• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180545

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
I'll give you 100 dollars a day to stay at your place. Evinde kalmak için sana her gün 100 dolar vereceğim. Senin evinde kaldığım her gün için sana 100 dolar vereceğim. Evinde kalmak için sana her gün 100 dolar verecegim. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
$ 100 a day, if I can stay at your place. Günlük 100 dolar, eğer senin evinde kalırsam. Senin evinde kaldığım her güne 100 dolar vereceğim. Günlük 100 dolar, eger senin evinde kalirsam. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I don't like hotels. Otelleri sevmiyorum. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
And don't do anal. Just so you know. Bu arada arkadan yapmam. Haberin olsun. Anal seks de yapmam, haberin olsun. Bu arada arkadan yapmam. Haberin olsun. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Thank God there is something you don't do. Tanrı'ya şükür, yapmadığın bir şey çıktı. Şükürler olsun, yapmadığın bir şey varmış. Tanri'ya sükür, yapmadigin bir sey çikti. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
So, a hundred bucks a day, and you just live in my house? Pekala, günlük 100 dolar, ve benim evimde yaşayacaksın? Evimde kaldığın her güne 100 papel vereceksin öyle mi? Pekala, günlük 100 dolar, ve benim evimde yasayacaksin? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
So you'll be my sugar daddy? Yani benim şeker babam olacaksın? Yani benim para babam mı olacaksın? Yani benim seker babam olacaksin? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
You know what that is? Sort of. Onun ne olduğunu biliyor musun? Biraz. Onun ne anlama geldiğini biliyor musun? Sayılır. Onun ne oldugunu biliyor musun? Biraz. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Wiil you buy me cool things? Bana güzel şeyler alacak mısın? Bana havalı şeyler alacak mısın? Bana güzel seyler alacak misin? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I�ll buy you a broom and dustpan. Sana süpürge ve faraş alacağım. Süpürgeyle faraş alacağım. Sana süpürge ve faras alacagim. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
It's me, Charlene, Mrs Riley. You remember me, don't you? Benim, Charlene, Bayan Riley. Beni hatırlıyorsun, değil mi? Ben Charlane, Riley Hanım. Beni hatırladınız, değil mi? Benim, Charlene, Bayan Riley. Beni hatirliyorsun, degil mi? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I saw the garage open and it didn't look right to me. Are you okay? Garajı açık gördüm ve tedirgin oldum. Siz iyi misiniz? Garajınızı açık gördüm, bir bakayım dedim. Siz iyi misiniz? Garaji açik gördüm ve tedirgin oldum. Siz iyi misiniz? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Taking a nap. Şekerleme yapıyordum. Biraz kestiriyordum. sekerleme yapiyordum. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Want your paper? Gazetenizi ister misiniz? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Put it on the hood, please. Kaputa koy, Iütfen. Kaputa koy, lütfen. Kaputa koy, Iütfen. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
You shouldn't leave your garage door open like that. Garaj kapınızı öylece açık bırakmamalısınız. Garajınızı bu şekilde açık bırakmamalısınız. Garaj kapinizi öylece açik birakmamalisiniz. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Good to see you, Sizi görmek güzel... Bunca zaman sonra... Sizi görmek güzel... Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
it's been a long time. ...uzun zaman oldu. ...seni gördüğüme sevindim. ...uzun zaman oldu. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Good evening. Hi. İyi akşamlar. Merhaba. İyi akşamlar. Selâm. iyi aksamlar. Merhaba. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Is Bridget home? Who? Bridget evde mi? Kim? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Jennifer... Mallory. Yeah! Mallory. Jennifer... Mallory. Evet! Mallory. Jeniffer. Mallory mi? Evet, Mallory. Jennifer... Mallory. Evet! Mallory. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
She home? Evde mi? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
No, she�s at work. Oh. Saw the lights on. Hayır işe gitti. Işıkları açık görünce... Hayır, işte. Işıkları açık gördüm de. Hayir ise gitti. Isiklari açik görünce... Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
You wanna leave her a message or... Just dropping by. Ona not bırakmak ya da... Sadece uğradım. Mesaj bırakmak ister misin ya da... Sadece geçerken uğramıştım. Ona not birakmak ya da... Sadece ugradim. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
No big thing. Another time. Önemli bir şey değil. Başka zaman. Önemli bir şey değil. Başka zaman gene gelirim. Önemli bir sey degil. Baska zaman. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I got a lot of 20's tonight. It's crazy. Bu gece epey bir 20'lik var. Müthiş. Acayip 20lik kazandım bu gece. Süperdi. Bu gece epey bir 20'lik var. Müsis. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Here is another...ouch! Fucker. Bir tane daha. İşte bir tane daha, siktir! Bir tane daha. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Okay, that's thirty... Evet, 30 oldu. 30 etti. Evet, 30 oldu. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
First of all, put your money in the right order. Birincisi parayı sıraya koy. Önce paranı düzene sok. Birincisi parayi siraya koy. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Twentys, tens, fives, ones. 20'likler, 10'luklar, 5'likler ve 1'likler. 20likler, 10luklar, 5likler ve 1likler. 20'likler, 10'luklar, 5'likler ve 1'likler. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Okay, chill out. Show your money some respect. Tamam, sen rahat ol. Paraya biraz saygı göster. Tamam, sakin ol. Parana biraz saygı göster. Tamam, sen rahat ol. Paraya biraz saygi göster. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
God! Someone opened a can of tuna fish. Tanrı'm. Biri ton balığı kutusu açmış. Tanrım! Biri ton balığı kutusunu açık mı bırakmış? Tanri'm. Biri ton baligi kutusu açmis. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
And I bet your balls smell just like apple fritters, right? Eminim senin hayaların da elmalı börek gibi kokuyordur? Eminim senin taşakların da elmalı börek gibi kokuyordur. Eminim senin hayalarin da elmali börek gibi kokuyordur? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I wouldn�t know... I don�t keep my money in my underpants. Bilemeyeceğim... Paramı iç çamaşırımın içinde saklamam. Bilemem. Ben paramı donumum içine koymuyorum. Bilemeyecegim... Parami iç çamasirimin içinde saklamam. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Well, You would if you did what I do. Benim yaptığım işi yapsan sen de saklardın. Eğer benim yaptığım işi yapsan sen de koyardın. Benim yaptigim isi yapsan sen de saklardin. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I know girls who keep money inside their cooters. Parayı şeylerinin içinde saklayan kızlar tanıyorum. Paralarını kukularının içine saklayan kızlar tanıyorum. Parayi seylerinin içinde saklayan kizlar taniyorum. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I guess it's, you know, a safety thing.. What's your problem? Galiba güvenlik meselesi işte. Senin sorunun ne? Sanırım, güvenlik sorunu yüzünden. Senin neyin var? Galiba güvenlik meselesi iste. Senin sorunun ne? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I don't know, I guess I'm just not used to being around young women Bilmiyorum, galiba genç kızların yanımda "özel bölgeleri"... Bilmem. Sanırım etrafımda mahrem yerleri... Bilmiyorum, galiba genç kizlarin yanimda "özel bölgeleri"... Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
who talk about their..private parts. ...hakkında konuşmalarına pek alışık değilim. ...hakkında konuşan küçük kızlara pek alışık değilim. ...hakkinda konusmalarina pek alisik degilim. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Like, hello? I have private parts? Mesela, "Merhaba? Benim özel bölgelerim var?" gibi mi? Sanki benim mahrem yerim var da. Mesela, "Merhaba? Benim özel bölgelerim var?" gibi mi? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Wait till you see your house. Evini görene kadar bekle. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
All right, the top of the sheet, matches the top of the bed. Pekala, çarşafın başı, yatağın başıyla uyumlu. Çarşafla yatağın boyu birbirine uyuyor. Pekala, çarsafin basi, yatagin basiyla uyumlu. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Level, right here... Seviye, işte burada... Burayı hizala. Seviye, iste burada... Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Just straighting it out. It looks pretty good to me. Both sides even? Yeah. Dışarı doğru dümdüz. Bence iyi. İki taraf da mı? Evet. Düzleştirelim. Bence gayet güzel oldu. iki taraf da düz mü? Evet. Disari dogru dümdüz. Bence iyi. iki taraf da mi? Evet. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
They do, huh? This side's too long. Emin misin? Bu taraf çok uzun. Öyle mi? Burası çok uzun olmuş. Emin misin? Bu taraf çok uzun. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Well, they're both too long. Aslında iki taraf da uzun. Aslında iki taraf da çok uzun olmuş. Aslinda iki taraf da uzun. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Does it really make that much of a difference? Yes. Çok fark eder mi sence? Evet. Bu gerçekten o kadar önemli mi? Evet. Çok fark eder mi sence? Evet. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
All right, now tuck it in. Over here. Under. Pekala, şimdi içeri sıkıştır. Buraya. Altına. Şimdi çarşafın ucunu yatağın altına sok. Pekala, simdi içeri sikistir. Buraya. Altina. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Okay, now, Tamam, şimdi... Tamam, şimdi. Tamam, simdi... Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
This is the tough part. Come here. Burası zor kısım. Buraya gel. Zor kısma geldik. Gel bakalım. Burasi zor kisim. Buraya gel. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
45 degree angle. 45 derecelik açı. 45 derecelik açı olacak. 45 derecelik açi. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
'45 degree' where do you get this shit? '45 derece' Nereden öğrendin bunu? "45 derece" mi? Bunu da nereden uydurdun? '45 derece' Nereden ögrendin bunu? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
What? Nobody taught you how to make a bed before? Ne? Kimse sana nasıI yatak yapılacağını öğretmedi mi? Ne? Sana kimse nasıl yatak yapılacağını öğretmedi mi? Ne? Kimse sana nasiI yatak yapilacagini ögretmedi mi? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
There, you see, now it's tight. İşte, bak şimdi sımsıkı. Gördün mü? Biraz gereceksin. iste, bak simdi simsiki. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
You know, I'm really not some kind of fucking idiot, who doesn't even know how to make a bed. Ben aslında yatak yapmasını bile bilmeyen bir gerizekalı filan değilim. Ben yatak yapmasını bilmeyen geri zekâlının teki değilim, biliyorsun değil mi? Ben aslinda yatak yapmasini bile bilmeyen bir gerizekali filan degilim. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I didn't mean to imply that. Öyle bir şey kastetmedim. Öyle demek istememiştim. Öyle bir sey kastetmedim. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Ok, you tuck it here, tuck it under.. Sen burayı sok, altına sok. Buraya, yatağın altına sıkıştırıyorsun. Sen burayi sok, altina sok. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Well then, maybe you shouldn't say shit like that. O zaman belki de böyle yüzüme vurmamalısın. O zaman böyle şeyler söylememelisin. O zaman belki de böyle yüzüme vurmamalisin. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
And..and think that I should know shit that I haven't figured out yet. Artı, henüz anlamadığım bir haltı bilememi de yüzüme vurmamalısın. Senin adını bilmediğin şeylerin ne işe yaradığını bile biliyorum ben. Arti, henüz anlamadigim bir halti bilememi de yüzüme vurmamalisin. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Ok, I'm sorry. Tamam, afedersin. Tamam, özür dilerim. Tamam, afedersin. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Yeah, okay. Evet, tamam. Evet, barıştık. Evet, tamam. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Where you headed? Yolculuk nereye? Nereye gidiyorsun? Yolculuk nereye? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I like New Orleans. Pretty special place. New Orleans'ı severim. Oldukça özel bir yer. New Orleans'ı severim. Çok güzel bir yerdir. New Orleans'i severim. Oldukça özel bir yer. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
But I like about anywhere. Aslında her yeri severim. Her yer gibi. Aslinda her yeri severim. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Except Vegas Vegas hariç. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
don�t like places invented to Sonradan icat edilmiş yerleri sevmem. Orası gibi... Sonradan icat edilmis yerleri sevmem. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
don�t like places hold you upside down and shake all the money out of your pockets. Seni baş aşağı getirip bütün paranı ceplerinden düşüren yerleri sevmem. ...insanı ters yüz edip paralarını döken yerleri sevmem. Seni bas asagi getirip bütün parani ceplerinden düsüren yerleri sevmem. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Name�s Roger. What�s yours? Adım Roger. Seninki? Adım Roger. Seninki ne? Adim Roger. Seninki? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
You married to Superman, Lois? Superman ile mi evlisin, Lois? Süpermen ile mi evlisin, Lois? Superman ile mi evlisin, Lois? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
But you are married, right? Ama evlisin, değil mi? Ama evlisin, degil mi? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Thirty years next June. Gelecek haziran 30 yıI olacak. Haziranda 30 yıl olacak. Gelecek haziran 30 yiI olacak. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
You�re too young too be married that long. O kadar uzun evli kalabilmek için çok gençsin. Bu kadar uzun süre evlenmek için çok gençmişsin. O kadar uzun evli kalabilmek için çok gençsin. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Am I bothering you? Seni rahatsız etmiyorum ya? Seni rahatsız ediyor muyum? Seni rahatsiz etmiyorum ya? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Not used to talking to strangers? It's all I do. Yabancılarla konuşmaya mı? Benim işim bu. Yabancılarla konuşmaya alışık değilsin, değil mi? Benim tek yaptığım o. Yabancilarla konusmaya mi? Benim isim bu. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Talk to strangers. Comes with the job. Yabancılarla konuşmak. Mesleğimin gereği. Yabancılarla konuşup, işe gitmek. Yabancilarla konusmak. Meslegimin geregi. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Got kids? Çocuğun var mı? Çocukların var mı? Çocugun var mi? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Do you? No. Senin? Hayır. Peki senin? Yok. Senin? Hayir. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Think I might be able to buy you a drink? Sana bir içki ısmarlayabilir miyim? Sana bir içki ismarlayabilir miyim? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Ummm...I don�t think they serve liquor here. Burada likör servisi yaptıklarını sanmıyorum. Sanırım burada alkollü içecek yok. Burada likör servisi yaptiklarini sanmiyorum. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
No. There's a bar, up the road a piece Hayır, bir bar var, yolun yukarısında. Biraz ilerde bir bar var. Hayir, bir bar var, yolun yukarisinda. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Nice place, real clean. Hoş bir yer, gerçekten temiz. Temiz yerdir. Hos bir yer, gerçekten temiz. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
It�s okay. Olur. Önemli değil. Olur. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Bet you get tired of guys always trying to get personal with you. Eminim özeline girmek isteyen o kadar adamdan sıkıImışsındır. İddiaya girerim erkeklerin sürekli sana asılmasından sıkılıyor olmalısın. Eminim özeline girmek isteyen o kadar adamdan sikiImissindir. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
No, I wouldn�t say that exactly. Hayır, pek de öyle denemez. Tam olarak değil. Hayir, pek de öyle denemez. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
It�s been a long time since.. Öyle şeyler yaşamayalı... Hiçbir şey yapmayalı... Öyle seyler yasamayali... Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Anything...everything. ...uzun zaman oldu. ...o kadar uzun süre geçti ki. ...uzun zaman oldu. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
It�s nice of you to ask me. Bana sorman çok hoş. Gene de sorman güzeldi. Bana sorman çok hos. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I�m flattered. I mean that. Gururum okşandı. Cidden. Gururum okşandı. Ciddiyim. Gururum oksandi. Cidden. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Well, I... Ben... Şey, ben... Ben... Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Better hit the road. Yeah, me too Yola çıksan iyi olur. Ben de. Yola koyulsan iyi olacak. Benim de yola çıkmam lâzım. Yola çiksan iyi olur. Ben de. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Nice talking to you, Lois. Seninle konuşmak güzeldi, Lois. Seninle konusmak güzeldi, Lois. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Nice talking to you, too. Seninle konuşmak da. Seninle de. Seninle konusmak da. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Doug, I just got ripped off! Doug, kazıklandım! Doug, soyuldum! Doug, kaziklandim! Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
All my fucking money is gone, I'm gonna fucking kill this guy! Bütün param gitti, o lanet herifi geberteceğim! Bütün param gitti. O adamı öldüreceğim. Bütün param gitti, o lanet herifi gebertecegim! Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
All right. Calm down. Where are you? Pekala. Sakin ol. Neredesin? Tamam. Sakin ol. Neredesin? Pekala. Sakin ol. Neredesin? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I'm at the .. Hotel, you don't know where it is. Bir oteldeyim. Neresi olduğunu bilmezsin. Aloha Motel'deyim, nerede olduğunu biliyor musun? Bir oteldeyim. Neresi oldugunu bilmezsin. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
Yeah, I just can�t stand on the street without the cops coming by me like I'm a fuckin crack whore. What happened? Evet, sadece yanımdan aynasızların orospuymuşum gibi yanıma yaklaşmalarına tahammül edemiyorum. Ne oldu? Sokakta adi bir fahişeymişim gibi polisler etrafımda dolanmadan duramıyorum. Evet, sadece yanimdan aynasizlarin orospuymusum gibi yanima yaklasmalarina tahammül edemiyorum. Ne oldu? Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
I came here with this guy and uh.. Bir adamla buraya geldim ve... Bir herifle buraya geldim. Bir adamla buraya geldim ve... Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
He kept trying to stick it up my fuckin ass and I was like ...bana arkadan girmeye çalıştı. Malafatını götüme sokmaya çalıştı... ...bana arkadan girmeye çalisti. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
pencil dick back the fuck up and he wouldn't so Ben de,"çük herif,geri çekil" dedim ama dinlemedi. ...ben de "olmaz" dedim. O dinlemedi. Ben de,"çük herif,geri çekil" dedim ama dinlemedi. Welcome to the Rileys-2 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 180540
  • 180541
  • 180542
  • 180543
  • 180544
  • 180545
  • 180546
  • 180547
  • 180548
  • 180549
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim