Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 3510
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Don't open it yet. | Henüz açma. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
I didn't think you were ever serious. | Ciddi olabileceğini hiç düşünmemiştim. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Are you sure you want to do it? | Bunu yapmak istediğine emin misin? | Amar-1 | 2005 | ![]() |
...I'm sort of freaked out. | ...Birazcık heyecanlandım. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
It doesn't matter... | Sorun değil... | Amar-1 | 2005 | ![]() |
I didn't think you were serious. | Ciddi olabileceğini düşünmemiştim zaten. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
You talked about it too. | Bu konuda çok konuştuk. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
...I don' know... | ...Bilmiyorum... | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Drop it. | Yeter artık. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
I'm nervous. | Endişeliyim. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Drop it, honey. Are you sure? Yes or no? | Yeter artık, tatlım. Emin misin? Evet mi, hayır mı? | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Yes or no? | Evet mi, hayır mı? | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Yes, I am. Really? | Evet, eminim. Gerçekten mi? | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Forget it, don't think about it. | Ziyanı yok, düşünme artık. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Take your clothes off! | Güysini çıkar! | Amar-1 | 2005 | ![]() |
I'll do it alone. | Bunu yalnız yapacağım. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Are you going to chicken out now? | Hâlâ çekiniyor musun? | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Can't you see? | Görebiliyor musun? | Amar-1 | 2005 | ![]() |
What about you? | Neyi? | Amar-1 | 2005 | ![]() |
More that anything in the world. | Dünyadaki herşeyden daha fazlasını. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
You want me to put it on you? | Benim de senin gibi görmemi mi istiyorsun? | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Don't force it. | Zorlaştırma. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
You have to participate. | Buna katılmak zorundasın. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Get off. | Ayrıl. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Get off! | Ayrıl! | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Yes, Ana. | Evet, Ana. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
I'm early. I came to bring... | Erkenciyim. Sana büyükannemin... | Amar-1 | 2005 | ![]() |
...you Grandma's present, but I just realised I forgot it. | ...hediyesini vermek için gelmiştim, ama onu unuttuğumu fark ettim. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
How stupid. I'll go det it and I'll see you later. | Ne salağım ya! Ben gidip alayım, sonra görüşürüz. | Amar-1 | 2005 | ![]() |
...Oh night thou was my guide! oh night more loving than the rising sun! | ...Ah gece, sen benim rehberimsin! Ah gece, güneşin doğuşundan daha sevgilisin! | Amar-1 | 2005 | ![]() |
Oh night that joined the lover to the beloved one... | Ah gece, onlardan aziz olan... | Amar-1 | 2005 | ![]() |
...transforming each of them into the other! | ...bir yâra bağlanmışsın! | Amar-1 | 2005 | ![]() |
NARRATOR: Africa. | Afrika. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
This great, sprawling wilderness | Bu muazzam, engin doğa | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
is home to some of the planet's rarest and most fascinating animals. | gezegenimizin bazı en nadide ve büyüleyici hayvanlarına ev sahipliği yapıyor. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Some of these species are peaceful and live closely with one another, | Bu türlerden bazıları uysal bir şekilde bir arada yaşarlar | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
while others are aggressive and frightening predators | fakat diğerleri, kıtadaki yaban hayatının kalbine | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
who strike fear into the hearts of the continent's wildlife. | korku salan saldırgan ve ürkütücü yırtıcılardır. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
We're going to follow some of these incredible animals | Bu inanılmaz hayvanlardan bazılarını takip edeceğiz | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
and see how they survive | ve bu kimi zaman çorak | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
in this sometimes barren and unforgiving landscape. 1 | ve acımasız topraklarda nasıl hayatta kaldıklarını göreceğiz. 1 | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
We will also witness the hardships they encounter | Ayrıca, karşılaştıkları güçlüklere | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
and the relationships they build. | ve kurdukları ilişkilere tanıklık edeceğiz. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Some animals here have learned to adapt to survive | Buradaki bazı hayvanlar tuhaf ve alışılmadık şekillerde | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
in strange and unusual ways. | hayatta kalmayı öğrenirler. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Others have to make great migrations across the continent | Diğerleri ise, yiyecek ve su bulmak için kıta boyunca | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
in search of food and water. | göç etmek zorunda kalırlar. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Certain species build close family bonds which last a lifetime, | Bazı türler hayatta kalmak için takım çalışması ve arkadaşlık yaparak | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
utilising teamwork and companionship to survive. | hayat boyu devam eden yakın aile bağları kurar. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
But others survive using aggression, power and instinct. | Fakat diğerleri saldırganlık, güç ve içgüdülerini kullanarak hayatta kalır. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Some survive simply by taking what they can. | Bazıları ise sadece bulabildikleriyle yetinirler. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
This is an ecosystem of diversity and contrast | Bu, içinde gerçekten inanılmaz canlıları barındıran | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
which supports some truly amazing characters. | çeşitli ve tezat bir ekosistemdir. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
The challenges which this landscape presents to some animals | Bu tabiatın bazı hayvanlara sunduğu zorluklar neticesinde | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
has led to many astonishing evolutionary adaptations | birçok şaşırtıcı evrimsel adaptasyon | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
and highly specialised behaviour. | ve üst düzeyde uzmanlaşmış davranış ortaya çıkmıştır. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Land like this, known as savanna, | Savana olarak bilinen bu tür topraklar | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
covers 20% of the globe. | dünyanın %20'sini kaplamaktadır. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Yet it is a land type we know surprisingly little about. | Yine de hakkında şaşılacak derecede az şey bildiğimiz türden topraklardır. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Water, the supporter of life and the habitat for many of Africa's animals. | Su, hayatın kaynağı ve Afrika'daki birçok hayvanın yaşam alanı. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
But possibly the most surprising thing about Africa | Ama muhtemelen Afrika hakkındaki en şaşırtıcı şey, | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
is the incredible struggles these animals have to endure | bu hayvanların suya ulaşmak ve hayatta kalmak için | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
to reach water and stay alive. | katlanmaları gereken inanılmaz mücadeledir. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Dozens of different species embark on continuous, | Düzinelerce farklı tür, sadece hayatta kalabilmek için, | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
arduous journeys around the savanna, | bir su kaynağından diğerine | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
travelling from water source to water source simply to survive. | savana boyunca aralıksız ve çetin bir yolculuğa çıkar. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Nowhere on the globe is such a massive journey embarked on | Yeryüzünde hiçbir yerde böyle büyük bir hayvan topluluğunun | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
by such a vast amount of animals. | bu denli muazzam bir yolculuğa çıktığı görülmemiştir. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
And nowhere on Earth is the migration more dangerous. | Ve dünyanın hiçbir yerinde göç, bu denli tehlikeli değildir. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
With predators around every corner, | Her köşe başında bir yırtıcı bulunan | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
and danger even lurking in the one thing that keeps them alive, | ve onları hayatta tutan tek şeyin içinde bile tehlikeler olan bu yolda, | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
it is no wonder that so many animals perish along the way. | şüphesiz birçok hayvan can vermektedir. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
To put this great migration into context, | Bu büyük göçü yerinde görmek için | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
let's look at a typical migration pattern of the wildebeests over one year. | öküz başlı antilobun bir yılda gerçekleştirdiği | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Travelling great distances for months on end, | Aylarca durmadan uzun mesafeler kateden bu hayvanlar | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Moving to and from each water source. | Bir su kaynağından diğerine hareket ederler. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
They have to continually keep travelling. | Sürekli yolculuk yapmak zorundadırlar. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
In a way, these animals act as nature's calendar, | Bu hayvanlar bir bakıma, doğanın takvimi gibidir, | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
So these wildebeests truly are nature's greatest travellers. | Bu yüzden bu antiloplar doğanın gerçek gezginleridirler. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
But when these great travellers are joined by the zebras, | Bu büyük gezginler zebralarla bir araya geldiklerinde | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
they become one of the most impressive sights ever seen in nature. | doğada görülebilecek en etkileyici görüntülerden birini oluştururlar. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
But along the way the wildebeests pass different African animals, like the hippos. | Ama antilop, yol boyunca suaygırı gibi değişik Afrika hayvanlarının yanından geçer. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Although they may look peaceful, | Huzurlu görünmelerine rağmen | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
hippos are one of Africa's most aggressive and unpredictable animals. | suaygırları Afrika'nın en saldırgan ve ne yapacağı kestirilemeyen hayvanlarındandır. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
The yawn they often display is actually a form of intimidation. | Sıklıkla sergiledikleri esneme hareketi aslında bir gözdağıdır. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Hippos like to group together in pods which can contain up to 100 hippos. | Suaygırları, sayıları 100'ü bulan sürüler oluşturmayı severler. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
These pods are usually led by one dominant male. | Bu sürülerin başında genellikle baskın bir erkek vardır. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
A fully grown adult can weigh up to three tons | Bir yetişkin üç ton kadar çekebilir | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
and can run up to 18 miles per hour. | ve saatte 29 kilometre hızla koşabilir. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
An adult hippopotamus can hold its breath for up to 20 minutes, | Yetişkin bir suaygırı, tehlikeden kaçınmak için nehir yatağı boyunca | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
swimming or walking along the riverbed in order to avoid danger. | yüzerek ya da yürüyerek nefesini 20 dakikaya kadar tutabilir. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
The name "hippopotamus", or "hippo" for short, | Suaygırı ya da bir diğer adıyla "hipopotam" ismi | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
is derived from the ancient Greek for "river horse". | eski Yunancadaki "nehir atı" kelimesinden türemiştir. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
Hippos spend a lot of time in the water, | Suaygırları suda epey vakit geçirirler | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
but also can spend months on end out of the water, in the bush. | ama aynı zamanda karada, çalılık arazide bir ay boyunca kalabilirler. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
After passing most of their day in or around water, | Gündüzün çoğunu suda ya da su kenarında geçirdikten sonra | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
these hippos will move inland at night to graze on short grass. | suaygırları geceleri çimenlerde otlamak için karanın iç kısımlarına hareket ederler. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
To most animals this ferociously flowing river | Birçok hayvan için bu azgın akan nehir | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
would be incredibly dangerous, | inanılmaz derecede tehlikeli olabilir | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |
but hippos are completely at home here. | ama suaygırları burada tam anlamıyla evlerindeler. | Amazing Africa-1 | 2013 | ![]() |