• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 8916

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
but sometimes it's just ...ama bazen sadece... ...ama bazen her şey... Boss-1 2011 info-icon
what it seems to be ...göründüğü gibidir. Boss-1 2011 info-icon
a mistake, an unfortunate event. Bir hata. Talihsiz bir olay. Boss-1 2011 info-icon
You may feel some slight cramping Emiş başladığında birazcık kasılma hissedebilirsin. Çekim başladığında hafif kramplar... Boss-1 2011 info-icon
when the suction starts. ...hissedebilirsin. Boss-1 2011 info-icon
Sometimes you just Bazen sadece... Bazen sadece... Boss-1 2011 info-icon
you just have to let it go, ...sadece akışına bırakmalısın... Unutmalısın. Boss-1 2011 info-icon
move on. ...devam etmelisin. Devam etmelisin. Boss-1 2011 info-icon
Nothing there, Sam. Orada yok, Sam. Yanlışlık yok, Sam. Boss-1 2011 info-icon
Well, you look really nice. Çok güzel görünüyorsun. Çok hoş görünüyorsun. Boss-1 2011 info-icon
New job, actually. First day. Yeni iş, aslında. İlk gün. Yeni işe girdim de. İlk günüm. Boss-1 2011 info-icon
I gotta go. Gitmeliyim. Gitmeliyim. Boss-1 2011 info-icon
New job? Who for? Yeni iş? Kim için çalışıyorsun? Yeni iş mi? Kime çalışacaksın? Boss-1 2011 info-icon
Walsh. Walsh. Walsh'a. Boss-1 2011 info-icon
Wait. What? Are you wait a second. Bekle. Ne? Sen Bekle biraz. Bekle. Ne? Sen... Dur bir dakika. Boss-1 2011 info-icon
That's Bu O... Boss-1 2011 info-icon
how the hell did that happen? Bu nasıl oldu böyle? Nasıl oldu be? Boss-1 2011 info-icon
Okay, but this isn't I'm not done with you. Tamam, ama bu olmadı. Seninle işim bitmedi. Tamam ama bu... İşimiz bitmedi. Boss-1 2011 info-icon
Oh, really? Yeah, really. Gerçekten mi? Evet, gerçekten. Gerçekten mi? Evet, öyle. Boss-1 2011 info-icon
I'm gonna call you. Seni arayacağım. Seni arayacağım. Boss-1 2011 info-icon
As long as it's not about Stone. Stone'la alâkalı olmadığı sürece arayabilirsin. Stone hakkında olmadığı sürece beklerim. Boss-1 2011 info-icon
I'd like to thank you all for coming on such short notice. Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için hepinize teşekkür etmek isterim. Bu kadar kısa bir sürede geldiğiniz için teşekkür ederim. Boss-1 2011 info-icon
I have a brief statement. Kısa bir açıklamam var. Kısa bir açıklama yapacağım. Boss-1 2011 info-icon
Today, it is my great pleasure Bugün, benim için büyük mutluluktur ki... Bugün sizlere bildirmekten mutluluk duyuyorum ki... Boss-1 2011 info-icon
to announce that we've taken a substantial step forward ...size hayal ettiğimiz Lennox Gardens'ı yeniden canlandırma yolunda... ...Lennox Gardens projesi için farklı bir adım attık. Boss-1 2011 info-icon
on the road to a revitalized and reimagined Lennox Gardens. Yeniden canlandırmak ve yeniden inşa etmek için. Boss-1 2011 info-icon
From the start, I have been determined to approach Başlangıçtan itibaren, bu projeye yaklaşım... En başından bu projeye farklı bir bakış açısıyla yaklaşma... Boss-1 2011 info-icon
this project from a new perspective. ...yeni bir bakış açısıyla belirlenmiştir. ...kararı aldım. Boss-1 2011 info-icon
Come clean, Tom. Temizlen, Tom. İtiraf et, Tom. Boss-1 2011 info-icon
Wash it all away. Her şeyi yıka gitsin. Her şeyi temizle. Boss-1 2011 info-icon
To that end, we have employed Bu amaçla, yüklenici firma olarak Young ve Mortensen ile anlaştık. Bu yüzden kalkınma planları için... Boss-1 2011 info-icon
the development firm of Young and Mortensen. ...Young and Mortensen şirketiyle çalışmaya başladık. Boss-1 2011 info-icon
Creative and driven, they have offered a vision Yaratıcı ve azimliler, onlar benim en çılgın rüyalarımdan bile... Yaratıcı ve azimli bu şirket bize... Boss-1 2011 info-icon
more compelling than my wildest dreams could have conjured. ...daha zorlayıcı bir vizyon ile tekliflerini yaptılar. ...hayal bile edemeyeceğimiz şekilde ilgi uyandıran bir teklif önerdi. Boss-1 2011 info-icon
They are efficient and committed, Yeterli ve kararlılar... Kendileri verimli ve etkili. Boss-1 2011 info-icon
and I look forward to a long and fruitful relationship. ...ve ben uzun ve verimli bir ilişki için sabırsızlanıyorum. Ve bu iş ilişkisinin meyvelerini uzun yıllarca toplamak istiyorum. Boss-1 2011 info-icon
We're gonna slow this train down Sürüngenler için bu treni yavaşlatacağız. Bu işi yavaşlatacağız... Boss-1 2011 info-icon
to a motherfuckin' crawl. ...ve onları süründüreceğiz. Boss-1 2011 info-icon
It is no secret the fabric of this city Bu bir sır değil, bu şehrin dokusunda... Saklamaya gerek yok bu şehir... Boss-1 2011 info-icon
is woven with threads of venality and honor alike, ...rüşvet gibi konuların yanında burası gibi bir onur da var... ...rüşvet ve onursuzlukla örülmüş. Boss-1 2011 info-icon
but I will offer this message to those who would seek ...ama bu projeden fahiş kâr elde etmek isteyenler için bu mesajı sunacağız. Ama bu mesajımı, projeden çıkar sağlamaya çalışanlara... Boss-1 2011 info-icon
exorbitant profit from this project ...öneriyorum. Boss-1 2011 info-icon
an honest day's work Dürüst bir çalışma... Dürüst bir günün işi... Boss-1 2011 info-icon
will garner an honest day's wage, ...dürüst bir kazanç sağlayacaktır... ...dürüst bir günün kazancıdır. Boss-1 2011 info-icon
but avarice will not be tolerated. ...ancak açgözlülüğe tolerans gösterilmeyecektir. Ama aç gözlülüğe göz yumulmayacaktır. Boss-1 2011 info-icon
Greed stops here. Açgözlülük burada bitiyor. Aç gözlülük sona erecek. Boss-1 2011 info-icon
It is a new day for Lennox Gardens. Bu Lennox Gardens için yeni bir gün. Lennox Gardens için yeni bir gün. Boss-1 2011 info-icon
Spring has come to Chicago. Chicago'ya ilkbahar geldi. Şikago'ya bahar gelmiştir. Boss-1 2011 info-icon
I don't know what to think. Can't Jason have my peas? Ne düşüneceğimi bilmiyorum. Jason benim bezelyemi alamaz mı? Ne düşüneceğimi bilmiyorum. Jason benim bezelyemi yese olmaz mı? Boss-1 2011 info-icon
I don't want them. Jason has his own peas. Onları istemiyorum. Jason'ın kendi bezelyesi var. İstemiyorum. Jason'ın kendi bezelyesi var. Boss-1 2011 info-icon
But this is a good thing, right? Ama bu iyi bir şey, değil mi? Ama bu iyi bir şey. Değil mi? Boss-1 2011 info-icon
What you wanted? İstediğin şey? Tam da istediğin şey. Boss-1 2011 info-icon
Did you see his press conference? Basın toplantısını gördün mü? Basın toplantısını gördün mü? Boss-1 2011 info-icon
Bor ing. Don't be rude. Sıkıcı. Kaba olma. Sıkıldım. Kabalaşma. Boss-1 2011 info-icon
Jason, eat your peas. Jason, bezelyeni ye. Jason, bezelyelerini ye. Boss-1 2011 info-icon
You think he's good for it? Sence bu iş için iyi mi? Bu iş için iyi mi? Boss-1 2011 info-icon
I want to, obviously, but... Açıkçası öyle olmasını istiyorum ama... Umarım. Belli ki öyle. Ama... Boss-1 2011 info-icon
there are these moments where he seems elsewhere. ...sanki başka yerde olduğu zamanlar var. Bazen dalıp gittiği anlar oluyor. Boss-1 2011 info-icon
At first I thought it was some sort of test, İlk başta bir çeşit test sandım... En başlarda bunun bir test olduğunu sandım. Boss-1 2011 info-icon
like he was playing me or something, but ...sanki bizimle oynuyor ya da öyle bir şey, ama... Benimle oynuyormuş gibi hissettim. Ama... Boss-1 2011 info-icon
but now I think he might be legitimately shaken by all this. ...ama mantıken bir şekilde tüm bu olanlardan sarsılmış olabilir. Şimdi düşünüyorum da tüm yaşananlar onu derinden etkilemiş gibi. Boss-1 2011 info-icon
Before I forget, the gas company came out. Unutmadan, gaz şirketi geldi. Unutmadan önce, doğalgazcılar geldi. Boss-1 2011 info-icon
Something with the main line. We had to clear the house for a couple hours. Ana hatta sorun varmış. Birkaç saatliğine evi boşaltmamız gerekti. Ana hatta bir sorun varmış. Birkaç saatliğine evi boşalttık. Boss-1 2011 info-icon
