Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 8779
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I'm not a victim. | Ben kurban değilim. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Hi, my name's Kiki. | Merhaba, adım Kiki. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
And I'm a private menace. | Acayip haylaz biriyim. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Sorry, I'll do it properly. | Özür dilerim, şimdi doğru dürüst söyleyeceğim. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I'm a sex addict and emotionally dependant. | Seks düşkünüyüm ve duygusal yönden bağımlıyım. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Hello, Kiki. | Merhaba, Kiki. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I'm addicted | Sevgiyle yapılan... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
to anything to do with loving. | ...her şeyin bağımlısıyım. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I don't really know | Başka ne söyleyeceğimi gerçekten bilmiyorum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Today I realized my only stable relationship's with Claude Viau, | Bugün farkına vardım ki tek kalıcı ilişkim Claude Viau ile... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
my dog. | ...yani köpeğimle. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Hold on, don't get any ideas. I haven't done it with my dog. | Bir sabredin, aklınıza bir şey gelmesin. O işi köpeğimle yapmış değilim. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
My relationship with my dog is purely platonic. | Köpeğimle olan ilişkim tamamen platoniktir. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Claude Viau | Claude Viau, 12 ile 15 yaşımda uzaktan sevdiğim... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
from when I was 12 to 15. | ...bir oğlan. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
My first love. | İlk aşkım. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I wrote him hundreds of letters, | Ona binlerce mektup yazdım... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
that I never sent. | ...ama hiçbiri gönderilmedi. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
The day he finally spoke to me, | Nihayet bir gün benimle konuştu... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I blew him off. | ...ona içimi döktüm. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Great start. | Harika başlangıç. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
It's weird. | Çok tuhaf. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
When someone loves me, | Birisi beni sevdiğinde... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I should feel good, comfortable, I run away. | ...kendimi iyi ve huzurlu hissetmem gerekirken, kaçıyorum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
And... | Fakat, acı verdiğinde... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I cling. | ...bağlanıyorum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
It's like it has to hurt. | Acı vermek zorundaymış gibi. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Hello, Kiki. | İyi akşamlar Kiki. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Can I join you? | Sana katılabilir miyim? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Of course. Robin Hood. | Elbette. Robin Hood. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I warn you, I'm not hungry. | Önceden uyarayım, aç değilim. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Am l... | Seni rahatsız etmiyorum, değil mi? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
It's funny, I was passing by and saw you. | Tuhaf, geçiyordum ve seni gördüm. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Just as I was thinking of you. | Aynı zamanda seni düşünüyordum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I think about you a lot. | Seni çok fazla düşünüyorum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I don't know how to say this. | Bunu nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
It may not be the right time. | Zamanlaması doğru olmayabilir. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
It's a bit corny, but... | Biraz klişe gelebilir fakat... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I'd like to know you better, Miss. | ...sizi daha iyi tanımak istiyorum hanımefendi. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Cut the formalities. You can see I'm here alone. | Formaliteleri geçsen iyi olur. Görüyorsun burada yalnızım. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I'm all alone. | Yapayalnızım. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
And I'm warning you, I'm a private menace. | Ayrıca seni tekrar uyarıyorum, acayip haylaz biriyimdir. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
A private menace? | Acayip haylaz mı? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Are you safe? | Güvenilir misin? Ne? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Safe. | Güvenilir. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Are you safe? | Güvenilir misin? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Safe as in positive or negative? | Olumlu veya olumsuz anlamda? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Oh, that safe. | Ha, o türden. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Yeah, sure. | Evet, elbette. Ben de! | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Let's go to your place. | Sana gidelim. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Don't walk so fast. | Çok hızlı yürüme. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
You don't even know where I live. | Nerede yaşadığımı bilmiyorsun bile. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Do you live far? | Uzakta mı? Hayır, hemen şuracıkta. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
OK, look. | Tamam, bak bana. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
A nice, normal couple. | Hoş, normal bir çift gibi. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
This isn't how I pictured it. | Bu şekilde olacağını düşünmüyordum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
See you, I live this way. | Hey, bu taraftan. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
What had you pictured? | Nasıl olacağını düşünüyordun? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
We'd get to know each other, ease into it. | Birbirimizi daha iyi tanıyarak. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Ease into it? You want us to talk? | Öyle mi? Konuşmak mı istersin? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Want me to draw you a picture? | Resmini falan çizmemi mi istersin? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
No way. Here's to spontaneity! | Katiyen. Kendiliğinden gelişmeli. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Take the bull by the balls. | Bir işe cesaretle girişmelisin. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Me, it's now, right away! | Benim gibi, şimdi, anında! | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I want to fuck you tonight. | Bu gece seninle düzüşmek istiyorum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Feel like it? | Sen de ister misin? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
My mother wouldn't like it, but... | Annem duysa onaylamazdı ancak... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
That we get married, have kids, start a pension plan? | Evlenip, çocuk yapıp, emeklilik planı mı yapalım? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
You spend the whole night with me. | Bütün geceyi benden geçirmen şartıyla. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
So then can we kiss? | Öyleyse öpüşebilir miyiz? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
You sure don't waste time. | Hiç vakit kaybetmiyorsun. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Shall we go in? I'm thirsty. | İçeri girelim mi? Susadım. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I want you to suck my breasts. | Memelerimi emmeni istiyorum. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Just hold on. | Dur biraz. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Let me... | Bana bırak... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
What's the hurry? | Bu ne acele? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
That's why we're here. | Bunun için buradayız ya. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Aren't we? | Öyle değil mi? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
So, did you sleep well, you and your... | İyi uyudun mu, sen ve şeylerin... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
your breasts? | ...memelerin? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I couldn't. I watched you, Miss. | Ben uyuyamadım da. Seni izledim, hanımefendi. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Miss, l... | Bayan, ben... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Sorry. I made you breakfast. Are you hungry? | Affedersin. Sana kahvaltı hazırladım. Aç mısın? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
You got up early. | Erkencisin. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I'm really sorry, I have to go. | Çok özür dilerim, gitmem lazım. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
You're not serious. | Ciddi olamazsın. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I can't... It was great. | Kalamam... Çok iyiydi. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
But I really have to go. | Fakat gerçekten gitmek zorundayım. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Hello. | Merhaba, Kiki! | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Didn't we have a date? | Bir randevumuz yok muydu? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
You could've called me. | Beni aramalıydın. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I waited for you, for nothing. As usual. | Boşu boşuna seni bekledim. Her zamanki gibi. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Think I'm your hotel room clown? | Otel odasındaki soytarın mıyım ben? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I was so pissed off. | Tepemin tası attı. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Do the French say pissed off? | Fransızlar tepemin tası attı lafını kullanır mı? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
Know what I did? | Ne yaptım, biliyor musun? | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I'll tell you. | Söyleyeceğim. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
I went home with a gorgeous guy. | Harika bir erkeğin evindeydim. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
And he made love to me with love. | Tutkuyla sevişti benimle. | Borderline-1 | 2008 | ![]() |
You know what? He made me breakfast | Başka ne yaptı dersin? Bana kahvaltı hazırladı... | Borderline-1 | 2008 | ![]() |