Search
English Turkish Sentence Translations Page 3567
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Why did you two want to hook up at the party? | Siz ikiniz neden partide birleşmek istediniz? | American Crime-4 | 2015 | |
| It turned Taylor on to do it kind of public. | Taylor bunu topluluk içinde yapmaya yöneldi. | American Crime-4 | 2015 | |
| Us getting off while everybody else | Herkes bir yerlerdeyken kaybolmamız | American Crime-4 | 2015 | |
| is somewhere getting stupid. | ona çok saçma görünüyordu. | American Crime-4 | 2015 | |
| Kind of... Kind of turned me on, too. | Bu...beni de aynı şeye yöneltti. | American Crime-4 | 2015 | |
| Uh, yeah, but I wasn't drunk. | Evet, ama sarhoş değildim. | American Crime-4 | 2015 | |
| How long were you both alone in the room? | Odada ikiniz ne kadar yalnız kaldınız? | American Crime-4 | 2015 | |
| 15, 20 minutes. | 15, 20 dakika. | American Crime-4 | 2015 | |
| It was consensual? | Bu rızalı mı oldu? | American Crime-4 | 2015 | |
| He was the one coming after me. He was talking me through it. | Arkamdan gelen oydu. Sürekli bunun konuşan oydu. | American Crime-4 | 2015 | |
| You know, "do this to him, do that to him." | Bilirsin, " Bunu ona yap, şunu ona yap." | American Crime-4 | 2015 | |
| And he was conscious the entire encounter? | İlişki esnasında bilinçli miydi? | American Crime-4 | 2015 | |
| He was buzzing, but he knew what was going on. | Vızıldıyordu, ama o ne olup bittiğini biliyordu. | American Crime-4 | 2015 | |
| Did you provide him with alcohol? No. | Ona alkol buldun mu? Hayır. | American Crime-4 | 2015 | |
| Did Kevin give him alcohol? | Kevin ona alkol verdi mi? | American Crime-4 | 2015 | |
| Did you offer him anything to enhance the sex | Kendisini daha iyi hissetmesi için | American Crime-4 | 2015 | |
| to make it feel better? | ona seksi arttıracak bir şey teklif ettin mi? | American Crime-4 | 2015 | |
| I didn't need to. He was into it. | Gerek yoktu.Zaten tamamen içindeydi. | American Crime-4 | 2015 | |
| He was telling me to hold him down, | Bana kendisini bastırmamı, | American Crime-4 | 2015 | |
| telling me to choke him. | nefesini kesmemi söylüyordu. | American Crime-4 | 2015 | |
| And then he wants me to unload. | Sonra benim boşalmamı istiyor, | American Crime-4 | 2015 | |
| Soon as I do, he starts freaking out. | ben bunu yapar yapmaz, çıldırmaya başlıyordu. | American Crime-4 | 2015 | |
| You know, gets all sad and scared like some bitch | Bilirsin, terk edildiği zaman üzgün bazı kaltaklar gibi | American Crime-4 | 2015 | |
| who's sorry he got turned out. | korkuyor ve üzülüyordu. | American Crime-4 | 2015 | |
| I don't need to hear that, so I was out. | Bunu duymak istemedim, bu yüzden dışarı çıktım. | American Crime-4 | 2015 | |
| And then later, right, I hear he was pounding, | Daha sonra, kendini yumrukladığını esrar çektiğini, | American Crime-4 | 2015 | |
| sparking it up, acting stupid. | aptalca hareketler yaptığını duydum. | American Crime-4 | 2015 | |
| I come back, he's pants down, | Döndüğümde pantolunu düşmüş, | American Crime-4 | 2015 | |
| ass up on the floor, puking on himself. | kıçı zeminde, üstüne kusuyordu. | American Crime-4 | 2015 | |
| Everybody else snapchatting his ass. | Herkes kıçının resmini çekiyordu. | American Crime-4 | 2015 | |
| I felt bad for him, so I got him home. | Onun için üzüldüm, onu evine bıraktım. | American Crime-4 | 2015 | |
| After he was incapacitated, you were with him? | Aciz hale düşmesinden sonra onunla mıydın? | American Crime-4 | 2015 | |
