Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 7594
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
You're coming with me. | Sen de benimle geliyorsun. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Very impressive. | Çok etkileyici. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I didn't take you for the warrior type. | Seni savaşçı tiplerden saymamıştım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You've never made the mistake of crossing me, Roman. | Hiç karşıma çıkma hatasına düşmedin Roman. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I save my vengeance for traitors. | İntikamımı hainlere saklıyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I know you are wondering | Burada ne aradığımı merak ettiğinin farkındayım Jeremy. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'll save you the obtrusiveness | O sorunun sıkıntısından kurtarayım seni. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I have been tracking a very... | Yıllardır çok tehlikeli bir Rus itinin peşindeyim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I believe he is in North America. | Kuzey Amerika'da olduğunu düşünüyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You know everyone in your territory. | Bölgendeki herkesi tanıyorsun. Belki denk gelmişsindir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Sasha Antonov. | Sasha Antonov. Bu adı hiç duymadım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'll go in first. | Ben önden gireyim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Will you join us? | Bize katılır mısın? Hayır, bu sizin aranızda. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Meet him, hear what he has to say. | Onunla görüş, diyeceklerini dinle. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
If I join the party, | Eğer eğlenceye katılırsam, suratına bir şey yapmayacağımın garantisi veremem. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You got the message. | Mesajımı almışsın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It was Katia's idea to use the, uh... | Sitendeki mesaj panosunu kullanmak Katia'nın fikriydi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I thought they'd be here. | Onların da geleceğini sanıyordum. Onlar da gelmek istediler. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
But they understood my, uh... | Ancak sana biraz müddet tanıma niyetimi anlayışla karşıladılar. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Come. Come. Sit. | Gelsene. Gel otur. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Are you hungry? | Aç mısın? Sorun değil. Aç değilim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
My fiancé. | Nişanlım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Does he want to join us? | Bize katılmak ister mi? Olmaz, tedbiri elden bırakmasını istemezsin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You've been through so much. | Çok şeyler yaşamışsındır. Hepimiz yaşadık, değil mi? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
What did you do with the body? | Cesedi ne yaptın? Yaktım ve gömdüm. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
No one will find him. | Onu kimse bulamaz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Thank you for helping me. | Yardımın için teşekkürler. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'm sorry to say it's not the first time | Böyle söylediğim için kusura bakma ama, | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I've made a wolf disappear with my children. | çocuklarımla ilk kez bir kurdu ortadan kaldırmıyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It's how we stayed safe in Dawson. | Dawson'da böyle güvende kaldık. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
How many have you killed? | Kaç tane öldürdün? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I do what is necessary to protect my family. | Ailemi korumak için ne gerekirse yaparım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
What am I getting myself into, here? | Başımı ne tür bir belaya sokuyorum burada? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
There's so much I have to tell you. | Sana anlatmam gereken öyle çok şey var ki. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
So much. About us. | Öyle çok. Bizim hakkımızda. Annen hakkında. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
What our lives have looked like. | Hayatımızın nasıl olduğu... Yaşadığımız yer, neden... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
This is not | Böyle sona ereceğini düşünmüyordun, değil mi Eduardo? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Crushing defeat. | Ezici bir mağlubiyet. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
That is the price for your treachery | Kahpeliğinin ve küstahlığının bedeli işte bu. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Defeat is a series of losses. | Mağlubiyet, seri kayıplar getirir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
The loss of freedom, | Özgürlüğünü kaybedersin, kontrolü kaybedersin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'm in total control, now. | Şimdi bütün kontrol bende. Bütün kararları ben veriyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
How swiftly this blade | Bu pala ne kadar da hızla boğazını kesecek Eduardo... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
How accurate the angle of the cut. | Kesiğin açısı ne kadar da keskin olacak. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Swift, painful... | Hızla, acıyla... Benim için fark etmez. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Death to me is death to my bloodline. | Benim için ölüm, neslim için ölümdür. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Any bloodline you left | Soyundan geride bırakacağın kişi katledilecektir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You did your sons a service by not having them. | Evlat sahibi olmamakla onlara büyük bir iyilik yaptın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
