Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 153592
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
working on a way to counter them. | sistemlerimiz hakkında gereken verileri ulaştırıyor. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
So, take the ship back into that nebula, and go home | Bu yüzden, çok geç olmadan, gemiyi o nebulanın içine sokun | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
before it's too late. | ve eve geri dönün. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Find a way to destroy that hub. | O göbeği yok edecek bir yol bulun. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l want to know why you didn't tell me about this. | Bu şeyden bana neden bahsetmediğini bilmek istiyorum. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Because l remember how stubborn | Çünkü, ne kadar inatçı ve kendi yaptığımın | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
and self righteous l used to be. | doğru olduğunu bilir bir kişiliğim olduğunu biliyorum. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l figured you might try to do something stupid. | Aptalca bir şeyler yapabileceğini tahmin etmiştim. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
We have an opportunity | Borg'u felce uğratabilecek | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
to deal a crippling blow to the Borg. | elimizde bir fırsat var. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lt could save millions of lives. | Milyonlarca kişinin hayatını kurtarabilir. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l didn't spend the last ten years | Son on yılımı bu mürettebatı | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
looking for a way to get this crew home earlier | daha erken evine götürebilmek için bir yol aramaya harcamadım, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
so you could throw it all away | bu yüzden bazı galaksiler arası | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
on some intergalactic goodwill mission. | görevleri elinin tersi ile fırlatıp atabilirsin. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Maybe we should go back to Sick Bay. | Belki de Revir'e geri dönmeliyiz. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Why, so you can have me sedated? | Bana bu sayede yatıştırıcı verebilmek için mi? | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
So l can have the Doctor reconfirm your identity. | Doktor'a yeniden kimliğini onaylatabilmem için. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l refuse to believe l'll ever become | Senin gibi alaycı biri olacağım gerçeğini | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
as cynical as you. | inkâr ediyorum. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Am l the only one experiencing d�j� vu here? | Burada ki tek deja vu olayını ben mi yaşıyorum? | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Seven years ago, | Yedi yıl önce, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
you had the chance to use the Caretaker's Array | Bakıcı'nın istasyonunu, eve geri dönmek için | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
to get Voyager home. | kullanabilirdin. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lnstead, you destroyed it. | Onun yerine, yok ettin. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l did what l knew was right. | Yaptığım şeyin doğru olduğuna inanıyordum. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
You chose to put the lives of strangers | Yabancı birilerinin hayatlarını kendi mürettebatının | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
ahead of the lives of your crew. | hayatlarının önüne koydun. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
You can't make the same mistake again. | Aynı hatayı yeniden yapamazsın. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
You got Voyager home, | Voyager'ı evine götürdün ki, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
which means l will, too. | bunun anlamı ben de götüreceğim. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lf it takes a few more years, then that's... | Eğer bu şekilde bir kaç yıl daha fazladan zaman ala... | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Seven of Nine is going to die. | Seven of Nine, ölecek. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Three years from now. | Şu andan üç yıl sonra. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
She'll be injured on an away mission. | Bir dış görevde yaralanacak. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
She'll make it back to Voyager | Voyager'a geri dönmeyi başarabilecek | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
and die in the arms of her husband. | ve kocasının kolları arasında ölecek. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
He'll never be the same after Seven's death, | Seven'ın ölümünden sonra bir daha asla eskisi gibi olamayacak, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
and neither will you. | ve sen de olamayacaksın. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lf l know what's going to happen, | Eğer olacakları bilebilseydim, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l can avoid it. | ondan kaçınabilirim. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Seven isn't the only one. | Sadece Seven değil. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Between this day and the day l got Voyager home, | Şu andan, Voyager'ı eve ulaştırdığım güne kadar | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l lost 22 crew members. | 22 personelimi kaybettim. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
And then, of course, there's Tuvok. | Ve bir de, Tuvok var. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
What about him? | Ona ne olmuş. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
You're forgetting the Temporal Prime Directive, Captain. | Zamansal Birincil Direktif'i unutuyorsunuz, Kaptan. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
The hell with it. | Canı cehenneme. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Tuvok has a degenerative neurological condition | Tuvok'un sana söylemediği, nörolojik bir | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
that he hasn't told you about. | rahatsızlığı var. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
There's a cure in the Alpha Quadrant, | Alfa Çeyreği'nde tedavisi mümkün, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
but if he doesn't get it in time... | ama zamanında oraya gidemezse... | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Even if you alter Voyager's route, | Voyager'ın rotasını değiştirsen, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
limit your contact with alien species, | yabancı türlerle teması en aza indirsen bile, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
you're going to lose people. | personelinden bir sürü kişiyi kaybedeceksin. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
But l'm offering you a chance | Ama sana bugün, hepsini de eve | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
to get all of them home safe and sound, today. | sağ salim bir şekilde götürme fırsatını sunuyorum. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Are you really going to walk away from that? | Gerçekten bu fırsata sırtını dönecek misin? | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Your concern is appreciated, Captain, but premature. | Endişenize minnettarım, Kaptan ama aceleci. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lt will be several years | Belirtilerin ciddileşmesi için | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
before the symptoms become serious. | bir kaç yıl daha geçmesi gerekiyor. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Until then, the Doctor | O zamana kadar | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
can manage my condition with medication. | Doktor tedavi uygulayarak durumumu kontrol altında tutabilir. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
ls it true, what the Admiral said | Amiral'in söylediği doğru mu | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
that there's a cure in the Alpha Quadrant? | Alfa Çeyreği'nde bunun tedavisi var mı? | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lt is called a fal tor voh | Adına fal tor voh deniyor | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
and it requires a mind meld with another Vulcan. | ve başka bir Vulkan ile zihin birleştirerek yapılıyor. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
What about the other Vulcans on Voyager?. | Voyager'da ki diğer Vulkanlar ile olmaz mı? | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
None of them are compatible. | Hiçbirisi o kapasitede değil. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
But members of your family are. | Ama ailenin üyeleri öyle. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lf you knew that returning to the Alpha Quadrant | Alfa Çeyreği'ne dönüşümüzün, tedavi olabilmen için. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
was your only chance for recovery... | tek şansın olduğunu biliyorduysan... | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
why didn't you object when l asked you | o göbeği yok etmeniz için bir yol bulmanı | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
to help find a way to destroy the hub? | istediğimde, neden itiraz etmedin? | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
My sense of logic isn't impaired yet. | Mantığım henüz zayıflamış durumda değil. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lf we succeed, millions of lives will be saved. | Başarılı olursak, milyonlarca hayat kurtulmuş olacak. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
What about your life? | Peki ya senin yaşamın? | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
To quote Ambassador Spock: | Büyükelçi Spock der ki : | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
''The needs of the many outweigh the needs of the few.'' | "Çoğunluğun ihtiyacı, azınlığın ihtiyacına ağır basar." | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l appreciate your candor, Admiral. | Samimiyetiniz için teşekkürler, Amiral. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
But Captain Janeway is my commanding officer. | Ama benim Komutanım Kaptan Janeway. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l won't disobey her. | Ona itaatsizlik etmeyeceğim. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l'm not asking you to. | Senden öyle bir şey istemiyorum. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l simply want you to tell her that, in your opinion, | Sadece ona, göbeği yok etmenin çok riskli olduğu | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
destroying the hub is too risky, the cost too high. | fikrine sahip olduğunu söylemeni istiyorum. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Even if it means avoiding the consequences l mentioned? | Bahsettiğim sonuçlardan kaçınma anlamına gelse bile mi? | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
Now that l know about those consequences, | Şu anda o sonuçların hepsini de biliyorum ve | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
they're no longer a certainty. | bu yüzden artık kesin değiller. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
But even if they were, | Ama öyle olsa bile, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
my death would be a small price to pay | benim ölümüm, transwarp ağının yok edilmesi | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
for the destruction of the transwarp network. | karşılığında ufak bir bedel olacak. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
l have known you for a long time, Seven | Seni uzun zamandır tanıyorum, Seven | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
longer than you've known yourself. | hatta kendini tanıdığından bile uzun. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
You're thinking that collapsing the network | O ağı yok etmeyi, dronken seninde bir parçası | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
is an opportunity to atone for atrocities | olduğun vahşeti ödetme fırsatı olarak | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
you participated in while you were a drone. | görüyorsun. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
lt's time to let go of the past | Geçmişi arkanda bırakıp, | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
and start thinking about your future. | yüzünü geleceğe dönme zamanı. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
My future is insignificant compared to the lives | Benim hayatım, kurtarabileceğimiz hayatlar | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |
of the people we'd be saving. | karşısında önemsiz bir durumda. | Star Trek: Voyager Endgame-1 | 2001 | ![]() |