| His girl was in the car the whole time. | Kız arkadaşı bütün bu süre boyunca arabadaydı. | American Crime-4 | 2015 | |
| The whole time. | Bütün süre boyunca. | American Crime-4 | 2015 | |
| And then the next day... Like, right the next day... | Ve sonra ertesi gün... ertesi gün... | American Crime-4 | 2015 | |
| He starts texting me like, "Oh, I want to see you. | Bana şöyle mesaj atmaya başladı. " Oh, seni görmek istiyorum. | American Crime-4 | 2015 | |
| I want to talk." | Konuşmak istiyorum." | American Crime-4 | 2015 | |
| I didn't want anything to do with him. | Onunla bir şey yapmak istemedim. | American Crime-4 | 2015 | |
| after I didn't want to give him any more. | o zaman ona nasıl tecavüz ettiğimi haykırmaya başladı. | American Crime-4 | 2015 | |
| So I didn't rape him. I did what he wanted. | Yani, ona tecavüz etmedim. Onun istediğini yaptım. | American Crime-4 | 2015 | |
| I'm sorry I ever went anywhere near him. | Onun yakınında olan bir yere hiç gitmediğim için üzgünüm. | American Crime-4 | 2015 | |
| You don't seem sorry. | Üzgün görünmüyorsun. | American Crime-4 | 2015 | |
| Who was the... Other one? Who was the... First one? | Diğeri...kimdi? İlki...kimdi? | American Crime-4 | 2015 | |
| Mark, when I was, um, in eighth grade. | Mark, ben sekizinci sınıftayken. | American Crime-4 | 2015 | |
| He used to come over. | Sürekli uğrardı. | American Crime-4 | 2015 | |
| How did it... Start? | Nasıl...başladı? | American Crime-4 | 2015 | |
| It just did. | Birden oldu. | American Crime-4 | 2015 | |
| Well, did... He do things to you? | Peki, o...sana bir şey yaptı mı? | American Crime-4 | 2015 | |
| Did... did you do things to him? | Sen...ona bir şey yaptın mı? | American Crime-4 | 2015 | |
| It was both of us. | Her ikimizde. | American Crime-4 | 2015 | |
| He used to sleep over. | Pijama partisine alışık. | American Crime-4 | 2015 | |
| Never did anything in the house. | Asla evde bir şey yapmadı. | American Crime-4 | 2015 | |
| So that makes it all right? | Yani bu durumu düzeltiyor mu? | American Crime-4 | 2015 | |
| As if it wasn't in the house, | Evde olmasa bile, | American Crime-4 | 2015 | |
| then whatever you were doing, it's okay? | yaptıkların her neyse, doğru mu? | American Crime-4 | 2015 | |
| If it was a girl, you wouldn't care. | O bir kız olsaydı, umursamazdın. | American Crime-4 | 2015 | |
| If you can't tell me what you were doing, | Bana ne yaptığını söyleyemezsen, | American Crime-4 | 2015 | |
| don't tell me what I'm feeling. | ne hissettiğimi bana söyleme. | American Crime-4 | 2015 | |
| Eighth grade? No, I would have cared. | Sekizinci sınıf? Hayır, ben umursardım. | American Crime-4 | 2015 | |
| Did Evy know you liked boys? | Evy senin çocuklardan hoşlandığını biliyor muydu? | American Crime-4 | 2015 | |
| The e mails, being rough... | E postalar, çok kabalar... | American Crime-4 | 2015 | |
| Why do you want that? | Neden bunu istiyorsun? | American Crime-4 | 2015 | |
| It's just stuff I think about. | Bu sadece düşündüğüm bir şey. | American Crime-4 | 2015 | |
| Well, did Eric know that? | Eric bunu biliyor muydu? | American Crime-4 | 2015 | |
| Did he know that it's just stuff? | Bunun sadece bir şey olduğunu biliyor muydu? | American Crime-4 | 2015 | |
| I just like going monochromatic better. | Siyah beyaz çekim daha iyi oluyor. | American Crime-4 | 2015 | |
| It... it focuses your eye on the subject, | Gözünü...etrafındaki çevre yerine | American Crime-4 | 2015 | |
| rather than the world around it. | nesneye odaklıyor. | American Crime-4 | 2015 | |
| I mean, these are raw. | Demek istediğim, bunlar işlenmemiş. | American Crime-4 | 2015 | |
| I can... I can put color back in. | Renklendirebilirim. | American Crime-4 | 2015 | |
| No. No, these are stunning. | Hayır. Hayır, bunlar çarpıcı. | American Crime-4 | 2015 | |
| How's Dan coping? | Dan nasıl başa çıkıyor? | American Crime-4 | 2015 | |
| Dan is, um... Dan is... Dan is Dan. | Dan...Dan... Dan Dan' dır. | American Crime-4 | 2015 | |
| You know, he's... | Biliyorsun, o... | American Crime-4 | 2015 | |
| I think he... he trusts that everything's gonna work out. | Sanırım o...herşeyin yoluna gireceğine inanıyor. | American Crime-4 | 2015 | |
| Uh, he doesn't tend to confide in me, | Bana güvendiğini göstermiyor, | American Crime-4 | 2015 | |
| but I can tell he was affected by Eric's suicide attempt. | ama Eric'in intihar girişiminden etkilendiğini söyleyebilirim. | American Crime-4 | 2015 | |
| His boys... they're good kids. They're strong kids. | Onun çocukları... onlar iyi çocuklar. Onlar güçlü çocuklar. | American Crime-4 | 2015 | |
| It's hard for all of them, | Başlarına bela olan bu suçlama, | American Crime-4 | 2015 | |
| I can only imagine the anxiety | İçerde polisle görüşmeye çağrıldıklarında | American Crime-4 | 2015 | |
| If Dan were to have a message for them, | Dan bir mesaj verdiyse, | American Crime-4 | 2015 | |
| I would hope that he would tell them | onlara kalplerinde doğru bildikleri şeyi | American Crime-4 | 2015 | |
| And... and to be guided by all the principles | Ve...onlara öğrettiği tüm ilkelerin | American Crime-4 | 2015 | |
| he's taught them... Unity, fidelity, loyalty. | rehberliğiyle...birlik, doğruluk, bağlılık. | American Crime-4 | 2015 | |
| Those are the values that will get us all through this. | Bunlar bizi tüm bu durumlardan çıkaracak değerler. | American Crime-4 | 2015 | |
| You want me to tell Dan to tell that to his players? | Dan' a bunu oyuncularına söylememi ister misin? | American Crime-4 | 2015 | |
| I just think it would be great | Bunları Dan' dan duymaları | American Crime-4 | 2015 | |
| if they could hear that from Dan. | bence çok mükemmel olur. | American Crime-4 | 2015 | |
| I hope you two are still planning | Bu akşam galaya katılma | American Crime-4 | 2015 | |
| on attending the gala this evening. | planınız umarım hala aynıdır. | American Crime-4 | 2015 | |
| However things... However they work out, | Durumlar... çözümleri nasıl olursa olsun, | American Crime-4 | 2015 | |
| it's important for people to know we are a community. | insanların bizim bir topluluk olduğumuzu bilmeleri önemli. | American Crime-4 | 2015 | |
| I don't know what to do, man. | Ne yapacağımı bilmiyorum, dostum. | American Crime-4 | 2015 | |
| I'm... I'm freaking out. | Çıldırmak...üzereyim. | American Crime-4 | 2015 | |
| And... well, you can't stress it, man. | Çok stres yapma dostum. | American Crime-4 | 2015 | |
| We're a team, man. We're gonna do like a team. | Biz bir takımız, bir takım gibi hareket edeceğiz. | American Crime-4 | 2015 | |
| Police arrest me, I... I could do like six years. | Polis beni tutuklayacak... altı yıl yiyebilirim. | American Crime-4 | 2015 | |
| That's not gonna happen. You know that? | Bu olmayacak. Nerden biliyorsun? | American Crime-4 | 2015 | |
| Look, none of us are gonna say anything to the police. | Bak, hiçbirimiz polise bir şey söylemeyecek. | American Crime-4 | 2015 | |
| So it's not gonna happen, man. | Yani bu olmayacak, dostum. | American Crime-4 | 2015 |