sağladığını bilmiyorum.	Blood-4	2015
But if this is real, isn't this truly awesome?	Ama bu gerçekse muhteşem olmaz mı?	Blood-4	2015
Do you think they really transformed and like drank people's blood?	Gerçekten de dönüşüp insan kanı içmeyi seviyorlar mıdır?	Blood-4	2015
Wait please!	Bir dakika!	Blood-4	2015
What's wrong with your face?	Yüzüne ne oldu? Biraz yorgunum.	Blood-4	2015
What brings you here?	Buraya hangi rüzgar attı? Bir şey söylemek istemiştim.	Blood-4	2015
So you wanted to discuss something...	Ne demek istiyorsun? Böyle bir hastalığı ilk defa görüyorum.	Blood-4	2015
I didn't know what the risks were.	Riskler neler bilmiyorum.	Blood-4	2015
However, Chief Jung of the Hematoma Department is observing closely.	Fakat Hematoma Bölümündeki Şef Jung çok yakından izliyor.	Blood-4	2015
I'll take care of it.	Onu ben hallederim. Peki anladım.	Blood-4	2015
However...	Bu arada yöneticim. Buyur.	Blood-4	2015
This may be forward of me to say.	Biraz ileri gidebilirim ama.	Blood-4	2015
I put my scholarly conscience on the line when I decided to do this.	Bunu yapmaya karar verdiğimde bilimsel vicdanımı riske attım. Kötü hissediyorum.	Blood-4	2015
Of course, I have no regrets because it is something I did for you, Director.	Tabii ki sizin için yaptığımdan pişman değilim.	Blood-4	2015
Regardless...	Yine de bunu göz önünde bulundurmanızı rica ediyorum.	Blood-4	2015
So that the conscience that I threw away doesn't come back.	Böylece fırlatıp attığım vicdanım geri gelmez.	Blood-4	2015
I understand what you are saying.	Ne demek istediğini anladım.	Blood-4	2015
It is not normal for a virus to act up like that over one day.	Bir günde bu hale gelmesine bakılırsa normal bir virüs değil.	Blood-4	2015
Was he really okay up until last night?	Dün geceye kadar iyi miydi? Evet.	Blood-4	2015
His arms were cold to the touch though.	Koluna dokundum, çok soğuktu.	Blood-4	2015
Why don't we discuss this with Professor Lee of Internal Medicine?	Neden dahiliyeden Profesör Lee'ye danışmıyoruz?	Blood-4	2015
He's already on intimate terms with the Director.	Çoktan yönetici ile samimi olmuşlar.	Blood-4	2015
By the way, Doctor Yoo?	Bu arada Doktor Yoo bu proje Başkan Yoo'nun. Sorun olmaz mı?	Blood-4	2015
I didn't know you were like this.	Böyle biri olduğunu bilmiyordum. Şu an öğrenmiş olman yeterli.	Blood-4	2015
What's this? The mood in here is giving me goosebumps!	Bu da ne? Şu hava tüylerimi diken diken etti!	Blood-4	2015
This time, I'd like to wear that gun too.	Bu sefer o silahı ben kuşanmak istiyorum.	Blood-4	2015
If you step in, I'd be very grateful, Chief.	Dahil olursan memnun olurum.	Blood-4	2015
I told you. It's just personal research.	Dedim ya kişisel bir araştırma.	Blood-4	2015
Really? Are you sure?	Gerçekten mi? Emin misin? Evet.	Blood-4	2015
Then why does it say 'vampire' on the board?	O zaman tahtada neden vampir yazıyordu? Hematoma öyle araştırmalar da mı yapıyor?	Blood-4	2015
Of course... Then why are you lying?	Tabii ki. O zaman neden yalan söylüyorsun?	Blood-4	2015
I'm not lying.	Yalan söylemiyorum. Anladım.	Blood-4	2015
I guess our friendship has it's limits...	Konu işe gelince dostluğumuz buraya kadar demek.	Blood-4	2015
You really can't tell anyone.	Kimseye anlatamazsın. Çok büyük bir sır.	Blood-4	2015
What do you mean discharged?	Ne demek taburcu oluyoruz? Hâlâ hasta. Özür dilerim.	Blood-4	2015
In situations like yours, prolongation of life treatment ends up being too long.	Böyle durumlarda tedaviye devam etmek uzun sürer.	Blood-4	2015
Isn't prolongation of life, a treatment too?	Yaşamı uzatmaya çalışmak tedavi değil mi? Özür dilerim. Yarına kadar...	Blood-4	2015
But, what if the physician in charge doesn't give permission?	Sorumlu doktor izin vermezse? Zaten bunu öneren sorumlu doktor.	Blood-4	2015
This patient is still receiving cancer treatment, so leave.	Bu hasta hâlâ kanser tedavisi görüyor bu yüzden gidin.	Blood-4	2015
But Doctor, the regulations are that... Regulations make no difference to me.	Ama yönetmeliğe göre... Yönetmelik beni bağlamaz.	Blood-4	2015
So don't ever talk about that in front of me again.	Bu yüzden bir daha önümde mevzusunu bile açamayın.	Blood-4	2015
Honestly, I couldn't believe it either. Look at this.	Aslında ben de inanamamıştım. Bak.	Blood-4	2015
Look at the teeth and nails. It really does exist!	Diş ve tırnaklara bak. Gerçekten de var!	Blood-4	2015
If the Chief reveals this to the Hematoma science community...	Şef bunu Hematoma bilim topluluğunda ortaya çıkarırsa...	Blood-4	2015
So they really did exist... vampires.	Yani gerçekten de varmış vampirler.	Blood-4	2015
There couldn't be any now... right?	Bugünlerde yoktur değil mi?	Blood-4	2015
No way! If there were, they would have spread out and there would be vampires.	Yoktur! Olsaydı her yere yayılırlardı ve bir sürü vampir olurdu.	Blood-4	2015
Okay thanks.	Tamam teşekkürler. Gidiyorum.	Blood-4	2015
Are you okay?	İyi misin? Şu haline bak! Tüm gün iyi görünmüyordun.	Blood-4	2015
You really don't look very good. If you don't have surgeries, go home.	Cidden iyi görünmüyorsun. Ameliyatın yoksa eve git.	Blood-4	2015
Are you perhaps worried that this old woman won't be able to handle it?	Bu yaşlı kadın başa çıkmaz diye...	Blood-4	2015
I really am okay.	Gerçekten sorun değil. Tekrar söylüyorum.	Blood-4	2015
It's not quite time for you to be joining Him yet.	Yukarıdakine kavuşmanıza daha zaman var.	Blood-4	2015
So, please don't ask questions like this again.	Bu yüzden bir daha böyle sorular sormayın.	Blood-4	2015
Since you're talking like this	Böyle söylediğine göre sanırım güvenebilirim.	Blood-4	2015