Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 4656

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
I'm willing to do it.	...ben de değiştiririm.	Are We There Yet-1	2010
The reason I married you is because I love who you are.	Seni sen olarak sevdiğim için seninle evlendim.	Are We There Yet-1	2010
If being Suzanne Kingston Persons	Suzanne Kingston Persons olmak...	Are We There Yet-1	2010
makes you that woman,	...seni o kadın yapıyorsa,...	Are We There Yet-1	2010
then I'm okay with that.	...o zaman benim için hiç sorun değil.	Are We There Yet-1	2010
Just tell me what you think I should do.	Sadece bana ne yapmam gerektiğin söyle.	Are We There Yet-1	2010
I want you to do what you want to do.	Sen ne istiyorsan, onu istiyorum.	Are We There Yet-1	2010
If you wanted me to do what I wanted to do,	Benim istediğimi istesen,...	Are We There Yet-1	2010
we wouldn't have this problem in the first place.	...başlangıçta sorun olmazdı.	Are We There Yet-1	2010
You're an independent woman.	Sen özgür bir kadınsın.	Are We There Yet-1	2010
Make up your independent mind.	Özgürce kararını ver.	Are We There Yet-1	2010
What kind of example are you setting for the kids	Ailemizi etkileyen konularda karar almayacaksan,...	Are We There Yet-1	2010
if you can't make a decision on matters affecting our family?	...çocuklara nasıl örnek olacaksın?	Are We There Yet-1	2010
I tried to. You wouldn't let me.	Denedim. İzin vermedin.	Are We There Yet-1	2010
Fine. Keep your name.	Peki. Soyadını değiştirme.	Are We There Yet-1	2010
Don't tell me what to do!	Bana ne yapacağımı söyleme!	Are We There Yet-1	2010
Oh, forget it.	Unut gitsin.	Are We There Yet-1	2010
I'll change mine.	Ben kendiminkini değiştireceğim.	Are We There Yet-1	2010
I'll change my name.	Soyadımı değiştireceğim.	Are We There Yet-1	2010
Is that okay with you?	Bu hoşuna gitti mi?	Are We There Yet-1	2010
I'm gonna go get ready for bed.	Gidip, yatmak için hazırlanacağım.	Are We There Yet-1	2010
No, no, don't change.	Hayır, hayır. Üstünü değiştirme.	Are We There Yet-1	2010
Keep that on.	Böyle kalsın.	Are We There Yet-1	2010
For me, please?	Hatırım için, lütfen?	Are We There Yet-1	2010
My eyes!	Gözlerim!	Are We There Yet-1	2010
Turn it off!	Kapa şunu!	Are We There Yet-1	2010
What in the world are you two dog?	Ne halt karıştırıyorsunuz siz?	Are We There Yet-1	2010
Uncle Terrence gave us these new night vision goggles.	Terrence Dayı bize, yeni çıkan gece görüş gözlüklerinden verdi.	Are We There Yet-1	2010
We're trying them out.	Onları deniyoruz.	Are We There Yet-1	2010
You got another pair?	Başka var mı?	Are We There Yet-1	2010
Let me talk to you guys for a second.	Sizinle biraz konuşmalıyım.	Are We There Yet-1	2010
If it's okay with you guys,	Sizin için de sorun yoksa,...	Are We There Yet-1	2010
I'm gonna be Nick Kingston Persons from now on.	...şu andan itibaren adım, Nick Kingston Persons olacak.	Are We There Yet-1	2010
Did Uncle Terrence threaten you again?	Terrence Dayı yine mi tehdit etti?	Are We There Yet-1	2010
But it's because I love you.	Sizi çok sevdiğim için bunu yapıyorum.	Are We There Yet-1	2010
I want us to be a family with one name.	Aynı soyadı taşıyan bir aile olmamızı istiyorum.	Are We There Yet-1	2010
You mean two names.	İki soyadı demek istiyorsun.	Are We There Yet-1	2010
The same name.	Aynı soyadı diyorum.	Are We There Yet-1	2010
Lindsey Kingston Persons.	Lindsey Kingston Persons.	Are We There Yet-1	2010
I like it.	Sevdim.	Are We There Yet-1	2010
So will it still bother you if we call you Nick?	Sana Nick desek, seni rahatsız eder mi?	Are We There Yet-1	2010
Do you have any suggestions	Seni rahatsız edecek...	Are We There Yet-1	2010
for anything else that would bother you?	...başka bir şey var mı?	Are We There Yet-1	2010
I'll see you in the morning.	Sabah görüşürüz.	Are We There Yet-1	2010
Hey, honey. Hey.	Selam tatlım. Selam.	Are We There Yet-1	2010
What you workin' on?	Ne yapıyorsun?	Are We There Yet-1	2010
Wedding invitations for two optometrists.	İki gözlük uzmanının düğün davetiyelerini hazırlıyorum.	Are We There Yet-1	2010
I need to finish another hundred of these things.	Bu şeylerden yüz tane yapmam gerekiyor.	Are We There Yet-1	2010
Oh, it's called micro calligraphy.	Küçük yazı yazma sanatı deniyor.	Are We There Yet-1	2010
How's anybody supposed to read that?	İnsan bunu nasıl okuyabilir?	Are We There Yet-1	2010
We put a magnifier on top.	Üstüne büyüteç koyuyoruz.	Are We There Yet-1	2010
Nice, right? 1	Güzel, değil mi? 1	Are We There Yet-1	2010
If I'd have known you could make	Böyle ufacık şeyleri...	Are We There Yet-1	2010
something this small look this big,	...büyük gösterebildiğinden haberim olsaydı,...	Are We There Yet-1	2010
I'd have got you a smaller ring in one of these boxes.	...sana daha küçük bir yüzük alıp, böyle bir kutuya koyardım.	Are We There Yet-1	2010
Aren't you supposed to be working?	Devam edebilir miyim?	Are We There Yet-1	2010
I wanted to talk to you about me getting a new SUV for work.	İşim için gerekli olan, yeni alacağım jipten sana bahsetmek istedim.	Are We There Yet-1	2010
Okay, what's wrong with the old one?	Peki eskisinin nesi var?	Are We There Yet-1	2010
I need something more practical than that pimpmobile.	Bana o külüstürden daha kullanışlı bir şey lazım.	Are We There Yet-1	2010
Nick, don't you remember we just bought a new house?	Nick, yeni bir ev aldığımızı unuttun mu?	Are We There Yet-1	2010
We haven't even been on a honeymoon yet.	Daha balayına bile çıkmadık.	Are We There Yet-1	2010
I need this, Suzanne.	O araba bana gerekli, Suzanne.	Are We There Yet-1	2010
Hold on.	Geliyorum.	Are We There Yet-1	2010
You see this?	Görüyor musun?	Are We There Yet-1	2010
This is a giant pile of bills.	Bir yığın faturamız var.	Are We There Yet-1	2010
Of course it looks giant.	Tabii ki çok görünür.	Are We There Yet-1	2010
You're wearing magnifying goggles.	Büyüteç gözlüğü takıyorsun.	Are We There Yet-1	2010
Electric, gas, water, insurance,	Elektrik, benzin, su, sigorta...	Are We There Yet-1	2010
ooh, "urgent and confidential."	Vay! "Acil ve gizli."	Are We There Yet-1	2010
We owe so much on this one,	Onca borcumuz var,...	Are We There Yet-1	2010
they won't even tell us what it is.	...ne için olduğunu bile yazmamışlar.	Are We There Yet-1	2010
That's it?	Bitti mi?	Are We There Yet-1	2010
Just like that?	Hepsi bu kadar mı?	Are We There Yet-1	2010
It is not just like that.	Hayır, değil.	Are We There Yet-1	2010
Nick, we don't have any extra money,	Nick, ekstra bir harcama yapamayız.	Are We There Yet-1	2010
so you're just gonna have to unpimp your ride.	Yani o külüstür olmayan arabanı kullanmaya devam edeceksin.	Are We There Yet-1	2010
You know, I'm glad I got married,	Evlendiğime memnunum ama...	Are We There Yet-1	2010
but I don't know if I can get used to asking	...kendi paramı harcarken bile...	Are We There Yet-1	2010
if I can spend my own money.	...izin almaya alışabilirmiyim bilmiyorum.	Are We There Yet-1	2010
It's on.	Başla haydi.	Are We There Yet-1	2010
She's got reasons she doesn't want to do	Yapmak istediğin şeyleri yapmana izin vermiyorsa...	Are We There Yet-1	2010
what you want her to do.	...bir bildiği vardır.	Are We There Yet-1	2010
You have to show her the reasons why she should	Neden istediğini onun görmesini sağlamalısın, o...	Are We There Yet-1	2010
9:00, get that.	Saat dokuz yönünde, bitir işini.	Are We There Yet-1	2010
I thought I did that. Uh uh.	Yaptığımı sanıyordum.	Are We There Yet-1	2010
You didn't do it; You tried to do that,	Yapmadın. Yapmaya çalıştın sadece.	Are We There Yet-1	2010
a common source of frustration amongst married couples.	Evli çiftler arasındaki yaygın hayal kırıklığının altında bu yatar.	Are We There Yet-1	2010
You're gonna want to switch over to shotgun there.	Pompalıyı kullanman gerekiyor.	Are We There Yet-1	2010
See, you got to present the pros and the cons	Bak, işin artılarını ve eksilerini anlat ve...	Are We There Yet-1	2010
and convince her that you having this car	...geçen gece burada kalmak için seni ikna ettiğim gibi,...	Are We There Yet-1	2010
is in her best interest,	...ona da, yeni alacağın arabayı...	Are We There Yet-1	2010
kind of like the way I convinced you	...işine gelecek şekilde anlatıp onu ikna et.	Are We There Yet-1	2010
Yeah, 'cause it was in my best interest	Evet, işime geldiği için öyle yaptım,...	Are We There Yet-1	2010
not to have you crying on the phone at 2:00 in the morning.	...sabahın 2'sinde telefonda ağladığın için değil.	Are We There Yet-1	2010
Bingo.	Tam isabet.	Are We There Yet-1	2010
Gigi still coming over tomorrow?	Gigi yarın gelecek mi?	Are We There Yet-1	2010
Yes, indeed.	Evet, kesinlikle.	Are We There Yet-1	2010
You will die now.	Ölmek üzeresin.	Are We There Yet-1	2010
She's dropping off an autographed Jersey,	Atlanta Falcons'tan Michael Vick'in imzalı formasını getirecek.	Are We There Yet-1	2010
You mean the Eagles.	Eagles diyecektin.	Are We There Yet-1	2010