Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 3768
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
And I mean, | Demek istediğim, Demek istediğim, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
well, okay, I'm gonna sue the district attorney down here. | tamam, bölge Savcılığını dava edeceğim. tamam, bölge Savcılığını dava edeceğim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I mean, the establishment would be done with me, wouldn't it? | Kurum benimle yollarını ayırır, değil mi? Kurum benimle yollarını ayırır, değil mi? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And Leona has been sick. | Ve Leona hasta. Ve Leona hasta. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And we can't afford | ve biz karşılayamayız... ve biz karşılayamayız... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Then why are you thinking about doing it at all? | O halde neden hala düşünüyorsun? O halde neden hala düşünüyorsun? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Hey, did you know that when I was in high school, | Biliyor musun ben lisedeyken, Biliyor musun ben lisedeyken, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I was in West Louisiana, | Batı Louisiana'da, Batı Louisiana'da, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
and used to work at a town pool out there? | şehrin havuzunda çalışırdım? şehrin havuzunda çalışırdım? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And blacks and whites were just beginning to swim together. | ve siyahlar ve beyazlar daha yeni havuza birlikte girmeye başlamışlardı. ve siyahlar ve beyazlar daha yeni havuza birlikte girmeye başlamışlardı. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
The idea wasn't very popular with anybody at that time. | O zamanlar bu fikir pek yaygın değildi. O zamanlar bu fikir pek yaygın değildi. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And one afternoon, | Ve bir öğleden sonra, Ve bir öğleden sonra, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I was out there, | ben oradaydım, ben oradaydım, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
and there were two blacks in the pool, | ve havuzda iki zenci vardı, ve havuzda iki zenci vardı, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
and there was one black man in the shower room. | ve duş bölümünde de bir zenci vardı. ve duş bölümünde de bir zenci vardı. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
It was in the pool house | Ben de orada içeride... Ben de orada içeride... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
where I was mopping down the floor in there. | ...yerleri paspaslıyordum. ...yerleri paspaslıyordum. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And this white man comes in and he says, | Ve bu beyaz adam geldi ve bana, Ve bu beyaz adam geldi ve bana, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
"Sam, get out of here." | "Sam, çık dışarı dedi. " "Sam, çık dışarı dedi. " | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And I said, "Well, I work here. | Ve ben dedim ki, "Burada çalışıyorum. Ve ben dedim ki, "Burada çalışıyorum. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I'm mopping up the floor. What do you" | Yerleri paspaslıyorum. Sen ne"... Yerleri paspaslıyorum. Sen ne"... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And he said, "Get the hell out of here." | Ve o dedi ki, "Hemen defol buradan. " Ve o dedi ki, "Hemen defol buradan. " | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And I said, "l can't do that. | ben yapamayacağımı, henüz paspaslamayı... ben yapamayacağımı, henüz paspaslamayı... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I'm not finished mopping up." | ...bitirmediğimi söyledim. ...bitirmediğimi söyledim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And he pulled out a tire iron and said, | Ve adam eline levyeyi alarak bana... Ve adam eline levyeyi alarak bana... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
"Boy, you get your ass out of here right now." | ...hemen oradan defolmamı söyledi. ...hemen oradan defolmamı söyledi. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And I did. | Ben de kaçtım. Ben de kaçtım. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And as I'm running out, | Ve ben dışarı koşarken, Ve ben dışarı koşarken, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
all these men come running in. | bütün o adamlar koşarak içeri giriyorlardı. bütün o adamlar koşarak içeri giriyorlardı. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
They're carrying metal rods, sticks, pipes. | Ellerinde metal sopalar, borular, demirler vardı. Ellerinde metal sopalar, borular, demirler vardı. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And as I'm running out, I heard, you know, | Ve ben kaçarken, bilirsin, o sesleri duydum, Ve ben kaçarken, bilirsin, o sesleri duydum, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
the sound... | sesleri... sesleri... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And, um... | ...ve... ...ve... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
man died that night. | ...adam o gece öldü. ...adam o gece öldü. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Couple weeks later, | İki hafta sonra, İki hafta sonra, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
the FBl came to my house. | FBI evime geldi. FBI evime geldi. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And they wanted to know what I'd seen. | Ne gördüğümü sordular. Ne gördüğümü sordular. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
What did you tell them? | Onlara ne söyledin? Onlara ne söyledin? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I didn't say anything. | Hiçbir şey söylemedim. Hiçbir şey söylemedim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I knew who those men were, | O adamların kim olduklarını biliyordum, O adamların kim olduklarını biliyordum, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
and I didn't say anything. | ve hiçbir şey söylemedim. ve hiçbir şey söylemedim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Lavosha. | Lavosha. Lavosha. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Hey, Dee, girl. | Hey, Dee, kızım. Hey, Dee, kızım. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Baby, how you doing? | Nasılsın, bebeğim? Nasılsın, bebeğim? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
It's so good to see you. | Seni görmek çok güzel. Seni görmek çok güzel. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Mm, I'm... | Ah, anne... Ah, anne... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
There. | İşte. İşte. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
