Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 178558
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Or his parents were opposition activists? | Ya da anne ve babası muhalif birer eylemciydi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Or didn't. Apart from that, zilch. They went wandering? | Ya da vermedik ama, birden yok oldular... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The register shows that, in July '88, | Kayıtlarda, 1988 Temmuzunda dosyanın, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
they were taken out by department d. | D Departmanına gittiği görülüyor. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And that means? To another archive, right? | Bu da başka bir arşiv demek, değil mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I don't know a thing for sure. I can surmise, though. | Kesin olarak bir şey bilmiyorum ama, bir tahminde bulunabilirim. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But I'll put you on to someone who's involved in all that. | Ama seni bütün bunları bilebilecek birine yönlendirebilirim. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
An out and out bloodhound when it comes to ex commie security thugs. | Eski komünist gizli servis eşkiyalarının izini sürebilecek tek tazıdır. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
and the word is he's got cancer. | üstelik de kanser hastası. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Someone like that can take the risks. | Böyle biri hiç bir şeyden korkmaz. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
What are you frightened of? I'm frightened. | Neden korkuyorsun? Korkuyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
If you knew what was in those files... If you'd read the denunciations, | O dosyalarda olanları bir görseydin, ya da atılı suçları okusaydın, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
the informers' filth, seen the photos | muhbirin nasıl bir pislik olduğunu, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
and all the time you knew that the truth will never come to light, | ve gerçeğin hiç bir zaman açığa çıkmayacağını bilseydin... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
that everything's going to be swept under the carpet... | Bu düzeni kuranların rahat uyuyabilmek için | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
So that the establishment can sleep sound... | herşeyin halının altına nasıl süpürüldüğünü görseydin... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Well, you know, not every secret should see the light of day. | Ama bilirsin, her sırrın da açığa çıkması gerekmez. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Sometimes the harm it does costs too much. | Bazen, umulandan da fazla zarar verebilir. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Fur fuck's sake. | Has siktir be! | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I lust don't fucking believe it. | Gerçekten de inanamıyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And this a prosecutor of the Republic of Poland speaking? | Polonya Cumhuriyeti'nin Savcısının söylediklerine bakın hele... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Maybe he'll change your mind. Karol wenzel. | Belki bu herif senin fikrini değiştirir. Karol Wenzel. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Good morning. Lvlorning_ come inside please. | Günaydın. Günaydın. İçeri gelin, lütfen. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Are you afraid that I'm being followed? | Takip edildiğimden mi korkuyorsunuz? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
They know where I live. | Nerede oturduğumu biliyorlar. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
At this time nf day, the mere, the better... | Günün bu saatinde, en koyusundan. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Talk to me. | Anlatın bakalım. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Kamil sosnowski, a student, found in the bath... | Kamil Sosnowski, öğrenci, '87 senesinde banyoda | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
With his throat cut, hands and legs bound. In '87. | ölü bulundu. Eller, ayaklar bağlı, boğazı kesilmş bir vaziyette... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
the records were cleaned up by department d. | D Departmanı tarafından da tüm kayıtlar temizlendi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Then you know everything. | Eh, zaten her şeyi biliyorsunuz demektir. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Who else was found dumped in the water, | Mesela, başka kim elleri ve ayakları bağlı, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
That would mean kamil___ | Şimdi bu, Kamil'in de... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
was murdered by the security service. But why? | gizli servis tarafından öldürüldüğü anlamına mı geliyor, ama neden? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Maybe they wanted to subdue someone in his circle. | Belki onu da bu işin içine çekmeye çalıştılar. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
They were capable of mistakes, too. Mistakes? | Zaman zaman yanlışlıklar da yapıyorlardı. Yanlışlıklar mı? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You know how they operated. | Sistemin nasıl çalıştığını bilirsin. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Department 3 dealt with the opposition. | Departman 3, rejim muhalifleriyle uğraşırdı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Department 4 dealt with the church. | Departman 4 ise Kilise ile uğraşırdı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Surveillance, turning people into informers, | Gözetim bürosu ise insanları muhbire dönüştürürdü, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
entral card index, system of files and so on. | Merkez de, insanları fişler, kayıtlarını tutardı, falan, filan. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
that the security s6i'vic6 was full of the kind of fools... | Filmlerde gösteriyorlar, sanırsın ki tüm gizli servis, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
They show in films. | bir avuç aptaldan ibaretti. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
A dumb oh'icial collecting information nobody needs. | Bir alay salak memur, kimsenin işine yaramıyacak bilgilerin peşinde... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Incidentally, I can't stand those films... | Bu filmlere hayatta tahammül edemiyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Where they make a ioke of the communist security services. | Sürekli Komünist Gizli Servisiyle dalga geçiyorlar. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Because? Because they're a pack of lies. | Neden? Çünkü bir çoğu palavra. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And the result? People think communist Poland... | Sonuç? İnsanlar zannediyorlar ki bu acayip ülke, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Was this bizarre country, | Komünist Polonya, öyle mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
where maybe things were tough, but it was still amusing... | Evet, hayat oldukça zordu, ama ülke daha yaşanabilirdi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And we all had a great time in fact. | En azından, bol bol zamanımız vardı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And wasn't it a bit like that? I love those old comedies. | Peki ama, gerçekten öyle değil miydi? Ben o filmleri çok severim. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Why don't you ask kamil sosnowski? | O zaman neden Kamil Sosnowski'yi soruyorsun? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And there were hundreds of victims like that. | Onun gibi yüzlerce kurban vardı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Fuck, don't you understand? | Bak, anlamıyorsun, değil mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
They want you to believe it was like that? | Senin o şekilde olduğuna inanmanı istiyorlar. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I'm sorry. | Pardon ama, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I was fifteen years nld in '89. And I was forty. | '89 senesinde daha on beş yaşındaydım. Ben de kırk yaşındaydım. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But that doesn't excuse you from knowing history. | Bu sana tarihini bilmeme hakkını vermez. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I don't work at the archives, | Ama ben, Arşiv'de hiç çalışmadım, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I don't dig into old security crimes on a daily basis. | Her Allahın günü de komünist rejimin suçlarıyla haşır neşir olmadım. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Department d was disinformation and disintegration. | Departman D dezenformasyon yaymakla görevliydi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The people who did the dirty work. | Ayrıca pis işleri yapacak insanları da onlar bulurdu. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
A direct hit, like in the case of popieluszko, | Rahip Popieluszko cinayeti gibi bir olay Batılı ülkelerde, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
meant a scandal, a storm of protest in the west and a trial. | skandal, muazzam bir protesto dalgası ve yargılama demektir. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But if someone's mother gets murdered in the course of a break in? | Ama, Aniela Piesiewicz davasında olduğu gibi, hırsızlar bir eve girer | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
That's how aniela piesiewicz died, | ve zavallı bir kadıncağızı öldürürlerse, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
but what the hell, accidents happen. | bunlar "olur böyle vakalar..." dan olur. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Someone's kid disappears, | Birinin çocuğu kaybolur, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
someone's wife gets burned to death in an apartment fire. | birinin karısı feci şekilde yanarak ölür... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Bad luck. | Tüh be, kötü talih, olur. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But the people who were meant to take heed of the warning knew. | İşin başında olup da sorumluluk sahibi olanlar bir çok şeyi biliyorlardı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You know when they killed piesiewicz's mother? On July 22nd. | Bayan Piesiewicz ne zaman öldürüldü? 22 Temmuz. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
'The people's Poland day'. | 'Polonya Bağımsızlık Günü'. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
That was the red murderers' calling card. | İşte sana kızıl komünistlerin kartviziti. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
When did they kill kamil sosnowski? September 17th... | Peki, Kamil Sosnowski ne gün öldü? Eylül'ün 17'si... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The Russian invasion in '39. Any more questions? | Rusya'nı '39 İşgali. Başka sorun var mı? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You said they were capable of mistakes? | Hata da yapabildiklerini söylemiştin. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The oh'icers didn't go do the iob themselves. | İşleri memurlar bizzat gidip kendileri yapmazdı ki. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And a dimwit like that could get the wrong apartment. | Bazen de o salaklardan biri, yanlış bir apartmana girebilirdi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
We've got documentary evidence of such cases. | Böyle bir sürü olayın belgesel çekimleri var elimizde. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I came across kamil's case... | Bay Telak'ın cüzdanındakileri incelerken, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
He was murdered last week. | Telak geçen hafta öldürüldü ama cüzdanında. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Chairman of polgrafex printers. | Polgrafex Matbaacılık'ın Yönetim Kurulu Başkanı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Apparently unassuming, but he len a great deal of money. | Çok mütevazi bir kişilik ama geride büyük bir servet bıraktı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Do you know who owns polgrafex? | Polgrafex'in gerçek sahipleri kim, biliyor musun? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Polish gambling enterprises. | Polonya Şans Oyunları Holdingi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
They've practically got the monopoly on running casinos in Poland. | Polonya'daki tüm kumarhaneleri işletme tekeline sahipler. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But there's not a single tax officer"... | Bugüne kadar şirketlerine bir vergi memuru dahi | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Who's capable of hauling their asses in, | uğrayıp da hesaplarına bir göz atmamıştır. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
because they're heaving with ex service buys. | Çünkü hem eski polisleri hem de | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Both ivi_i_ and security. | emekli gizli servisçileri çalıştırırlar.. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But as to whether he was mixed up in the boy's murder, | Ama, genç çocuğun öldürülmesine bulaşmış mıydı, | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I can't help you there. | işte orada sana yardımcı olamam. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
they did... | orada | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
A very nice clean up iob there. | çok sıkı bir temizlik yaptılar. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Destroyed the evidence, you mean? | Yani, delilleri mi yok ettiler? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
No, things like that don't get destroyed. | Yoo, deliller asla yok edilmezler. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
They'll be in a safe in a secluded villa somewhere. | Birilerinin villasındaki bir kasada yatıyorlardır. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Well what, chief? Got anything? | Evet, ne, Şef? Bir şey bulabildiniz mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |