Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 4036
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
So much so, that he felt compelled to keep a written record of it. | O kadar ki, bunların bir kaydını tutmaya karar verdi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
A record he kept locked away for nearly 30 years. | Bir kayıt ki neredeyse 30 yıldır kilit altında duruyordu. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
It's like, like someone was holding a picture | Sanki birisi bir resim gösteriyormuş gibiydi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
up, okay, of this, zeros and ones and... I could see it in my mind's eye, okay? | tamam... şimdi bu sıfırlar ve birler, sanki zihnimle görüyor gibiydim, anlıyor musunuz? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
So I recorded those one afternoon. | Dolayısı ile bir öğleden sonra bunları kaydettim. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
What do they mean? I don't know. | Ne manaya geliyorlar? bilmiyorum. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
More and more scientists feel that contacting... | Gittikçe daha fazla bilim adamına göre temas sonucu... | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Could the strange numbers from James Penniston's | James Penniston'da canlanan görüntüler | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
vision be some type of extraterrestrial code? | bir tür dünya dışı varlık kodları olabilir mi? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
If so, Penniston would not be the first to claim to have | Eğer öyleyse, Penniston diğer dünya ziyaretçilerinden | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
received messages from otherworldly visitors. | mesajlar aldığını ilk iddia eden olmayacak. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
In fact, history is filled with accounts of people compelled | Aslında tarih, insanların | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
into action by contact with what they claim to be an | iddia ettikleri üzere dünya dışı varlıklarla olan | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
extraterrestrial, divine or supernatural being. | ilahi güçler veya doğaüstü varlıklarla, temaslarıyla doludur. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Abraham... Mohammed... and St. Paul are described as | Hz.İbrahim... Hz.Muhammed... ve Aziz Paul, Tanrı katından | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
having been inspired by visits from God. | ziyaretler sonucu ilham verildiklerini söylerler. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Moses... Confucius... and the legendary Cambodian figure | Hz. Musa... Konfiçyus... ve efsanevi Kamboçyalı şahsiyet, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Preah Pisnokar are said to have met strange visitors who passed | Preah Pisnokar yabancı ziyaretçilerle karşılaştıklarını ve kendilerine | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
along moral codes and philosophies. | ahlaki değerlerin ve felsefenin aktarıldığını söylerler. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
God chose them because of their integrity, | Tanrı onları güvenirliklerinden ötürü seçmiştir. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
because of their faith. | ve de inançlarından ötürü. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Men that were leaders that God had chosen to put in certain positions. | Onlar, Tanrı tarafından belirli mevkilere koyulmak üzere seçilen liderlerdi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
People respected those leaders. | İnsanlar liderlerine saygı gösterirlerdi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
And people knew that they were people of God. | Ve insanlar, onların Tanrının adamları olduklarını bilirlerdi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
According to the ancient astronaut | Antik Astronot Teorisine göre, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
hypothesis, visions are not divine at all. | görüşler kesinlikle ilahi değildi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
They were, in fact, visits by extraterrestrials where our | Gerçekte dünya dışı varlıklarca yapılan ziyaretlerdi ve atalarımız da, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
ancestors thought it was a vision, but it never was. | bunların kendilerine birer görünme olduklarını zannettiler ama değildi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
The person didn't quite comprehend that he or she was | Kendilerini ziyaret edenin etten ve kemikten birer | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
visited by flesh and blood extraterrestrials. | dünya dışı uzaylı varlık olduğunu kavrayamamışlardı. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Perhaps the best known example of a man receiving | Belki de bir insanın bir dünya dışı kaynaktan | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
specific instructions from an extraterrestrial source can be | özel talimatlar aldığının en güzel örneği | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
found in the story of Moses. | Hz. Musa’nın hikâyelerinde bulunmaktadır. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
According to the biblical book of "Exodus," Moses first | İncil'deki "Göç" isimli kısımda Musa'nın ilk kez 1 | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
encountered God in the form of a burning bush. 1 | Tanrı ile teması, yanan bir çalılık biçiminde olmuştur. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
It was here that he was given his mission: to deliver the | Burada ona ilk mesajı verilmiştir: | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Hebrew people out of slavery in Egypt... and into the Promised Land. | İsrailoğullarını Mısır'da kölelikten alıp vaat edilen topraklara götürmek... | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Later, at Mount Sinai, after he had safely brought the Jews | Daha sonra, Yahudileri emniyetle götürdükten sonra, Sina dağında, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
into the desert, he was handed the Ten Commandments as laws | kendisine on emir verilir, insanlığa buyurulan | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
given to man, directly by God. | Tanrı'nın kuralları olarak. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Eventually, these moral codes were the foundation | Sonuç olarak, bu ahlak kuralları, dünya çapındaki | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
of a whole worldwide religion. | dinlerin oluşumunun temelini teşkil eder. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
But to ancient astronaut theorists, the story | Ancak Antik Astronot Teorisyenlerine göre, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
of Moses may be interpreted as not only a divine, but also an alien, encounter. | Musa'nın hikâyesi sadece ilahi olarak değil, ama aynı zamanda bir uzaylı teması olarak da yorumlanabilir. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
According to the Old Testament, Moses went up on | Eski Ahide göre Musa, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Mount Sinai to meet with quote unquote "God." | Musa Sina dağına, tırnak içinde, "Tanrıyla"buluşmaya gider. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
And I quote, "And they saw the God of Israel, and there was | alıntı yapıyorum; "ve İsrail Tanrısını görürler, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
under his feet, as it were, a paved work of sapphire stone. | sanki ayaklarının altında safirden yapılma taşlardan döşeli patikada durmaktadır. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
And it was like the very heavens in its radiating clarity." | Ve saçtığı berraklıkla sanki cennetin ta kendisine benzemektedir." | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
And my question is, does something like this exist, or | Sorum şu, böyle bir şey gerçekten var mı yoksa | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
was it some sort of a misunderstood metallic ramp? | bu bir tür metalik bir rampanın yanlış yorumlaması mıydı? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
But it gets even better. | Hatta daha da ileri gidiyor. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Moses actually describes Earth seen from outer space. | Musa dünyanın uzaydan görüntüsünü tarif ediyor. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
The quote is, "Thereupon I saw the whole round of the Earth, | Alıntı şöyle; "Orada, yukarıdan dünyanın tüm yuvarlaklığını gördüm. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
at once the depth of the Earth and the vast altitudes of the heavens." | ve de dünyanın derinliğini ve göklerin uçsuz bucaksız yüksekliğini." | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
I mean, here he describes Earth as being round. | Demek istediğim burada dünyanın yuvarlak olduğunu söylüyor. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
At the time, that should've not been known, according to mainstream scientists. | Önde gelen bilim adamlarına göre bu, o zamanlarda daha bilinmesi mümkün olmayan bir şeydi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Is it possible that Moses was inspired by a force | Musa'nın sadece göklerde değil de | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
not only from the heavens but from another world? | başka bir dünyadan da ilham almış olması mümkün mü? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
If so, is it possible that other divine inspirations have | Eğer öyleyse, diğer ilahi ilhamların da | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
also had otherworldly origins? | başka dünya kaynaklı olmaları mümkün mü? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Puccini said that his great opera, Madama | Puccini'nin dediğine göre onun büyük opera eseri | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Butterfly, was from God... that he wrote it down... but it came | Madam Butterfly, Tanrıdan dı... kendisi yazmıştı ama... | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
directly from a divine source. | o doğrudan ilahi bir güçten inmişti. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
William Blake, whose entire opus, his writing and painting, | William Blake'in iddiasıyla, tüm yazıları, resimleri | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
was based on repeated angelic visitations. | tekrarlanan meleksel ziyaretlerden kaynaklanıyordu. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Brahms said that his music came from something beyond himself. | Brahms müziğinin kendisinin ötesinde bir yerlerden geldiğini söylüyordu. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