The name Antonov, | Antonov adı, ağır bir bedelle gelir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It affects my children as well, | Çocuklarımı da etkiliyor, bu yüzden saklanarak yaşıyorduk. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
For how long? | Ne kadar zamandır? Benim için, sen doğduğundan beridir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
For Katia, Alexei... | Katia ile Alexei için ise, hayatları boyunca. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I don't want to bring any of that | Bunlardan hiçbirini önüne sürmek istemiyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
That's not why I came. | Gelme sebebim bu değil. Seni görmeye geldim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
To see if it was true. | Doğru mu değil mi görmeye. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And if it was, to try and... | Eğer doğruysa da, kaybolan 30 yılı geri almaya. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Time... | Zaman... Mesele de bu ya. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
The timing, you... | Zamanlama, sen... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You arrive exactly when we're being attacked. | Tam da saldırıya uğradığımızda çıktın geldin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Would I have saved you | Seni öldürmeye gelmiş olsaydım, hayatını kurtarır mıydım? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I want to believe you. | Sana inanmak istiyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
After today, the name Escobado comes to an end. | Bugünden itibaren, Escobado adı son buluyor. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And you, Danvers. | Senin de, Danvers. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Your name will be forever sealed away | Senin adın da ilelebet bir kabirde mühürlenecek. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Even now, you live, but to what end, hm? | Hatta şu an, yaşıyorsun ancak sonun ne olacak? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You built a family, | Bir aile kurdun, ancak hiçbiri gerçek ferdin değil. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
They are not your blood. | Hiçbiri neslin değil. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Pretend all you want, | İstediğin gibi davran, yine de benim gibisin, | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
without a legacy. | geride bir şey bırakmayacaksın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I will die | Senin de, benim kaderimi paylaşacağını bilmenin verdiği tatminle öleceğim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Alone in life. | Hayatta bir başına. Ölünce de unutulan. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You're not going to be completely forgotten, Eduardo. | Sen tamamıyla unutulmayacaksın Eduardo. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'm going to remember your death very fondly. | Vefatını çok derinden hatırlayacağım. Hem de birçok mutlu yıl boyunca. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
But what are memories, | Ancak, dostlarla paylaşılmazsa, anılar ne işe yarar ki? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You once tried to blackmail me | Vaktiyle Rus alfayı öldürmem için bana şantaj yapmıştın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Roman, cut off this snake's head. | Roman, uçur şu yılanın kellesini. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I am not the only snake in your garden, Danvers. | Bahçendeki yegane yılan ben değilim Danvers. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It was so easy to get Bucky to join me. | Bucky'nin bana katılmasını sağlamak hiç zor olmadı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
One by one, your Pack | Teker teker, bütün sürün sana cephe alacak. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You will be my trophy. | Ödülüm olacaksın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Yes, Jeremy. | Evet, Jeremy. Bırak ödülünü alsın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Buy his friendship with my head. | Başımla dostluğunu satın al. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
A Russian pig | Bir Rus domuzu açken ne bulursa yer. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Even his friends. | Hatta dostlarını bile. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Hmm, I will wait for you in hell. | Cehennemde seni bekleyeceğim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
This was yours. | Bu senindi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I've carried this with me | 30 yıldır yanımda taşıyordum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Your mother, you know... | Annen, malum belli bir parfüm kullanıyordu: | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Krasnaya Moskva. | "Krasnaya Moskva". | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
"Red Moscow". Soviet perfume. But... | Yani "Kızıl Moskova". Sovyet parfümü. Ancak... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
On her, it was the scent of home. | Üzerinde, evimizin kokusu vardı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And I think sometimes | Sanırım bazen, patiğinden hala o kokuyu alıyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And Alexei and Katia's mother? | Ya Alexei ile Katia'nın annesi? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
A woman I met 10 years | Onunla, annen öldükten on yıl sonra tanıştım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Katia and Alexei saw their mother | Katia ile Alexei, annelerinin... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
torn apart by a wolf with one red eye. | ...tek gözü kızıl bir kurt tarafından parçalandığını gördüler. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Roman's assassin. | Roman katildir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Roman Navikev? | Roman Navikev mi? Evet. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Why would he have their mother killed? | Annelerini neden öldürsün ki? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
She was innocent. | Anneleri masumdu. Roman benim peşimdeydi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |