Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 9581
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Re shelving at the library. | Kütüphanede rafları düzenlemek. Kütüphanede rafları düzenlemek. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
That'd expose you to a lot of good literature. | Edebiyatla iç içe olursunuz. Edebiyatla iç içe olursunuz. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Shifts at the sewage treatment plant. | Kanalizasyon atık ünitesinde vardiya. Kanalizasyon atık ünitesinde vardiya. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
We'll do whatever's easiest. | En kolayı hangisiyse onu yapalım. En kolayı hangisiyse onu yapalım. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Easy? | Kolay mı? Kolay mı? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
This can be a learning experience for you, you know. | Bu sizin için yeni bir deneyim olmalı. Bu sizin için yeni bir deneyim olmalı. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
We had a kid come in here, he worked for sewage treatment. | Atık bölümünde çalışan bir çocuk vardı. Atık bölümünde çalışan bir çocuk vardı. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
[Whistling] | [Islık çalar] | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Now he's manager at the sewage station. | Şimdi oranın müdürü. Şimdi oranın müdürü. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Music. | Müzik var mı? Müzik var mı? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
There's a choir at the jail, right? | Hapishanede bir koro var, değil mi? Hapishanede bir koro var, değil mi? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I didn't see that on here. | Onu burada göremedim. Onu burada göremedim. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Oh, no. It might not be on the list, but I know they had one, once. | Hayır. Listede olmayabilir, ama daha önceden bir defa yapılmıştı. Hayır. Listede olmayabilir, ama daha önceden bir defa yapılmıştı. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
If they did, it'd be in the file. | Yapmışlarsa, dosyada olmalı. Yapmışlarsa, dosyada olmalı. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Wait, hold on. | Bekle. Bekle. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
It looks like there was a couple who had a choir out here years ago. | Yıllar önce iki tane yapılmış. Yıllar önce iki tane yapılmış. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Well, that's what we want to do for community service. | İşte bizim yapmak istediğimiz gönüllü hizmeti bu. İşte bizim yapmak istediğimiz gönüllü hizmeti bu. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
What do you mean "we," kemosabe? | "biz" derken ne demek istiyorsun Kızılderili? "biz" derken ne demek istiyorsun Kızılderili? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I'm not going to jail, okay? Why not? | Ben hapishaneye falan gitmem, tamam mı? Nedenmiş? Ben hapishaneye falan gitmem, tamam mı? Nedenmiş? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Maybe 'cause I don't want to get shanked for drug money. | Belki de canımı sokakta bulmadığım içindir. Belki de canımı sokakta bulmadığım içindir. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Oh, I'm sure it's probably safe. | Eminim, muhtemelen güvenlidir. Eminim, muhtemelen güvenlidir. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
"Probably"? | "Muhtemelen mi"? "Muhtemelen mi"? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Look, just forget what choir boy says over here. | Koro çocuğunun dediklerini unutalım. Koro çocuğunun dediklerini unutalım. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Look, let's just put books on a shelf, okay? | Bugün kitapları raflara dizelim, tamam mı? Bugün kitapları raflara dizelim, tamam mı? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I'll just go and check with my supervisor | Ben gidip şefime hapishanede... Ben gidip şefime hapishanede... | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
to see if the jail's even a possibility. | ...koro uygun mu diye bir sorayım.. ...koro uygun mu diye bir sorayım.. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
A choir? Are you serious? | Bir koro mu? Sen ciddi misin? Bir koro mu? Sen ciddi misin? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Look, I'll do all the work, okay? You just have to show up. | Bak, tüm işi ben yapacağım, tamam mı? Sen sadece boy göster yeter. Bak, tüm işi ben yapacağım, tamam mı? Sen sadece boy göster yeter. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I hate classical music. | Klasik müzikten nefret ederim. Klasik müzikten nefret ederim. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Well, I love classical music. | Klasik müziğe bayılırım. Klasik müziğe bayılırım. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Yeah? Well, I would rather be run over by a truck. | Öyle mi? Kamyon altında kalmayı tercih ederim. Öyle mi? Kamyon altında kalmayı tercih ederim. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I've got a truck. | Ben de bir kamyonet var. Ben de bir kamyonet var. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
It would be possible, | Mümkün olabilir, Mümkün olabilir, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
and I think a jail choir's a great idea. | ve bence hapishane korosu harika bir fikir. ve bence hapishane korosu harika bir fikir. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Hey, don't forget your information pack. | Bilgi paketini unutma sakın. Bilgi paketini unutma sakın. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
It's got, you know, directions, security details. | İçinde yönergeler ve güvenlik bilgileri var. İçinde yönergeler ve güvenlik bilgileri var. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
[Revs engine] | [Motor gürültüsü] | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Okay, we'll meet there at 5:00 on Wednesday, cool? | Tamam, Çarşamba 5'te orada buluşuruz, tamam mı? Tamam, Çarşamba 5'te orada buluşuruz, tamam mı? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
[Tires squeal] | [Lastik sesi] | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Okay, see you Wednesday, then. | Tamam, Çarşamba görüşürüz o zaman. Tamam, Çarşamba görüşürüz o zaman. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
What is wrong with you, man? | Sorunun ne, adamım? Sorunun ne, adamım? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
No, no, no. Hold on, hold on. | Hayır. Hayır. Bekle. Hayır. Hayır. Bekle. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
[Camera shutter clicks] | [Deklanşör sesi] | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Ha, ha! Gold! | Altın madalya! Altın madalya! | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
So, how'd it go? | Nasıl gidiyor, bakalım? Nasıl gidiyor, bakalım? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
She's a pretty spunky chick, eh? | Oldukça öfkeli bir hatun, değil mi? Oldukça öfkeli bir hatun, değil mi? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Guess what, man. | Tahmin et ne oldu. Tahmin et ne oldu. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I'm gonna start a prison band for my audition with Mr. Wooley. | Bay Wooley'le olan ses sınavı için bir hapishane grubuna başlıyorum. Bay Wooley'le olan ses sınavı için bir hapishane grubuna başlıyorum. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I'm gonna get out of this dump! | Bu pislikten kurtulacağım! Bu pislikten kurtulacağım! | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
You've just been seen in public with the hottest chick in school, | Okuldaki en sıkı hatun ile göründün, Okuldaki en sıkı hatun ile göründün, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
and you're going on about some band thing? | ve şimdi grup mu çalıştıracaksınız? ve şimdi grup mu çalıştıracaksınız? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Man, she's a head case! | Adamım, sorumlusu o! Adamım, sorumlusu o! | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I mean, she got me arrested! | Çünkü beni tutuklatan o! Çünkü beni tutuklatan o! | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Come on, how hot is she? | Hadi ama, kız ateşli mi? Hadi ama, kız ateşli mi? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Hoo, hoo, hoo! | Hop dedik! Hop dedik! | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
What is wrong with you, man? | Derdin ne, adamım? Derdin ne, adamım? | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Hey, Dad, | Baba, Baba, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
you know I'm going to be starting my community service tomorrow. | biliyorsun yarın gönüllü hizmete başlayacağım. biliyorsun yarın gönüllü hizmete başlayacağım. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I'm going to be helping out at the jail, | Günde bir kaç saat hapishane... Günde bir kaç saat hapishane... | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
just stacking books at the jail library | ...kütüphanesindeki kitapları... ...kütüphanesindeki kitapları... | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
for a couple of hours a day. | ...toplamaya yardım edeceğim. ...toplamaya yardım edeceğim. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Should expose me to a lot of good literature. | Edebiyatla bayağı haşır neşir olacağım. Edebiyatla bayağı haşır neşir olacağım. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, go get that. | Evet, işini yap. Evet, işini yap. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
I need you to start work earlier to make up for it, | Telafi etmek için daha erken kalkıp, Telafi etmek için daha erken kalkıp, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
work late if you have to. | geç ayrılman gerekecek. geç ayrılman gerekecek. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, of course. | Evet, elbette. Evet, elbette. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Should be good for you, Tommy. | Senin için iyi olur, Tommy. Senin için iyi olur, Tommy. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
[Lemon Sun's "Congratulate Our Thievery" plays] | [Lemon Sun'ın "Hırsızlığımızı kutla" şarkısı çalar] | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
The sound of change is on the ground | Değişimin sesi olay yerinde Değişimin sesi olay yerinde | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Not the kind to bring us round | Bizi buralara getiren türden değil Bizi buralara getiren türden değil | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Congratulate our thievery | Hırsızlığımızı tebrik et Hırsızlığımızı tebrik et | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Take all we can religiously | Tümünü dini düşünebiliriz Tümünü dini düşünebiliriz | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
These are the days | İşte bu günler İşte bu günler | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
You'll always treat the bags like we just did, | Bunlara bizim davrandığımız gibi davranın, Bunlara bizim davrandığımız gibi davranın, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
and under no circumstances | her ne sebeple olursa olsun... her ne sebeple olursa olsun... | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
can you bring anything in to the inmates. | ...bu mahkumlara hiç bir şey getirmeyin. ...bu mahkumlara hiç bir şey getirmeyin. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
This is Officer Jack. | Bu memur Jack. Bu memur Jack. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
He'll be with you on most of the days. | Günün çoğunda sizinle olacak. Günün çoğunda sizinle olacak. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Just going to do another pass. | Başka bir noktadan geçiyoruz. Başka bir noktadan geçiyoruz. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Arms up, please. | Kollar yukarı, lütfen. Kollar yukarı, lütfen. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Just to make sure you don't accidentally | Yanlışlıkla bile size karşı kullanabilecekleri... Yanlışlıkla bile size karşı kullanabilecekleri... | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
bring in anything that might be used against you. | ...herhangi bir şey getirmediğinizden emin olun. ...herhangi bir şey getirmediğinizden emin olun. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
We should be okay. Turn around, please. | Emin olmalıyız. Dönün, lütfen. Emin olmalıyız. Dönün, lütfen. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
[Scanner whirrs] | [Detektör öter] | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
But, uh, it's better to be safe than dead. | Ölü olmaktansa tedbirli olmak daha iyidir. Ölü olmaktansa tedbirli olmak daha iyidir. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
So, the most important thing is that you maintain | En önemli şey, sizin mahkumlarla... En önemli şey, sizin mahkumlarla... | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
an emotional distance from the prisoners at all times. | ...aranızdaki mesafeyi her zaman korumanız. ...aranızdaki mesafeyi her zaman korumanız. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Many of them can be extremely manipulative. | Çoğunun elleri çok maharetlidir. Çoğunun elleri çok maharetlidir. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
They'll prod you for information, they'll look for weaknesses, | Sizi kışkırtacaklardır, zayıflığınızı bulmaya çalışacaklar, Sizi kışkırtacaklardır, zayıflığınızı bulmaya çalışacaklar, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
they'll take any advantage they can get. | ve bunu avantajlarına kullanmaya çalışacaklardır. ve bunu avantajlarına kullanmaya çalışacaklardır. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
You can be friendly, just don't forget who they are. | Onlara dostça yaklaşabilirsiniz, ama onların kim olduğunu asla unutmayın. Onlara dostça yaklaşabilirsiniz, ama onların kim olduğunu asla unutmayın. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Have a good time. Thanks. | İyi eğlenceler. Teşekkürler. İyi eğlenceler. Teşekkürler. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
JACK: Though the prison's old, | Jack: Hapishane eski olmasına rağmen, Hapishane eski olmasına rağmen, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
it's been upgraded with all the necessary security measures. | gerekli tüm güvenlik önlemleri alınmıştır. gerekli tüm güvenlik önlemleri alınmıştır. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Just know you're always being monitored, | Sürekli izlendiğinizi unutmayın, Sürekli izlendiğinizi unutmayın, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
so if something does go wrong, | eğer bir şey ters giderse, eğer bir şey ters giderse, | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
help will arrive pretty quickly. | anında yardım gelecektir. anında yardım gelecektir. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
Only prisoners that have earned special privileges | Sadece özel yeteneği olanlara... Sadece özel yeteneği olanlara... | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
will be allowed to attend, so there shouldn't be any problems. | ...Katılım izni verildi. Bu yüzden sorun olacağını sanmam. ...Katılım izni verildi. Bu yüzden sorun olacağını sanmam. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |
There'll be at least one guard with you at all times. | Sizinle beraber sürekli en az bir gardiyan olacaktır. Sizinle beraber sürekli en az bir gardiyan olacaktır. | Broken Hill-1 | 2009 | ![]() |