Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 378
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Dad, what's going on? | Baba, neler oluyor? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
An unprecedented international endeavor is underway. | Evet, efendim. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
We need to focus on this timeline. That's what we need to do. | Yapmamız gereken şey, programa odaklanmak. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...how to retain some semblance of government after it falls apart. | ...sonrasında kısmen de olsa devletin ayakta kalmasını sağlamak. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Until then, we don't have time for anything... | O vakte kadar bu görevler dışında hiçbir şeye zaman ayıramayız. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Cute girl, huh? | Hoş kız, değil mi? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Going to this really special place that I know. | Bildiğim gerçekten çok özel bir yere. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Grumpy Grumperson. Daddy, look at this. | Mızmız mızmızcan. Baba, şuna bak. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
That wasn't here before. | Daha önce yoktu bu. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
What do we do? | Ne yapacağız şimdi? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Go get your hat. | Şapkanı alalım. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Don't you see the signs? | Tabelaları görmüyor musun? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I know, the whole damn thing's gone. | Biliyorum, göl ortadan kaybolmuş. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Come on, let's check it out. Grwat. | Şuna bir bakalım. Harika. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Subjects have now entered hot zone. | Şahıslar yasak bölgeye giriş yaptı. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
We need you to come with us. Right. Right. | Siz ve aileniz bizimle gelmelisiniz. Tamam. Tamam. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
This is wild. | Bu inanılmaz. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
This is really wild. | Gerçekten inanılmaz. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Nonetheless, we're ticking off an increase of almost 0.5 percent. | Neredeyse yüzde 0.5'lik bir artış kaydediyoruz. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Dr. Helmsley. We've arrested a group of tourists in the hot zone. | Doktor Helmsley, yasak bölgede bir grup turisti tutukladık. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Look, let's get Satnam on the communications link. | Hemen iletişim bağlantısından Satnam'a ulaşalım. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
We'll try and cross reference the data. | Verileri bir an önce karşılaştıralım. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Do you usually go digging with machine guns? | Genelde makineli tüfekle mi kazı yaparsınız? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
You're not by any chance the Jackson Curtis... | Evet. Ayrıldığımızdan bu yana değişmiş olabilir misin? Elveda Atlantis kitabını yazan Jackson Curtis... | 2012-1 | 2009 | ![]() |
You know, your father is a very talented man. | Babanız çok yetenekli bir insan. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
My dad gave it to me. | Babam verdi. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
You believe those people would behave so selflessly... | Yeterince seviyorum. Hayatlarının tehlikede olduğunu bilen o insanlar... | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...knowing that their own lives were at stake? | ...gerçekten hiç bencilce davranmaz mıydı sizce? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I hope so. | Dilerim öyledir. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Major, could you escort these good people to the campgrounds? | Binbaşı, bu iyi insanlara kamp bölgesine kadar... | 2012-1 | 2009 | ![]() |
This is yours. | Bu sizin. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Looks like that boy of yours is gonna be smarter than any of us. | Sanırım oğlun hepimizden zeki olacak. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
It's so hot here, we've had to seal off the mine. | Burası o kadar sıcak ki, madeni kapatmak zorunda kaldık. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Double checked the numbers? Triple checked, my friend. | Değerleri k ontrol ettiniz mi? 3 kez hem de, dostum. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...but we're not. | Ama hayır. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I thought we'd have more time. | Daha çok vaktimiz var sanıyordum. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Okay. | Pekala. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I want you to pack up your family. | Ailenin eşyalarını topla. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I'm gonna arrange an airlift for you from Delhi. | Seni Delhi'den almaları için bir uçak ayarlayacağım. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Thank you, my friend. | Teşekkür ederim, dostum. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Those helicopters were so cool. Wait. Wait. Wait. | Helikopterler de müthişti. Durun! Durun! Durun! | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, unstable. | Evet, dengesiz. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
That's funny. | Çok komik. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...in hot zones across the globe. | ...inanılmaz bir hızla artıyor. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I'm afraid there's no longer any doubt, sir. | Ne yazık ki artık şüphe falan yok efendim. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
We have to save what we can. And we have to move now! | Kurtarabileceklerimizi kurtarmalıyız. Ve hemen harekete geçmeliyiz. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
There's mosquitoes in here. Did anybody spray the tent? | İçeride sivrisinekler var. Çadıra sprey sıkan oldu mu? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I'm gonna get that spray tomorrow. | Yarın böcek spreyi getiririm sana. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
What, Lil'bee? I'm not, I'm not. I'm just... I'm doing something else. | Ne var Lil'bee? Yok çalışmıyorum. Başka şey yapıyorum. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
A cell phone is something we gotta talk about, you know, as a family. | Cep telefonu konusunu konuşmamız gerek. Ailecek yani. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
What family? | Hangi aile? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
That hurts my feelings when you say stuff like that. | Yanımızda kalacağını söylemiştin. Kemerleri takalım. Hadi. Böyle şeyler dediğinde duygularımı incitiyorsun. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
We have a listener calling in. | Bir dinleyicimiz arıyor. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
No way. | Olamaz. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
This is Charlie Frost reporting live from Yellowstone National Park... | Ben Charlie Frost, yakın tarihte dünya üzerindeki... | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I only got a minute. | Sadece bir dakikam var. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Hey. Pickle? | Turşu? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
No. I was listening to the broadcast and I was wondering... | Programını dinliyordum da, merak ettim. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
The Judgment Day, the end of the world, my friend. | Mahşer günü, yani dünyanın sonu, dostum. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Christians called it the rapture, but the Mayans knew about it... | Hıristiyanlar buna diriliş günü dedi. Mayalar bunu çok önceden biliyordu. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...the Bible, kind of... | İncil, kısmen. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Yeah. So look, I gotta eat. | Hadi! Hadi Jackson. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...in the year 2012, a cataclysmic event will unfold... | ... 201 2 yılında güneş sistemindeki gezegenler... | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Oh, not again. | Yine mi ya? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
You lure them in with humor. Then you make them think. | İnsanları mizahla çekersin. Sonra düşünmelerini sağlarsın. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Those little bastards are called neutrinos. | Bu küçük pisliklerin adı nötrino. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...that the core of the Earth will melt. That's the inside part of the orange... | ... dünyanın çekirdeği eriyecek. Bu da portakalın iç tarafı. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
The forces of Mother Nature will be so devastating... | Tabiat ananın güçleri o kadar yıkıcı olacak ki... | 2012-1 | 2009 | ![]() |
You'd have to keep a thing like this under wraps. | Böyle bir şeyi elbette saklamanız gerekirdi. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
First, the stock market would go. | Önce borsa dibe vururdu. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
The dollar, boom! | Dolar güm! | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...some poor little sucker tries. | ...sersem ahmağın teki deniyor. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Well, like these guys, boom, boom! | Aynen bu adamlar gibi. Güm! Güm! | 2012-1 | 2009 | ![]() |
He ran the Atlantis shuttle program. Why, did you know him? | Atlantis mekik programını yürütüyordu. Onu nereden tanıyordun? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Well, that must have been before his "accident. " | Bu, kazadan önce olmuş olmalı. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...and he had it all figured out. | Ve olayı çözmüştü. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Everything the government was doing, where and why... | Hükümetin yapmakta olduğu herşeyi, yerini, nedenini... | 2012-1 | 2009 | ![]() |
A map for what, Charlie? What's the map for? | Ne haritası, Charlie? Harita neyi gösteriyor? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
They're building spaceships, man. | Uzay gemileri yapıyorlar, dostum. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
But do you got a traveler for the road? This is my last... | Yanıma yolluk içecek bir şey verebilir misin? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Get them out of Yellowstone. | Onları hemen Yellowstone'dan götür. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Honey, women pay me thousands of dollars to handle their boobs. | Tatlım, kadınlar memelerine dokunmam için bana para saçıyor. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
You always act strange after he shows up. | O ortaya çıktığında hep tuhaf davranıyorsun. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Oh, come on, Kate. | Yapma, Kate. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
You gave up med school so you could have Noah. | Noah'yı doğurmak için tıptan ayrıldın. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
You practically raised him and Lilly by yourself... | Babanız için baş sağlığı dilemek isterim. Sonra onu ve Lilly'yi tek başına büyüttün. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...while he sat writing that junk. | O da zırvaları için bilgisayarın başına yapışmıştı. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Kate. Don't let go. | Kate, sakın bırakma. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Do you have anything for mosquito bites? | Sivrisinek sokması için bir şey var mı? | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I had to make a stop at the grocery store. | O arada bakkala uğramam gerekti. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...but fortunately, there were no fatalities or injuries reported. | Neyse ki ölü ya da yaralı bildirilmedi. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Hello? Oh, hi, Mom. | Alo? Merhaba anne. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
The good news, consensus is that four of the arks will be operational in time. | İyi haber, dört gemi vaktinde harekete hazır olacak. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
To me, sir, that's nothing short of a miracle. | Bence bu hafiften bir mucize sayılabilir. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...is increasing at a rapid rate, much faster than anticipated. | ...sıcaklığı büyük bir hızla artıyor. Tahmin ettiğimizden de hızlı. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
The magnetic fields have decreased by more than 80 percent... | Manyetik alan, son 48 saatte... | 2012-1 | 2009 | ![]() |
I'm afraid the longer we wait, the more luck plays its part. | Sizi dinlemeliydim, Dr. Silberman. | 2012-1 | 2009 | ![]() |
...the undefeated number one ranked heavyweight challenger: | ...dünyanın bir numaralı ağır sıklet unvanına göz diken: | 2012-1 | 2009 | ![]() |
Yuri! Zultan! | Yuri! Zultan! | 2012-1 | 2009 | ![]() |
He needs to concentrate now, Mr. Karpov. | Şimdi konsantre olması lazım, Bay Karpov. | 2012-1 | 2009 | ![]() |