Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 183634
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Real, friendly love. | Gerçek, dostça sevgi. | Zavet-1 | 2007 | |
Would you be so kind as to give me the gun? | Tabancayı bana verecek kadar nazik olurmusun? | Zavet-1 | 2007 | |
Thankyou for the confidence. | Güvenin için teşekkürler. | Zavet-1 | 2007 | |
Fucker! | Salak! | Zavet-1 | 2007 | |
Come, we'll go slowly... | Gel, yavaş yavaş gideceğiz... | Zavet-1 | 2007 | |
Cvetka! | Cvetka! | Zavet-1 | 2007 | |
My Cvetka. | Cvetka'm. | Zavet-1 | 2007 | |
Buy a candle for Trifun, and light it... | Trifun için bir mum al, ve onu yak... | Zavet-1 | 2007 | |
and light it. | ve onu yak. | Zavet-1 | 2007 | |
O, how these americans demolish, with great honor. | Şu amerikalılar büyük bir şerefle nasıl da yıkıyorlar. | Zavet-1 | 2007 | |
They tear down, but they rebuild also. | Yıkıyorlar ama yeniden de inşa ediyorlar. | Zavet-1 | 2007 | |
And demolish. | ve yine yıkıyorlar. | Zavet-1 | 2007 | |
And rebuild. | ve yeniden inşa ediyorlar. | Zavet-1 | 2007 | |
It's better to demolish. | Yıkmak daha iyi. | Zavet-1 | 2007 | |
The rest of the money, spend as you like. | Paranın geri kalanını, istediğin gibi harcarsın. | Zavet-1 | 2007 | |
Not what i want, it's what I must. | İstediğim şey değil, zorunda olduğum şeydir.. | Zavet-1 | 2007 | |
He probably has some debts. | Galiba biraz borcu var. | Zavet-1 | 2007 | |
Are you in debt to someone? | Birine mi borçlusun? | Zavet-1 | 2007 | |
Grandpa is getting married? | Büyükbaba evleniyormu? | Zavet-1 | 2007 | |
No, no, the wife is for me. | Hayır, hayır, kadın benim içindir. | Zavet-1 | 2007 | |
I don�t wanna do it anymore. | Onu artık yapmak istemiyorum. | Zavet-1 | 2007 | |
You don�t understand, the interest, taxes, all those cost. | Anlamıyorsun, , faiz vergiler, bütün bu masraflar. | Zavet-1 | 2007 | |
How do you count that? | Bunu nasıl hesaplıyorsun? | Zavet-1 | 2007 | |
I was work with that only for you. | Bununla sadece senin için çalıştım. | Zavet-1 | 2007 | |
And then everything... | ve sonra herşey... | Zavet-1 | 2007 | |
The more i work , the more I fall into debt. | Ne kadar çok çalışırsam, o kadar çok borca batıyorum. | Zavet-1 | 2007 | |
I will not give Jasna. | Jasna'yı vermeyeceğim. | Zavet-1 | 2007 | |
You ruined me, you will not ruin her. | Beni mahvettin, Onu mahvetmeyeceksin. | Zavet-1 | 2007 | |
Listen, I�m giving you a solution here. | Dinle, Burada sana bir çözüm yolu sunuyorum. | Zavet-1 | 2007 | |
To your daughter orgasm, and to you money. | Kızına orgazm, sana para. | Zavet-1 | 2007 | |
Even in America they do the same thing.. | Amerika da bile aynı şeyi yapıyorlar.. | Zavet-1 | 2007 | |
I'm like an international bank, there is no credits. | Uluslararası bir banka gibiyim, Hiç kredi yok. | Zavet-1 | 2007 | |
If you cooperate, you get new credits. | İşbirliği yaparsan yeni krediler alırsın. | Zavet-1 | 2007 | |
If you don't I fuck,I fuck. | Yapmazsan, si..rim, si..rim | Zavet-1 | 2007 | |
Until the nervous breakdown. | Sinirlerin bozulana kadar. | Zavet-1 | 2007 | |
Mother! Where are you? | Anne! Nerdesin? | Zavet-1 | 2007 | |
No, not now, it's the most important,.. | Hayır, şimdi değil, o en önemlisidir,.. | Zavet-1 | 2007 | |
I�m dancing. | Dans ediyorum. | Zavet-1 | 2007 | |
I go change clothes, | Elbiselerimi değiştirmeye gidiyorum, | Zavet-1 | 2007 | |
and then to the firm, to straighten things out with that bastard. | ve sonra şirkete, şu piçle işleri düzeltmeye gideceğim. | Zavet-1 | 2007 | |
Grandma, is that a thief? | Büyükanne, bu hırsız mı? | Zavet-1 | 2007 | |
No my child, that looks like love. | Hayır çocuğum, bu aşka benziyor. | Zavet-1 | 2007 | |
Go in the house and eat, this is not for you. | Eve gir ve yemek ye, Bu sana göre değil. | Zavet-1 | 2007 | |
Oh boy, what mess did you get into? | Oh çocuğum, nasıl güç bir duruma girdin? | Zavet-1 | 2007 | |
They want to take Jasna as a slave. | Jasna'yı köle olarak almak istiyorlar. | Zavet-1 | 2007 | |
What are you yelling for? | Ne için bağırıyorsun? | Zavet-1 | 2007 | |
You need to help me. | Bana yardım etmen gerekiyor. | Zavet-1 | 2007 | |
They're gonna take Jasna. | Jasna'yı almaya gidiyorlar. | Zavet-1 | 2007 | |
It's the testament. | Vasiyet. | Zavet-1 | 2007 | |
What testament? | Ne vasiyeti? | Zavet-1 | 2007 | |
Grandpa�s testament. | Büyükbabanın vasiyeti. | Zavet-1 | 2007 | |
Testament, shame on you. | Vasiyet haa, kendinden utanmalısın. | Zavet-1 | 2007 | |
Stepbrother, I can't break the testament. | Üveykardeş, vasiyeti çiğneyemem. | Zavet-1 | 2007 | |
I need to bring a wife. | Bir kadın getirmem gerekiyor. | Zavet-1 | 2007 | |
I think is good now. | Sanırım şimdi iyi. | Zavet-1 | 2007 | |
This is going well.. | Bu iyi gidiyor.. | Zavet-1 | 2007 | |
Boss, let me shoot those bastards. | Patron, bırak şu piçlere ateş edeyim. | Zavet-1 | 2007 | |
They will shoot us, look how nervous they are. | Onlar bize ateş edecek, ne kadar sinirli olduklarına bir bak. | Zavet-1 | 2007 | |
Just give me the word, I'll shoot them all. | Sadece bana emir ver, Hepsine ateş edeyim. | Zavet-1 | 2007 | |
Don�t wave with those hands, stupid! | Şu ellerini sallama, aptal! | Zavet-1 | 2007 | |
When the time comes, we shoot them like little kittens. | Zamanı geldiğinde, onlara yavru kediler gibi ateş edeceğiz. | Zavet-1 | 2007 | |
Don�t worry, they are our friends. | Merak etme, onlar arkadaşlarımız. | Zavet-1 | 2007 | |
Hey people, do you know what Europe will do, | Hey çocuklar, Avrupa'nın ne yapacağını biliyormusunuz, | Zavet-1 | 2007 | |
If you touch their people? and in america.... | Onların halkına dokunursanız? ve Amerika da.... | Zavet-1 | 2007 | |
Hey, why did you lie that there is three of them? | Hey, üç kişi oldukları konusunda neden yalan söyledin? | Zavet-1 | 2007 | |
I swear there was three. | Yemin ederim üç kişi vardı. | Zavet-1 | 2007 | |
Ok, where is the third one? | Tamam, üçüncüsü nerde o zaman? | Zavet-1 | 2007 | |
He�s up, on the roof. | Yukarıda, çatıda. | Zavet-1 | 2007 | |
You took the gun from my godfather. | Tabancayı vaftiz babamdan aldın. | Zavet-1 | 2007 | |
It's from 1823, that�s unique. | 1823'den, tektir. | Zavet-1 | 2007 | |
Smith and Weston. | Smith ve Weston. | Zavet-1 | 2007 | |
So! | Böyle! | Zavet-1 | 2007 | |
Peace peace peace, noones fault it is. | Barış barış barış, Hiç kimsenin hatası değil. | Zavet-1 | 2007 | |
Noones fault it is, join hands. | Hiç kimsenin hatası değil, Elleri birleştirin. | Zavet-1 | 2007 | |
What a machine! | Ne makine ama! | Zavet-1 | 2007 | |
It's yours, and ours. | Seninki ve bizimkidir. | Zavet-1 | 2007 | |
Air conditioning, everything... | Hava şartları, herşey... | Zavet-1 | 2007 | |
I'll take you far away, from this gang of farmers. | Seni bu çete çiftliğinden, uzaklara götüreceğim. | Zavet-1 | 2007 | |
These idiots. | Şu aptallardan. | Zavet-1 | 2007 | |
Nice skin! | Güzel deri! | Zavet-1 | 2007 | |
Three priest will marry us. | Üç rahip bizi evlendirecek. | Zavet-1 | 2007 | |
Ten�o clock, church St.Marko. | Saat on da, Marko kilisesinde. | Zavet-1 | 2007 | |
After that, straight to the airport. | Ondan sonra, doğruca hava alanına. | Zavet-1 | 2007 | |
Honeymoon. | Balayına. | Zavet-1 | 2007 | |
Bruxelles, seven days, all in the package. | Brüksel, yedi gün, hepsi paketde. | Zavet-1 | 2007 | |
Kiss me, rough, cruel, until nervous breakdown. | Beni öp, kabaca ve gaddarca sinirlerim bozulana kadar. | Zavet-1 | 2007 | |
We will do that in better conditions, at home. | Bunu daha iyi şartlarda, evde yapacağız. | Zavet-1 | 2007 | |
I will show you... | Sana göstereceğim... | Zavet-1 | 2007 | |
Fuck your farmers mom... | Çiftçi, ananı becereyim... | Zavet-1 | 2007 | |
Stepbrother, Trifun, thank you for the help. | Üveykardeş, Trifun, Yardımın için teşekkürler. | Zavet-1 | 2007 | |
And you grandpa, live till I bring a wife. | Ve sen büyükbaba, bir kadın getirene kadar yaşa. | Zavet-1 | 2007 | |
St. Nikola. | Nikola kilisesi. | Zavet-1 | 2007 | |
900 dinars. | 900 dinar. | Zavet-1 | 2007 | |
Farmer, where is the cow? | Çiftçi, inek nerde? | Zavet-1 | 2007 | |
Jasna, I was sell the cow and bought a icon. | Jasna, ineği sattım ve bir resim aldım. | Zavet-1 | 2007 | |
I mean they first stole it from me. | Yani ilkin onu benden çaldılar. | Zavet-1 | 2007 | |
Who stole what? | Kim neyi çaldı? | Zavet-1 | 2007 | |
The cow, but that's not important now. | İneği, ama şimdi o kadar önemli değil. | Zavet-1 | 2007 | |
I took the money. | Parayı aldım. | Zavet-1 | 2007 | |
What me? | Ne ben? | Zavet-1 | 2007 |