Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 178556
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I have two questions. | Size iki sorum olacak. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Do you use sedatives? | Sakinleştirici kullanıyor musunuz? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
I don't understand. Yes, I use them. | Anlayamıyorum, evet kullanıyorum. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
But doesn't everyone over the age of fihy these days? | Elli yaşını geçen herkes gibi ben de kullanıyorum, ne var bunda? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Often? | Sıklıkla mı? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
But there was a time when I had to take a pill every night. | Ama her gece bir tane aldığım bir dönem de yaşadım. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Which is one of the reasons I ended up with dr rudzki_. | İşte bu nedenle Dr Rudzki ile yollarımız kesişti. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
What do you take? Trankiloxil_ | Hangi ilacı kullanıyorsunuz? Trankiloxil. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
it's a French medication. | Fransız malı bir ilaçtır. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Do you know why I'm asking? No. | Neden sorduğumu anladınız mı? Yoo, hayır. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
An empty trankilnxil bottle was found in mr Telak's Mum. | Telak'ın odasında boş bir Trankiloxil şişesi bulundu. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
The pathologist has ascertained that mr telak___ | Patoloji raporu da Bay Telak'ın ölmeden az önce... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
took a large dose shortly before his death. | önemli miktarda bu haplardan yuttuğunu doğruluyor. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
But surely you don't think thatl could have... | Eminim ki benim kasıtlı bir şey yaptığımı düşünmüyorsunuz... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Well, I have to confess that such a thought did enter my head. | Şey, şunu itiraf etmeliyim ki, kafamdan böyle bir düşünce geçmedi değil. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Dear God, how can one take it all in? | Sevgili Tanrım, bir insan bunların tümüne nasıl tahammül edebilir? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
What was it you forgot to tell us? | Bize söylemeyi unuttuğunuz şey neydi? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
On Saturday, after supper, | Cumartesi günü, akşam yemeğinden sonra, | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
I ran into lvlrtelak in the corridor. | koridorda Bay Telak'a rastladım. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
He said he was very tense and asked if... | Çok gergin olduğunu ve uyumasına yardımcı olabilecek... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
I had anything that would help him sleep. | herhangi birşeyim olup, olmadığını sordu. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
So, well, | Sonra, | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
I gave him that bottle. How many pills were there? | Ben de şişeyi ona verdim. Şişede kaç tane hap vardı? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Over half. There are thirty to a bottle. And you weren't afraid that, | Yarıdan fazlası doluydu. Şişede otuz hap olduğuna göre... İçinde bulunduğu durumu göz önüne aldığınızda, | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
It would never have entered my head. | Böyle bir şey hiç aklıma gelmedi. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
“So I thought that perhaps someone had done him a kindness. | "Aslında biri ona büyük bir iyilikte bulunmuş diye düşündüm. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Well, because there couldn't be any world... | çünkü bu dünya onun bulunabileceği | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
"Where he'd be worse 011 than he was here." | en berbat yerdi.Daha kötüsü olamazdı" | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Those are your words. Tell me, | Bunlar sizin sözleriniz. Şimdi, | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
"did you give mr Telak more tablets than he needed " | Telak'a, onu daha iyi bir dünyaya nakletmek için | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
in order tn transport him tn a better world? | ona gereğinden fazla ilaç verdiniz mi? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
What you're saying is despicable. Really? | Bu söylediğiniz alçakça bir itham. Öyle mi dersiniz? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
In any case, why did you conceal the maher of the tablets... | Madem öyle, daha önceki sorgunuzda bu ilaç meselesini... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
When you were being questioned before? | neden hiç dile getirmediniz? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
It would have stuck in my memory... | Aklımdan çıkmış olmalı... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Are you through? Yes, in point of fact. | Bitti mi? Bir bakıma, evet. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
You are the chief suspect. I shan't arrest you today, | Bakın, baş şüphelilerden birisiniz ama, sizi bugün tutuklamıyacağım, | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
The slightest shadow of suspicion... | Soruşturmaya zarar verebilecek en ufacık bir ... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
And I'll lock you up without hesitating. | sizi içeri tıkarım. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
I understand and I won't hamperthe investigation. | Merak etmeyin, hiç bir şey yapmam. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
we've put the cat among the pigeons. | Kediyi, serçelerin arasına saldık, bakalım. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Now for some discreet surveillance. | İhtiyatlı olmamız gerekiyor. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
And bug their mobiles. | Cep telefonlarını dinlemeye al. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
It's done. | Aldırdım bile. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
About you. | Seni düşünüyordum. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Something's happened? No. | Bir şey mi oldu, da? Yoo. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
So? What, specifically? | E, peki o zaman? | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
That it'd be good if you won the lottery. | Sana lotodan para çıksa, ne güzel olurdu. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
I'd have to play it. | Keşke, oynasam. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Come up with a system, invest some money. | Mesela, bir sistem kursam, önemli bir miktar para ayırsam. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