But they fixed it, right? Ama hallettiler, değil mi? Sorun düzeldi, değil mi? Boss-1 2011 info-icon
Can we talk about kid stuff now? Artık çocuk konularından bahsedebilir miyiz? Artık çocuk konularına girebilir miyiz? Boss-1 2011 info-icon
All right, bitsy, your turn. Tamam, ufaklık, sıra sende. Pekala ufaklık. Senin sıran. Boss-1 2011 info-icon
Today I blocked three kicks. Mm! Bugün üç şut kurtardım. Bugün 3 blok yaptım. Boss-1 2011 info-icon
Sam only blocked one. She got scored on, too. Sam sadece bir tane kurtardı. Ayrıca gol de attı. Sam sadece 1 blok yaptı. Ama sayı da yaptı. Boss-1 2011 info-icon
Hello? Alo? Alo. Boss-1 2011 info-icon
Who? Kim? Kimmiş? Boss-1 2011 info-icon
They got him, Stoney Onu buldular, Stoney... Onu yakalamışlar, Stoney... Boss-1 2011 info-icon
the man who shot her. ...eşimi vuran adamı. Meredith'i vuran adamı. Boss-1 2011 info-icon
They got him. Onu buldular. Onu yakalamışlar. Boss-1 2011 info-icon
Shots fired! Get an ambulance now! Ateş açıldı! Hemen ambulans çağırın! Boss-1 2011 info-icon
My wife nearly died. Karım neredeyse ölüyordu. Boss-1 2011 info-icon
Why hasn't the shooter been found? Suikastçi neden bulunamadı? Boss-1 2011 info-icon
Lack of physical evidence and the inordinate number Delil eksikliği, sizden kişisel sebeplerle... Boss-1 2011 info-icon
of people who hate you personally or politically. ...veya politikal olarak nefret eden insan sayısı çok fazla. Boss-1 2011 info-icon
There was a time when I could count you among them. Bir zamanlar sen de onlardan biriydin. Boss-1 2011 info-icon
Can you talk about the shooting? O anları anlatır mısınız? Boss-1 2011 info-icon
I heard a crack and then Ben was on top of me. Bir çatırtı duydum ve Ben üstümdeydi. Boss-1 2011 info-icon
I'm supposed to clear every word through you? You are. 1 Sana her şeyi açıklamak zorunda mıyım? Evet öyle. 1 Boss-1 2011 info-icon
I have a race to win. I don't have time for this shit. Kazanacak bir yarışım var. Böyle şeylere zamanım yok. Boss-1 2011 info-icon
This is my campaign manager and you're gonna deal with her from now on. Kendisi kampanya danışmanım ve bundan sonra her şeyi onunla halledeceksin. Boss-1 2011 info-icon
I don't know what happened with Kane and I don't care. Kane'le aranızda ne oldu, bilmiyorum. Umursamıyorum da. Boss-1 2011 info-icon
This is a team. You'll be a partner, not a servant. Bu bir takım işi. Ortak olacaksın, hizmetçi değil. Boss-1 2011 info-icon
Emma's coming home tonight. Emma akşam eve geliyor. Boss-1 2011 info-icon
I've arranged for house arrest. Ev hapsi için ayarlama yaptım. Boss-1 2011 info-icon
I'd suggest you temper your expectations, Tom. Beklentilerini düşük tutmalısın, Tom. Boss-1 2011 info-icon
You have to get out of Chicago. Şikago'dan gitmelisin. Boss-1 2011 info-icon
My father, he doesn't allow loose ends. Babam yarım kalmış işleri sevmez. Boss-1 2011 info-icon
I got nothing left because of you. Senin yüzünden her şeyimi kaybettim. Boss-1 2011 info-icon
CPD released the file on Ezra Stone's murder. Polis Ezra Stone cinayetinin dosyasını gönderdi. Boss-1 2011 info-icon
It's about damn time. Tam zamanında. Boss-1 2011 info-icon
Don't you think Kane would be pushing the PD on this? Sence Kane bu konuda polise baskı yapıyor mudur? Boss-1 2011 info-icon
I don't know what you want me to say. Ne dememi istiyorsun. Boss-1 2011 info-icon
Displacing the residents of Lennox Gardens Lennox Gardens'ı boşaltmak... Boss-1 2011 info-icon
will affect your support across the board. ...oylarınızı kötü yönde etkileyecektir. Boss-1 2011 info-icon
Your alternative? Alternatif teklifin? Boss-1 2011 info-icon
Open up the project to competitive bids. Projeyi ihaleye açalım. Boss-1 2011 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 8911
  • 8912
  • 8913
  • 8914
  • 8915
  • 8916
  • 8917
  • 8918
  • 8919
  • 8920
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim