Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 2820
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
The thing that makes us different from animals is.. | Bizi hayvanlardan farklı kılan şey... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
we master how to fall down the right way at the 8th time. | ...sekizinci kez düşmemek için çalışmalıyız. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Don't let this discourage you. This is only the first fall. | Cesaretinin kırılmasına izin verme. Bu daha ilk düşüşün. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Yes. I'll send it to you. | Evet, yollayacağım. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Sold 7,000 pyeong. | 7.000 parça satıldı. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Director! We sold 3,000 pyeong. | Yöneticim 3000 parça sattık. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
We did 6,000 pyeong. | 6000 parça sattık. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
The price was 60%. | Hem de fiyatı % 60 zamlı olarak. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
By myself, 10,000 pyeong! | Tek başıma, 10.000 parça sattım! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
20,000 pyeong! We sold 20,000 pyeong. | 20.000 parça! 20.000 parça sattık. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Everyone, you've worked hard. | Herkes, çok çalıştı. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Director. We've worked hard, so do we just separate like this? | Yöneticim bu kadar çok çalışmışken böyle mi ayrılacağız? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Excuse me. . . What about the vice president? | Pardon... Başkan yardımcısı ne olacak? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
They invited you to the restaurant across from the company. | Şirketin karşısındaki restoranda yemeğe gidiyoruz. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Please tell them for me that I can't go. | Lütfen onlara gidemeyeceğimi söyle. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
[Letter of Resignation] | İstifa Dilekçesi | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I'm really disappointed with this company. | Ağda yapmış mıydın? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Director Hwang's resignation letter... | Yönetici Hwang'ın istifası... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
What do you mean she's quitting because of those rumors? That doesn't make any sense! | Söylentiler yüzünden bırakmıyor mu? Yani sence bu mantıklı mı? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Do you think Director Hwang wanted to make this choice? | Bu kararın Yönetici Hwang için kolay olduğunu mu düşünüyorsun? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
She wanted to save you, at least! | En azından, seni korumak istedi! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
How do you know what will happen to me tomorrow? | Yarın başımıza neler gelebileceğini bilemeyiz? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Why aren't you coming? | Neden gelmiyorsun? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I wanted to do so many things for you before I go... But I couldn't do them all. | Gitmeden önce senin için çok şey yapmak isterdim. Ama bütün yapabildiğim bu. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I saw the shoes. | Ayakkabıları gördüm. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
You know how big of a compliment it is if I'm doing this, right? | Biliyorsun eğer beğendiğimi söylüyorsam bu iltifat değil gerçektir. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Go... | Git... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
And try your best. Hmm? | Ve en iyisini yap. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I'm not going. America, or heaven, I'm not going! | Gitmiyorum. Amerika ya da cennet. İkisine de gitmiyorum! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Really... you! | Gerçekten... sen! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
At first, I decided to go to America because I was mad. | İlk başta, sana kızgın olduğum için Amerika'ya gitmeye karar verdim. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Then it was because of you and Ankle. | Sonraları ise sen ve Ayak Bileği için. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Because I made a promise to become a proud father for Ankle. | Ayak Bileği için gurur duyacağı bir baba olacağıma söz verdim. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
But I never wanted to go in the first place. | Ama asla önceki gibi gitmek istemedim. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Even now, I don't. | Şimdi bile, istemiyorum. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
You have the talent. | Yeteneklisin. Kendin götürmelisin. Neden? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Succeeding as a good designer isn't the only thing that makes me a proud father. | Gurur duyulacak bir baba olmamın tek yolu iyi bir tasarımcı olmam değil. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Seeing our Ankle being born to the world for the first time... | ...önemli olan tek şey Ayak Bileği'mizin doğuşun görmek. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
And what her first cry might sound like is more of a curiosity for me. | Onun ilk ağlayışını görmeyi daha çok merak ediyorum. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Knowing which foot she will first use to walk, | İlk adımlarına şahit olmayı... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Knowing what kind of face she'll make | ...gördüğü ilk yüz olmayı... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
When she gets her first haircut. | ...saçlarını ilk kestirişini... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Knowing whether her first word will be "mommy" or "daddy". | ...önce anne mi yoksa baba mı diyeceğini beklemeyi... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I want to see that more. | Hepsini görmek istiyorum. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
That's only a one time thing. Something that doesn't come back once you miss it. | Bu sadece bir kere olacak bir şey. Bazı şeyler gidince geri gelmez. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
These kinds of opportunities don't come often as well. | Bazı fırsatlarda insanın ayağına her zaman gelmez. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
If you miss this, it's hard to find it ever again. | İstesen de bir daha bu fırsatı yakalayamazsın. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Then what about you? | Ne olacak peki? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Then why are you trying to give up those for me?! | Benim için neden onlardan vazgeçmeyi düşünüyorsun?! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
It's not because of you. | Senin yüzünden değil. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
It was a bad situation, and I couldn't do anything about it. | Böyle bir kötü durumda hiçbir şey yapmadan duramazdım. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Did you ever break through because it was a good situation? | O zaman doğurmak iyi seçenek miydi? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Why are you acting like another person? | Neden başka biri gibi davranıyorsun? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Hwang Ji An, who charges straight ahead. | Hwang Ji An'ı kimse doğru yolundan döndüremez. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I love Hwang Ji An herself! | Hwang Ji An'ın kendisine aşığım! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I'm always... | Daima... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Going to be beside you. | ...senin yanında olacağım. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
So don't try to send me away. | Yani beni göndermeye kalkma. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Come. . .to the lobby now! Ah, why? | Çabuk...Çabuk lobiye gelin! Neden? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
That is so old fashioned. What's wrong with it? Look over there. | Ne yaptığını sanıyorsun? Bunda yanlış olan ne? Şuraya bak. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Father! Father! | Baba! Baba! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
There! What? | Orada! Ne oldu? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
With this, the news has probably spread. So, shall we go to work now? | Haber şirkette çoktan yayılmıştır. Artık işimizin başına dönebilir miyiz? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
It's called, "Let's take birth control pills. One mistake can change your life". | Aşkım, çocuğum... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Then, what about you? | Ne olacak peki? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Like how Hwang Ji An is first for me, | Benim için en önemli şey Hwang Ji An... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
It's not because of you | Senin yüzünden değil. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
there just wasn't another way. | Yalnızca başka bir yol yok. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Why are you acting like a different person? | Neden başka biri gibi davranıyorsun? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I'll always stay by your side. 1 | Daima... senin yanında olacağım. 1 | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
So, don't try to send me away. | Yani, beni kendinden uzaklaştırmaya çalışma. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
~Final Episode~ | ~BÖLÜM 16 FİNAL~ | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Why are you back early? | Neden bu kadar erken geldin? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I thought you were going to sleep over. | Orada kalacağını sanıyordum. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
My father that I love | Sevgili babacığım. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Yeah, son. | Evet, oğlum. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Uh that's not it... | Şey, onu demek istemedim... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
You... What did you... What trouble again did you... | Sen...Ne yaptın yine? Başını nasıl bir belaya soktun? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Don't pay attention to it, that's how they usually play. | Buna aldırmayın lütfen. Bu çok sık oynadıkları bir oyun. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Oh that is... Today is the last day. So they are fierce. | Bu şey... Bugün son gün. Bugün çok vahşiler gerçekten! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
What? What the heck did you say you crazy bastard? | Ne? Seni çıldırmış velet! Ne dedin bakayım? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Because of us she is planning to submit the resignation letter. To her, the company is just like her child. | Bizim yüzümüzden, istifa etti. Şirket onun için çocuğu gibi. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
To be honest, you don't want to be separated from me. | Dürüst olmak gerekirse, sen de benden ayrılmak istemiyorsun. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
and also not being able to see Ankle's mother. | Emin değilim. Bilmiyorum. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
The same way you hate to separate from me | Bu, babamın benden ayrı kalmaktan nefret etmesiyle aynı şey. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Do whatever you want. | Ne istiyorsan onu yap... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
My first project. It is a pair of shoes that gave me dream. | İlk projem. Hayal kurmamı sağlayan ilk ayakkabı. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
To the company lobby. | Şirketin lobisindeyim. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
You came. | Geldin mi? | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
The sky. | Gökyüzüne. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
15 years... | Tam 15 yıl... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
The water well would get very deep. | Su kuyusu çok derin olur. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I guess I was stuck in there for so long. So... | Sanırım, orada çok uzun süre sıkışıp kaldım. Yani... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Excuse me... This... | Affedersin... Bu... | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I gave it to you. Keep it. | Onu sana verdim. Sakla lütfen. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Let's not get scared. | Korkmayalım. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
Okay. Let's find a resolution together. | Tamam. Beraber bir çözüm bulalım. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
That is same for me too. I have no intention of getting consent to the marriage in such way. | Bu benim için de geçerli. Bu yolla, evlilik için rızanı almaya hiç niyetim yok. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
I can't see! | Göremiyorum! | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |
When we stand here, doesn't it feel like we're in a celebrity photo line? | Böyle durunca kırmızı halıda yürüyen ünlüler gibi görünüyoruz. | Aidu Aidu-1 | 2012 | ![]() |