Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 178356
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
1206. Yeah. That's the one. | 1206, değil mi? Evet, o. 1206. Evet, tamam. 1206, değil mi? Evet, o. 1206. Evet, o. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You know that punk's union. Right? | Bu velet sendikadan. Biliyorsunuz, değil mi? Bu sendikacı serseriyi tanıyorsun, değil mi? Bu velet sendikadan. Biliyorsunuz, değil mi? Bu serseri sendikadan biliyor musunuz? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Heard they just made him a shop steward at the UTU. | Birleşmiş Taşımacılık Sendikası'nda işçi temsilcisi yapılmış. UTU'da sendika temsilcisi yaptıklarını duydum. Birleşmiş Taşımacılık Sendikası'nda işçi temsilcisi yapılmış. Taşımacılar Sendikası'nda işçi temsilcisi yapmışlar. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
First year? | İlk yılında mı? Daha ilk yılında mı? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
CLARK: You know how he got hired? His name's Colson. | Nasıl işe alındığını biliyor musunuz? Soyadı Colson. Nasıl yapıldığını biliyor musun? Adı, Colson. Nasıl işe alındığını biliyor musunuz? Soyadı Colson. Valla nasıl işe alındı anla işte. Soyadı Colson. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
His two uncles are running things over at Thornwood | İki amcası Thornwood'daki işleri yürütüyor... İki amcası Thornwood'da işleri çekip çeviriyor, İki amcası Thornwood'daki işleri yürütüyor... İki amcası Thornwood'un oralarda inşaat yapıyor... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
and his brother's lead welder at Deacon. | ...ve kardeşi de Deacon'da baş kaynakçı. ...ve kardeşi de, Deacon'da baş kaynakçı. ...ve kardeşi de Deacon'da baş kaynakçı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
The whole family's from Stanton. | Tüm ailesi Stanton'tan. Tüm ailesi Stanton'dan. Tüm ailesi Stanton'tan. Tüm aile Stantonlı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
That figures. | Belli oluyor. Şimdi anlaşıldı. Belli oluyor. Şimdi anlaşıldı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Here. They're shit canning guys every day. | Her gün bir sürü elemanı sepetliyorlar... Bu insanlar, her gün boktan metal kutularla uğraşsın, Her gün bir sürü elemanı sepetliyorlar... Al işte. Her gün işten adam atıyorlar... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
But you got the right last name and a rookie's pay grade. | ...ama geçerli bir soyadın varsa, asgari ücreti de kabul edersen... ama doğru soyadın olursa, çaylağın ücreti yükselir... ...ama geçerli bir soyadın varsa, asgari ücreti de kabul edersen... ...ama doğru soyadına sahipsen ve çaylak maaşını kabullenirsen... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You got a job. | ...işi kaparsın. ...iş senin. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
BUNNY: What the hell are these guys? | Ne yapıyor bu adamlar? Bunların nesi var böyle? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Dewey. Gilleece. | Dewey. Gilleece. Dewey? Gilleece? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Sorry to break up charm school, | Hoş sohbetinizi böldüğüm için kusura bakmayın ama... Dersinizi böldüğüm için üzgünüm, Hoş sohbetinizi böldüğüm için kusura bakmayın ama... Beş çayınızı böldüğüm için kusura bakmayın... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
but what the hell is that beast still doing on D 16? | ...o canavar neden hala D 16'da? ama, canavar hâlâ D 16'ın üzerinde ne yapıyor? ...o canavar neden hala D 16'da? ...ama o araç D 16'nın üzerinde ne arıyor? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I told you I need that track clear. | O hattın açık olmasını istediğimi söylemiştim size. Size rayı boşaltın demiştim. O hattın açık olmasını istediğimi söylemiştim size. O yolu açın demiştim size. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Relax. Buddy. We were just about to move it. | Sakin ol dostum. Biz de tam kaldırıyorduk. Sakin ol, dostum. Biz de, tam yapıyorduk onu. Sakin ol dostum. Biz de tam kaldırıyorduk. Sakin ol be oğlum. Biz de tam kaldırmak üzereydik. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Like hell you are. | Tabii tabii, belli oluyor. Evet, ne demezsin! Tabii tabii, belli oluyor. Kaldıracaksınız tabi. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I've got 150 school students coming in on some field trip on D 16. | D 16 hattından, okul gezisine çıkmış 150 öğrenci geliyor. Alan gezisi için, D 16'dan gelen 150 okul öğrencisi var. D 16 hattından, okul gezisine çıkmış 150 öğrenci geliyor. D 16'ya gezi için gelen 150 öğrenci var. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I need that track cleared. | O hat açık olmalı. O rayı temiz istiyorum. O hat açık olmalı. O hattın açık olması gerek. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
D 10's clear. You can set it there. | D 10 boş. Şu şeyi oraya çekin. D 10 temiz. Oraya gönder. D 10 boş. Şu şeyi oraya çekin. D 10 boş. Oraya çekin şunu. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
All right. All right. Settle down. Settle down. | Tamam, tamam. Sakin olun, sakin olun. Tamam. Tamam. Sıraya geçin. Sıraya geçin. Tamam, tamam. Sakin olun, sakin olun. Tamam. Tamam. Ağır olun, ağır olun. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Welcome to the Railroad Safety Campaign. | Demiryolu Güvenlik Şirketi'ne hoş geldiniz. Güvenli Demiryolu Seferi'ne hoşgeldiniz. Demiryolu Güvenlik Şirketi'ne hoş geldiniz. Demiryolu Güvenliği Gezisi'ne hoş geldiniz. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We're a not for profit program | Bizler, kar amacı gütmeyen... Demiryolu güvenliği konusunda, sizin gibi gençleri eğitmek için, Bizler, kar amacı gütmeyen... Biz sizin gibi gençleri demiryolu güvenliği hakkında... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
designed to educate young people like yourselves about railway safety. | ...sizin gibi gençleri demiryolu güvenliğiyle ilgili... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Hey. Settle down. | Hey, uslu durun. Hey. Sıraya geç. Hey, uslu durun. Hey, sakin ol. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Show of hands. | Elleri görelim. Elleri gösterin. Elleri görelim. Parmak kaldırın... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Who's ridden a train before? | Kimler daha önce trene bindi? Kim daha önce trene bindi? Kimler daha önce trene bindi? Kim ilk kez trene biniyor? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Me! Me! | Ben! Ben! Ben! Ben. Ben. Ben! Ben! Ben! Ben! Ben! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
All right! All aboard! | Pekâlâ! Herkes binsin bakalım! Pekâlâ. Herkes trene! Pekâlâ! Herkes binsin bakalım! Tamam! Herkes binsin. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
So what's our day? | Ee bugünkü görevimiz nedir? Pekâlâ, ne var bugün? Ee bugünkü görevimiz nedir? Program ne? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
They got us going on light power. | Düşük güçte gitmemiz yazılmış. Hafifçe yükleniyorlar bize. Düşük güçte gitmemiz yazılmış. Düşük güçte gitmemizi istiyorlar. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We're supposed to pick up 25 cars just past Stanton | Stanton'ın hemen dışından 25 vagon alacağız. Sadece Stanton'u geçmek için 25 vagon almamız gerekli, Stanton'ın hemen dışından 25 vagon alacağız. Stanton'a kadar 25 vagon toplamamız gerek. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
then it's pretty much a straight shot through Wilkins. | Sonrasında da Wilkins'e kadar dümdüz bir hat var. ...sonra doğruca Wilkins'e doğru gidiş. Sonrasında da Wilkins'e kadar dümdüz bir hat var. Wilkins'e kadar pek bir şey yok. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Any slow orders? | Hız limiti var mı? Geri kalmış iş var mı? Hız limiti var mı? Hız tahdidi var mı? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
No. You sure? | Hayır. Emin misin? Yok. Emin misin? Hayır. Emin misin? Hayır. Emin misin? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
They'd be highlighted in red. | Kırmızıyla belirtilmiş olmalı. Kırmızı ile işaretlenmiş olurlar. Kırmızıyla belirtilmiş olmalı. Trafik kırmızı olarak belirlenmiş. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
No. No slow orders. | Hayır. Hız limiti yok. Geri kalmış iş yok. Hayır. Hız limiti yok. Hayır. Hız tahdidi yok. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
BUNNY ON RADIO: Dewey, what the hell is taking you so long? | Dewey, neden bu kadar uzun sürüyor bu iş? Dewey, neden bu kadar uzun sürdü? Dewey, neden bu kadar uzun sürüyor bu iş? Dewey, ne diye bu kadar oyalanıyorsun? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
It's a 39 car consist. Bunny. | 39 vagon var Bunny. 39 vagondan oluşuyor. Bunny. 39 vagon var Bunny. 39 vagondan oluşuyor, Bunny! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
The thing's half a mile long. For Christ's sake. | Tanrı aşkına, bu şey yarım mil uzunluğunda. Tanrı aşkına, bu şey, yarım mil uzunluğunda. Tanrı aşkına, bu şey yarım mil uzunluğunda. Bu şey yarım kilometre uzunluğunda yahu! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Gilleece. Channel up. | Gilleece, cevap ver. Gilleece. Tamam. Gilleece, cevap ver. Gilleece, devam bildir. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
GILLEECE: Go for Gilleece. | Ben Gilleece. Haydi bakalım, Gilleece. Ben Gilleece. Gilleece'den devam. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You believe this shit? | Buna inanabiliyor musun? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Hey. Hold up. You forgot to tie the air in from the point. | Hey dur. Hava bağlantısını yapmayı unutmuşsun. Bekle. Havayı bağlamayı unutmuşsun. Hey dur. Hava bağlantısını yapmayı unutmuşsun. Hey, dur bir. Havalı freni yerine bağlamamışsın. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. So? | Ee? Evet. Ne olmuş? Ee? Eee yani? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
So. You don't have any air brakes. | E'si hava frenin yok. Olan şey, hava frenlerin yok. E'si hava frenin yok. Yanisi havalı frenin yok. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You can tie the hoses once we got her parked | Şunu bir yerine çekelim de Bunny söylenmeyi kessin. Bu bebeği park edip, bu sürtükten... Şunu bir yerine çekelim de Bunny söylenmeyi kessin. Park edince hortumları bağlarsın. Bunny de dırdırı keser. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
and Bunny's quit his bitching. | ...ayrıldıktan sonra, hortumları bağlarsın | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I only got one rule. | Sadece bir kural var. Tek bir kuralım var. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
One rule only. | Sadece bir kural. Sadece bir tane. Sadece bir kural. Tek bir kural. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You gonna do something. You do it right. | Bir şeyi yapacaksan, doğru düzgün yap. Bir şey yapacaksan, doğru yapmalısın. Bir şeyi yapacaksan, doğru düzgün yap. Bir şey yapıyorsan doğru yap. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You don't know how to do it. Ask me. All right? | Nasıl yapılacağını bilmiyorsan da bana sor. Tamam mı? Nasıl yapacağını bilmiyorsan; bana sor. Tamam? Nasıl yapılacağını bilmiyorsan da bana sor. Tamam mı? Nasıl yapılacağını bilmiyorsan bana sor. Tamam mı? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Likewise. If you need anything from me. You better speak up | Ayrıca benden istediğin bir şey varsa şimdi söylesen iyi olur. Aynı şekilde, eğer bir şeye ihtiyacın olursa, konuş benimle. Ayrıca benden istediğin bir şey varsa şimdi söylesen iyi olur. Aynı şekilde benden bir isteğin varsa, en iyisi hemen söyle... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
'cause you're the conductor. | Çünkü kondüktör sensin. Çünkü kondüktörsün sen. Çünkü kondüktör sensin. ...çünkü kondüktör sensin. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Once we get our freight. It's your train. | Yükü aldığımız andan itibaren tren sana aittir. Nakliye yaparken, bu senin trenindir. Yükü aldığımız andan itibaren tren sana aittir. Gardan çıktı mı, tren senindir. Ben sadece onu süren adamım. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I'm just the guy driving it. | Ben yalnızca makinistim. Ben, sadece onu süren adamım. Ben yalnızca makinistim. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
How long you been out of training? | Ne kadardır çalışmıyorsun? Sahada ne kadar çalıştın? Ne kadardır çalışmıyorsun? Kaç ay işsiz kaldın? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
