Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 8792
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Okay, good. No spillage. We should go. | Tamam, güzel. Dökülmemiş. Biz kalkalım. Tamam, güzel. Dökülmemiş. Biz kalkalım. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
For the record, I'm against this. | Kayıtlara geçsin diye diyorum, buna karşıyım. Kayıtlara geçsin diye diyorum, buna karşıyım. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm sorry to bring this up, but could I have your friend's number... | Leah, konuya böyle girdiğim için üzgünüm ama arkadaşının numarasını alabilir miyim? Leah, konuya böyle girdiğim için üzgünüm ama arkadaşının numarasını alabilir miyim? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
The radical vegan? | Aşırı vejeteryan olanın. Aşırı vejeteryan olanın. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I really want that case. | Bu davayı gerçekten istiyorum. Bu davayı gerçekten istiyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
More? Oh, this. | Daha mı? Ha bunu diyorsun. Daha mı? Ha bunu diyorsun. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Goodbye, Picasso. | Hoşça kal Picasso. Hoşça kal Picasso. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I never skateboarded myself. | Benim hiç kaykayım olmadı. Benim hiç kaykayım olmadı. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
My parents wouldn't let me. They were kind of... | Annemler izin vermemişti. Onlar bir nevi... Annemler izin vermemişti. Onlar bir nevi... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
overprotective and smothering. | ...aşırı korumacı ve baskıcıydılar. ...aşırı korumacı ve baskıcıydılar. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm a very permissive parent. | Ben çok hoşgörülü bir ebeveynim. Ben çok hoşgörülü bir ebeveynim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I think it's really important that David have a sense of agency. | Bence David'de liderlik vasfı olması çok önemli. Bence David'de liderlik vasfı olması çok önemli. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Like every night for dinner he decides what he wants to eat. | Mesela her akşam yemeğinde ne yemek istediğine o karar veriyor. Mesela her akşam yemeğinde ne yemek istediğine o karar veriyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
He must eat a lot of pizza then. | O zaman bir sürü pizza yiyordur. O zaman bir sürü pizza yiyordur. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
We don't eat dairy or wheat. | Hazır veya buğdaylı bir şey yemiyoruz. Hazır veya buğdaylı bir şey yemiyoruz. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
David has a lot of food allergies. | David'in bir sürü yemeğe alerjisi var. David'in bir sürü yemeğe alerjisi var. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I don't know if Leah told you, but I advocated the public schools | Leah sana söyledi mi bilmiyorum ama, devlet okullarında ağır yemek... Leah sana söyledi mi bilmiyorum ama, devlet okullarında ağır yemek... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
for slow food and raw food and live food. | ...çiğ yemek ve canlı yemekleri savunuyorum. ...çiğ yemek ve canlı yemekleri savunuyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
In my heart I'm a vegan, but in my mouth I lack discipline. | Gönlümde ben de vejeteryanım ama ağzım disiplin yoksunu. Gönlümde ben de vejeteryanım ama ağzım disiplin yoksunu. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
It sounds like your heart's in the right place. | Ne oldu? Bu gece, Gay Talese... Buradan gönlün doğru yerdeymiş gibi geliyor. Ne oldu? Bu gece, Gay Talese... Buradan gönlün doğru yerdeymiş gibi geliyor. Ne oldu? Bu gece, Gay Talese... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
You just have to work on your mouth. | Sadece ağzın üzerinde çalışmalısın. Sadece ağzın üzerinde çalışmalısın. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
So what exactly happened with David's skatebo...? | Peki David'in kaykayına tam olarak ne ol Peki David'in kaykayına tam olarak ne ol | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
It's gonna stain. | Leke kalacak. Leke kalacak. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
So what exactly happened with David's skateboard? | Peki David'in kaykayına tam olarak ne oldu? Peki David'in kaykayına tam olarak ne oldu? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Well, this older boy, | Büyük bir oğlan... Büyük bir oğlan... ...arkadaşlar, arkadaşlarını saadet zincirine dâhil etmez... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
this alpha male bully took it. | ...kabadayı alfa erkeğin biri aldı işte. ...kabadayı alfa erkeğin biri aldı işte. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I offered to buy a new one, but he wouldn't hear of it. | David'e yeni bir tane alayım dedim ama ilgilenmedi bile. David'e yeni bir tane alayım dedim ama ilgilenmedi bile. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
He's very attached to this one. | Buna çok bağlıydı. Buna çok bağlıydı. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
How old is David? He's nine. | David kaç yaşında? Dokuz yaşında. David kaç yaşında? Dokuz yaşında. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
And the boy who took his skateboard? I don't know. He's, like, 16 or 17. | Peki kaykayı alan çocuk kaç? Bilemiyorum. 16 17 civarında bir şey. Peki kaykayı alan çocuk kaç? Bilemiyorum. 16 17 civarında bir şey. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
His name is Francisco. | Adı Francisco. Adı Francisco. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I can't get it back. It would humiliate David. | Ben gidip geri alamam. David'i küçük düşürür. Ben gidip geri alamam. David'i küçük düşürür. ...ama haftalardır eve sadece ben uyuduktan sonra geliyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
That's really very smart of you. | Çok zekice düşünmüşsün. Çok zekice düşünmüşsün. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
When I was a kid I had back spasms | Ben çocukken sırt spazmı geçirmiştim... Ben çocukken sırt spazmı geçirmiştim... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
and I went to this crazy orthopedist | ...ve çok manyak bir ortopediste gitmiştim... ...ve çok manyak bir ortopediste gitmiştim... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
who prescribed a corset. For months... | ...herif de gitti korse yazdı bana. Aylar... ...herif de gitti korse yazdı bana. Aylar... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Do you still have back problems? Sometimes. It's... | Sırtında hala sorun oluyor mu? Bazen. Yani... Sırtında hala sorun oluyor mu? Bazen. Yani... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I can fix that. | İyileştirebilirim. İyileştirebilirim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Lie on your belly. | Yüz üstü uzan! Yüz üstü uzan! | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
A corset? | Korse mi? Korse mi? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I think that's odd. | Bence acayip bir şey o. Bence acayip bir şey o. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I don't know if I'd let a doctor do that to David. | Bir doktorun David'e öyle bir şey yapmasına izin verir miydim bilemiyorum. Bir doktorun David'e öyle bir şey yapmasına izin verir miydim bilemiyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Yeah, it was a very Victorian cure, especially for New Jersey. | Özellikle New Jersey için epey muhafazakar bir tedaviydi. Özellikle New Jersey için epey muhafazakar bir tedaviydi. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
But the point of my story was | Ama hikâyemin esas konusu... Ama hikâyemin esas konusu... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
that my mother never let anyone know. | ...annem kimsenin bilmesine izin vermedi. ...annem kimsenin bilmesine izin vermedi. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
She protected me. | Beni korumuştu. 1 Beni korumuştu. 1 | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I only wore sweatshirts. | Boyuna kazak giyerdim. Boyuna kazak giyerdim. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm glad to hear that part. Roll over. | Burayı duymasam ölürdüm. Burayı duymasam ölürdüm. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
How's that? | Bu nasıl? Bu nasıl? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Wonderful. | Muhteşem. Muhteşem. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Copy me. | ...aynısını yap. ...aynısını yap. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Lift your leg up. | Bacağını kaldır. Bacağını kaldır. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Do you really think you can get David's skateboard back? | Gerçekten David'in kaykayını geri alabileceğini düşünüyor musun? Gerçekten David'in kaykayını geri alabileceğini düşünüyor musun? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'll get it back | Geri alacağım... Geri alacağım... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
and I'll find this Francisco. | ...ve Franscisco'yu da bulacağım. ...ve Franscisco'yu da bulacağım. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
The other leg. 1 | Diğer bacak. Diğer bacak. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'd be really grateful. | Çok minnettar olurum. Çok minnettar olurum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Ever since David's father and I broke up... | David'in babasıyla ayrıldığımızdan beri... David'in babasıyla ayrıldığımızdan beri... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I've been without a man around the house. | ...evde bir erkek olmadan yaşıyorum. ...evde bir erkek olmadan yaşıyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
You've got a man in the house now. | Şu an evde bir erkek var. Şu an evde bir erkek var. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm looking for a kid named Francisco. Do you know him? | Francisco diye bir çocuğu arıyorum. Tanıyor musunuz? Francisco diye bir çocuğu arıyorum. Tanıyor musunuz? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
He rides around on the board that looks like this. | Şunun gibi bir kaykayla buralarda dolanıyor. Şunun gibi bir kaykayla buralarda dolanıyor. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Do you... Do you know... Do you know Fran... | Acab Acaba Acaba Fran Acab Acaba Acaba Fran | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Do you know Francisco? | Acaba Francisco'yu tanıyor musun? Acaba Francisco'yu tanıyor musun? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Do you know someone named Francisco? | Francisco diye birini tanıyor musun? Francisco diye birini tanıyor musun? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Ever skateboarded with him | Onunla hiç kaydın mı... Onunla hiç kaydın mı... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
on the streets? | ...bu sokaklarda? ...bu sokaklarda? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I know him. | Evet, tanırım. Evet, tanırım. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Do you know where he likes to skateboard? | Nerede kaymayı sevdiğini biliyor musun? Nerede kaymayı sevdiğini biliyor musun? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Don't remember. | Hatırlamıyorum. Hatırlamıyorum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Would $5 help your memory? | 5 Dolar hafızanı kuvvetlendirir mi? 5 Dolar hafızanı kuvvetlendirir mi? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
No, but $10 would. | Hayır ama 10 Dolar iş görür. Hayır ama 10 Dolar iş görür. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
All right, tough guy. | Pekâlâ sert çocuk. Pekâlâ sert çocuk. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Excuse me one second... Business. | Bir saniye izin ver. İş mâlum... Bir saniye izin ver. İş mâlum... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Caroline. Jonathan, there you are. | Caroline. Jonathan, sonunda. Caroline. Jonathan, sonunda. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
How's it coming with the new Kama sutra novel? | Yeni Kama Sutra romanın nasıl gidiyor? Yeni Kama Sutra romanın nasıl gidiyor? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
What position are you on? | Kaçıncı pozisyondasın? Kaçıncı pozisyondasın? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm on chapter 11... Chapter 12... | 11.bölümdeyim şu an, 12. bölüm! 11.bölümdeyim şu an, 12. bölüm! | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Position 12. That's... | 12. pozisyon. Yani... 12. pozisyon. Yani... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
52 positions to go. | ...52 pozisyon kalmış. ...52 pozisyon kalmış. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Listen, you keep working hard, all right? | Dinle, sen sıkı çalışmaya devam et tamam mı? Dinle, sen sıkı çalışmaya devam et tamam mı? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
And, you know, send me a chapter now if you like. | Ayrıca canın isterse bana da bir bölüm gönder. Ayrıca canın isterse bana da bir bölüm gönder. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'll send you something soon, okay? But I am with a friend right now, | Yakında bir şeyler göndereceğim sana, tamam mı? Ama şimdi bir arkadaşımlayım... Yakında bir şeyler göndereceğim sana, tamam mı? Ama şimdi bir arkadaşımlayım... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
so I'll call you back. Is that okay? | ...sonra ararım seni. Sorun olmaz değil mi? ...sonra ararım seni. Sorun olmaz değil mi? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
All right, sweetheart. Don't be a stranger. | Tamamdır hayatım. Yabancı olma sakın! Tamamdır hayatım. Yabancı olma sakın! | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
You know that all of my writers are like my husbands. | Tüm yazarlarım kocam gibidir biliyorsun. Tüm yazarlarım kocam gibidir biliyorsun. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Right, I know. Okay. | Evet biliyorum. Tamam. Evet biliyorum. Tamam. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Bye, Caroline. Ciao, sweetie. | Görüşürüz, Caroline. Çav tatlım. Görüşürüz, Caroline. Çav tatlım. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I think that you're not working on the book | Bence, kızı kaybettiğinden depresyona girdiğin için... Bence, kızı kaybettiğinden depresyona girdiğin için... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I'm doing a little better. I met someone today. | Biraz daha iyiyim. Bugün biriyle buluştum. Biraz daha iyiyim. Bugün biriyle buluştum. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
That's perfect. Hemingway, you know, said | Bu harika! Hemingway demiş ki... Bu harika! Hemingway demiş ki... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
the best way to get over a woman was to get another one. | "...bir kadını atlatmanın en iyi yolu, yeni bir kadın bulmaktır." "...bir kadını atlatmanın en iyi yolu, yeni bir kadın bulmaktır." | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Of course then to get over that woman you need another woman. | Tabii ki, sonra o kadını atlatmak için başka bir kadına ihtiyacın olacak. Tabii ki, sonra o kadını atlatmak için başka bir kadına ihtiyacın olacak. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
So basically one failed relationship leads to the next? | Yani basitçe, başarısız bir ilişki yenisini mi körüklüyor? Yani basitçe, başarısız bir ilişki yenisini mi körüklüyor? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Anyway, how's the new girl? | Her neyse, yeni kız nasıl? Her neyse, yeni kız nasıl? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Good looking? | Güzel mi? Güzel mi? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Yeah, pretty sexy. I really like her. | Evet, epey seksi. Cidden hoşuma gitti. Evet, epey seksi. Cidden hoşuma gitti. | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
Nice arms? | Kolları güzel mi? Kolları güzel mi? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I guess so, yeah. Why? | Sanırım öyle, evet. Neden? Sanırım öyle, evet. Neden? | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |
I don't know. Just lately | Bilmiyorum. Geçenlerde... Bilmiyorum. Geçenlerde... | Bored to Death-2 | 2009 | ![]() |