Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 152522
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
But, just as quickly as they came, they moved on. | Fakat geldikleri kadar hızlı gittiler. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Now I know where they were going... Cardassia. | Neresi bilmiyorum ama gittikleri yer Cardassia'daydı. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
What do you think it means? | Sizce bu ne anlama geliyor? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
At least the swarm was moving away from Bajor. | En azından sürü Bajor'dan uzağa gidiyordu | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
That's a good sign... isn't it? | Bu iyiye işaret.. Değil mi? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
But what do the locusts represent? | Fakat çekirgeler neyi simgeliyor? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
And why Cardassia? | Ve neden Cardassia? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
You were dreaming | Bir rüya görüyordun | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
and dreams don't always make sense. | ve rüyalar her zaman akla uygun değildir. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
This was no dream. | Bu bir rüya değildi. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Captain, why didn't you tell me | Kaptan, Bu baş ağrılarından | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
about these headaches of yours? | neden bana bahsetmediniz? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I guess I was too busy. | Sanırım çok meşguldüm. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Well, if you'd stayed... busy much longer | Eğer biraz daha meşgul kalsaydınız... | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
you could have died. | ölebilirdiniz... | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
The area of unusual neural activity | Alışılmadık sinir aktivitesi | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
has increased another eight percent. | %8 çoğalmış | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
As a result, your basal ganglia are starting to depolarize. | Sonuç olarak, Bazal ganglia kutup yitimi olmaya başlamış. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I'm going to have to operate... | Sinir kılıflarını | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
try to repolarize your neural sheaths. | yeniden kutuplaştırmak için operasyon yapmam gerek. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
How will that affect my visions? | Vizyonlarımı nasıl etkileyecek? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
That's not really the issue here, is it? | Şu anda konumuz bu olmamalı, değil mi? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
It is to me. | Benim için sorun. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Well, there's no way to tell for sure | Kesin bir şey söylemek olanaksız. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
but I assume if I can complete the procedure | Fakat işlemi tamamladığımda beyin aktivitesinin | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
your brain activity will return to normal | normale döneceğini varsayıyorum. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
and the visions will stop. | Vizyonlar da duracak. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Then you can't do it. | O halde bunu yapamazsın. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Ben, that's ridiculous. | Ben, bu çok saçma. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
If I don't operate, sir... | Operasyonu yapmazsam, efendim... | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
you could die. | öleceksiniz. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I understand that | Bunu anladım. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
but something is happening to me... | fakat bana bir şey oldu, | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
something extraordinary. | sıradışı bir şey... | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I have to see it through. | Bunu denemeliyim. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
What do you mean you're not going | Ne demek istiyorsun? Dr. Bashir'e | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
to let Dr. Bashir operate on you? | operasyon izni vermiyor musun? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
You have to. | Vermek zorundasın. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Don't you see? | Görümüyor musun? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
These visions are gifts. | Bu vizyonlar bir hediye. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I can't refuse them. | Onarı geri çeviremem. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I cannot believe what I'm hearing. | Duyduğuma inanamıyorum. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Listen to yourself, Ben, sitting there telling us | Orada otur ve kendini dinle Ben | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
that this mystical journey of yours is more important | Bu mistik gezin mi daha önemli yoksa | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
than watching your son grow up. | oğlunun büyümesini izlemek mi? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Dad, please think about what you're doing. | Baba, lütfen ne yaptığını bir düşün. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
These visions... | Bu vizyonlar. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
they're not worth dying for. | Onlar için ölmeye değmez. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
the first time I held you in my hands... | Seni ilk defa ellerime aldığımı... | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
and I looked down at your face | yüzüne baktım... | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
and it was almost as if I could see | ve neredeyse önünde uzanmış | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
your whole life stretched out in front of you... | hayatını görmüş gibiydim. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
all the joys it would bring | getireceği bütün sevinçleri | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
and the bruises... | ve bereleri... | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
it was all there | hepsi oradaydı... | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
hidden in that scrunched up little face. | buruşuk küçük yüzünde gizliydi | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
The baby that I'm holding in my hands now... | şimdi ellerimde tuttuğum bebek ise | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
is the universe itself | evrenin kendisidir. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
and I need time to study its face. | ve bu yüz üzerinde çalışmak için zamana ihtiyacım var. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Look at the face of your son now | Şimdi kendi oğlunun yüzüne bak | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
and then tell me you're doing the right thing. | ve bana doğru olanı yapacağını söyle. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
It's time, Emissary, if you're ready. | Eğer hazırsanız Elçi, vakit geldi. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
The Emissary has asked for help in his journey. | Elçi gezisinde ona yardım edilmesini istedi. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I'm providing it. | Bunu ben sağlayacağım. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
And you trust her? | Ve sen ona güvendin mi? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
it'll be all right. | her şey iyi olacak. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
both of you. | ikinizi de seviyorum. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I've never seen the temple so crowded. | Tapınağı bu kadar kalabalık görmemiştim. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Seemed like every Bajoran on the station | Sanki tüm Bajorlar | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
was there to pray for the Emissary. | Elçi için dua etmeye istasyonda. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Glad to hear it. | Duyduğuma memnun oldum. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
He's going to need all the help he can get | Eğer hayatta kalacaksa sağlanacak | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
if he's going to survive this. | tüm yardıma ihtiyacı olacak | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
The Captain is not going to die. | Kaptan ölmeyecek. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
He is the Emissary. | O Elçi. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
The Prophets will take care of him. | Kahinler onu koruyacaktır. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
With all due respect, Major | Tüm saygımla, Binbaşı | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I'd rather see Julian take care of him. | Julian'ın onu koruduğunu görmeyi tercih ederim. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Chief, I know you're worried | Şef, kaygılısın, biliyorum, | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
but the Prophets are leading the Emissary | Ama Kahinler ona bir nedenle bu yolda | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
on this path for a reason. | rehberlik edecekler. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Do not attempt to convince them, Major. | Onları ikna etmeyi denemeyin, Binbaşı. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
They cannot understand. | Anlayamazlar. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Since when did you believe in the Prophets? | Ne zamandan beri Kahinlere inanıyorsun? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
What I believe in... | Benim inandığım şey | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
is faith. | inançtır. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Without it, there can be no victory. | Onsuz zafer kazanılamaz. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
If the Captain's faith is strong, he will prevail. | Eğer Kaptanın inancı güçlü ise kazanacaktr. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
That's not much to bet his life on. | Onun hayatına karşılık fazla yüklü bir bahis bu | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
It's everything. | Bu herşeydir. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I hope you're right, Major. | Umarım haklısın Binbaşı. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I hope you're right. | Umarım haklısın. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
He asks for your guidance. | O sizden rehberi olmanızı istiyor. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Let him see with your eyes. | Ona gözlerinizle görmesi için izin verin. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Lift the veil of darkness that obscures his path. | Yolunu karartan karanlık perdesini kaldırın. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Emissary? | Elçi? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
The Orb of Prophecy is very powerful. | Kürenin rehberliği çok güçlüdür. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
It taxes even the healthy. | Hatta bazen sağlığa külfet olur. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
Are you sure you want to go through with this? | Devam etmek istediğinize emin misiniz? | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |
I have to. | Etmeliyim. | Star Trek: Deep Space Nine Rapture-1 | 1996 | ![]() |