He was the one who wrote it down, but he had to give credit | Onları yazan kendisiydi ama takdir | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
to something beyond himself. | kendinden öteye aitti. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Could great works of art, music, literature, | Sanatın, müziğin, edebiyatın, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
and religion really have been gifts to humanity from other worlds? | ve dinin büyük eserlerinin, insanlığa diğer dünyalardan bahşedilenler olmaları mümkün mü? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
If so, then why weren't these gifts given directly from | Eğer öyleyse tüm bunlar neden doğrudan doğruya | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
aliens to man, instead of being communicated through human intermediaries? | uzaylılardan insanlara verilmek yerine, aracı insanlar vasıtası ile iletilmişlerdir? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Perhaps an answer... like many alien messages... can be found | Belki de bir cevap... çoğu uzaylı mesajı gibi... | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
in one of the oldest, and holiest, places on Earth. | yeryüzündeki en eski ve en kutsal yerlerden birindedir. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
If, as ancient astronaut theorists believe, | Eğer, Antik Astronot Teorisyenlerinin inandığı üzere, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
extraterrestrial beings have been contacting us throughout | dünya dışı varlıklar bizimle temaslarını | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
the centuries, then what are they trying to tell us? | yüzyıllardır sürdürüyorlarsa, bize söylemek istedikleri nedir? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
It appears, again and again, that here on | Görünen odur ki, tekrar tekrar burada, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Earth we're dealing with something that could be | dünyada karşı karşıya kaldığımız şey, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
called the hidden directorate... a directing force of | gizli bir yönlendirme... zeki varlıkların, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
intelligent beings, who may even be our progenitors... | hatta genlerimizin kaynakları olanların, yönlendirme gücüdür... | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
and have been working with humanity ever since we began | ve insanlıkla, daha bu gezegende | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
evolving on this planet, and will intervene, at key points, | evrimleşmeye başladığımız günden beri ilgileniyorlar ve kritik noktalarda da müdahil olacaklardır. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
to try to nudge our development in a certain direction. | gelişmemizin belirli bir yöne odaklanmasını sağlamak için. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Why were some of our ancestors told to construct | Neden bazı atalarımız bir bina yapmamızı | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
a building... or to build an ark? | ya da bir gemi inşa etmemizi söylemişlerdir? | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
Personally, I think, to ensure mankind's survival. | Şahsen bana göre, insan soyunun sürmesi için. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
There are stories of malevolent gods, of malevolent extraterrestrials. | Kötü kalpli Tanrılara ya da kötü kalpli uzaylılara ilişkin hikâyeler de vardır. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
But, by and large, the stories that we have from ancient | Ancak çoğunlukla, atalarımızın hikâyelerinden öğrendiğimiz kadarıyla, | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
times, the gods were actually very benevolent. | tanrılar çoğu kez iyilikseverlerdi. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
And these extraterrestrials have helped us throughout | Ve bu dünya dışı varlıklar bize binlerce yıldır yardım ederek | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
the millennia to survive to this day. | bugüne kadar hayatta kalmamızı sağladılar. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
One of the oldest and most widespread stories | En eski ve de en yaygın ilahi veya dış dünya kaynaklı | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
of divine or unearthly intervention in human events | insanlık hikâyelerden biri de | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
can be found in the many great flood myths. | bir sürü sel mitolojilerinde bulunur. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
There are flood myths all over the world, not just in the Bible. | Dünyada bir sürü yerde sel mitolojileri vardır, sadece İncil'de değil. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
You can find them all throughout South America. | Bütün güney Amerika boyunca rastlayabilirsiniz. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
You can find them in Native American traditions. | Amerika yerlilerinin geleneklerinde görebilirsiniz. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |
You find them in the Celtic traditions; the legend of the Ragnarok; the deluge. | İskandinav geleneklerinde; Ragnarok efsanesi: Büyük Sel. | Ancient Aliens-1 | 2009 | ![]() |