My deceased... he played. | Öldürülen adam... O oynamıştı. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
He had the coupons in his wallet. The same numbers every week. | Biletler cebindeydi. Her hafta aynı numaraları oynamış. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
And he didn't win. No. | Hiç kazanamamış mı. Kazanamamış. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
That's how people bet. | İnsanlar hep böyle yaparlar. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
The date of their wedding ortheir kid's birthday. | Evlilik tarihlerini, çocuklarının yaş günlerini oynarlar. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Utterly moronic. | Baştan sona aptalca. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Why would a machine pick out the exact date of someone's wedding. | Bir makina,tamı tamına bir evlilik tarihini neden seçsin ki... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
7,8,9,17,19. It can't be a birthday... | ...7,8,9,17,19. Bir doğum günü olamaz... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Goto sleep. Adds up to 82.8 and 2 is 10. | Hadi, yat uyu. 82 ediyor.8 ile 2'yi toplarsak 10 eder. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
1 plus zero is 1. It's meaningless... | 1 artı 0, 1 eder. Çok anlamsız... | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
Hi, Agata. | Alo, Agata. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
I never ran an investigation with a woman before. | Daha önce hiç, bir kadınla birlikte soruşturma yürütmemiştim. | Uwiklanie-1 | 2011 | ![]() |
No, come on, listen, it's completely logical. | Bak, dinle. Son derecede mantıklı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
September 17th 2003, at 22 hundred hours. | 17 Eylül 2003, saat 22 de. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
17,9, and 22 all appear in the numbers Telak picked. | 17,9, ve 22 hepsi Telak'ın biletinde var. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Sn that leaves us with 19,8,7. Or 19,7,8_ su... | Geriye 19,8,7. Ya da19,7,8. Kalıyor.. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
1987 or 1978. | 1987 ya da 1978. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
On September 17th, lvlarian kruk died tragically at the age of 52. | 17 Eylül, Marian Kruk 52 yaşında trajik bir şekilde vefat etti. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
On September 17th, zdzislaw kruk died tragically at the age of 26. | 17 Eylül, Zdzislaw Kruk 26 yaşında trajik bir şekilde vefat etti. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The first one placed by the wife, mother and family. | Birincisi annesinin yanına, aile kabristanına. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The second by the wife, daughter in law and family. | Diğeri de kızkardeşinin yanına defnedildi. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
And three days later comes this. | Üç gün sonra. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
On September 17th, kamil sosnowski, beloved son and brother, | 17 Eylül, Sevgili oğlumuz ve kardeşimiz Kamil Sosnowski'yi | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
was taken from us. | kaybettik. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
On September 17th, our dear friend, kamil sosnowski, was murdered. | 17 Eylül, sevgili arkadaşımız Kamil Sosnowski, öldürüldü. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
We will never forget you, zibi and the gang. | Seni asla unutmayacağız, Zibi ve arkadaşları. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The body of 22 year old kamil s. Was found... | 22 yaşındaki Kamil S'nin cesedi | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
By his younger sister in their apartment. | kız kardeşi tarafından evde bulundu... | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
The police maintain that the deceased... | Polis, gencin 17 Eylül günü akşam üstü | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Died on the evening of September 17th. | öldürüldüğünü açıkladı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
In all likelihood, the burglars expected... | Olay günü S. ailesi tatilde olduğu için | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
To find the apartment empty, | evin boş olduğunu düşünen soyguncular | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
since the s. Family were on vacation at the time. | eve girince genç adamla karşılaşmışlar. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
An intensive search for the perpetrators is underway. | Suçlular yoğun bir şekilde aranmaktadır. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
It's not there. The case is there, there's a catalogue number. | Dosya yok. Klasör yerinde. Katalog numarası var. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
But the file's not there. How come? Has someone taken it out? | Ama dosya yok. Nasıl olur? Biri almış olabilir mi? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You reckon only a couple of files went missing after '89? | Hatırlarsan 89 senesinden sonra bazı dosyalar kaybolmuştu. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Not just the security sen/ices', either. But the communist police, as well. | Sadece gizli servislerin değil, komünist polislerin dosyaları da gitmişti. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I can't operate like this. | Ben senin gibi çalışamam. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I have to write reports, follow procedures. | Raporlar yazmak, prosedürlere uymak zorundayım. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
I can't go on irrational hunches_. | Önsezilerin peşinden gidemem. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
You're more independent. | Sen daha bağımsızsın. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Here's an address. | Sana bir adres vereyim. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Captain lvlamcarz_. | Yüzbaşı Mamcarz. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
He retired in '89 kamil sosnowski was his case. | '89 yılında emekli oldu. Kamil Sosnowski davasına o bakıyordu. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Someone to see you, captain. | Seni görmek isteyen biri var, Yüzbaşı. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Good ahernoon_ I don't know you. | İyi günler. Sizi tanımıyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Szacka_ I'm a prosecutor. I'm here on business. | Szacka. Savcıyım ve iş için buradayım. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Kamil sesnewskl de you remember that case? | Kamil Sosnowski. Bu davayı hatırlıyor musunuz? | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |
Yes, I do. | Tabii ki hatırlıyorum. | Uwiklanie-2 | 2011 | ![]() |