Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 179712
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
What the heck Pretty fucked up, huh? | Neden bahsediyorsun İğrenç değil mi? Nasıl yani? Oldukça acayip, ha? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You see, the reason that I ask is most of the guys that work here | Sormamın nedeni, burada çalışan çocukların çoğunun, birbirlerine Bak bunu sormamın nedeni burada çalışanların çoğu... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Iike to pIay this IittIe game that invoIves fIashing their genitaIia to each other. | cinsel organlarını gösterdikleri bir oyunu oynamayı çok sevmeleri. ...birbirlerine cinsel organlarını göstermeyi içeren... küçük bir oyun oynamaktan hoşlanırlar. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Are you serious? Yes, I'm serious. | Ciddi misin sen? Evet, ciddiyim. Sen ciddi misin? Evet, ciddiyim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Now, the exact object of the game | Şimdi, oyunun tam olarak amacı, Şimdi, oyunun esas amacı... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
is to get the other participants to unknowingIy Iook at your testicIes and/or penis. | diğer yarışmacıların farkında olmadan testislerine ve/veya penisine bakmalarını sağlamak. ...diğer katılımcılara testis veya aletini fark ettirmeden göstermektir. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
And if they do, you ridicuIe them merciIessIy for being a fag | Ve bakarlarsa, ibne olduklarına dair acımasızca dalga geçiyorsun Ve başardığında, kıçlarına vurup... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
and get to kick them in the ass. | ve kıçlarına tekme atma şansı elde ediyorsun. ...onlarla acımasız bir şekilde alay edersin. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
But that's I know. I know. | Ama bu Biliyorum. Biliyorum. Ama bu... Biliyorum. Biliyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
It's demented, depraved, senseIess. | Delice, ahlaksızca, mantıksız. Çılgınca, ahlaksızca ve anlamsız. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
AII true. | Hepsi doğru. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Now there are ruIes to the game different variations on how to show your dick | Oyunun kuralları da var, aletini ve/veya taşaklarını farklı şekillerde Daha fazla vuruş için aletini ve/veya testisini farklı varyasyonlarla nasıl... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
and/or baIIs which aIIow for more kicks. | gösterip, daha fazla tekme hakkı kazanabilirsin. ...göstereceğine ilişkin oyun içinde kurallar var. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
But we're gonna get into that Iater. | Ama bunlara sonra geleceğiz. Ama bunu sonra konuşacağız. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Right now, the first thing that you have to do | Şimdi ise, yapman gereken ilk şey, Ama şimdi, yapmak zorunda olduğun ilk şey... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
is Iook deep inside yourseIf and figure out if you can take an eyefuI of that. | derinlemesine düşünmek ve böyle bir şeye bakabilecek misin, bunu anlamak. ...ruhunun derinliklerine bakıp, bunu yapıp yapamayacağına karar vermek. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
So are you taking any interesting cIasses this semester? | Bu dönem ilgi çekici bir ders alıyor musun? Ee, bu dönem herhangi bir ilginç ders alıyor musun? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
WeII, yeah. I'm onIy taking the two cIasses, | Evet. Yani, sadece iki ders alıyorum Şey, aslında, sadece iki ders alıyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
but I Iike 'em both. | ama ikisini de seviyorum. ...ama ikisinden de hoşlanıyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I reaIIy Iike my teachers. CooI guys. | Hocalarımı çok seviyorum. Harika herifler. Hocalarımı seviyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Both have mustaches, which is a IittIe weird. | İkisinin de bıyığı var, biraz garip. Her ikisinin de bıyıkları var. Biraz acayip. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
WeII, that's just terrific. Yeah. | Ne kadar güzel. Evet. Gerçekten harika. Evet. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Guess who I ran into yesterday? Who's that? | Dün kime rastladım dersin? Kime? Dün kiminle karşılaştım tahmin et? Kiminle? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Nancy MiIIer and her son Chet. You remember Chet MiIIer, don't you? | Nancy Miller ve oğlu Chet. Chet Miller'ı hatırlıyorsun, değil mi? Nancy Miller ve oğlu Chet ile. Chat Miller'ı hatırlıyorsun, öyle değil mi? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Oh, yeah. I remember Chet. Yeah. | Ah, evet. Chet'i hatırlıyorum. Evet. Oh, evet. Chet' i hatırlıyorum. Evet. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I haven't seen that guy since high schooI. WeII, he was away at coIIege. | Liseden beri görmedim onu. Çünkü üniversiteye gitmişti. Liseden beri o adamı görmüyorum. Üniversiteye gitmişti. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Didn't you two have aII the same honors cIasses together? | Lisede, ikiniz de aynı dersleri almamış mıydınız? İkiniz de aynı mezuniyet derecelerine sahiptiniz değil mi? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, we sure did. | Evet, almıştık. Evet, çok doğru. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, it sounds Iike he's doing reaIIy weII. I'II bet. | Evet, baya iyi durumdaymış şu an. Eminim. Evet, durumu gerçekten çok iyi görünüyordu. Hımm, eminim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Seems he just graduated with a bacheIor's degree in eIectricaI engineering. | Elektrik mühendisliğinden mezun olmuş. Elektrik mühendisliğinden iyi bir dereceyle mezun olmuş. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Wow. His parents must reaIIy be proud, huh? | Vay be. Ailesi onunla gurur duyuyor olmalı, ha? Ailesi gerçekten gurur duyuyor olmalı ha? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
WeII, I'm gonna go. AIways Iove these get togethers. | Ben gideyim. Bu buluşmaları her zaman sevmişimdir. Şey, ben gidiyorum. Bu harika sohbet için teşekkürler. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I think we reaIIy broke through there. | Bugün inanılmaz bir ilerleme kaydettik bence. En kısa zamanda tekrarlayalım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Let me teII you something. My trainer, that bastard, | Sana bir şey söyleyeyim. Benim eğitmenim, o piç, Şunu söylememe izin ver. Benim eğitmenim, o alçak... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
he didn't prewarn me at aII. | beni kesinlikle önceden uyarmadı. ...hiçbir uyarıda bulunmadı. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
He set me up big time. | Resmen tongaya getirdi. Beni hep gafil avladı. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Right around that corner. Okay. | Şu köşeden dönünce. Tamam. Tam şu köşenin orada. Tamam. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Look at the Iog, bitch. | Kütüğe bak, kaltak. Kütüğe bak dostum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
There are few things in this worId more unsettIing | Bu dünyada çok az şey, Bu dünyada baharatları almak için arka tarafa gidip... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
than going into the back to grab condiments, | baharat almak için arka tarafa gidip, ...kocaman bir alete gözünü dikip bakmaktan... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
and ending up staring at a huge, steaming piIe of cock. | dumanı tüten, koca bir yığın penise bakakalmak kadar rahatsız edicidir. ...daha rahatsızlık verici birkaç şey vardır. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Hey, Serena. | Selam Serena. Merhaba Serena. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Hey, babe. What's up, Hangover? | Selam tatlım. N'aber Akşamdan Kalma? Merhaba bebeğim. Ne var ne yok, akşamdan kalma? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I'm not hung over. | Akşamdan kalma falan değilim. Akşamdan kalma değilim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Oh, you and Monty were crazy Iast night. Yeah, it was cooI. | Dün Monty'le çıldırmı? gibiydiniz. Evet, eğlenceliydi. Sen ve Monty dün gece çılgın gibiydiniz. Evet, çok iyiydi. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
How about you? You have a good time? | Ya sen? İyi vakit geçirdin mi? Peki ya sen? İyi vakit geçirdin mi? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I wouId've had a better time if somebody hadn't been ignoring me aII night. | Biri tüm gece beni görmezden geliyor olmasaydı daha iyi olabilirdi. Eğer birileri bütün gece beni görmezlikten gelmeseydi... daha iyi zaman geçirebilirdim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Was that me? | O ben miydim? Bu bana mı? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Think Monty and I got a IittIe carried away. | Sanırım Monty'le biraz fazla kaptırdık. Monty'yle ben, biraz ileri gittik sanırım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Oh, I swear, when you two are together. You're perverts! AII of you. | Ah, yemin ediyorum, siz ikiniz biraraya geldiğinizde. Sapıksınız! Hepiniz. Oh, ikiniz bir araya geldiğinizde... Siz cinsel sapıksınız! Hepiniz. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
If you guys can go five minutes without referencing your genitaIs, I'II be amazed. | Cinsel organlarınızdan bahsetmeden beş dakika geçirebilseniz, şoka gireceğim. Siz erkekler cinsel organlarınızdan bahsetmeyi 5 dakika bırakabilseniz şaşırırım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I know what you're thinking now. | Şu an ne düşündüğünü biliyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You think we're aII gay, don't you? | Hepimizin eşcinsel olduğunu düşünüyorsun, değil mi? Sence hepimiz homoyuz değil mi? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Think we're aII just a bunch of deviant IifestyIe Iiving, | Hepimizin bir avuç dolusu, sapkın hayatlar yaşayan, Sadece alışılmışın dışında bir yaşam tarzı olan bir grup olduğumuzu düşün. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
same sex having motherfuckers, am I right? | aynı cinsle seks yapan pezevenkler olduğunu düşünüyorsun, haksız mıyım? Aynı seks anlayışına sahip olduğumuzu. Tamam mı? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
WeII, Iisten. You can put that faggoty baby to bed right now. | Dinle bakalım. O ibne fikirleri yatağa yatırsan iyi olur. Dinle. Bunu aklından hemen çıkarabilirsin. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
None of the guys that work here are gay. | Burada çalışan kimse eşcinsel değil. Burada çalışanların hiçbiri homo değildir. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I mean, I'II stick my finger in my ass every now and again when I'm feeIing squirreIIy, | Yani, eğer kafama eserse ara sıra kıçımı parmaklarım Demek istediğim, şimdi parmağımı kıçıma sokup uyarılacağım. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
but that's about the extent of it. | ama en fazla o kadar ileri giderim. Ama bu, homo olduğum anlamına gelmez. Anlıyor musun? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
It's absoIuteIy true. I've seen him do it. | Kesinlikle doğru. Onu yaparken gördüm. Bu kesinlikle doğru. Onu görmüştüm. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
See what I mean? Perverts. | Görüyor musun? Sapıklar. Söylemiştim değil mi? Sapıklar. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Hey, I've seen you use more than a finger. | Hey, senin bir parmaktan fazlasını kullandığını gördüm. Hey, seni bir parmaktan daha fazlasıyla görmüştüm. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Oh! Bye, babe. | Oh! Görüşürüz tatlım. Görüşürüz. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
What's up, buddy? Nothin', man. What's going on? | N'aber dostum? Fena değil. Nasıl gidiyor? N'aber dostum? İyidir, senden? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
What? What? | Ne? Ne? Ne? Ne var? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
What's wrong? I'II teII you Iater. | Sorun ne? Sonra anlatırım. Neler oluyor? Sonra söylerim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Listen, man. You got nothing to worry about. It's just a game. | Dinle dostum. Korkacak bir şey yok. Bu yalnızca bir oyun. Dinle dostum. Endişelenmene gerek yok. Bu sadece bir oyun. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
ExactIy. And besides, you know, | Kesinlikle. Ve ayrıca, şu da var, Kesinlikle. Hem düşünsene... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
if heterosexuaI men can't show their cocks to each other, | heteroseksüel erkekler de birbirlerine çüklerini göstermeyecekse, ...heteroseksüel erkekler birbirlerine aletlerini gösteremezlerse... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
then what the heII are we doing here? Amen, brother. | o zaman ne işimiz var abi burada? Amin, kardeşim. ...bu dünya neye yarar? Amin kardeşim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
You're adorabIe. | Çok tatlısın. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Hey, Bishop. This is Mitch. | Selam Bishop. Bu Mitch. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
He's the new guy. | Yeni eleman. Yeni adam. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I want you to do a coupIe things for me. | Benim için birkaç şey yapmanı istiyorum. Mitch, benim için iki şey yapmanı istiyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
First, I want you to observe very cIoseIy your surroundings today. | Öncelikle, etrafını iyice gözlemlemeni istiyorum. Birincisi, bugün çevreni çok yakından gözlemlemeni istiyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Take everything in. | Her şeyi not et. Her şeyi gözlemle. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Leave no mentaI stone unturned. | Çevrilmemiş taş bırakma. Ve hiçbir ayrıntıyı kaçırma. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Can you do that for me, Mitch? | Benim için bunu yapabilir misin Mitch? Bunu benim için yapabilir misin Mitch? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Then I want you think about | Sonra da, eğer kör olarak doğmuş olsaydın, Sonra eğer kör doğmuş olsaydın... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
what your Iife wouId be Iike if you had been born bIind. | hayatın nasıl olurdu, onu düşünmeni istiyorum. ...hayatın nasıl olurdu diye düşünmeni istiyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Thanks, Bishop. | Teşekkürler Bishop. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Go. Go, go, go, go, go. | Yürü. Yürü, yürü, yürü, yürü, yürü. Hadi, hadi, hadi. Yürü, yürü. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
As you can see, this is a wait station. | Gördüğün gibi, burası servis masası. Senin de gördüğün gibi, burası bekleme istasyonu. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
This is where you're gonna get the ice, the soft drinks, the condiments, | Buzu, alkolsüz içecekleri, baharatları, artan yemekler için paketleri, Buz, alkolsüz içecekler, baharatları falan... | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
the doggie bags, et cetera and so forth. | falanı filanı aldığın yer. ...buradan alabilirsin. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
That's the computer where you're gonna put the food and drink orders in. | Bu da yiyecek ve içecek siparişlerini girdiğin bilgisayar. Şuradaki ise yiyecek ve içecek siparişlerini gireceğin bilgisayar. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I hate this fucking pIace sometimes, you know. | Bazen nefret ediyorum bu siktiğimin mekanından. Bazen bu kahrolası yerden nefret ediyorum, biliyorsun. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Why the fuck do we need four more peopIe on at this time of day, man? | Günün bu saatinde ne sikime 4 tane daha insana ihtiyacımız var ki? Neden günün bu saatinde dörtten fazla eleman gereksin ha? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Look at this pIace! It's fucking dead. | Baksana etrafına! Resmen ölü. Şu mekâna bak! Kahrolası mekân ölü. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
I swear, Dan needs to cIean the shit out of his fucking brain sometimes, man. | Yemin ederim, Dan bazen sikik beynindeki bokları temizlemeli. Bazen Dan'in kahrolası beynindeki saçmalıkları temizlemek istiyorum. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Fucking asshoIe. What are you Iooking at, fuckwad? | Siktiğimin götleği. Sen neye bakıyorsun bok kafa? Lanet olası herif. Sen neye bakıyorsun ha? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
That's Naomi. And she's been working here way too Iong. | Bu Naomi. Ve burada çok uzun zamandır çalışıyor. Bu Naomi. Ve burada çok uzun süredir çalışıyor. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
But she's actuaIIy a pretty sweet girI when she's drunk. Let's go. | Aslında oldukça tatlı bir kızdır, sarhoş olduğunda. Gidelim. Ama aslında çok hoş bir kızdır. Sarhoş olduğunda. Hadi gidelim. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Come on, baby. It's nothin' Iike that. | Haydi ama bebeğim. Yok öyle bir şey. Yapma bebek. Böyle birşey yok. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
It's true. You just treat me Iike a piece of meat. | Var. Bana bir et parçasıymışım gibi davranıyorsun Evet var. Bana sadece bir et parçası gibi davranıyorsun. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Not just any piece of meat, baby. A prime rib. | Herhangi bir et parçası değil bebeğim. En iyisinden bir pirzola. Ama herhangi bir et parçası değil bebek. En kaliteli pirzola. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
ReaIIy? Uh huh. Baby, you're oozin' with sexuaIity. | Gerçekten mi? Bebeğim, üzerinden seksilik fışkırıyor. Gerçekten mi? Elbette bebeğim. Her yerinden cinsellik fışkırıyor. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Yeah, but why does it aIways have to be about my Iooks? | Evet, ama neden hep nasıl göründüğümle ilgileniyorsun? Bu niçin daima görünüşüm hakkında olmak zorunda? | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Just 'cause I dress sIutty doesn't mean I am sIutty. | Fahişe gibi giyinmem fahişe olduğum anlamına gelmez. Fahişe gibi giyiniyor olmam fahişe olduğum anlamına gelmez. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |
Okay. This is for deIiveries. There's the Dumpster for the trash. | Pekala. Bu teslimatlar için. Şurada da çöp var. Pekâlâ. Burası dağıtımlar için. Şurada da çöp konteynırı var. | Waiting...-1 | 2005 | ![]() |