A whole new you. | Yeni bir sen. Yeni bir sen. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Wow, thank you, Vosha. | Vay canına, teşekkürler Vosha. Vay canına, teşekkürler Vosha. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I promise, when I get a new job... | Sana söz, iş bulunca... Sana söz, iş bulunca... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Don't worry about it. It's on me, honey. | Dert etme. Bu benden, tatlım. Dert etme. Bu benden, tatlım. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Anytime. | Her zaman. Her zaman. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Thank you so much. | Çok teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Aw, sweetie. | Ah, tatlım. Ah, tatlım. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
This is good. | Bu iyi. Bu iyi. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Well, okay. | Tamam. Tamam. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Well, it's nice to meet you, Miss Roberts. | Tanıştığıma memnun oldum, Bayan Roberts. Tanıştığıma memnun oldum, Bayan Roberts. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Do you think you could start next Monday? | Önümüzdeki Pazartesi başlayabilir misiniz? Önümüzdeki Pazartesi başlayabilir misiniz? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Can I start sooner? | Daha erken başlayabilir miyim? Daha erken başlayabilir miyim? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
We're just gonna do a background check first. | Öncelikle sicilinizi kontrol etmeliyiz. Öncelikle sicilinizi kontrol etmeliyiz. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
You know, arrest record and all that stuff. | Bilirsiniz, sabıka kaydı ve benzeri şeyler. Bilirsiniz, sabıka kaydı ve benzeri şeyler. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
But it shouldn't take long. | Ama uzun sürmez. Ama uzun sürmez. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
It was nice to meet you. | Sizinle tanışmak güzeldi. Sizinle tanışmak güzeldi. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Nice to meet you. | Memnun oldum. Memnun oldum. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
No, we're not hiring at the moment. | No, Şimdi kiralamıyoruz. No, Şimdi kiralamıyoruz. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I'm a hard worker. | Çok çalışkanım. Çok çalışkanım. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
You won't have to pay me much. | Bana çok ödemek zorunda kalmayacaksınız. Bana çok ödemek zorunda kalmayacaksınız. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I'll do dishes, bus tables, anything. | Bulaşıkları yıkarım, masaları toplarım, ne olursa. Bulaşıkları yıkarım, masaları toplarım, ne olursa. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
No. Come on. | Hayır. Haydi ama. Hayır. Haydi ama. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I said no. | Hayır dedim. Hayır dedim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
[speaking over intercom] | [mikrofondan konuşma] | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Combo special, number 23. | Kombo spesiyal, numara 23. Kombo spesiyal, numara 23. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
[speaking Spanish] | [İspanyolca konuşma] | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Here, everybody has to do everything: | Burada, herkes her şeyi yapmak zorunda: Burada, herkes her şeyi yapmak zorunda: | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
clean the bathrooms, | tuvaletleri temizlemek, tuvaletleri temizlemek, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
scrub the dishes, | bulaşıkları yıkamak, bulaşıkları yıkamak, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
and go to the warehouse to get supplies. | ve depodan malzemeleri almak. ve depodan malzemeleri almak. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
That's all right for me. | Bana uyar. Bana uyar. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
It's minimum wage, no benefits. | Asgari ücret ve bahşiş yok. Asgari ücret ve bahşiş yok. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
That's okay. | Tamamdır. Tamamdır. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
All right, we'll try it for a month. | Tamam. Bir ay deneyeceğim. Tamam. Bir ay deneyeceğim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I'll do a good job. | İyi iş çıkaracağım. İyi iş çıkaracağım. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
You'll see. | Göreceksin. Göreceksin. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Look what I got. Mama! | Bak bende ne var. Anne! Bak bende ne var. Anne! | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Look what I got. | Bak bende ne var. Bak bende ne var. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Christmas tree! | Noel ağacı! Noel ağacı! | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
We got a Christmas tree! | Bir Noel ağacımız var! Bir Noel ağacımız var! | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Who's gonna help me decorate? | Süslemede bana kim yardım edecek? Süslemede bana kim yardım edecek? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Me! | Ben! Ben! | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
The whole truth and nothing but the truth, | Gerçeği, yalnızca gerçeği söyleyeceğine Tanrı huzurunda... Gerçeği, yalnızca gerçeği söyleyeceğine Tanrı huzurunda... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
so help you God? | ...yemin eder misiniz? ...yemin eder misiniz? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I do. | Ederim. Ederim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Mr. Porter, | Bay Porter, Bay Porter, | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
on August the 1 4th, did you buy drugs from the defendant? | zanlıdan 14 Ağustos tarihinde uyuşturucu aldınız mı? zanlıdan 14 Ağustos tarihinde uyuşturucu aldınız mı? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
And did anyone witness this? | Buna şahitlik eden var mı? Buna şahitlik eden var mı? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Yes. 1 | Evet. Evet. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Well, no not exactly. | Aslında hayır...tam olarak değil. Aslında hayır...tam olarak değil. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
I recorded it on a tape recorder | Polisin bana verdiği... Polisin bana verdiği... | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
that the police had gave me. | ...kasete kaydettim. ...kasete kaydettim. | American Violet-1 | 2008 | ![]() |
Are you sure there were drugs? | Uyuşturucu olduğuna emin misiniz? Uyuşturucu olduğuna emin misiniz? | American Violet-1 | 2008 | ![]() |