• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 9585

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
I have no idea. Hiç fikrim yok. Hiç fikrim yok. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Buzzer buzzes] [Kapı sesi] Broken Hill-1 2009 info-icon
In you go. Girebilirsin. Girebilirsin. Broken Hill-1 2009 info-icon
Tommy! There you are! Tommy! İşte buradasın! Tommy! İşte buradasın! Broken Hill-1 2009 info-icon
Wonderful, isn't it? It's what keeps me sane. Harika, değil mi? Bu beni hayata bağlıyor. Harika, değil mi? Bu beni hayata bağlıyor. Broken Hill-1 2009 info-icon
I've just been thinking Bana Kalai hakkında... Bana Kalai hakkında... Broken Hill-1 2009 info-icon
about what you said the other day, about Kalai. ...geçen gün söylediklerini düşünüyordum. ...geçen gün söylediklerini düşünüyordum. Broken Hill-1 2009 info-icon
I've changed my mind. I think it's a great idea. Fikrimi değiştirdim. Sanırım bu iyi bir fikir. Fikrimi değiştirdim. Sanırım bu iyi bir fikir. Broken Hill-1 2009 info-icon
We might have to bolster security a bit, Güvenliği artırmak zorundayız, Güvenliği artırmak zorundayız, Broken Hill-1 2009 info-icon
but if he wants to sing in your choir, koronda şarkı söylemek isterse, koronda şarkı söylemek isterse, Broken Hill-1 2009 info-icon
you can have him. onu alabilirsin. onu alabilirsin. Broken Hill-1 2009 info-icon
Go on, Tommy. Devam et, Tommy. Devam et, Tommy. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Vocalists vocalizing] [Vokalistler seslendirir] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Rhythmic percussion] [Ritmik perküsyon] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Vocalizing] [Seslendirme] Broken Hill-1 2009 info-icon
I hope you don't mind. I brought some of my friends. Umarım sizin için sorun değildir. Arkadaşlarımdan bazılarını getirdim. Umarım sizin için sorun değildir. Arkadaşlarımdan bazılarını getirdim. Broken Hill-1 2009 info-icon
This is the one who saved my life, O benim hayatımı kurtardı, O benim hayatımı kurtardı, Broken Hill-1 2009 info-icon
then convinced the warden to let me out of solitary. ve müdürü beni hücre hapsinden çıkarması için ikna etti. ve müdürü beni hücre hapsinden çıkarması için ikna etti. Broken Hill-1 2009 info-icon
Give him the same respect that you would offer me. bana gösterdiğiniz saygıyı ona da gösterin. bana gösterdiğiniz saygıyı ona da gösterin. Broken Hill-1 2009 info-icon
Well, um, right... Pekala... Pekala... Broken Hill-1 2009 info-icon
who here's ever played an instrument before? Daha önce aranızda enstrüman çalan var mı? Daha önce aranızda enstrüman çalan var mı? Broken Hill-1 2009 info-icon
Yeah? All right. Good. Great. Yok mu? Pekala. Güzel. Harika. Yok mu? Pekala. Güzel. Harika. Broken Hill-1 2009 info-icon
Well, let's just gather round the piano Piyanonun başında toplanalım... Piyanonun başında toplanalım... Broken Hill-1 2009 info-icon
and let's get this thing rolling. ...ve şu işe başlayalım artık. ...ve şu işe başlayalım artık. Broken Hill-1 2009 info-icon
Kalai, what can you play? Kalai, sen ne çalarsın? Kalai, sen ne çalarsın? Broken Hill-1 2009 info-icon
I can play the didge. Didgeridoo (yerel çalgı) çalarım. Didgeridoo çalarım. Broken Hill-1 2009 info-icon
Fantastic! Mükemmel! Mükemmel! Broken Hill-1 2009 info-icon
Uh, sorry, mate, what have you played? Dostum, sen ne çalarsın? Dostum, sen ne çalarsın? Broken Hill-1 2009 info-icon
MAN: Violin. Adam: Keman. Keman. Broken Hill-1 2009 info-icon
Violin. Brilliant. Keman demek. Süper. Keman demek. Süper. Broken Hill-1 2009 info-icon
Okay, excuse me. Tamam, affedersiniz. Tamam, affedersiniz. Broken Hill-1 2009 info-icon
There you go. And, uh, what about you? İşte başlıyoruz. Peki ya sen? İşte başlıyoruz. Peki ya sen? Broken Hill-1 2009 info-icon
The bells. Zil. Zil. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Onlookers laugh] [Diğerleri güler] Broken Hill-1 2009 info-icon
I'll give you one of them for now, Bunlardan birini şimdilik sana veriyorum, Bunlardan birini şimdilik sana veriyorum, Broken Hill-1 2009 info-icon
and we'll find something else for you later, ve sonra sana başka bir şey bulacağız, ve sonra sana başka bir şey bulacağız, Broken Hill-1 2009 info-icon
but let's start there. Şuradan başlayalım. Şuradan başlayalım. Broken Hill-1 2009 info-icon
Now, we're gonna divide the rest of you into the choral element, Şimdi, geri kalanınızı koro olarak kullanacağız, Şimdi, geri kalanınızı koro olarak kullanacağız, Broken Hill-1 2009 info-icon
so can we split up into tenors and bases? peki şimdi sizi tenor ve bas sese göre ayıralım mı? peki şimdi sizi tenor ve bas sese göre ayıralım mı? Broken Hill-1 2009 info-icon
[Tapping strings] [Tellere vurur] Broken Hill-1 2009 info-icon
Mate, what are you doing? That's an expensive instrument. Dostum, ne yapıyorsun? O pahalı bir enstrüman. Dostum, ne yapıyorsun? O pahalı bir enstrüman. Broken Hill-1 2009 info-icon
It's called col legno. Buna "col legno" denir. Buna "col legno" denir. Broken Hill-1 2009 info-icon
I know what it's called, okay, but it's not what we're doing. Ona ne dendiğini biliyorum,tamam, ama yaptığımız şey bu değil. Ona ne dendiğini biliyorum,tamam, ama yaptığımız şey bu değil. Broken Hill-1 2009 info-icon
No problem. Sorun değil. Sorun değil. Broken Hill-1 2009 info-icon
Right. Pekala. Pekala. Broken Hill-1 2009 info-icon
Well, all right. Let's just start off with something nice and simple. Şimdi güzel ve basit bir şeyle başlayalım. Şimdi güzel ve basit bir şeyle başlayalım. Broken Hill-1 2009 info-icon
Um, Kat, do you think you can play this? Kat, sence bunu çalabilir misin? Kat, sence bunu çalabilir misin? Broken Hill-1 2009 info-icon
Yeah, I think I can play that. Okay. Evet, sanırım çalabilirim. Tamam. Evet, sanırım çalabilirim. Tamam. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Playing "Twinkle Twinkle Little Star"] ["Twinkle Twinkle Little Star"ı çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Inmates laugh] [Mahkumlar güler] Broken Hill-1 2009 info-icon
Okay, I know it's lame, but we're gonna start somewhere, Tamam, çocuk işi olduğunu biliyorum, Tamam, çocuk işi olduğunu biliyorum, Broken Hill-1 2009 info-icon
so just sing, hum, or play along the best you can. şimdi söyleyelim ve elimizden geldiğince güzel çalalım. şimdi söyleyelim ve elimizden geldiğince güzel çalalım. Broken Hill-1 2009 info-icon
[Snickering] [Güler] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Playing didgeridoo] [Didgeridoo çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Playing kettle drums] [Davullar çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Guitar joins] [Gitar Katılır] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Violin joins] [Keman Katılır] Broken Hill-1 2009 info-icon
[All playing] [Tamamı çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Playing boogie woogie riff] [Piyano çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Joins boogie woogie rift] [Piyanoya Katılır] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Other instruments join boogie woogie riff] [Diğer enstrümanlar da katılır] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Vocalists vocalizing] [Vokallar seslendirir] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Music stops] [Müzik durur] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Gentle guitar coda] [Gitarla bitiriş] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Soft piano coda] [Usulca piyano bitirişi] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Drums rumble softly] [Davullar yavaşça çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
That was awesome, you guys! Bu harikaydı, millet! Bu harikaydı, millet! Broken Hill-1 2009 info-icon
That sounded really good. Harika seslendirdik. Harika seslendirdik. Broken Hill-1 2009 info-icon
I think we can move up to something a little bit more complicated. Sanırım artık daha karmaşık bir şeye geçebiliriz. Sanırım artık daha karmaşık bir şeye geçebiliriz. Broken Hill-1 2009 info-icon
Okay. Here we go. Tamam, işte başlıyoruz. Tamam, işte başlıyoruz. Broken Hill-1 2009 info-icon
Now, hopefully, some of you can read music. Umut ediyorum ki aranızda nota okuyabilenler vardır. Umut ediyorum ki aranızda nota okuyabilenler vardır. Broken Hill-1 2009 info-icon
I wrote this one out myself. Bunu kendim yazdım. Bunu kendim yazdım. Broken Hill-1 2009 info-icon
It's an original composition. It's a bit more difficult. Bu orijinal bir beste. Biraz daha zor. Bu orijinal bir beste. Biraz daha zor. Broken Hill-1 2009 info-icon
But if we give it our best shot, Ancak elimizden geleni yaparsak, Ancak elimizden geleni yaparsak, Broken Hill-1 2009 info-icon
I'm sure we can impress everyone in Broken Hill. eminim ki Broken Hill'de bir çok kişiyi etkileyeceğiz. eminim ki Broken Hill'de bir çok kişiyi etkileyeceğiz. Broken Hill-1 2009 info-icon
Everyone have a bit of a read, 'cause we'll just kick it off Herkes bir parça nota okuyor, üstesinden geleceğiz, Herkes bir parça nota okuyor, üstesinden geleceğiz, Broken Hill-1 2009 info-icon
in three, two, one, and... üç, iki, bir ve... üç, iki, bir ve... Broken Hill-1 2009 info-icon
[Hideous cacophony] [Berbat bir kakofoni] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Instruments ringing softly] [Enstrümanlar yavaşça çalar] Broken Hill-1 2009 info-icon
[Silence] [Sessizlik] Broken Hill-1 2009 info-icon
All right, well, it's get... it's getting there, so, um, Pekala, biraz... tuhaf oldu, Pekala, biraz... tuhaf oldu, Broken Hill-1 2009 info-icon
let's call it a wrap for today. bugünlük bu kadar yeter. bugünlük bu kadar yeter. Broken Hill-1 2009 info-icon
But thanks for all your help and all your effort. Hepinize yardımlarınız ve çabalarınız için teşekkür ederim. Hepinize yardımlarınız ve çabalarınız için teşekkür ederim. Broken Hill-1 2009 info-icon
That's good. Cheers, guys. İyiydi, tebrikler millet. İyiydi, tebrikler millet. Broken Hill-1 2009 info-icon
Hey, Tommy. Yeah? Tommy. Evet? Tommy. Evet? Broken Hill-1 2009 info-icon
They say I escape to find the diamonds. Elmasları bulmak için kaçtığımı söylüyorlar. Elmasları bulmak için kaçtığımı söylüyorlar. Broken Hill-1 2009 info-icon
It's not true. Bu doğru değil. Bu doğru değil. Broken Hill-1 2009 info-icon
I escape to remember what freedom tastes like. Özgürlüğün nasıl bir şey olduğunu hatırlamak için kaçtım. Özgürlüğün nasıl bir şey olduğunu hatırlamak için kaçtım. Broken Hill-1 2009 info-icon
Solitary confinement is a severe blow to my soul. Hücre cezası resmen canıma ot tıkamıştı. Hücre cezası resmen canıma ot tıkamıştı. Broken Hill-1 2009 info-icon
I'm in your debt... again. Sana tekrar borçluyum. Sana tekrar borçluyum. Broken Hill-1 2009 info-icon
We're going to Broken Hill, right? Broken Hill'e gidiyoruz, değil mi? Broken Hill'e gidiyoruz, değil mi? Broken Hill-1 2009 info-icon
Well, we'll see. Göreceğiz. Göreceğiz. Broken Hill-1 2009 info-icon
Hey, Tommy. Tommy. Tommy. Broken Hill-1 2009 info-icon
You're doing all right. İyi gidiyorsun. İyi gidiyorsun. Broken Hill-1 2009 info-icon
You didn't think that went well, did you? İyiye gittiğini düşünmüyorsun, değil mi? İyiye gittiğini düşünmüyorsun, değil mi? Broken Hill-1 2009 info-icon
Well, it started okay, but it's just really frustrating Başlangıç fena değildi, ama sonrası hayal kırıklığıydı Başlangıç fena değildi, ama sonrası hayal kırıklığıydı Broken Hill-1 2009 info-icon
'cause I can hear it so clear in my head, and then... Kendi kafamda müziği çok iyi duyabiliyordum, ve sonra... Kendi kafamda müziği çok iyi duyabiliyordum, ve sonra... Broken Hill-1 2009 info-icon
You're different than I thought you'd be. Sen düşündüğümden farklıymışsın. Sen düşündüğümden farklıymışsın. Broken Hill-1 2009 info-icon
So are you. Sen de öyle. Sen de öyle. Broken Hill-1 2009 info-icon
Usually when they bus 'em in from the station, Genelde bu civarın erkekleri... Genelde bu civarın erkekleri... Broken Hill-1 2009 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 9580
  • 9581
  • 9582
  • 9583
  • 9584
  • 9585
  • 9586
  • 9587
  • 9588
  • 9589
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim