Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 7867
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
You sure about that? | Emin misin? Evet. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Just get on with it. | Ne yapacaksan yap işte. Ne dedin? Yaz hadi. Ne dedin? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Just write the goddamn tick... | Yaz şu lanet olası cezayı. Araçtan in. Lanet cezayı yaz da... İn arabadan. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Get out of the truck! | Araçtan in! Derhal! İn arabadan! Hemen! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Where you coming from, all dressed up? | Bu kıyafetle nereden geliyorsun? Morrison'daydım. Böyle giyinik nereden geliyorsun? Morrisonlara gittim. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Funeral parlor? | Şu cenaze salonu mu? Evet. Ölen kızın dedesi misin? Cenaze evine mi? Evet. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You the dead girl's grandfather? | Ölü kızın dedesi misin sen? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You're her father. | Babasıyım. Demek onun babasısın. Evet. Babasıyım. Babasısın. Evet. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Well, wouldn't blame a man for having | Kızının cenazesinden sonra biraz içki içti diye bir babayı suçlayamam. Kızını gömdükten sonra birazcık içen bir adamı suçlayamam. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
I haven't been drinking. | İçmedim. Tekrar söylemeyeceğim. İçmiyordum. Bir daha söylemeyeceğim. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You gonna say it as many goddamn | Ben kaç kere söylemeni istersem o kadar söyleyeceksin. Kaç kez söylemeni istiyorsam o kadar söyleyeceksin lan. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Let's go, this way. | Hadi, bu taraftan. Eski usûl alkol testi. Gidelim, bu taraftan. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
The old sobriety test. | Yaşlı ayıklığı testi. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
I don't have any kids, myself. | Benim hiç çocuğum yok. En azından bildiğim kadarıyla. Benim şahsen çocuğum yok. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
At least, none that I know of. | Yani bildiğim yok. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Gotta be pretty fucked up, though. | Gerçi epey boktan bir şey olmalı. Boku yemiş olmalısın. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Watch your only kid running wild. | Kendi çocuğunun yoldan çıkmasına, kötü insanlarla takılmasına... Tek çocuğunun kafayı yemesini izlemek. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Hanging out with the bad crowd. | Kötü kalabalıkla, uyuşturucuyla haşır neşir olduğunu görmek. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Getting mixed up with drugs. | ...uyuşturucuya bulaşmasına tanık oluyorsun. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Let's go, let's go, let's go, walk, pop, walk. | Hadi, hadi yürü moruk. Gidelim, gidelim. Yürü babalık, yürü. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Wondering, "was I a good dad?" | "İyi bir baba mıydım? Kötü bir baba mıydım? Çok mu serttim? "İyi bir baba mıydım, kötü bir baba mıydım?" diye merak ediyorsun. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
"Was I too strict?" | "Çok mu katıydım? Yeteri kadar katı değil miydim?" | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
"Not strict enough?" | Yeterince sert değil miydim?" diye düşünür insan. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Let me put your mind at ease, old man. | Senin içini rahatlatayım moruk. Seni rahatlatayım, ihtiyar. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
In my experience, from what I've seen, | Tecrübelerime göre... Deneyimlerime, gördüklerime göre, yapabileceğin bir şey yoktu. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
nothing you could have done. | ...yapabileceğin hiçbir şey yoktu. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
A girl like Amy. | Amy gibi bir kızı zapt edemezsin. Amy gibi bir kız. Zapt edilemez. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You sure as shit ain't gonna change her. | Onu değiştiremeyeceğin ortada. Onu değiştiremeyeceğinden eminsin. Muhtemelen sadece kötü bir babaydın. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You were probably just a bad dad. | Muhtemelen kötü bir babaydın. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You're done. | İşimiz bitti. İşin bitti. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Did you just hear that? | Bunu duydun mu? Duydun mu bunu? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Just the ice machine. | Buz makinesinden gelmiş. Pekala. Buz makinesi sadece. Tamam. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Catch ya later. | Sana sonra yetişirim. Tamam, görüşürüz. Sonra görüşürüz. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Aright, see ya | Tamam, görüşürüz. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
shit. | Siktir. Lanet olsun. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
That was his motorcycle, what happened? | Bu onun motosikletiydi. Ne oldu? Onunla konuştun mu? Bu onun motoruydu, ne oldu? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
talked about the weather, the movies, and everything. | Konuştun mu? Evet, havadan, sudan, filmlerden falan bahsettik. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
What the hell do you think I did? | Ne yaptığımı sanıyorsun? Şimdi ne olacak? Ne yaptım sanıyorsun? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
So, what now? | Şimdi ne olacak? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
We just have to find out, that's all. | Neler olduğunu öğrenmek zorundayız. Öğrenmemiz gerek, hepsi bu. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Can you give him a message for me? | Ona benden bir mesaj iletebilir misin? Ona benim için bir mesaj verebilir misin? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Tell him "Delphine says, 'hey' and, he should call me." | Ona Delphine'nin selamı olduğunu ve beni araması gerektiğini söyle. "Delphine'nin selamı var ve onu araman lazımmış" de. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Fuck am I, an answering service? | Ben sekreter miyim amına koyayım? Elçi miyim lan ben? Söyle ona. İyi günler. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Tell him. Good afternoon. | Söyle ona. İy günler. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
God, it's cold, isn't it? | Tanrım, amma da soğuk, değil mi? Tanrım, çok soğuk değil mi? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
So, we're looking for Richard Blackway. | Kimsiniz? Richard Blackway'i arıyoruz. Nerede olduğunu biliyor musun? Siz kimsiniz? Richard Blackway'i arıyoruz. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Well, we've been trying to find him. | Burada değil. Onu bulmaya çalışıyoruz. Burada değil. Biz de onu bulmaya çalışıyoruz. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
But, uh, where is he? | Peki nerede o? Nereye gittiğini biliyor musun? Ama, nerede o? Nerede gittiğini biliyor musun? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Are you... Where did he go to? | Nereye gitti? Blackway'i neden arıyorsunuz? Sen... Nereye gitti? Blackway'i neden istiyorsun? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Well, because we are from | Çünkü Kutsal Ruh Kilisesi'nden geliyoruz. Anladın mı? Çünkü Kutsal Ruh Kilisesinden geldik, anlıyor musun? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Well, I mean, he won the church raffle, it's unbelievable. | O kazandı. Yani kilise çekilişini o kazandı. İnanılmaz. Kilise çekilişini kazandı, inanılmaz. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
He won it. | O kazandı. Neyi kazandı? O kazandı. Neyi? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Well, uh, the fact is... | Aslında... İşin aslı... | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
He won the toaster oven, you know? | Mini fırın kazandı. Mini fırın kazandı. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Christ the red d deemer. | İsa Mesih. Tanrı İsa Mesih'i kutsasın. Kurtarıcı İsa. Kurtarıcı İsa, Tanrı onu kutsasın. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Amen, praise Jesus, amen. | Amin, İsa'ya şükürler olsun, amin. Âmin. İsa'ya selam olsun, âmin. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Trudy. | Trudy. Trudy, benim. Ben Lillian. Trudy. Trudy, benim. Lillian. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
We went to Mckinley together. | Beraber Mckinley'de okumuştuk. Hayır, hayır sorun yok. Buradan çıkmalıyız. Mckinley'e birlikte gitmiştik. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
No, no, no, it's ok, it's ok. | Hayır, hayır, sorun yok. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
We gotta get you out of here. | Seni buradan götürmeliyiz. Tıpkı buradaki gibi bir mini fırın kazandı. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
just like one of these, I suppose, there. | Mini fırın kazandı. Sanırım şuna benzer bir şey. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
No, he d d didn't, he won the gas... | Hayır, o şey kazandı... Hayır, kazandığı şey... Anahtarlar nerede? Anahtarlar nerede? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
where are the keys? | Anahtarlar nerede? Anahtarlar nerede? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
He won the toaster. | Çekilişi kazandı. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You're thinking of last year. | Geçen senekiyle karıştırıyorsun. Denny bir siter odun kazanmıştı. Geçen yılı diyorsun sen. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Denny won the cord of wood. | Denny odun teli kazandı. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
He doesn't know what he's talking about. | Ne dediğini bilmiyor bu. İyi günler. Neden bahsettiğini bilmiyor. İyi günler. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
What the fuck is this? | Bu da ne amına koyayım? Ne? Ne oluyor lan burada? Ne? Kim bunlar? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Who are they? | Bunlar da kim? Blackway'i arıyorlar. Mini fırın kazanmış. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
They're looking for Blackway. | Blackway'i arıyorlar. Fırın kazanmış. Ne? Mini fırın kazanmış. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
He won that toaster oven. | Ne kazanmış? Mini fırını kazanmış. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
No, you're right. | Evet, haklısın. Ben aslında... Hayır, haklısın. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
That's right. | İşte böyle. Bu doğru. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Who are you, what the fuck do you want? | Kimsin ve ne istiyorsun amına koyayım? IRS'den geliyoruz. Kimsiniz siz, ne istiyorsunuz? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
We want to know where Blackway's hanging out these days. | IRS'iz biz. Blackway'in bu günlerde nerede takıldığını öğrenmek istiyoruz. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Can you tell me, please? | Söyleyebilir misin, lütfen? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Yeah, I know who you are, now. | Evet, şimdi hatırladım seni. Amına koyayım senin, ihtiyar. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Fuck you, old man. | Siktir git ihtiyar. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
What the hell are you doing? | Ne yapıyorsun lan? Delisin sen. Ne yapıyorsun lan? Derdin ne senin? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
What's the matter with you? | Senin derdin ne? Blackway'in nerede olduğunu söyle. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Tell me, where is Blackway? | Blackway nerede, söyle? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
I don't know, he's... | Bilmiyorum Nerede? Nerede? Bilmiyorum, o... Nerede? Nerede? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Where is Blackway? | Blackway nerede? Söyle. Ayağıma sıktın! Blackway nerede? Blackway nerede? Nerede? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Where? | Blackway nerede? Bilmiyorum. Nerede? Bilmiyorum. Biliyorsun! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You know where he is! | Nerede olduğunu biliyorsun. Kasabada. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
He's in the town! | Kasabada! Bilmiyorum! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You son of a bitch. I don't know! | Kasabada bir mekânı var... Orospu çocuğu. Bilmiyorum! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Old man, listen to me... | Beni dinle ihtiyar... Gitmeliyiz Les. İhtiyar, beni dinle... Les, gitmeliyiz. Les, gitmeliyiz. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Les, we gotta go! | Gitmemiz lazım Les! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Get the fuck... | Siktir git... İkinizi de geberteceğim amına koyayım! Def ol... | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
I'm gonna fucking kill both of you! | İkinizi de öldüreceğim ulan! Öldünüz lan siz! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
You're both fucking dead! | İkiniz de öldünüz lan! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Did you have to blow the place up? | Mekanı patlatmak zorunda mıydın? Havaya uçurmak zorunda mıydın? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Sorry. | Üzgünüm. Üzgün mü? Delisin sen. Üzgünüm. Üzgünmüş. Manyak. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
I'm gonna fucking bury you | Seni öldüreceğim! Seni öldüreceğim amına koyayım! Gömeceğim lan sizi! Gömeceğim lan sizi! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
We're never gonna find him, now. | Onu asla bulamayacağız. Kimi? Şimdi onu hiç bulamayacağız. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Blackway, Blackway, Blackway! | Blackway'i ulan, Blackway'i. Senin sorunun ne? Uyan artık! Kimi? Blackway, Blackway, Blackway! | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
What's the matter with you? | Senin derdin ne lan? Uyan. Ne diyorum ben? | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
Could be anywhere up in the towns, now, anywhere! | Şimdi kasabalarda herhangi bir yerde olabilir. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |
She's a friend, we went to high school together. | Bu kim? Arkadaşım, beraber liseye gitmiştik. Kim o? Arkadaşım, liseye birlikte gittik. | Blackway-1 | 2015 | ![]() |