Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 158839
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| ...I choose to leave this blemished world my own way. | bu kirli dünyayı kendi tarzımla terketmeyi seçtim. | Ten Little Indians-1 | 1965 |  |
| But you can't force me to hang myself. | Fakat beni kendimi asmağa zorlayamazsın. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| The only living person found here with nine dead bodies... | Dokuz cesetle birlikte burada bulunan tek canlı kişi | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| ...will certainly be hanged. | kesinlikle asılacak. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| As the last little Indian has to be. | Tıpkı son küçük kızılderili gibi. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| Don't let them hang you, my child. | Seni asmalarına izin verme, çocuğum. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| Do it yourself. | Onu kendin yap. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| More dignified. | Daha bir gururla. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| Never trust a woman. | Asla bir kadına güvenme. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| Well, thanks for the advice, judge. | Şey, tavsiyene teşekkürler. yargıç. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| But if we hadn't trusted each other... | Fakat birbirimize güvenmeseydik... | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| Why did you trust me? Why did you? | Niçin bana güvendin? Niçin yaptın? | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| On account of the one thing that Mr. Owen couldn't foresee. | Bay Owen'ın öngöremediği bir şeyden ötürü. | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| What couldn't he foresee? | Neyi öngöremedi? | Ten Little Indians-1 | 1965 | |
| Ready, Kage? Ready. | Hazır mısın, Kage? Hazırım. | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Fatty. | Şişko. | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Check. Uggh. | Ses. Uggh. | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Bean and cheese burrito. | Fasulye ve Peynir sarması. | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Bean and chee | Fasulye ve pey... | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Tenacious sound check initiated. | Tenacious ses denemesi başlatılmıştır. | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Engage Kage! | Hücum Kage! | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Ha ha ha ha ha! High five! | Ha ha ha ha ha! Çak bi beşlik! | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Hnnh! | Hnnh! | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " A long ass fucking time ago in a town called Kickapoo " | Bir varmış bir yokmuş Kickapoo adında bir kasaba varmış | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " There lived a humble family, religious through and through " | Burada mütevazı ve dindar bir aile yaşarmış | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " But hey, there was a black sheep " | Ama hey, orada bir kara kuzu varmış | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " And he knew just what to do " | ve ne yapacağını çok iyi biliyormuş | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " His name was Young JB and he refused to step in line " | Adı Genç JB imiş ve hizaya girmeyi reddetmiş | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " A vision he did see of fucking rocking all the time " | Bütün gün rock yapılan bir dünyanın hayalini kurmuş | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " He wrote a tasty jam and all the planets did align " | Tatlı bir parça yazmış ve bütün gezegenleri hizaya sokmuş | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Oh, the dragon's balls were blazing " | Oh, Mağarasına adım attığım anda | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " As I stepped into his cave " | ejderhanın hayaları yanıyordu | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Then I sliced his fucking cockles " | Sonra uzun ve parlak kılıcımla | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " With my long and shiny blade " | onu paramparça ettim | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " 'Twas I who fucked the dragon " | O ejderhayı beceren kişi bendim | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Fucka lye, sing, fucka loo " | becerdim lye, hop, becerdim loo | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " And if you try to fuck with me " | Ve eğer benle uğraşmaya kalkarsanız | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Then I shall fuck you too " | sizi de becermek durumundayım | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Gotta get it on in the party zone " | Az sonra parti alanına varacağım | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " I gots to shoot a load in the party zone " | Parti alanında attıracağım | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Gotta lick a toad in the party zone " | Parti alanında bir şeftali yalayacağım | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Gotta suck a choad in the party zone " | Parti alanında bir patayı yalayacağım | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " You disobeyed my orders, son, Why were you ever born? " | Emirlerime itaatsizlik ettin oğlum, neden doğdunki? | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Your brother's 10 times better than you " | Kardeşin senden on kat daha iyi | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Jesus loves him more " | İsa onu daha çok seviyor | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " This music that you've played for us " | Bizim için çaldığın bu şarkı | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Comes from the depths of hell " | cehennemin derinliklerinden geliyor | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Rock & roll's the Devil's work " | Rock & roll şeytan'ın işidir | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " He wants you to rebel " | Asi olmanı istiyor | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " You'll become a mindless puppet " | Akılsız bir kuklaya dönüşeceksin | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Beelzebub will pull the strings " | İpler zebaninin elinde olacak | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Your heart will lose direction " | Kalbin yönünü şaşacak | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " And chaos it will bring " | ve sadece belaya sebep olacak | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " You better shut your mouth, you better watch your tone " | Sen en iyisi çeneni kapat, en iyisi sesini alçalt | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " You're grounded for a week with no telephone " | Bir haftalığına evden çıkamazsın , telefonla konuşmak da yok | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Don't let me hear you cry, don't let me hear you moan " | Sakın ağladığını duymayayım, sakın sızlandığını duymayayım | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " You gotta praise the Lord when you're in my home " | Benim evimdeyken Tanrı'ya şükredeceksin | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Dio, can you hear me? I am lost and so alone " | Dio, beni duyuyor musun? Çok yalnızım ve kaybolmuş durumdayım | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " I'm asking for your guidance " | Bana yol göstermene ihtiyacım var | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Won't you come down from your throne? " | Tahtından kalkıp gelir misin? | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " I need the tight compadre who will teach me how to rock " | Bana Rock yapmayı öğretecek sıkı bir kankaya ihtiyacım var | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " My father thinks you're evil, but, man, he can suck a cock " | Babam senin şeytani olduğunu düşünüyor, ama, adamım, o ne bok yerse yesin | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Rock is not the Devil's work, it's magical and rad " | Rock şeytan'ın işi değildir, sihirli ve şahanedir | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " I'll never rock as long as I am stuck here with my dad " | Burada babamla birlikte kaldığım sürece rock yapamayacağım | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " I hear you, brave young Jables " | Seni duyuyorum, cesur genç Jables | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " You are hungry for the rock " | Rock'a çok açsın | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " But to learn the ancient methods " | ama atalarının yöntemlerini öğren | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Secret doors you must unlock " | Açman gereken gizli kapılar var | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Escape your father's clutches " | Babanın pençelerinden ve | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " And this oppressive neighborhood " | bu bunaltıcı mekandan kurtul | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " On a journey you must go to find the land of Hollywood " | Hollywood diyarını bulmak için bir seyahate çıkmalısın | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " In the city of fallen angels " | Şehit meleklerin şehrinde | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Where the ocean meets the sand " | okyanusun kumlarla buluştuğu yerde | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " You will form a strong alliance " | Güçlü bir ittifak ve | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " And the world's most awesome band " | dünyanın en muhteşem grubunu kuracaksın | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " To find your fame and fortune " | Servetine ve ününe kavuşmak için | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Through the valley you must walk " | bu yolun izinde yürümelisin | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " You will face your inner demons " | içindeki zebanilerle yüzyüze geleceksin | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Now go, my son, and rock! " | Şimdi git oğlum ve rock yap! | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " So he bailed from fucking Kickapoo " | O sonunda içindeki açlıkla beraber | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " With hunger in his heart " | boktan Kickapoo'dan sıvıştı | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " And he journeyed far and wide to find the secrets of his art " | ve sanatının gizliliklerini bulmak için uçsuz bucaksız yollara düştü | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " But in the end he knew that he would find his counterpart " | Fakat bu işin sonunda onu tamamlayacak şeyi bulacağını biliyordu | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Rock " | ROCK | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Ro o o ck " | Ro o o ck | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Ro o o o o o o o " | Ro o o o o o o o | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Hey yeah hey yeah hey yeah yeah yeah yeah yeah hey yeah " | Hey yeah hey yeah hey yeah yeah yeah yeah yeah hey yeah | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Rock! " | Rock! | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Tenacious D, Tenacious D " | Tenacious D, Tenacious D | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " D, D, D, D " | D, D, D, D | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Oh, oh, oh, oh " | Oh, oh, oh, oh | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Tenacious " | Tenacious | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Tenacious D " | Tenacious D | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Tenacious D, Ten! Ten! Ten! Ten! " | Tenacious D, Ten! Ten! Ten! Ten! | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| " Ten is ten, is ten, is ten, is " | Tena, Tena, Tena, ... | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| This place is awesome. | Bu mekan bir harika. | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Gold man. Ha ha ha! | Altın adam. Ha ha ha! | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Ohhh! Oh, man! | Ohhh! Oh, adamım! | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| Thank you. Oh, my God. | Teşekkür ederim. Aman Tanrım. | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
| OK, that was the best thing I have ever seen. | Pekala, bu gördüğüm en güzel şeydi. | Tenacious D in The Pick of Destiny-1 | 2006 | |