About four months. | 4 ay kadar oldu. Dört ay. 4 ay kadar oldu. Dört ay. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Four months? Wow. Yeah. | 4 ay mı? Evet. Dört ay? Evet. 4 ay mı? Evet. Dört ay mı? Evet. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Full on yellow vest rookie. | Tam çaylaksın desene. Sarı yelek tam çaylağa göre. Tam çaylaksın desene. Sarı yakalı çaylaklarda kadro dolu demek. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
How long you been railroading? | Sen ne zamandır demiryollarında çalışıyorsun? Ne kadar zamandır tren işindesin? Sen ne zamandır demiryollarında çalışıyorsun? Ne zamandır demiryolu taşımacılığındasın? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Twenty eight years. November 13. 1981. 28 years. | Yirmi sekiz yıldır. 13 Kasım 1981'de başladım. 28 yıl oldu. Yirmi sekiz yıl. 13 Kasım 1981. 28 yıl. Yirmi sekiz yıldır. 13 Kasım 1981'de başladım. 28 yıl oldu. 28 yıl. 13 Kasım 1981. Tam 28 yıl. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
What did you do before that? | Daha önce ne iş yapıyordun? Bundan önce ne yaptın? Daha önce ne iş yapıyordun? Daha önce ne işler yaptın? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Oh. I don't know. A bunch of different jobs. | Bilemiyorum. Bir sürü farklı iş. Oh. Bilmiyorum. Birkaç farklı iş. Bilemiyorum. Bir sürü farklı iş. Bilmem ki, bir sürü başka iş. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Yeah? No railroading? No. | Öyle mi? Demiryollarında hiç çalışmadın mı? Hayır. Öyle mi? Tren işi yok mu? Hayır. Öyle mi? Demiryollarında hiç çalışmadın mı? Hayır. Öyle mi? Demiryolu işi değil yani? Değil. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Just looking to do something different. | Değişik bir şeyler yapmak istedim. Sadece farklı şeyler arıyordum. Değişik bir şeyler yapmak istedim. Farklı bir şeyler yapmak istiyordum. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Something different? (CHUCKLES) | Değişik bir şeyler mi? Farklı şeyler? Değişik bir şeyler mi? Farklı bir şeyler mi? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
What do you mean. Something better? | Nasıl yani, daha iyi bir şeyler mi? Ne demek istiyorsun? Daha iyi şey mi? Nasıl yani, daha iyi bir şeyler mi? Ne demek istiyorsun? Daha iyi bir şeyler mi? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Different. Just different. | Değişik. Evet, değişik. Farklı. Sadece farklı. Değişik. Evet, değişik. Farklı. Farklı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Hey. Dewey. Want to pick it up a little bit. Jagoff? | Hey Dewey. Biraz hızlansan nasıl olur diyorum? Dewey. Biraz daha hızlanmak ister misin? Hey Dewey. Biraz hızlansan nasıl olur diyorum? Hey, Dewey? Şuna biraz daha güç versene gerzek. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I want to have lunch at some point. | Bir ara yemek yemek istiyorum da. Yemek yemeliyim. Bir ara yemek yemek istiyorum da. Bir ara öğle yemeği de yesek diyorum. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. JESSE: Hey. | Evet. Selam. Evet. Evet. Selam. Evet? Selâm. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Your lawyer just called. You got a break. | Az önce avukatın aradı. Sana bir şans doğmuş. Avukatın aradı. Şanslı anındasın. Az önce avukatın aradı. Sana bir şans doğmuş. Az önce avukatın aradı. Sana fırsat çıktı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
The hearing's been moved up to this morning. | Mahkeme bu sabaha alınmış. Duruşma bu sabaha alındı. Mahkeme bu sabaha alınmış. Mahkeme bu sabaha alınmış. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Looks like you'll be going home. | Görünüşe göre eve gidiyorsun. Eve geliş yolun göründü sanırım. Görünüşe göre eve gidiyorsun. Evine dönüyorsun galiba. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Well. That's great. But... | Bu harika ama... Şey. Bu harika. Ama... Bu harika ama... Bu çok güzel ama... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Did you tell him I was working? | Ona çalıştığımı söyledin mi? Sana çalıştığımı söylemedim mi? Ona çalıştığımı söyledin mi? Ona çalıştığımı söyledin mi? Gelemem. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I can't come in. | Gelemem yani. Gelemem. Gelemem yani. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Yeah. Yeah. Yeah. He said no problem. Man. | Evet, evet söyledim. Sorun olmadığını söyledi. Evet, evet. Bir problem olmadığını söyledi, dostum. Evet, evet söyledim. Sorun olmadığını söyledi. Evet, evet, evet. Sorun olmaz dedi. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
It's looking good. All right. | Her şey yolunda gibi. Pekâlâ. Bu iyi bir şey. Pekâlâ. Her şey yolunda gibi. Pekâlâ. İyi görünüyormuş. Tamam. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Call him in an hour or two. See where it's at. | Bir iki saat içinde tekrar arayıp, nasıl gidiyormuş öğren. Bir iki saat içinde ara onu. Nerede olduğuna bak. Bir iki saat içinde tekrar arayıp, nasıl gidiyormuş öğren. Bir iki saat içinde ara. Bak bakalım ne olmuş. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
I will. And then give me a call. | Ararım. Sonra da bana haber ver. Arayacağım. Ve o zaman beni ara. Ararım. Sonra da bana haber ver. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
We ready to pull out or what? | Yola çıkmaya hazır mıyız? Hareket etmeye hazır mıyız, değil miyiz? Yola çıkmaya hazır mıyız? Kalkışa hazır değil miyiz yoksa? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
All right. | Tamam. Pekâlâ. Tamam. Peki. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Train's leaving. | Tren yola çıkıyor. Tren ayrılıyor. Tren yola çıkıyor. Tren kalkıyor. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
What's our fuel gauge reading? | Yakıt göstergesi ne diyor? Yakıt göstergemizin durumu ne? Yakıt göstergesi ne diyor? Yakıt göstergesi verileri ne âlemde? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Fuel gauge. 2.900. | Yakıt göstergesi. 2.900. Yakıt göstergesi. 2.900. Yakıt göstergesi. 2.900. Yakıt deposu? 2,900. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
2.900! | 2.900! 2,900! | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Angle cock's closed. Hand brake's knocked off. | Durma supabı kapalı. El freni serbest. Durma supabı kapalı. El freni devre dışı. Durma supabı kapalı. El freni serbest. Fren ventili kapalı. El frenleri devre dışı. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Good. Good. Good. | Güzel. Güzel. Güzel, güzel, güzel. Güzel. Güzel. Güzel, güzel, güzel. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Got all the updated division notices and bulletin orders. | Bölümün tüm güncel bildirimlerini ve talimat bültenlerini aldım. Tüm bölüm notları ve sipariş emirleri güncellenmiş. Bölümün tüm güncel bildirimlerini ve talimat bültenlerini aldım. Tüm güncel bildirgeleri ve yürürlükteki yönergeleri aldım. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
The POS releases are in. | Güzergâhımız alındı. POS bültenleri tamam. Güzergâhımız alındı. Yol haritası, zaman akışı alındı. Gitmeye hazırız. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Filled out our time slips. We're good to go. | Zaman çizelgesi belirlendi. Gidebiliriz. Zaman fişlerimiz dolduruldu. Gitmeye hazırız. Zaman çizelgesi belirlendi. Gidebiliriz. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Good. All right. | Güzel, pekâlâ. Güzel. Pekâlâ. Güzel, pekâlâ. İyi. Peki. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You're at 29 cars. You got 10 to go. You're good. | 29. vagondasın. 10 tane kaldı. İyi gidiyorsun. 29 vagon geçti. 10 vagonun daha kaldı. İyisin. 29. vagondasın. 10 tane kaldı. İyi gidiyorsun. 29 vagonun var. 10 tane kaldı. İyi gidiyorsun. | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Dewey, you got 29. Ten more makes... | Dewey, 29. vagondasın. 10 sonra... Dewey, 29 vagon geçirdin. 10 tane daha... Dewey, 29. vagondasın. 10 sonra... Dewey 29 var. 10 tane daha... | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
You taking PB 9 over to D 10? | PB 9'u da D 10'a getiriyor musun? PB 9'u, D 10'a geçirdin mi? PB 9'u da D 10'a getiriyor musun? PB 9'u D 10'a getirdin mi? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |
Dewey. | Dewey. Dewey? | Unstoppable-1 | 2010 | ![]() |