Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 160361
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Man, why'd you chose to share your investigation with this waitress? | Neden araştırmanı bu garsonla paylaşmayı seçtin? Pekala, sorusturmani bu garson kizla paylasma yolunu neden sectin? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I needed the username and the password for cafe's account with Arbitrum Inc. | Cafenin Arbitrum Şirketi'ndeki hesabı için kullanıcı adı ve şifre gerekiyordu. Kafe'nin Arbitrum Inc.'deki hesabinin kullanici adi ve sifresine ihtiyacim vardi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Every week Lexie Persimmon retrieved a letter from the basket at Planck's Constant | Lexie Persimmon her hafta Planck cafeden mektupları alıyordu. Lexie Persimmon her hafta Planck's Constant'taki kutudan bir mektup aldi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
And she sent a letter in an unsealed envelope by Priority Mail. | Ve mektuplarını buradan mühürsüz zarfla A.P.S. ile yolluyordu. Ve mühürlenmemis zarfta bir mektubu hizli postayla gönderdi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Since Fay had never seen Lexie Persimmon, | Ama Fay Lexie Persimmon'ı hiç görmemişti. Fay Lexie Persimmon'i asla görmedigi için, | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
she probably did it after hours. | Büyük ihtimalle onun olmadığı zamanlarda geliyordu. Bu isi saatler sonra yapiyordu. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
The only witness to this weekly event was the digital DVR camera, | Bu olayların tek görgü tanığı da Arbitrum ATM'sinde ki... Her hafta gerceklesen bu olaya, sadece Arbitrum ATM'de bulunan | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
in the Arbitrum ATM. | ...güvenlik kameralarıydı. kameralar sahitti. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Why was it so fucking important to see her getting her mail? | Mektupları alması neden bu kadar önemli ki? Onun mektuplarini alirken, onu görmek neden bu kadar önemliydi.? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Because I was starting to wonder if... | Çünkü merak etmeye başladım da... Çünkü Lexie Persimmon'un mektuplari bir kenara | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Lexie Persimmon even existed... | Lexie Persimmon diye biri yoksa... kendisinin var olup olmadigini | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
outside of her letters. | ...tabi mektupları dışında. merak etmeye basliyordum. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Simon Kestral is surfing, stoned, off Papara beach, Tahiti | Simon Kestral Tahiti'de ki Papara kumsalında uyuşturucu çekip sörf yapıyordu. Simon Kestral Papara Beach Tahiti aciklarinda sörf yapiyordu. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Well, he has an idea, | Mikroçip teknolojisinde ki... Mikrocip teknolojisini kökten.. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
that revolutionizes microchip technology. | ...devrim hakkında hiç bir fikri yoktu. degistirecek bir fikri vardi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
At age 60, he's the 12th richest man in the world, | Altmış yaşında dünyanın en zengin on ikinci adamı olmuştu... 60'larinda, dünyanin en zengin adamiydi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
and a total recluse. | ...ve toplumdan uzak yaşamaya başlamıştı. ve tamamiyla inzivaya cekilmisti. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Fuck! | Vay be! Ha Ziktir! | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Shit, man. | Lanet olsun dostum. Ne kötü. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You know these guys are sikhs. | Biliyorsun bu adamlar sikhs. Bu adamlarin ermis oldugunu biliyorsun. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
They work for one of the largest security firms in the country. | Ülkenin en büyük güvenlik şirketinde çalışıyorlar. Ülkenin en büyük güvenlik sirketinin birinde calisiyorlar. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
We're talking government and private sector. Why? | Bahsettiğim devlet ve özel sektör. Ama neden? Hükümet ve özel sektör hakkinda konusuyorduk. Neden? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Because they view self defense and protection... | Çünkü kendilerini koruyamayacak gibi görünseler de... Çünkü onlar onurlu bir görev olarak, kendilerini ve | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
of the defenseless as duty of the highest honor. | ...onlar için en büyük onur görevlerini yapmaktır. zayifliklarini korumak pesindeler. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
But they're fucking literal, you know... | Ama gerçekten olması gerektiği gibiler... Fakat onlar gercekciler, gördügün gibi.. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I ask them to bring you to see me, so they bring you to see me. | Onlardan seni getirmelerini istedim, işte onlarda seni getirdi. Onlara benimle görüsmek için seni getirmelerini rica ediyorum ve onlar bunu yapiyor. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I'm Simon Kestral. | Ben Simon Kestral. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
And this is what I do to offer my hand beacuse according to the tabloid, | Ve sana elimi uzatıyorum çünkü, internette yazdığına göre... Ve elimde sunabilecegim sey bu. Çünkü dedikodu gazetelerine göre, | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I'm such a freak, I don't touch other people. | ...diğer insanlara dokunmayan ucubenin biriyim. Ben bir kacigim. Diger insanlara dokunmam. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I'll touch a tissue of eyes. | Ben bunu gözlerden uzakta yapmayı seviyorum. Göz zarlarina dokunacagim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Aw, go ahead. | Hadi ama. Aw, hadi bakalim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Look, I'm sorry you're here without your shirt. | Bak buraya üstüne kıyafet alamadan getirildiğin için üzgünüm. Bak, Üzerinde gömlegin olmadan burada oldugun icin üzgünüm. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
And you got a little booboo... | Ve birazda burnun kanamış. Ve aptalca bir hata yaptin.... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
What the fuck, Chuck? | Ne oldu Chuck? Lanet Chuck'da nesi? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I'll make it upto you. | Buraya gelme sebebini anlatacağım. Onu senin için hazirlayacagim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You can start right now. | Hemen başlasan iyi olur. Su an baslayabilirsin. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You're in a 8 mile long circular tunnel, | San Celeritas'ın doksan metre altında... Dairesel tünelin 8 mil uzagindasin, | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
300 feet below San Celeritas. | ...on iki km. uzunluğunda bir tüneldesin. San Celeritas'in 300 feet altinda | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
And 27 hours from now... | Ve yirmi yedi saat sonra... Ve 27 saat sonra... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
8 Magnet Assembly storing 10 GigaJoules of energy, | ...sekiz manyetik çevirici on cigajule değerinde ki enerjiyi toplayıp... 8 adet 10 gigajoul enerji depolayan baglantili miktanislar... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
will guide two Proton beams fired simultaneously... | ...iki proton ışınına rehberlik ederek yarım daire şeklindeki... ayni anda ateslenmis 2 proton isik hüzmesine rehberlik edecekler.... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
in a semi circular path towards each other, | ...yoldan aynı anda karşılıklı olarak ateşlenmesi ile... isik hizinin %99,999 hizinda | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
at 99.999% of the speed of light | ...ışık hızına yakın bir hıza varan proton ışınları... yari dairesel bir yolda ve birbirlerine dogru, | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
and they'll collide right in there. | ...tam da orada çarpışacaklar. ve tam da orada carpisacaklar. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
To recreate conditions of 3/8th of a second after The Big Bang. | Büyük Patlamadan sonra ki koşulları yeniden yaratacağız. Big bang'ten sonra saniyenin 3/8'inde yeniden yaratmak için | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Ther beginning of the universe... | Evrenin başlangıcının... Evrenin baslangici... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
13 billion years ago. | ... üç milyon yıl önceki hali. 13 milyar yil öncesi | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Questions? | Sorusu olan? Soru var mi? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Pretty good task. | Oldukça iyi bir görev. Güzel bir calisma | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
'What the fuck for', comes to mind. | Ne halt etmeye yapıyorsun? Aklıma bu soru geldi. 'Bütün bunlar ne için' diye bir soru aklima geliyor | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
But I know you're gonna tell me. Because you can't resist, rght? | Ama hemen anlatacağını biliyorum. Kendini tutamıyorsun değil mi? Ama bana anlacaksin cünkü buna karsi koyamazsin, dogru mu? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
27 hours, I'm gonna find something that theoretically should exist, | Yirmi yedi saat sonra, kimsenin daha önce görmediği... 27 saat, teorik olarak olmasi gereken, fakat kimsenin daha önce görmedigi | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
But no one has ever seen. | ...teorilerde olmayan bir şeyi bulacağım.. bir sey elde edecegim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Funny. This is exactly what I'm looking for. | Tuhaf. Bu tam olarak benim aradığım şey. Ne eglenceli. Ben de tam böyle bir sey ariyordum. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
You know why? | Neden biliyor musun? Neden aradigini biliyor musun? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Yes, because I'm a private detective and I've been hired to. | Evet, çünkü ben özel dedektifim ve tam da bu iş için tutuldum. Evet, çünkü ben özel detektifim ve bu is için kiralandim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Because I already know why we're here. I knew it the first time I dropped acid. | Çünkü neden burada olduğumuzu biliyorum. Bunu ilk asidi bıraktığım an biliyordum. Çünkü Neden burada oldugumuz önceden biliyorum Bunu ilk kez asit damlattigimda anladim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Really? When was the last time? | Öyle mi? En son ne zamandı? Gercekten mi? Peki en son ne zaman? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
We are sentient means, evolved in an infinite universe. | Bizler sonsuz bir evrende gelişen duygusal araçlarız. Bizlerin önsezilerinin kuvvetli olmasi sonsuz bir evrende evrim gecirdigimizi anlatiyor. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
An infinite extrapolation of our evolution, | Sonsuz çıkarımlar barındıran evrimimizin son halkasında... Evrimimizin önceden kestirilebilir sonsuzlugu, | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
is to become Gods ourselves. You dig? | ...kendi tanrılarımız haline geleceğiz. Anladın mı? tanriyi biz yapacak. Meseleyi caktin mi? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Now, along the way, we must learn the secret, | Bütün o süreç boyunca onun... Simdi, sürec içerisinde, Tanrinin asasinin... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
of his magic wand. | ...sihirli değneğinin sırlarını öğrenmeliyiz. sirrini ögrenmeliyiz. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
If everything there is, from all the heavenly bodies, | Eğer her şey oradaysa, tüm gök cisimleri oradan geldiyse... Eger sen ve ben galaksinin genisleyen evrenindeki cennetinden kopup gelen vücutlardan | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
in all the galaxy's still expanding universe, | ...galaksilerin hepsi hala evrenin içinde genişliyorsa... var olan seylerden olusuyorsak | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
To you and me was one smaller than this single atom, | ...ve seninle ben evrende bu tek atomdan daha küçüksek... bunlar atomlardan daha küçüktürler. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
where did all this mass and matter come from? | ...bütün bu madde ve kütle nereden geldi? Bu kütle ve maddenin nerden geldiginin bir önemi var mi? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Dont tell me, the God particle. | Sakın söyleme "Tanrının parçalarından". Bana Tanrinin parcaciklarindan bahsetme. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Fucking A! | Lanet olsun öyle! Fucking A! | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
At 7:00 am. Tomorrow morning, | Yarın sabah saat yedi de... Yarin sabah saat 7 'de | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
with 5 billion dollars worth off the shelf technology, | ...beş milyar dolarlık bu sığ teknolojiyle... 5 milyar dolar degerindeki bu teknoloji sayesinde | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I'm gonna answer the greatest question of all time. | ...tüm zamanların en büyük sorusuna cevap bulacağım. Bütün zamanlarin en önemli sorusuna bir cevap verecegim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Why do men have nipples? You're a philistine! | Erkeklerin neden memeleri var? Seni dar kafalı! Neden erkeklerin meme uçlari var? Sen cahil ve kültürsüz bir adamsin! | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
The reason we are here is to find out how we are here. | Burada olma nedenimiz neden burada olduğumuzu anlamak. Burada olmamizin nedeni, buraya nasil geldigimizdir. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
What's the trick? | Bu işin sırrı ne? Isin sirri nedir? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
What is the divine mechanism that gives form and substance to all things? | Her şeyi maddeye çevirip şekil veren o ilahi mekanizma ne? Bütün herseye sekil ve varlik veren ilahi mekanizma nedir? | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Any other questions are waste of fucking time. | Diğer soruların hepsi lanet zaman kaybından başka bir şey değil. Diger tüm sorular vakit kaybi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
This is the only worthwhile pursuit in the universe, Bro. | Peşine düşülebilecek evrendeki tek zahmete değer şey bu, kardeşim. Dünyada dise dokunur ve pesinden kosulmasi gereken tek sey budur, dostum. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I'm looking for a woman. You're living your life in vain, Hombr�. | Ben bir kadını arıyorum. Sen boşuna yaşıyorsun be adam. Ben bir kadina bakiyorum. Sen hayatini bir hic ugruna yasiyorsun, asagilik adam. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Coming to my town at the 11th hour, | Şehrime gelmek için on bir saat yol tepiyorsun... 11. saatte benim kasaba geliyorsun ve | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
asking me insignificant questions of a personal nature. | ...ve bana insan doğasıyla ilgili önemsiz sorular soruyorsun. bana kisisel dogandan kaynaklanan anlamsiz sorular soruyorsun.. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
What's the point? Love. | Asıl konu ne? Aşk. Asil konu nedir? Ask. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
That got to him. | İşte bu onu etkiledi. Bu ona lazimdi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I'm bought with our security boss, | O akşam bizim güvenlik şefi ile... Kestral'in evinde bir aksam yemegi için | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
with an invitation to dinner that night, at Kestral's house. | Kestral'ın evine yemeğe davete edildik. güvenlik müdürü tarafindan getirildim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
He told me there is somebody that he wants me to meet. | Birisinin benimle buluşmak istediğini söyledi. Bana, benimle görüsme isteyen birinin oldugunu söyledi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I need sleep. | Uyumam lazımdı. Uykuya ihtiyacim vardi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I need the username and password to the ATM digital cam. | Güvenlik kamerasına için kullanıcı adı ve şifre lazımdı. ATM dijital kamerasinin kullanici adi ve sifresine ihtiyacim vardi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
But I cant help it. | Ama yapamadım. Fakat bu yolda ilerleyemedim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I've got a bag full of a beautiful woman's private thoughts. | Odamda güzel bir kadına ait bir bavul dolusu mektup vardı. Güzel bir bayanin özel dünyasiyla dolu bir cantam vardi. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
That her subconscious desires.. | Ve onun bilinç altında ki arzuları. Bunlar onun bilinçaltindaki arzulari | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I was the one you dreamed of, when you were a boy becaming a man. | Sen erkek olurken düşlediğin kadınım ben. Delikanliliktan cikip bir erkek olmaya basladigin zaman, tek rüyasini gördügüm sey sendin. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I was made for you... and you alone. | Bunları sana yazıyorum yalnız sana. Senin için varim.... ve sen yalnizsin. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
We're entangled, you and I, in our own universe. | Biz bir olduk, sen ve ben. Kendi evrenimizde. Her ikimizde karmakarisigiz, sen ve ben kendi dünyalarimizda... | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Forever, Lexie Persimmon. | Sonsuza kadar, Lexie Persimmon. Sonsuza dek, Lexie Persimmon. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
PS: I did as you asked. | Not: İstediğini yaptım. Not:Söyledigin gibi yaptim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
They were exactly where you told me that they would be. | Onlar tam da senin olmasını istediğin yerdeler. Tam da onlarin bana olabilecegini söyledigin yerdeydiler. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
In their safe, back in the earth, where they belong. | Güvende, ait oldukları dünyaya geri geldiler. güvende, topragin arkasinda ait olduklari yerdeler. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
Because I've no use for material wealth. | Çünkü ben maddesel zenginliğe inanmam. Çünkü maddi zenginliklere alisik degilim. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |
I have you... For the rest of my life. | Sana sahibim... Hayatımın geri kalanı boyunca. Bir tek sen varsin... Hayatimin kalan kisminda. | The Big Bang-1 | 2010 | ![]() |