Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 3613
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Societal? Alex Baker? | Societal mı? Alex Baker mi? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Probably. | Olabilir. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Allan called. | Allan aradı. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Those files I copied from Societal, | Bu dosyaları Societal'dan kopyaladım, | American Odyssey-1 | 2015 | |
| they're gone. | onları götürdüler. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Gone? | Götürdüler mi? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Police said they went missing. | Polis onların kaybolduğunu söyledi. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| So, what, they control the police now too? | Yani, ne, onlar şimdi de polisi mi kontrol ediyorlar? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| No, they paid someone off. | Hayır, onlar birine kapattırdı. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| It was a warning shot. | Bu uyarı atışı oldu. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| They're afraid of me rocking the boat. | Onlar benim tekneyi sallamamdan korktular. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| They're afraid? | Onlar korktu mu? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| What about us? | Bize ne olacak? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Peter, I'm still shaking from before. | Peter, ben hala önceki gibi titriyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| If it ever gets too close to you or the kids, | Eğer sana ve çocuklara | American Odyssey-1 | 2015 | |
| threatens you in any way, | her hangi bir şekilde tehdit gelirse, | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I'll stop, done, okay? | dururum, tamam mı? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Okay, but what about you? | Tamam, ama ya sana? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I'm going for a run. | Koşuya gidiyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Keep away from me, my family! | Benden, ailemden uzak durun! | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Stay the hell away! | Cehenneme gidin! | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Bunu yapmayın. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Bir kızım var. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Bob, what the hell? | Bob, ne oluyor? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| What happened to the email? | E postaya ne oldu? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Just stop yelling at me. | Bana bağırmayı kes. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| But you have it, right? | Ama sende, değil mi? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Bob. | Bob. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| :I have it. | O bende. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| All right, well, listen to me. | Pekala, beni dinle. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I need it now, so just send it to me. | O şimdi lazım, onu bana gönder. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I'll stay on the phone with you. | Seninle telefonda kalacağım. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Sir, I'm gonna have to ask you to leave the park. | Efendim, sizden parkı terk etmenizi istemek zorundayım. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Just give me... Bob, are you there? | Sadece bana gönder... Bob, orada mısın? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Sir, I'm asking you. | Efendim, rica ediyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I'm trying... Get off! | Çalışıyorum... defol! | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I'm... I'm leaving. I'm leaving! | Ben... Gidiyorum ben. Ben gidiyorum! | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Everything okay? | Her şey tamam mı? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Yeah, Ma. | Evet, Anne. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Ugh! | Ugh! | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Beni de yanınıza alın. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Hayır, geri dön, Tuareg. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Ama beni öldürürler. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Lütfen, Orospu askeri size ben getirdim. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Lütfen! Ansar Dine'ye katılmak istiyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Lütfen! Beni de alın. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Lütfen! | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Şimdi hayatını bana borçlusun. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Evet. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Teşekkürler. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Ballard tried to call home. We have her coordinates. | Ballard evini aramaya çalıştı. Onun koordinatlarını belirledik. Ballard evini aramaya çalıştı. Onun koordinatlarını belirledik. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I'll go myself. We killed U.S. soldiers. | Kendim giderim. Biz ABD askerlerini öldürdük. Kendim giderim. Biz ABD askerlerini öldürdük. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Gentry told me Societele paid him to keep quiet. | PETER: Gentry söyledi Societele ona sessiz kalması için para ödemiş. PETER: Gentry söyledi Societele ona sessiz kalması için para ödemiş. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| A warrant for your arrest | Danny Gentry öldürmekten | American Odyssey-1 | 2015 | |
| for the murder of Danny Gentry. | hakkında tutuklama emri var. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| She got it all on a flash drive. | Onun flash belleğinde hepsi kayıtlı. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| What happened to the email? 1 | E postaya ne oldu? 1 | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Try... I'm... get off! | Dene... ben... defol! | American Odyssey-1 | 2015 | |
| 01x03 Drop King www.addic7ed.com | çeviri patasana01 çeviri patasana01 | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Water, please. | Su, lütfen. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Kendimi hasta hissediyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Aslam! Aslam! | Aslam! Aslam! | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Bunu neden yaptın? | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Aslam! | Aslam! | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Devam et! O öldü! | American Odyssey-1 | 2015 | ||
| Suzanne. | Suzanne. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Daddy. | Baba. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| It's okay. | İyi misin? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Why didn't you answer your phone? | Neden telefonunu açmadın? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| You scared me to death. | Ödümü patlattın. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| But... they said they had proof she's alive. | Ama... Onlar onun yaşadığına ilişkin kanıt olduğunu söylediler. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| An email. | Bir e posta. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Dolly, people make up all sorts of things, | Dolly, insanlar her türlü delice, | American Odyssey-1 | 2015 | |
| crazy, hurtful things. | ya da yaralayıcı şeyleri yapabilirler. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| What if they're telling the truth? | Ya doğruyu söylüyorlarsa? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I do know it's freezing. | Ben havanın dondurucu olduğunu biliyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| How about we go home and discuss it on the way? | Ne dersin eve giderken yolda konuşalım mı? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| No, I want to stay here. | Hayır, burda kalmak istiyorum. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| These people are talking about Mom. | Bu insanlar annemden söz ediyorlar. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| All right. | Haklısın. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Let's spend the night in the city, | Bu geceyi şehirde geçirelim, | American Odyssey-1 | 2015 | |
| and we'll do something special tomorrow, | ve yarın özel bir şeyler yapalım, | American Odyssey-1 | 2015 | |
| just you and me, okay? | sadece sen ve ben, tamam mı? Tamam. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| That guy last night, outside the house. | Dün gece, evin dışındaki adam. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| An associate. | Bir iş arkadaşım. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| He was pestering me about a deal. | Bir anlaşma hakkında beni rahatsız ediyordu. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| You were screaming at him. | Ona bağırıyordun. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| You told him to stay away from your family. | Ona ailenden uzak durmasını söylemiştin. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Did you tell Mom? | Annene söyledin mi? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| There's nothing to tell. | Söylenecek bir şey yok. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| So you lied. | Yalan söyledin. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I I didn't lie to anyone. | Kimseye yalan söylemedim. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Dad... what's going on? | Baba... neler oluyor? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| I mean, first you get arrested... | Demek istediğim, ilk tutuklandığımda... | American Odyssey-1 | 2015 | |
| That was a mistake. And that guy Gentry? | Bu bir hataydı. Şu adam Gentry? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| They mistook me for someone else. | Başkasını ben zannettiler. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Why would they think you had anything to do with that? | Neden böyle bir şey düşünsünler ki? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Seriously, honey, honestly, look at me. | Cidden, tatlım, dürüst olmak gerekirse, bana bak. | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Do you think I would do something like that? | Böyle bir şey yapar mıyım sence? | American Odyssey-1 | 2015 | |
| Do you? | Sence? | American Odyssey-1 | 2015 |