Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 1952
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| You. Who's that you? | Sen. Kim o 'sen'? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| You, Subir Kumar. | Sensin, Subir Kumar. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Look here, l ain't Subir Kumar. My name is Vishnu. | Bak şimdi, ben Subir Kumar değilim. Benim adım Vishnu. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| What rubbish! Your voice is one amongst millions. | Saçmalık! Senin sesin milyonların arasında eşsizdir. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| lt cannot belong to any Shiv, Mahesh or Vishnu. | Hiçbir Shiv, Mahesh ya da Vishnu'ya ait olamaz. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| What troubles you so late in the night? | Gecenin bu vakti derdiniz nedir? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| l'll tell you that if you meet me. Did you not recognise me? | Eğer benimle buluşursan söylerim. Beni tanımadın mı? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| No. We met at the Haridas Convention. | Hayır. Haridas Toplantısında tanışmıştık. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| My name is Radha. | Adım Radha. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Wow! A very classical name indeed. But what do you want? | Kesinlikle klasik bir isim. Ama benden ne istiyorsunuz? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Me... l want to meet you. | Ben... sizinle buluşmak istiyorum. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| l am in love with you, my darling. | Sana aşığım, sevgilim. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Since l've heard you... | Seni duyduğumdan beri... | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Go to hell! | Cehenneme git! | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Who's that? | Bu da nedir? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| What happened? Nothing... Were you sleeping? | Ne oldu? Yok bir şey. Uyuyor muydun? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Do you expect me to be fishing in bed at midnight? | Gecenin bu vakti yatakta balık tutacak değilim ya. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| You're finding it difficult to sleep, right? | Uyumaya zorlanıyorsun, değil mi? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Yes. lt happens. | Evet. Olur böyle. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Once you become famous, it happens. | Ünlü olununca olur böyle şeyler. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Go, try and get some sleep. | Git, biraz uyumaya çalış. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| When will our new bungalow get ready? | Yeni evimiz ne zaman hazır olur? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| ln another two or three months. | İki ya da üç ay sonra. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| We are quite fine here. What'll we do in such a big bungalow? | Burada durumumuz iyi. Neden o kadar büyük bir ev yaptırıyoruz? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Do one thing. Sell it off as soon as it is ready. | Biter bitmez evi sat. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Why? What's the problem? | Neden? Sorun nedir? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| You look lonely, unhappy and depressed again today. | Bu gün yine yalnız, mutsuz ve depresyonda görünüyorsun. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| This will definitely happen. Why? | Böyle olması kaçınıImaz. Neden? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| You know God, up in heaven, he has a weird sense of humour. | Tanrıyı bilirsin, cennette olan, garip bir mizah anlayışı var. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| He balances everything proportionately. | Herşeyi dengeliyor. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| He asked his secretary once, what was given to a particular fellow? | Bir zamanlar, tanrı sekreterine sormuş; şu ademe özel ne verildi? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| The secretary told him that he has been given Rupees 6 to 7 lakhs | Sekreterde tanrıya, 'ona altı,yedi bin rupi bahşedildi' demiş. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| The Lord said, 'Give him an ulcer, gastric'... | O zanan da tanrı şöyle demiş; 'Ona ülser verki... 1 | Abhimaan-1 | 1973 | |
| ...'and a boil in his stomach so that he can't eat'. | ...'midesi kaynasın, yemek yiyemesin. ' | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Then he asked what another fellow was given? 1 | Peki diğer ademe ne verildi? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| The secretary replied that he had been given some land and a cloth mill | Bu seferde sekreter şöyle cevap vermiş; 'Ona da biraz mal mülk bahşedildi. ' | Abhimaan-1 | 1973 | |
| The Lord said 'Give him a crooked manager' | Tanrıbu sefer ona; 'Bir de üstüne çatlak bir menajer ekle,... | Abhimaan-1 | 1973 | |
| 'And also make him start gambling' | ...ve bir de kumara başlasın. ' | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Then he asked what was given to you. | O halde sana ne vermesini istersin? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Me? A bit of fame, a little bit of money. | Bana mı? Biraz ün, biraz da para. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| How much money? Around two or three lakhs of rupees. | Ne kadar? İki ya da üç bin rupi civarı. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| What about the one lakh black money? | Peki kara para? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| May be that too. | Olabilir. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Then do one thing. Make him restless for now, then we will see. | O zaman tek bir şey yap, bırak onu dinlensin. Sonra seni görürüz. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| That's a nice joke. You liked it, right? | Güzel şakaydı. Beğendin, öyle mi? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| So now, get up and please go to sleep. | O zaman kalk ve Iütfen uyumaya git. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| The same thing again. l told you l can't sleep. | Yine başladın, dedim ya uyuyamıyorum. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Where have you hid the bottle of sleeping tablets? Give it to me. | Uyku haplarını nereye sakladın? Ver onları bana. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Oh! You attended 4 or 5 parties. | Oh! Dört, beş partiye katıIdın. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Had a few drinks there. | Oldukça fazla içtin. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| And now you want sleeping tablets so that you may sleep forever. | Şimdi uyku haplarını sonsuza kadar uyumak için mi istiyorsun? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| And the cops arrest me. Very good! | Ondan sonra polis beni tutuklasın. Oh ne ala! | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Look here, do one thing. | Dinle beni, yapman gereken tek şey var. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Find a nice and good looking girl and get married. | İyi ve güzel bir kız bulup onunla evlenmek. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Yes. Thus when you can't sleep... | Evet. O zaman bu nedenle uyuyamazsın... | Abhimaan-1 | 1973 | |
| ... wake her up at midnight and play* rummy with her for 1 rupee per point | ...gecenin köründe onu kaldırır, her puan için bir rupisine remi* oynarsınız. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| You rascal. | Deli... | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Can l speak to Subir? | Subir ile konuşabilir miyim? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Yes, What can l do for you? | Tabi, sizin için ona ne söyleyeyim? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| How long have you been here? For quite some time now? | Ne zamandır buradasın? Yeterince görecek kadar. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| And l saw with my own eyes how l was being dishonoured. | Önemsenmediğime kendi gözlerimle tanık oldum. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| You were listening to my song and dozing. | Şarkımı dinlerken uyukluyordun. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Not at all sir. l was taking your heavenly music right into my soul. | Hiçte öyle değil bayım, eşsiz müziğinizi ruhuma çekiyordum. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| When a woman is sitting with her eyes shut... | Bir bayan gözlerini kapatığı zaman... | Abhimaan-1 | 1973 | |
| ... don't make the mistake of thinking that she's sleeping. | ...uyuduğunu düşünerek hata yapmayın. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| ls that so? Yes. | Demek öyle? Evet. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| What brings you here at this time? l was just passing by... | Hangi rüzgar attı? Sadece geçiyordum... | Abhimaan-1 | 1973 | |
| ... so l dropped in to say hello.* l've a song recording. | ...uğrayıp hatrını sorayım dedim. Kayıt çalışmam var. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| After half an hour. Half an hour! | Yarım saat sonra. Yarım saat? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Where's Dad nowadays? | Baban bu günlerde nerede? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| He's a busy man. | Meşgul biri. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| A conference in Geneva today, Bonn tomorrow, the day after... | Bu gün bir konferans için Cenevre'de, yarın Bonn'a, ertesi günde... | Abhimaan-1 | 1973 | |
| .. get some whisky... listen, get it with cold water: we don't need soda. | ...Viski getir... Dinle soğuk su getir; sodaya gerek yok. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Chitra, l told you there's a recording. | Chitra, sana kaydım var dedim. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| So what! Your voice will become more intoxicating. | Ne olmuş! Sesin daha sarhoş edici çıkar. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| That's fine. But you know that chap, my Dad! | İyi de... Şu dostumu biliyorsun, "babam"! | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Who's that, Chandru? Yes. | Chandru mu? Evet. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| lf he finds out that l came to sing after having a drink then l've had it | Eğer şarkıdan önce içki içtiğimi öğrenirse bana dünyanın kaç bucak olduğunu gösterir. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Yes, Chandru here. | Evet, ben Chandru. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| No, this month there's no date. | Hayır, bu ay buluşma yok. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Yes tomorrow is free, but l've a bad throat sir. | Evet yarın boş ama korkunç boğaz ağrım var. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Yes, if it's cancelled* again l'll let you know. | Tekrar iptal ederse size haber veririm. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Okay, bye. | Tamam, hoşça kalın. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Did you see that? There are many problems. | Bunu gördünüz mü? Bir çok sorun var. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| We have come with great hope. But what can l do? | Büyük umutlarla geldik. Ama ne yapabilirim? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| But you have to do something. lt's for some charity. | Bir şeyler söyleyebilirsiniz, bu hayır işi için. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| l understand that sir. | Anlıyorum efendim. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| How're you? Did you get Dharmendra's date? | NasıIsın? Dharmendra* ile buluşmaya gitmeyecek miydin? | Abhimaan-1 | 1973 | |
| That l have. But if l don't get Subir's date, l'll be ruined. | Evet. Ama Subir ile görüşmezsem mahvolurum. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Look l've got everything. Wait, l'd like to speak to you. | Her şeyi getirdim. Bekle, seninle konuşmam gerek. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Please wait, l'll be back soon. Vishnu! Get some tea for them. | Lütfen bekleyin, hemen döneceğim. Vishnu! Beylere çay getir. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Does he sing too? No. | O da mı şarkı söylüyor? Hayır. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| But he just said that he had a bad throat. | Ama az önce korkunç boğaz ağrısı olduğunu söyledi. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| lt means that Subir Kumar has a bad throat. | Onunla Subir Kumar'ı kasteddi. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Secretaries say such things. ln popular lingo that's a stooge. | Sekreterler böyle konuşur. Bu hilebazlıkta popüler bir tabirdir. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Come Mr. Rao. Take a seat. | Gelin Bay Rao. Oturun. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| lt's just that, lt's not proper to open your bag in front of everybody. | Çantanızı öyle herkesin önünde açmanız uygun değil. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Can't say if somebody is from the income tax department. | Kim bilebilir, ya içlerinden biri maliye bakanlığından çıkarsa. | Abhimaan-1 | 1973 | |
| Do you know that the income tax department has... | Maliye bakanlığının film sektörü için... | Abhimaan-1 | 1973 | |
| ... put six inspectors for the film section? | ...altı müfettiş görevlendirdiğini bilmiyor musunuz? | Abhimaan-1 | 1973 |