Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 2388

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
Oh, Kyle, look at Thomas. Poor Thomas is so upset.	Oh, Kyle, Thomas'a bak. Zavallı Thomas üzüldü.	After Thomas-1	2006
Look, he's scared. Oh, dear, oh, dear.	Bak, korkuyor. Oh, canım, oh, canım.	After Thomas-1	2006
Kyle. Kyle, this is Thomas speaking.	Kyle. Kyle, Thomas konuşuyor.	After Thomas-1	2006
I hate it when you cry, it makes me so worried. Could you please stop it?	Seni ağlamanı sevmiyorum, beni üzüyor, lütfen ağlamayı keser misin?	After Thomas-1	2006
Okay, Thomas. I'm sorry. 1	Tamam, Thomas. Özür dilerim.	After Thomas-1	2006
So, can we go for our run now? Okay. Come on, Thomas.	Peki, koşmaya gidebilir miyiz? Tamam. Hadi, Thomas.	After Thomas-1	2006
Come on, come on. Good boy.	Hadi, hadi. Aferin oğlum.	After Thomas-1	2006
Give, good boy. Leave it, Thomas, leave it.	Ver, aferin. Ver, Thomas, ver şunu.	After Thomas-1	2006
Go on, boy.	Koş, oğlum.	After Thomas-1	2006
"Big fat raindrops began to fall."	"Yağmur damlaları damlamaya başlamıştı."	After Thomas-1	2006
"'I'm off, ' said the bird and he flew away."	"'Ben bırakıyorum, dedi kuş ve uzaklara doğru uçtu."	After Thomas-1	2006
Now that's it, Kyle, remember our deal?	Şimdilik bu kadar, Kyle, anlaşmamızı hatırladın mı?	After Thomas-1	2006
The deal was I'd read to you till Mum and Thomas got back.	Annen ile Thomas gelene kadar okuyacaktım.	After Thomas-1	2006
Now, a deal is a deal, son. So, off you go.	Anlaşma anlaşmadır evlat. Şimdi gidiyorsun.	After Thomas-1	2006
Get your pyjamas. No!	Pijamalarını giy. Hayır!	After Thomas-1	2006
Get your pyjamas, and Mum will help you put them on.	Pijamalarını getir, annen giymene yardım edecek.	After Thomas-1	2006
Kyle, this is Thomas speaking.	Kyle, Thomas konuşuyor.	After Thomas-1	2006
Could you go and find your pyjamas, please? I'm quite tired myself.	Gidip pijamalarını bulabilir misin, lütfen? Gerçekten çok yoruldum.	After Thomas-1	2006
I think I'll go to bed now. Okay, Thomas.	Ben biraz uyuyacağım sanırım. Tamam, Thomas.	After Thomas-1	2006
Yes, see how clever you are? You are.	Evet, ne kadar akıllısın gördün mü?	After Thomas-1	2006
Turn around. Good boy. Now, sit.	Arkanı dön. Aferin. Şimdi, otur.	After Thomas-1	2006
Say please, say please. Up, say please.	Lütfen de, lütfen de. Kalk, lütfen de.	After Thomas-1	2006
Good lad. Shake hands. Good boy, what a good boy you are.	Aferin evlat. Elini ver. Aferin, çok iyisin evlat.	After Thomas-1	2006
Yeah, they shit everywhere, don't they? Mess stuff up.	Evet, Her yeri batırıyorlar, değil mi? Alt üst ediyorlar.	After Thomas-1	2006
Oh, they just need a bit of discipline, need a firm hand.	Oh, evet disipline, sert eğitime ihtiyaçları var.	After Thomas-1	2006
Yeah, I can see that.	Evet, anlıyorum.	After Thomas-1	2006
He's a good boy.	İyi bir köpek.	After Thomas-1	2006
Thomas, come to bed. Stop playing with Dad.	Thomas, yatağa gel. Babam ile oynamayı bırak.	After Thomas-1	2006
Did you hear what he just called you?	Sana ne dedi duydun mu?	After Thomas-1	2006
Good night then, son. Good night, Dad.	İyi geceler, oğlum. İyi geceler, baba.	After Thomas-1	2006
Come on, Thomas, bed.	Hadi, Thomas, yatağa.	After Thomas-1	2006
Good night, Kyle. Good night, Mum.	İyi geceler, Kyle. İyi geceler, anne.	After Thomas-1	2006
Child in the car, dog in the car. Wife no... Oh!	Çocuk arabada, köpek arabada. Hanım yok... Oh!	After Thomas-1	2006
Are you coming? I'm late.	Geliyor musun? Geç kaldım.	After Thomas-1	2006
No, we're fine. Paula said we didn't have to...	Hayır, biz iyiyiz. Paula dedi ki...	After Thomas-1	2006
No, not we. Me, I'm late. But...	Hayır, biz değil. Ben, ben geç kaldım. Ama...	After Thomas-1	2006
You... You mean, you mean late?	Sen... Sen, sen yani?	After Thomas-1	2006
Yeah, I'm late. I'm never late.	Evet, ben.	After Thomas-1	2006
Hello, Thomas. Hello, Thomas. Here we go.	Merhaba, Thomas. Merhaba, Thomas. İşte buraya.	After Thomas-1	2006
Hello, Thomas.	Merhaba, Thomas.	After Thomas-1	2006
Come on, Charlie. You'd like to.	Hadi, Charlie. Seveceksin.	After Thomas-1	2006
Do you want to hold his lead? One day, the lead...	İpini tutmak ister misiniz? Bir gün, ip...	After Thomas-1	2006
The lead was for William, one day.	İp William içinmiş, bir gün.	After Thomas-1	2006
Are you ready? Are you going to go slow? Don't run too fast.	Hazır mısın? Yavaş ol, tamam mı? Hızlı gitme.	After Thomas-1	2006
Come on, Thomas.	Hadi, Thomas.	After Thomas-1	2006
Ready, go.	Hazır, fırlat.	After Thomas-1	2006
Lovely. Go, go, go, Thomas.	Canım. Koş, koş, koş, Thomas.	After Thomas-1	2006
Oh, good boy, good boy, Thomas.	Oh, aferin, aferin, Thomas.	After Thomas-1	2006
Thank you, well done.	Teşekkürler, aferin.	After Thomas-1	2006
None of our end of term VIP guests are ever this memorable.	Dönem sonu misafirlerimiz bunu asla unutamayacak.	After Thomas-1	2006
Or this important.	Bu da önemli.	After Thomas-1	2006
Let's do a big, big wave and say, "Goodbye Thomas."	Hadi elimizi sallayalım ve "güle güle Thomas" diyelim.	After Thomas-1	2006
ALL: Bye, Thomas!	Güle güle, Thomas!	After Thomas-1	2006
Bye, Charlie.	Güle güle, Charlie.	After Thomas-1	2006
Bye, Paula.	Güle güle, Paula.	After Thomas-1	2006
Can't you wait till we get home?	Eve gidene kadar bekleyemedin mi?	After Thomas-1	2006
Well, I could, but I don't really want to.	Evet, bekleyebilirdim, ama beklemek istemedim.	After Thomas-1	2006
Not in a public toilet.	Halka açık bir tuvalette olmaz.	After Thomas-1	2006
Oh, Rob, I'm not going to be in there all day, am I?	Oh, Rob, bütün gün boyunca orada durmayacağım, değil mi?	After Thomas-1	2006
I'll see you in a minute.	Bir kaç dakikaya dönerim.	After Thomas-1	2006
PAT: Do you think he's hungry?	Sence acıkmış mıdır?	After Thomas-1	2006
There you go. Thank you.	Buyurun. Teşekkürler.	After Thomas-1	2006
Here's yours, Kyle, crispy fries. Chicken for you, Thomas.	İşte seninkiler, Kyle, çıtır balıklar. Senin için de tavuk, Thomas.	After Thomas-1	2006
No fries or bread, you little porker.	Ya balık ya ekmek, seni domuz şey.	After Thomas-1	2006
"Oh, no, Dad, I like bread and fries."	"Oh, hayır, baba, Balık ve ekmeği severim."	After Thomas-1	2006
It's okay, Thomas, you can have some of mine.	Tamam, Thomas, benimkilerden alabilirsin.	After Thomas-1	2006
His vocabulary's coming on a treat. Yeah, the teachers are really chuffed.	Kelime haznesi baya gelişti. Evet, öğretmenleri de baya memnun.	After Thomas-1	2006
I meant the dog's.	Köpeğinkini kastetmiştim.	After Thomas-1	2006
What's going on between you two? No, it's too soon.	Aranızda neler dönüyor sizin? Hayır, daha çok erken.	After Thomas-1	2006
Oh, come on, Rob, we've waited long enough.	Oh, hadi ama, Rob, yeteri kadar bekledik.	After Thomas-1	2006
Where on earth did that come from?	Bu da nereden çıktı?	After Thomas-1	2006
Over there, between the mustard and the ketchup.	Oradan, ketçap ile hardalın yanından.	After Thomas-1	2006
Darling, that's wonderful.	Canım, bu harika.	After Thomas-1	2006
I'm really pleased for you. Thanks, Mum.	Senin adına çok sevindim. Teşekkürler, anne.	After Thomas-1	2006
Well done.	Çok iyi.	After Thomas-1	2006
That's wonderful.	Harika.	After Thomas-1	2006
Kyle. Kyle, listen to me.	Kyle. Kyle, beni dinle.	After Thomas-1	2006
Listen to me, listen. Listen, look, look. Listen to me.	Beni dinle, dinle. Dinle, bak, bak. Beni dinle.	After Thomas-1	2006
Listen, listen. We have to go to the hospital, Kyle.	Dinle, dinle. Hastaneye gitmemiz gerekiyor, Kyle.	After Thomas-1	2006
Listen to me, listen to me now. Listen, listen, Granny Pat.	Beni dinle, şimdi beni dinle. Dinle, dinle, Büyük annen Pat.	After Thomas-1	2006
No, Kyle. Listen, Granny Pat	Hayır, Kyle. Dinle, Büyük Annen Pat	After Thomas-1	2006
is very, very sick and we need to go to the...	hastalanmış, gidip onu...	After Thomas-1	2006
Don't do this to me now. Don't do this, don't do this now, Kyle.	Kes şunu. Kes şunu, kes şunu, Kyle.	After Thomas-1	2006
We have to go to the hospital.	Hastaneye gitmemiz gerekiyor.	After Thomas-1	2006
Come on, Thomas, Thomas, Thomas.	Hadi, Thomas, Thomas, Thomas.	After Thomas-1	2006
No, I can't leave him. I can't leave him with a neighbour.	Hayır, onu bırakamam. Onu komşuya bırakamam.	After Thomas-1	2006
It has to be somebody that he knows.	Tanıdığı birisi olması lazım.	After Thomas-1	2006
Rob's at work and it's 30 miles away, and I've got to go now.	Rob 50 km uzakta iş yerinde ve benim de hemen gitmem gerekiyor.	After Thomas-1	2006
I can't even get him near the car.	Arabanın yanına bile götüremedim.	After Thomas-1	2006
Granny Pat was suddenly very sore, Kyle.	Büyük Anne Pat birden rahatsızlanmış, Kyle.	After Thomas-1	2006
And all the doctors and all the nurses tried to help her	Ve tüm doktorlar ve hemşireler ilaçlarıyla,	After Thomas-1	2006
with their medicines and	Mickey Mouse yara bantlarıyla	After Thomas-1	2006
their Mickey Mouse sticking plasters.	ona yardım etmeye çalışmışlar.	After Thomas-1	2006
But she was just too sore,	Ama çok hastalanmış,	After Thomas-1	2006
so she went away.	bu yüzden Büyük Anneni kaybettik.	After Thomas-1	2006
And that's why Mummy and Grandpa Jim are so sad,	Annen ve Büyük Baban Jim çok üzüldü,	After Thomas-1	2006
because they love Granny Pat very much.	çünkü onlar Büyük Anneni çok seviyorlardı.	After Thomas-1	2006
But Granny Pat isn't sad	Amam Büyük Annen üzgün değildir	After Thomas-1	2006
because she's gone to a lovely place called heaven.	çünkü o cennete gitti.	After Thomas-1	2006
And she's not sore any more.	Artık acı çekmeyecek.	After Thomas-1	2006