Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 7800
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
It looks very much like one that used to reside | Kocamın Londra'daki oturma odasında bulunan saate çok benziyor. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Identical, in fact. | Aynısı hatta. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I don't remember gifting it to you. | Sana hediye edildiğini hatırlamıyorum. Ben ayrıldığımda oradaydı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
So I ask again, | Tekrar soruyorum o saati nasıl ele geçirdin? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
It was a gift. | Bir hediyeydi. Kimden? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
From Alfred Hamilton. | Alfred Hamilton'dan. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The earl was no friend of yours, | Kont senin dostun değildi. Yine de kendi evinden sana hediye veriyor. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Why would he do that? | Bunu neden yapsın? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
All these years it never sat right with me | Bunca yıldır Alfred'in Donanma'yı nasıl James'e karşı getirdiğini anlayamamıştım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
He was far too admired by his superiors | Kariyeri kulaktan dolma bilgilerle mahvolsa bile... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Alfred would have known that. | Alfred bunu biliyordu. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
He wouldn't have gone to them | Onlara şüphe çekmeden gidip de bunu yapmalarını isteyemezdi. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
He would have needed a witness, | Bir tanığa ihtiyacı vardı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
someone who knew Thomas | Thomas ve James'i yeterince iyi tanıyıp... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
to give the accusation credibility. | ...suçlamalarına güvenilebilecek biri olmalıydı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Alfred came to you, didn't he? | Alfred sana geldi, değil mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Asked you to betray Thomas in exchange for which he'd... | Yeni Dünya'nın kralı olduğunu görmeye karşılık... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
see you made a king in the New World. | ...Thomas'a ihanet etmeni teklif etti. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Perhaps this is an opportunity for us all | Belki de bu hepimiz için biraz bağışlanma bulma fırsatıdır. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Forgiveness? | Bağışlanma mı? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What forgiveness are you entitled to | Sen ne bağışlanmasından bahsediyorsun, hele de böyle karanlıklarda saklanıp... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
pushing James out in front of the world | ...James'i doğruyu söylemesi adına böyle öne sürüyorken? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Tell me, sir, when does the truth | Söyleyin efendim, sizin günahlarınız ne zaman ortaya çıkacak? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You know nothing of my sins. | Benim günahlarım hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Were you there when Alfred Hamilton threatened | Alfred Hamilton eğer ona destek olmazsam... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Were you there when I visited Thomas at the hospital | Thomas'ı hastanede ziyaret edip... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
to confess my sins and heard him offer | ...günahlarımı anlattığım zaman beni affettiğini söylediğinde orada mıydın? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
He knew I had no choice in the matter. | Bu konuda başka seçeneğim olmadığının farkındaydı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
No choice? A hard choice. | Seçeneğin yok muydu? Zor bir seçimdi. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Made under great duress, but with the intent | Büyük bir baskı altında verilmiş ama en iyi sonucun alınmaya çalışıldığı bir karardı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You wish to return to civilization. | Sen uygarlığa dönmek istiyorsun. Uygarlık tam da bu demek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I am so very sorry for what you have suffered | Çektiğiniz ızdıraplardan ve bunlarda aldığım rolden dolayı çok üzgünüm. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Please believe that. | Lütfen buna inanın. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But at this point, the most important thing | Ama şu noktada en önemli şey sıraki hamlenin ne olacağı, ne yapacağımız. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You destroyed our lives! Miranda. | Hayatlarımızı mahvettin! Miranda. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You caused our exile! I am sorry for what I did. | Sürgünde yaşamamıza sebep oldun. Yaptıklarım için üzgünüm. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Thomas died in a cold, dark place... I am trying to help you. | Thomas karanlık, soğuk bir yerde öldü. Size yardım etmeye çalışıyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What more do you want from me? What do I want? | Benden daha ne istiyorsun? Ne mi istiyorum? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I want to see this whole goddamn city, | Bu lanet şehrin... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
this city that you purchased with our misery, burn. | ...bizim ısdırabımızla aldığın bu şehrin yandığını görmek istiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I want to see you hanged on the very gallows | Bundan daha azı için adam astığın yerde sallandırıldığını görmek istiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I want to see that noose around your neck | Boynuna o ilmiği geçirdiğini ve manivelayı kendi ellerimle çektiğimi görmek istiyorum! | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
This is not what I wanted. | Böyle olsun istemedim. Ona ateş etmeyin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
We have a deal, then? | Öyleyse anlaştık? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
We must get back before we're missed. | Gecikmeden geri dönmeliyiz. Yapacak çok işimiz var. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
when he came to me seeking sanctuary, | ...bana gelip sığınma talep ettiğinde... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
telling me he wished to resist the continued presence of the pirates, | ...korsanların varlığına karşı direnmek istediğini anlatmıştı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
he told me he'd repented for his past sins. | Bunu tövbe maksadıyla istediğini söylemişti. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
He seemed so genuinely contrite. | Gerçekten de çok pişman görünüyordu. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I knew his reputation. I knew he was most likely | Ününü biliyordum. Muhtemelen bana duymak isteyeceğim hikâyeyi anlattığını da. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
but his contrition was utilitarian at best. | Ama pişmanlığı gerçekten de inanmama fayda sağlamıştı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
you don't even seem to be wanting to appear that way. | ...bu şekilde olmasını istiyor gibi bile görünmüyorsun. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The time for storytelling is past. | Hikâye anlatma faslı bitti. Şimdi acı ve sert gerçeklerin vakti. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What is this? | Bu da nedir? Sen kimsin? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Are you Underhill? | Underhill sen misin? Evet. Öyleyse uzaklaşsanız iyi olur, efendim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
We've no quarrel with you. | Sizinle bir alıp veremediğimiz yok. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
However, we will be taking the girl. | Yine de kızı götüreceğiz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Launch approaching! | Filika yaklaşıyor! | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Man your stations. | Görev yerlerinize. Silahları hazır edin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What's happening? Shut the fuck up. | Neler oluyor? Kapa çeneni amına koyayım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
what do you suppose happens next? | ...sence sırada ne var? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Pirate vessel! | Korsan gemisi! Korsan gemisi! | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What follows is a message | Carolina Kolonisi'nin Lord Valisi'nden mesaj var. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
"I trusted the good faith of your arrival | "Gelişinizdeki iyi niyete güvenip... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
and I accepted Captain Flint as my guest | ...aynı iyi niyetle Kaptan Flint'i misafirim olarak kabul etmiştim." | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But I now regret to inform you | "Ama şimdi size söylemekten pişmanlık duyarak... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
that he has violated that trust in a most deceitful manner." | ...kendisi bu güveni hilekâr bir şekilde boşa çıkarmıştır." | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What? "Therefore I've placed him under arrest. | "Bu sebepten göz altına alınmıştır." | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And it will reestablish beyond any shadow of a doubt | "Hiçbir şüpheye mahal bırakılmadan düzen yeniden kurulacak." | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
that the rule of law lives in Carolina, | "Carolina'daki yaşayan hukukun buyruğunda." | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
from any like you, | "Sizin gibilerden." | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
At the conclusion of this trial, | "Bu mahkemenin sonucuna göre... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
if your ship remains, I will seize or sink her." | ...geminiz burada kalırsa, onu ele geçireceğim ya da yok edeceğim." | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Now, let me tell you what happens next. | Şimdi, size neler olacağını anlatayım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Right about what? | Ne konuda? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
They can't tell the difference between you and I. | Sen ve benim aramda fark göz etmiyorlar. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Nassau is strongest when she's feared. | Korkulduğu zamanlarda Nassau en güçlü zamanlarını yaşadı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And if what promises to happen here tomorrow | Ve burada söz verildiğinin aksine olan. Gerçekte olan, bir hâtıra. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
made of one of her most notorious captains, | En ünlü kaptanlarından biri tarafından yapılmasının sonucunda... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
she may never be feared again. | ...Nassau tekrar asla korkutucu olamayabilir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
So I suggest we do something about this. | Bu konuda bir şeyler yapmamızı öneriyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I suggest we... | Onu oradan çıkarmamızı öneriyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Captain Hume. | Yüzbaşı Hume. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I understand you hold in your possession 10 pardons | Size Kaptan James Flint'i teslim eden kişiye... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
for whomever was to deliver you Captain James Flint. | ...10 af sağlayabileceğinizi duydum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I wonder if I can't do better. | Daha iyisini yapabilir miyim diye düşündüm. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
This is Eleanor Guthrie, the trade boss of Nassau, | Bu Eleanor Guthrie, Nassau'nun ticaret patronu. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
the woman who lorded over a savage pirate kingdom | Vahşi korsan krallığına oyuncakmış gibi efendilik taslayan kadın. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And without whom it cannot function. | O olmadan krallık işlevsiz kalacaktır. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Imagine, sir, how London would react | Hayal edin, efendim. Londra hırsızlar kraliçesinin yakalanmasına nasıl tepki verir. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Imagine the spectacle of her trial. | Duruşmasının nasıl olacağını hayal edin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Imagine the celebrity | Onu esir tutan kişiye nasıl bir ün kazandıracağını hayal edin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Enough to resist those that won't. | Büyük bir başarı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
just outside your harbor in full support of it. | Hiçbir şey. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
We were talking about a failing colony, not a failed one. | Tek kelime etmeye değmeyecek kadar... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The return of legitimate commerce and the return of law. | Altın nerede diyorum lan! ...meşru ticaret ve hukuka geri döneceğiz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
How could you trust a pirate? | Bir korsana mı nasıl güvenebilirsin? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I am no pirate, sir. | Ben bir korsan değilm, efendim. Ben bir İngiliz kadınıyım. Buda onu tam aradığımız adam yapıyor. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
with the specific knowledge of the whereabouts of that prize. | Zina dedikoduları uçuşuyor. Kocamın hepsinden haberi var. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But then I... | Ama sonra... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |