Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 8986
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Bangkok, Sifuan | Sifuan, Bangkok. | Bounty Hunters-1 | 2016 |  |
| Okay, stay safe, I will be alright | Peki, dikkat et kendine. Ben başımın çaresine bakarım. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| What? How did you know there was cake and wine in the room? | Ne dedin? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| What's wrong? Don't eat that cake, we have to get out of here | Ne var? Sakın pastayı yeme. Hemen gitmeliyiz! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| But this is good, Can we take this cake with ice? There's no time to explain, we have to get out now | Ama çok güzelmiş, yanımızda götürsek ya? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| What's going on? Why such a hurry? | Neler oluyor? Ne diye acele ediyorsun? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| There is a bomb in the cake, in the room Let's just get out of here | Odadaki pastada bomba varmış. Hemen gidelim buradan. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Is it really just a simple mission? | Hani çok kolay bir işti? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Lights are out? | Elektrik mi gitti? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| What are you doing? It's so dark Wait a moment, I feel something is off | Ne halt ediyorsun? Çok karanlık oldu. Bekle bir dakika. Tuhaf bir şeyler var. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| What are you waiting for? Give me back the keys You should calm down | Ne bekliyorsun? Anahtarları versene. Sakin olmalısın. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Quickly turn on the lights | Çabuk ışıkları aç. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Such a strong glare, What kind of light did you turn on? | Çok parlak geldi bu, nasıl bir ışık açtın ya? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Help... | Yardım edin... | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| We've been tricked Help | Tuzağa düşürüldük. Kurtarın beni. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Don't go Brother You | Durun! Kardeşim! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Danger | Çok tehlikeli! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Over there | Oradalar! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Quickly | Acele et! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Brother, I think we got ourselves in big trouble Yes, big trouble indeed | Abi, bence başımız büyük belada. Evet, hem de ne büyük! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| So it was bodyguards Yes | Demek korumalarmış. Aynen öyle. 1 | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Swan, Let's start Ok. | Başlayalım bakalım. Anlaşıldı! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Brother, wake up... | Kardeşim, kendine gel... | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Starting from now I'll leave the rest to you Okay | Bundan sonrasını sen devral. Tamamdır. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Shit | Ha siktir! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Shit, the brakes don't work, brother wake up quickly What, What did you say? | Frenler tutmuyor! Çabuk kendine gel! Ne, ne dedin sen? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Be careful 1 | Dikkat et! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Quickly go see to the reporter, we haven't received upfront payment yet | Çabuk gidip gazeteciye bak! Daha avans bile ödemediler! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Leave this woman to me Brother... | Şu kızı bana bırak. Kardeşim... | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Let's communicate through the way of adults | İki yetişkin olarak konuşalım bakalım. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Brother You are very brave | Kardeşim. Amma cesurmuşsun. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Small fry move aside Who are you? | Minik sinek, çekil yolumdan. Kimsin sen? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Warnings stop here | Bu kadar uyarı yeter. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Please don't use sea water, it's very salty brother | Lütfen deniz suyu kullanma. Çok tuzlu geliyor. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| At Incheon A Hotel there was a bombing, two suspects have been captured on camera | Incheon A Oteli'nde meydana gelen patlamanın görüntülerinde iki şüpheli tespit edildi. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| There is a possibility it has to do with terrorism at A hotel | Terörist bir saldırı olduğu ihtimali üzerinde duruluyor. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| There is currently two suspects We are the suspects? | An itibariyle iki şüpheli var. Şüpheli mi olduk? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| The cctv cameras were tampered with | Güvenlik görüntüleriyle oynanmış. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Police also found two suspects fled from the hotel before blasting through CCTV cameras | Polis ayrıca şüphelilerin patlamadan önce otelden kaçtığını düşünüyor. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Based on the analysis of the police, the two men maybe part of a group of suspected terrorists bombing hotels | Polis raporlarına göre şüpheliler otel bombardımanından sorumlu... | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Assistance from Interpol has been requested | Interpol'den destek talep edildi. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Because these events are very large, Interpol has given arrest warrants against these five suspects | Olayların büyüklüğü baz alınarak Interpol bu beş şüpheli için tutuklama emri çıkardı. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| We have become criminals | Suçlu olduk resmen. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Money is not easily earnt, brother What exactly did Asen say? | Para kolay kazanılmıyor. Sam tam olarak ne dedi? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Who is Asen? Asen, Asen is the reporter | Sam de kim? Sam hani haberci adam. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| You don't even know the name of the client, How did you become a bodyguard? | Müşterinin ismini dahi bilmiyorsun. Nasıl koruması oldun ki? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| What are you saying? How would I know who that reporter is? | Ne diyorsun sen ya? Kim olduğunu nereden bileyim? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Why are you like this? You even talked to him | Ne alaka şimdi? Adamla konuştun ya! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| You did the talking In the parking lot... | Asıl sen konuştun. Otoparkta... | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Bao Bao | Bao Bao. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| What exactly did Asen say? | Sam tam olarak ne dedi? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Only with this information can we catch the real terrorists | Sadece onun verdiği bilgi ile gerçek teröristleri yakalayabiliriz. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Why should we believe you? | Sana neden inanalım? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| This is not what I wanted to hear You shouldn't underestimate us | Duymak istediğim cevap bu değil. Bizi hafife alma sakın. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| You people really, How can you use this method to tie up people? | Hadi ama ya! Eller hiç böyle bağlanır mı? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| This method is just too easy to open, at this time... | Bu yöntemde kaçmak kolay olur. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Try to control your emotions, at this time we don't want to faint three times in one night | Duygularını kontrol etmeye çalış. Bir gecede üç kez bayılmak istemeyiz. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Name is Wang Bo You, born in hongkong, 38 years old, a year ago he was part of Interpol | İsmi Wang Bo You. Hong Kong’da doğmuş. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Now he is only a bodyguard company's boss | Şimdi ise yalnızca bir koruma şirketinde başkanlık yapıyormuş. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| His name Li San, Korean, 28 years old, used to be a partner of Wang Bo You in Interpol | Bunun adı da Lee San. Koreli, 28 yaşında. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| A year ago after failing a mission in london, he and Wang Bo You were both dismissed | Geçen yıl Londra'daki bir görevde başarısız oldukları için vazifelerine son verilmiş. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Listen | Dinleyin. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Right now the only people who can help you, are us | Şu an size bir tek biz yardım edebiliriz. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Sister Katie is a legend among us bounty hunters | Katie ödül avcıları arasında bir efsanedir. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Bounty hunters? | Ödül avcıları derken? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| How did bounty hunters turn into suspected terrorists? | Ödül avcıları nasıl oldu da şüpheli teröristler oluverdi? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| All along, we were pursuing the terrorists at the hotel, but we were also framed | Bunca zamandır gerçek teröristlerin peşindeydik ama bize de tuzak kurdular. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| But, we did see the terrorist with our eyes | Ama onları kendi gözlerimizle gördük. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| This is the image created by us, but, we still haven't found out his identity | Bunu biz çizdik ama henüz kimliğini bulabilmiş değiliz. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Expert bomb maker, Pula Newley Dumupa How did you find out through just one look? | Uzman bombacı Pula Newley Dumupa. Tek bakışta nasıl bildin? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| This is my flaw, that is my memory, memory is just too good | Hafızam da benim kusurum işte. Her şeyi çok iyi hatırlarım. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| If I see something once It gets engraved in here | Bir şeyi bir kez gördüğümde derhal hafızama kazınır. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Dumupa, I heard he retired and joined a criminal group, escaping to Thailand | Dumupa emekli olunca bir suç örgütüne katılıp Tayland'a kaçmış diye duydum. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| We've told you everything we know, What did Asen say to you? | Tüm bildiklerimizi anlattık. Sam sana ne dedi? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| My information is very expensive, I can't just tell you | Benim bildiklerim pek maliyetli olur. Herkese söyleyemem. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| He said he wanted to look for a man named Sifuan, located in Bangkok, Thailand | Sifuan adında Bangkok'ta yaşayan bir adamı aradığını söyledi. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| This is all the information we know Hey... You rascal, Why did you tell them everything? | Tek bildiğimiz bu. Neden her şeyi yumurtlamadın? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Do you not know the basics of negotiation? One information for another | Anlaşma nasıl yapılır bilmez misin sen? Bir bilgiye karşılık başka bir bilgi. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| How about going to Bangkok with me? What? | Benimle Bangkok'a gelmeye ne dersiniz? Ne dedin? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Before we can clear our names, we need to work together | İsimlerimizi aklamak için birlikte hareket etmeliyiz. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Once the problem is solved, the prize is all yours | Sorunu çözdüğümüzde ödül sizindir. Paraya ihtiyacım yok. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| The prize money is 2 million dollars, american dollars Glad to cooperate | Ödül 2 milyon dolar. Seve seve yardımcı oluruz. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| I only have one condition, the leader position is mine Yes, boss | Tek şartım var, patron benim. Nasıl istersen patron. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| How about a toast to our cooperation? Come on | Birlikteliğimize kadeh kaldırmaya ne dersiniz? Hadi! | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| I'm not interested in cooperation, after my name is cleared, I will leave | Birlikte hareket etmek umurumda değil. İsmim aklandıktan sonra giderim. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Don't make the atmosphere so tense, relax... | Ortamı germesene, rahatla. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| We are now suspects sought by Interpol | Şu an Interpol her yerde bizi arıyor. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Getting out of Korea will be difficult, How do we get to Bangkok? | Kore'den çıkmak çok güç olacak. Bangkok'a nasıl gideceğiz? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| You don't need to worry, Bao Bao will arrange it | Endişe etmeyin. Bao Bao ayarlayacak. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Be Happy, drink... | Yüzün gülsün, iç bakalım. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Please | Afiyet olsun. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| What's this called? International transit company Bombardier | Ne diyorlardı buna? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| How many times have I told you, the cost is around... | Sana defalarca söyledim ya, fiyatı yaklaşık... | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Cheap Uncle | ...oldukça ucuz işte. İhtiyar. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| And this... | Şuna baksanıza. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Are you sick somewhere? Why do you keep watching me? | Acı içinde gibisin. Ne diye bana bakıp duruyorsun? | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| You better not fall in love with me | Umarım körkütük aşık olmazsın. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Your crazy | Aklını kaçırmışsın. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| To all the passengers, we will soon arrive above our destination point | Tüm yolcuların dikkatine, birazdan hedefimize ulaşmış olacağız. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
| Get ready to get off the plane | Uçaktan ayrılmak için hazırlanın. | Bounty Hunters-1 | 2016 | |
