Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 2268
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| l miss the smell of a sweaty man. | Terli bir erkeğin kokusunu özledim. | Aeja-1 | 2009 | |
| Wow, that guy's hot! | Çocuğa bak ne yakışıklı! | Aeja-1 | 2009 | |
| Can we waive the unanimous vote since we have a winner? | Kazananı belirlemek için oylamaya geçelim mi? | Aeja-1 | 2009 | |
| Do you know who wrote 'The Lost City'? | "Kayıp Şehir"i kimin yazdığını biliyor musun? | Aeja-1 | 2009 | |
| You know that's not disclosed until the very end. | Yarışma sonuçlanana kadar bu bilgiler gizlidir. | Aeja-1 | 2009 | |
| Why, what's wrong? | Neden, sorun ne? | Aeja-1 | 2009 | |
| lt's all a misunderstanding. | Tüm olanlar bir yanlış anlaşılma. | Aeja-1 | 2009 | |
| She's the new home shopping host. | Yeni ev sahibim misafirliğe gelecekti. | Aeja-1 | 2009 | |
| lf it was only dinner why did you speed off? | Sadece akşam yemeğiyse neden öyle basıp gittin? | Aeja-1 | 2009 | |
| This isn't the first time. | Bu ilk kez olmuyor! | Aeja-1 | 2009 | |
| So you want to break up? What's there to end? | Söylesene, ayrılmak mı istiyorsun? Ayrılmaya ne var ki? | Aeja-1 | 2009 | |
| Who do you think you're shouting at? Fucking cheater! | Kime bağırdığını zannediyorsun? Adi yalancı! | Aeja-1 | 2009 | |
| You bitch! | Seni kaltak! | Aeja-1 | 2009 | |
| To be honest, | Dürüst olmak gerekirse,.. | Aeja-1 | 2009 | |
| have you ever treated me as your boyfriend? | Bana hiç sevgili gibi davrandın mı? | Aeja-1 | 2009 | |
| You've treated me like a pet and l never complained. | Bana evcil hayvanınmışım gibi davrandın, hiç ses çıkarmadım. | Aeja-1 | 2009 | |
| For three years, | Üç yıldır... | Aeja-1 | 2009 | |
| l never got to meet any of your friends or family. | ...hiç bir arkadaşın ya da ailenden birisiyle tanıştırmadın. | Aeja-1 | 2009 | |
| Even though we're going out you treat me like a stranger. | Birlikte olmamıza rağmen hep yabancıymışım gibi davranıyorsun. | Aeja-1 | 2009 | |
| l don't get to see you at all. | Seni göremiyorum bile. | Aeja-1 | 2009 | |
| HOME | EV | Aeja-1 | 2009 | |
| Ae ja! | Ae ja! | Aeja-1 | 2009 | |
| Take me to the hospitaI! Mom! | Beni hastaneye götür! Anne! | Aeja-1 | 2009 | |
| Aeja, where are you? | Ae ja, neredesin? | Aeja-1 | 2009 | |
| l'm busy. l'll call you later. | Şu an meşgulüm. Seni sonra ararım. | Aeja-1 | 2009 | |
| I think you've won. What are you talking about? | Sanırım sen kazandın. Neden bahsediyorsun? | Aeja-1 | 2009 | |
| But the results aren't out yet. | Ama sonuçlar henüz açıklanmadı. | Aeja-1 | 2009 | |
| l told you my managing editor was the judge. | Sana söylemiştim, yazı işleri müdürüm jüride görevli. | Aeja-1 | 2009 | |
| Are you free tomorrow? They want to meet you. | Yarın boş vaktin var mı? Seninle tanışmak istiyorlar. | Aeja-1 | 2009 | |
| What's all this? You fucking scared me. | Ne demek oluyor bu? Beni çok korkuttun. | Aeja-1 | 2009 | |
| l had to travel so far. | Kaç saatlik yoldan geldim. | Aeja-1 | 2009 | |
| lt's nothing right? | Bir şeyin yok, değil mi? | Aeja-1 | 2009 | |
| You think she'll be here if there was nothing wrong? | Bir şeyi olmasaydı, burada olur muydu? | Aeja-1 | 2009 | |
| What's his deal? | Onun derdi ne? | Aeja-1 | 2009 | |
| Could it be... | Anne, yoksa... | Aeja-1 | 2009 | |
| a relapse? | ...kötü bir şey mi var? | Aeja-1 | 2009 | |
| Talk to me! | Konuşsana! | Aeja-1 | 2009 | |
| ls it back?! | Kötü bir şey mi var? | Aeja-1 | 2009 | |
| lt must be back to teach you a little remorse. | Geçmişte yaşadığın pişmanlıkların sana bir şeyler öğretmiş olmalı. | Aeja-1 | 2009 | |
| Do me a favour. Forget it! | Bana bu iyiliği yapmalısın. Boş versene! | Aeja-1 | 2009 | |
| She has you and your wife so why should l nurse her? | Senin de annen, neden ona ben bakıyormuşum? | Aeja-1 | 2009 | |
| All those times you got all luxuries. | Bunca zamandır lüks içinde yaşadın. | Aeja-1 | 2009 | |
| Getting cravings for sour food? Yes. | Ekşi şeyler yemek istiyor musun? Evet. | Aeja-1 | 2009 | |
| You can't tell you're pregnant. | Hamile olabilirsin. | Aeja-1 | 2009 | |
| You have to walk around before you get heavier. | Daha da ağırlaşmadan bol bol yürümelisin. | Aeja-1 | 2009 | |
| No morning sickness? Not yet. | Sabahları bulantın oluyor mu? Evet. | Aeja-1 | 2009 | |
| You pregnant? | Hamile misin? | Aeja-1 | 2009 | |
| ls that why you married in a rush? | Bu yüzden mi aceleyle evlendin? | Aeja-1 | 2009 | |
| Good for you! | Aferin! | Aeja-1 | 2009 | |
| Maybe you should have behaved with a little decorum. | Belki de daha edepli davranmalıydın. | Aeja-1 | 2009 | |
| ls it that bad to have a child? What's she done wrong? | Çocuk sahibi olmanın nesi kötü? | Aeja-1 | 2009 | |
| Nobody's going to ask you to raise it, so don't worry. | Hiç kimse onu büyütmeni istemiyor, bunun için endişelenme. | Aeja-1 | 2009 | |
| ls that all you've got to say? | Tüm söyleyeceğin bu mu? | Aeja-1 | 2009 | |
| All l need to do is just leave you alone, right? | Yapmam gereken tek şey seni yalnız bırakmak, öyle mi? | Aeja-1 | 2009 | |
| Okay then. | Tamam öyleyse. | Aeja-1 | 2009 | |
| l'll stop being a torn in your spine and get lost. | Sırtında yük olmayı bırakacağım ve bir daha gelmeyeceğim. | Aeja-1 | 2009 | |
| It must be back to teach you a IittIe remorse. | Geçmişte yaşadığın pişmanlıkların sana bir şeyler öğretmiş olmalı. | Aeja-1 | 2009 | |
| Could you hold? Over here! | Bekler misiniz? Evet! | Aeja-1 | 2009 | |
| You've received a lot of attention from the beginning. | Romanın epey bir ilgi topladı. | Aeja-1 | 2009 | |
| And it was close to a unanimous vote. | Kararın oy birliğiyle alındığını söyleyebilirim. | Aeja-1 | 2009 | |
| Remember this? | Bunu hatırlıyor musun? | Aeja-1 | 2009 | |
| Your piece submitted at the 1998 writing contest. | Bu, 1998 yılındaki yarışmaya gönderdiğin metin değil mi? | Aeja-1 | 2009 | |
| Didn't you get college admission and scholarship with that? | Bununla üniversiteye kabul edilip burs kazanmadın mı? | Aeja-1 | 2009 | |
| Didn't think of it as a problem. | Bunun bir sorun olacağını düşünmedim. | Aeja-1 | 2009 | |
| You think you can get away with it with denial? | Senin olmadığını savunarak bu işten sıyrılabileceğini mi sanıyorsun? | Aeja-1 | 2009 | |
| Don't be stupid. | Aptallık etme. | Aeja-1 | 2009 | |
| This is clearly plagiarism! | Bu yarışma kurallarına aykırı. | Aeja-1 | 2009 | |
| So what do you want me to do about it? | Peki benden ne yapmamı istiyorsunuz? | Aeja-1 | 2009 | |
| Why? What's wrong? Bitch, let go of me. | Ne var? Sorun ne? Kaltak, bırak beni. | Aeja-1 | 2009 | |
| Hey, talk to me... | Söylesene. | Aeja-1 | 2009 | |
| The project's five years old. | Beş yıldır bu proje üzerinde çalışıyorum. | Aeja-1 | 2009 | |
| The idea's good. | Fikir güzel. | Aeja-1 | 2009 | |
| Famous writers turn down these offers. | Ünlü yazarlar bu teklifleri geri çeviriyor. | Aeja-1 | 2009 | |
| l think you could make it into a bestseller. | Bence çok satanlar listesine girecek bir kitap yazabilirsin. | Aeja-1 | 2009 | |
| lf l refuse? | Ya reddedersem? | Aeja-1 | 2009 | |
| Then do you think you'II be abIe to write again? | O zaman bir daha yazabileceğini mi sanıyorsun? | Aeja-1 | 2009 | |
| Hey, listen! | Hey, dinle! | Aeja-1 | 2009 | |
| Didn't l tell you that l'll deliver the goods on time? | Malları zamanında teslim edeceğimi söylemedim mi? | Aeja-1 | 2009 | |
| Then what am l supposed to do? | Ne yapmam gerekiyor? | Aeja-1 | 2009 | |
| Did l ever break a deal? | Hiç anlaşmamızı bozdum mu? | Aeja-1 | 2009 | |
| l've had enough! | Yeterince katlandım! | Aeja-1 | 2009 | |
| What now? It's me. | Şimdi ne var? Benim. | Aeja-1 | 2009 | |
| Oh, it's you. How's mom? | Oh, sensin demek Annem nasıl? | Aeja-1 | 2009 | |
| Why are you here? l thought you weren't coming back. | Neden geldin? Bir daha gelmeyeceğini sanıyordum. | Aeja-1 | 2009 | |
| Who else is will take care of you except me? | Sana benden başka kim bakar? | Aeja-1 | 2009 | |
| What are you doing? | Ne yazıyorsun? | Aeja-1 | 2009 | |
| ls it a novel? | Roman mı? | Aeja-1 | 2009 | |
| Fucking get lost, you zombies! Damn, she's so finicky. | Kaybolun, sizi zombiler! Kahretsin, ne huysuz. | Aeja-1 | 2009 | |
| Who'll be in their right mind marry her? | Aklı başında olan hiç kimse onunla evlenmez! | Aeja-1 | 2009 | |
| l'm going to get her married before l die. | Ölmeden önce onu evlendireceğim. | Aeja-1 | 2009 | |
| How will you do that? | Bunu nasıl başaracaksın? | Aeja-1 | 2009 | |
| Matchmaking, arranged marriage, anything to get her hitched. | Çöpçatanlık olsun görücü usulü olsun, evlendirmek için ne gerekiyorsa. | Aeja-1 | 2009 | |
| Give it to me. | Şunu bana ver. | Aeja-1 | 2009 | |
| What about the chemo? | Kemoterapi ne olacak? | Aeja-1 | 2009 | |
| l can't do anything if your mom refuses the treatment. | Annen tedaviyi kabul etmezse yapabileceğim bir şeyim yok. | Aeja-1 | 2009 | |
| Then what about the operation? | Peki ya ameliyat? | Aeja-1 | 2009 | |
| She's too weak for anesthesia. | Anestezi için bünyesi zayıf. | Aeja-1 | 2009 | |
| Then you're saying... | Demek istediğin... | Aeja-1 | 2009 | |
| You can't do anything even if she stays here. | ...burada kalsa bile bir şey yapamazsın. | Aeja-1 | 2009 | |
| Where else could she be? There's no point being here. | Başka nereye gidebilir ki? Burada olmasının bir faydası yok. | Aeja-1 | 2009 |