Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 7593
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
It doesn't mean what he says is true. | Söylediklerinin doğru olduğunu göstermez. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You're still who you are. | Sen hala neysen osun. Hala burada benimlesin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
But it's... It's my history. | Ama bu... Bu benim geçmişim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I need to know it. I want to understand it. | Öğrenmem lazım. Anlamak istiyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
A long lost father. | Uzun zamandır kayıp bir baba. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
A whole family you knew nothing about. | Hakkında hiçbir şey bilmediğin bir aile. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Do you want it to be true? | Doğru çıkmasını ister misin? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I understand what you're feeling. | Neler hissettiğini anlıyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I can see it, | Sen kendin kabul etmesen de, görebiliyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
What am I feeling? | Neler hissediyor muşum? Ümit. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Sure does smell good in here. | Burası kesinlikle enfes kokuyor. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Clay's bringing up blankets from storage. | Clay depodan battaniye getiriyor. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You're staying the night. | Geceleyin kalıyorsun. Evet. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Front room is secure, but... | Ön oda emniyete alındı, ancak... Girilebilecek bir sürü yer var. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
We can handle it. | Halledebiliriz. Daha önce de yaptık. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
So I've heard. | Öyle duymuştum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Not something you really want to keep doing, though. | Aslında tekrar tekrar yapmak istenilecek bir şey değil yine de. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Defending the fort. | Kaleyi savunuyoruz. İçinde yaşadığımız dünya böyle. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And that's a shame, miss. | Ne yazık, küçük hanım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Must be hardest on you. | En zor sana geliyor olmalı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
How's that? | Nedenmiş? Kadınsın falan ya. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You're like a desert flower, you are. | Tıpkı bir çöl çiçeği gibisin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
A little thing of beauty in a dry... | Kuru ve çatlak bir toprakta açmış küçük bir güzellik. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
cracked landscape. | ...herifi kuşatalım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Bucky, is it? | İsmin Bucky'ydi, değil mi? Şiirlerini kayda geçirmelisin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Go stand by the front door, keep your eyes pointed | Ön kapıda dikil, gözlerini de gelebilecek olanlara... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
at what might be coming, huh? | ...iyice aç, olur mu? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'll do that. | Olmuş bil. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You take care, miss. | Kendine iyi bak, küçük hanım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
This world we live in | İçinde yaşadığımız bu dünya küçük güzel şeylere çok zor gelir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
What the hell is all this? | Bunlar da ne be? Kalpazanlık malzemeleri. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
This is Bucky Durst's stuff. | Bucky Durst'ün malzemeleri bunlar. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Isn't he one of us? | Bizden biri değil miydi? Stonehaven'daki yeni üyelerden biri. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Call Clay. We have to get back. | Clay'i ara. Geri dönmeliyiz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You don't strike me as a fan of Strauss. | Bende hiç Strauss hayranı izlenimi bırakmamıştın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You don't think I can appreciate culture? | Sanattan hoşlanabileceğimi düşünmüyor musun yoksa? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'm surprised you left it playing at the tannery. | Tabakhanede çalar durumda bırakmana şaşırdım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I hate this. | Bundan nefret ediyorum. Biliyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Me too, darlin'. | Ben de hayatım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Someone's here. | Biri geldi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Roman. | Roman. Ne işin var burada? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
On your territory, I must visit Jeremy first | İşlerime başlamadan önce, bölgenizde Jeremy'yi bir ziyaret etsem dedim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Every time I visit this house, | Bu eve her uğradığımda, boğazınıza kadar kana batmış oluyorsunuz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Doesn't quite answer my question. | Pek sorumun cevabı olmadı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It is important to maintain protocol, | Tutanak tutmak önemlidir, sen ne dersin? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And friendships. | Dostluklar da keza. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
To that end, | Bu maksatla, belki de şu güzel viskinizden alsam? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Who was it this time? | Bu kez kimdi? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'm more interested in why you're here. | Neden burada olduğun daha çok ilgimi çekiyor. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It seems I've landed | Görünen o ki, çok namüsait bir zamanda gelmişim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You seem to have a knack | Tam da düzensiz olduğumuzda... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
for arriving at Stonehaven | ...Stonehaven'a gelme konusunda çok mahir gibisin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
What's our status? | Durumumuz nedir? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Eduardo is captured, he's in the cage. | Eduardo ele geçirildi, kafese kapatıldı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And the others? Bucky? | Ya diğerleri? Bucky? İcaplarına bakıldı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Eduardo Escobado? | Eduardo Escobado mu? O burada mı? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Is this news to you, Roman? | Haberin yok muydu Roman? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Seems Upstate New York is a popular destination | Görünen o ki, New York kırsalı yılın bu zamanında gözde bir yer. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Jeremy, can I speak with you? | Jeremy, görüşebilir miyiz? Elbette. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Excuse me for a moment, yeah? | Biraz müsaade edersin, değil mi? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
This isn't a coincidence, Jeremy. | Bu tesadüf olamaz Jeremy. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Roman shows up just as we catch Eduardo. | Eduardo'yu yakalar yakalamaz Roman ortaya çıkıveriyor. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
The timing didn't escape me. | Zamanlama benim de gözümden kaçmadı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Roman wants that little weasel dead as much as I do. | Roman da en az benim kadar o küçük sansarın ölmesini istiyor. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
There's something else at play, here. | Buradaki oyunda bir şey daha var. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Did Roman say anything to you? | Roman sana bir şey dedi mi? Rus meselesi olduğunu söyledi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You can't trust a word that he says. | Onun dediği tek bir kelimeye bile güvenilmez. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You have to get him out of here. | Onu buradan çıkarmak zorundasın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Not until I know why he's here. | Neden burada olduğunu öğrenene kadar değil. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Unless there's some specific concern | Ta ki bilmem gereken özel bir kaygı... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
that I should know about? | ...var mı anlayana kadar... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Hm? I'm just... | Ben sadece... Saldırıya uğramaktan bıktım, tamam mı? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'm tired of being coiled all the time. | Hep etrafımızın sarılmasından da bıktım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Not knowing what's coming around the next corner. | Karşımıza ne çıkacağını bilmemekten. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
This is the course I've chosen, | Seçtiğim istikamet böyle, buna sımsıkı sarılacağız. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
No matter how difficult. | Ne kadar zor olursa olsun. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Now, this Pack will be strong | Artık, bu sürü güçlü olacak... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
but I'm not going to make | ...ancak şu an, gereksiz düşmanlar edinmeyeceğim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
This is how we will restore order. | Düzeni işte böyle yeniden kuracağız. Bırak Roman'la ben ilgileneyim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
He's just stopping by? | Öylesine mi uğrayıvermiş? Buna inanacağımızı mı sanıyor? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I only trust Roman to be cunning. | Ben sadece Roman'ın kurnazlık yaptığını düşünüyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
If he was in league with Eduardo, | Eğer Eduardo'yla işbirliği yapmış olsaydı, buradan olabildiğince uzaklarda olurdu. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Okay. So now what? | Peki ya şimdi? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
We take Roman at face value | Roman'ın doğru söylediğini kabul edip, ona misafirperverliğimizi gösterelim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Make him comfortable. | Onu rahat ettir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
There's something missing. | Eksik bir şey var. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I get the sense we don't have all the information yet. | Henüz tüm bilgiyi elde edemediğimizi hissediyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
So we wait. And we watch. | Öyleyse bekleyip görelim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Sasha wants to meet with me. | Sasha benimle görüşmek istiyor. İnternet siteme mesaj bırakmış. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Are you going to go? | Gidecek misin? Tehdit sona erdi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
We're safe now. | Artık güvendeyiz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And now with Roman here, | Şimdi bir de Roman çıkıp gelince, | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
there's that many more questions about Sasha Antonov. | Sasha Antonov hakkında birçok soru daha oluştu. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Two Russians in one day. | Bir günde iki Rus. Arada bir bağlantı olmalı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Why don't you tell Jeremy about this? | Neden Jeremy'ye bundan bahsetmiyorsun? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
He's got enough on his plate. | Zaten işi başından aşkın. Bunu önce ben çözmek istiyorum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Bring him the solution, not the problem. | Ona sorun değil, çözüm götüreceğim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You want to make sure he's really your father | Onu alfana teslim etmeden önce... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
before you give him up to your Alpha. | ...gerçek baban olduğundan emin olmak istiyorsun. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You have to be very careful. | Çok dikkatli olmalısın. Olurum. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |