• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 9617

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Do it! In the whole hotel. Hemen yapın. Bütün otelin. Bron Broen-1 2011 info-icon
Isolate her and evacuate the building. Onu karantinaya alın ve binayı derhal boşaltın. Bron Broen-1 2011 info-icon
We can't just interrupt the entire meeting. Tüm toplantıyı öylece engelleyemeyiz. Bron Broen-1 2011 info-icon
What if there was a fire? Then we... Ya yangın çıksaydı? Şey, o zaman... Bron Broen-1 2011 info-icon
Pretend there's a fire Evacuate the building. Yangın varmış gibi hareket edin. Binayı hemen boşaltın. Bron Broen-1 2011 info-icon
Find Viktoria. We'll be there in a few minutes. Victoria'yı bulun. Beş dakika içinde orada olacağız. Bron Broen-1 2011 info-icon
Dharma? Has Viktoria Nordgren arrived? She's in the bar. Dharma? Evet? Bron Broen-1 2011 info-icon
We need to evacuate the building. The Ministers and their staff first. Binayı hemen boşaltmamız gerekiyor. İlk önce bakanlar ve çalışanlarını. Bron Broen-1 2011 info-icon
Can you see her? No. She was with Gitte. Onu görüyor musun? Hayır. Gitte ile birlikteydi. Bron Broen-1 2011 info-icon
Viktoria Nordgren. You talked to her. Victoria Nordgren. Onunla konuşmuşsun. Evet. Bron Broen-1 2011 info-icon
Do you know where she is? She went to her room to rest. Nerede olduğunu biliyor musun? Dinlenmek için odasına çıktı. Bron Broen-1 2011 info-icon
Did you find her? I think she's in her room. Onu buldunuz mu? Sanırım odasında. Bron Broen-1 2011 info-icon
Have you turned off the ventilation? We'll keep her in the room. Havalandırma sistemini kapattınız mı? Evet. Türbinlerin olduğu tarlalar. Bron Broen-1 2011 info-icon
Martin Rohde, Copenhagen police. Open up! Kopenhag Emniyeti'nden Martin Rohde. Açın lütfen. Bron Broen-1 2011 info-icon
Viktoria! Victoria! Saga, Oliver'in bilgisayarında Julian'la konuşmalarına rastladım. Bron Broen-1 2011 info-icon
She's not here. She must be near by. Burada değil. Yakınlarda olmalı. Bron Broen-1 2011 info-icon
How's it going? The Ministers? Nasıl gidiyor? Peki ya bakanlar? Bron Broen-1 2011 info-icon
Copenhagen police. I need you to stay here. Kopenhag polisi. Buradan ayrılmamanız gerekiyor. Bron Broen-1 2011 info-icon
Martin, Saga, I found her. Martin, Saga, onu buldum. Bron Broen-1 2011 info-icon
Where are you? Stay where you are! Neredesin? Bron Broen-1 2011 info-icon
We think you have a deadly virus. Ölümcül bir virüs taşıdığınızı düşünüyoruz. Bron Broen-1 2011 info-icon
It s spread through the air when you start to bleed. Kanamanız olduğunda hava yoluyla bulaşıyor. Bron Broen-1 2011 info-icon
What are you talking about? Stop! Neden bahsediyorsunuz siz? Kıpırdamayın! Bron Broen-1 2011 info-icon
Pernille! Where are you? Pernille! Neredesin? Bron Broen-1 2011 info-icon
You can't get out of here. Stand against the wall. Buradan çıkamazsınız. Duvarın oraya geçin. Bron Broen-1 2011 info-icon
Stand against the wall! Duvarın oraya geçin! Bron Broen-1 2011 info-icon
We're in the toilet right where we split up. Ayrıldığımız yerin oradaki tuvaletteyiz. Bron Broen-1 2011 info-icon
Turn around! Give me your left arm. Arkanı dön. Sol kolunu getir. Bron Broen-1 2011 info-icon
Left arm. Sol kolun. Bron Broen-1 2011 info-icon
She's here now. What's it like there? Şu anda burada. Orada durum nasıl? Bron Broen-1 2011 info-icon
What? Are the windows closed. Ne gibi? Pencereler kapalı mı? Bron Broen-1 2011 info-icon
What's going on? Shut up! There are no windows here. Neler oluyor? Kapa çeneni! Burada pencere yok. Bron Broen-1 2011 info-icon
You can't lock me tight. Ventilation. Beni kelepçeleyemezsin. Havalandırma? Bron Broen-1 2011 info-icon
What kind of virus is it? Shut up! Bu ne tür bir virüs? Sus dedim! Bron Broen-1 2011 info-icon
It's off. Check it and come out. Kapalı. Kontrol et ve dışarı çık. Bron Broen-1 2011 info-icon
Let me go now! You have a deadly virus. Hemen bırak beni! Ölümcül bir virüs taşıyorsunuz. Bron Broen-1 2011 info-icon
Pernille, come in! Pernille? Pernille, cevap ver. Pernille? Bron Broen-1 2011 info-icon
Can you hear me? Pernille, beni duyuyor musun? Bron Broen-1 2011 info-icon
What's happening Pernille? Come out. Neler oluyor Pernille? Pernille. Dışarı çık. Bron Broen-1 2011 info-icon
I'll come out now. Dışarı çıkıyorum. Bron Broen-1 2011 info-icon
She's bleeding Kanaması var. Bron Broen-1 2011 info-icon
Is Viktoria bleeding? Yes, through the mouth. Victoria mı? Kanaması mı var? Evet, ağzından. Birlikte bir şeyler yaparız diye düşündüm. Bron Broen-1 2011 info-icon
We need to get Pernille out before she starts bleeding. Kanama başlamadan önce Pernille'i dışarı çıkarmamız gerek. Bron Broen-1 2011 info-icon
We can't save her. The air inside is contaminated. Saga, cevap ver. Onu kurtaramayız. İçerideki havaya virüs bulaştı. Bron Broen-1 2011 info-icon
Come on, damn it! Lanet olsun acele edin! Bron Broen-1 2011 info-icon
How did I get infected? Virüs bana nasıl bulaştı? Bron Broen-1 2011 info-icon
With a morphine syringe. Gertrude? Morfin şırıngasıyla. Gertrude mu? Kes artık! Bron Broen-1 2011 info-icon
Can you take the handcuffs off? I'm not going to go out. Kelepçeleri çıkarır mısın? Dışarı çıkmayacağım. Bron Broen-1 2011 info-icon
Take the handcuffs off! Please! Kelepçeleri çıkar! Lütfen! Bron Broen-1 2011 info-icon
Sit still. You can't do anything. She had to check the ventilation. Otur Saga. Yapabileceğin bir şey yok. Havalandırmayı kontrol etmesi gerekiyor. Bron Broen-1 2011 info-icon
I've prepared myself for this. Kendimi bunun için hazırlamıştım. Bron Broen-1 2011 info-icon
I didn't think it would be in a public toilet. Ama umumi bir tuvalette olacağını hiç düşünmemiştim. Bron Broen-1 2011 info-icon
I've known for a long time I was going to die. Öleceğimi uzun zamandır biliyorum. Bron Broen-1 2011 info-icon
It's different for you. Bu senin için farklı olmalı. Bron Broen-1 2011 info-icon
Internal bleeding causes the body to receive too little oxygen. İç kanama vücudun çok az oksijen almasına neden oluyor. Bron Broen-1 2011 info-icon
Saga, I don't want to know! Saga, bilmek istemiyorum! ...polisin de onu alıp götürdüğünü söyledim. Bron Broen-1 2011 info-icon
I thought you'd want to know it isn't necessarily painful. Fazla acılı bir şey olmadığını bilmek isteyeceğini düşündüm. Bron Broen-1 2011 info-icon
It was for Viktoria. Victoria için acılıydı. Bron Broen-1 2011 info-icon
How long do I have? Ne kadar zamanım var? Bron Broen-1 2011 info-icon
You didn't get it intravenously like Viktoria. Slightly longer. Victoria gibi virüsü doğrudan almadın. Kısmen daha uzun zaman. Bron Broen-1 2011 info-icon
Is there anyone you want to say anything to? Bir şeyler söylemek istediğin biri var mı? Bron Broen-1 2011 info-icon
My father didn't expect to outlive me. Babam benden daha uzun yaşayacağını tahmin etmezdi. Bron Broen-1 2011 info-icon
No, I don't want to say anything. Hayır, hiçbir şey söylemek istemiyorum. Bron Broen-1 2011 info-icon
I'm afraid. Yes. Korkuyorum. Evet. Bron Broen-1 2011 info-icon
You know for certain that I'm not getting out of here? Buradan sağ çıkamayacağımdan emin misiniz? Bron Broen-1 2011 info-icon
Have they found Gertrude? Her car was at Kastrup Airport. Gertrude'u buldular mı? Arabası Kastrup Havaalanı'ndaydı. Bron Broen-1 2011 info-icon
All countries have been notified. Nothing. Tüm ülkeler haberdar edildi. Hiçbir şey yok. Bron Broen-1 2011 info-icon
The Climate summit ended. A large number of environment ministers are now dead. İklim Zirvesi sona erdi. Çok sayıda çevre bakanı öldü. Bron Broen-1 2011 info-icon
We killed them. Why? Onları biz öldürdük. Neden mi? Bron Broen-1 2011 info-icon
Because we couldn't wait any longer. Time is short. Çünkü daha fazla bekleyemezdik. Zamanımız kısıtlı. Bron Broen-1 2011 info-icon
We can't let politicians sit in meeting after meeting Politikacıların her yıl yaptığı bu zirvelerden... Bron Broen-1 2011 info-icon
We know we're facing imminent environmental and climate disaster Çok yakında çevre ve iklim felaketleriyle karşı karşıya kalacağımızı biliyoruz. Bron Broen-1 2011 info-icon
Nevertheless, those with power and opportunities do nothing. Buna rağmen onca güç ve imkanımız olduğu halde hiçbir şey yapmıyoruz. Bron Broen-1 2011 info-icon
No country will be the first to make a commitment on climate change. Hiçbir ülke iklim yükümlülükleri konusunda ilk adımı atmıyor. Bron Broen-1 2011 info-icon
Climate issues are deferred into the future. İklim sorunları sürekli erteleniyor. Bron Broen-1 2011 info-icon
We made sure the old politicians disappeared. Eski politikacıların ortadan kaybolmasını sağladık. Bron Broen-1 2011 info-icon
Now there's room for new ministers. Artık yeni bakanlar için yer açıldı. Bron Broen-1 2011 info-icon
Don't repeat old mistakes. We are watching you. Geçmişteki hataları tekrar etmeyin. Sizi izliyoruz. Bron Broen-1 2011 info-icon
I wasn't finished. We won't use it. Bitirmemiştim. Onu kullanmayacağız. Bron Broen-1 2011 info-icon
Your sister in law and a police woman were the only ones who died. Sadece görümcen ve bir kadın polis öldü. Bron Broen-1 2011 info-icon
It was a bad idea to go along with Oliver. Oliver'i desteklemek kötü bir fikirdi. Amacımıza ulaştık ama. Bron Broen-1 2011 info-icon
Environmental issues came into focus. Yes? Çevre sorunları ön plana çıktı. Yani? Bron Broen-1 2011 info-icon
They only want to write that he wanted sleep with his sister. Sadece kız kardeşiyle yatmak istediğini yazmak isteyecekler. Bron Broen-1 2011 info-icon
But before that. Ama bundan önce. Bron Broen-1 2011 info-icon
Plague, the young people at the movies, the poisoned food. Veba, videolardaki gençler, zehirli gıdalar. Bron Broen-1 2011 info-icon
I made sure everything it was about the environment. Her şeyin çevreyle ilgili olmasını sağladım. Bron Broen-1 2011 info-icon
I recruited the test subjects. Did it help? You failed. Test deneklerini ben işe aldım. İşe yaradı mı peki? Başarısız oldun. Bron Broen-1 2011 info-icon
Police now confirmed Jens Hansen, the so called "truth terrorist", Polis, "gerçeklerin teröristi" olarak tanınan Jens Hansen'in... Bron Broen-1 2011 info-icon
died in prison. Last year he committed many serious crimes, ...hapishanede öldüğünü açıkladı. Hansen, geçen yıl pek çok suça karışmıştı... Bron Broen-1 2011 info-icon
and he was convicted to life imprisonment for multiple murders. ...ve birden fazla cinayet suçundan ömür boyu hapse mahkum edilmişti. Bron Broen-1 2011 info-icon
The police won't comment on the cause of his death. Polis, ölüm sebebi hakkında bir açıklamada bulunmadı. Bron Broen-1 2011 info-icon
It's Hans. Do you know Jens is dead? Ben Hans. Jens'in öldüğünü biliyor musun? Bu işte yalnız olduğundan emin miyiz? Bron Broen-1 2011 info-icon
What did he die from? They think it was suicide. Neden ölmüş? İntihar olduğunu düşünüyorlar. Bron Broen-1 2011 info-icon
Probably some kind of overdose. He wasn't autopsied. Muhtemelen aşırı dozdan. Otopsisi yapılmadı. Bron Broen-1 2011 info-icon
When you said you read about Jennifer's suicide... Jennifer'ın intiharını okuduğunu söylediğinde... Bron Broen-1 2011 info-icon
It did more harm than when Jakob moved out. I've come to ...bu beni Jakob'un evden ayrılmasından daha çok üzdü. Bron Broen-1 2011 info-icon
What is it, Saga? Ne var Saga? Bron Broen-1 2011 info-icon
I said it was a bad idea to meet Jens. Jens'le görüşmenin kötü bir fikir olduğunu söylemiştim. Bron Broen-1 2011 info-icon
I said so. Sana söyledim. Nikolaj hastaneye yattığında... Bron Broen-1 2011 info-icon
Yes. You did. Evet. Söyledin. Bron Broen-1 2011 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 9612
  • 9613
  • 9614
  • 9615
  • 9616
  • 9617
  • 9618
  • 9619
  • 9620
  • 9621
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim