Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 178859
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Shut up, you're drunk. | Kapa çeneni, sarhoşsun. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I may be an idiot, but I'm not drunk. | Aptal olabilirim ama sarhoş değilim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
OK, then, so... | Tamam, o halde... | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
...we'll call you. | seni ararız. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
We'll go catch a movie or something. | Birlikte sinemaya falan gideriz. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
So we'll meet up soon. | Yakında görüşürüz. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
We'll meet up soon. | Yakında görüşürüz. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
We'll call you again to go out with me. | Benimle çıkman için seni ararız. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
It's been a real blast, David. I bid you good evening. | Harika bir akşamdı, David. Sana iyi akşamlar dilerim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
My bike is back over there. We'll hang soon. | Bisikletim şurada. Yakında görüşürüz. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Bring your mask if you want. I'm getting used to it. | İstersen maskeni de getir. Alışmaya başladım. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
You drank too much. Call me tomorrow. | Çok içtin. Beni yarın ara. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Tomorrow I'll wish I was dead. | Yarın ölmüş olmayı isteyeceğim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
No, you won't. You just need to sleep. | Hayır, istemeyeceksin. Sadece uykuya ihtiyacın var. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
She was a little more than pissed about it. | Bu konuda bir hayli öfkelenmişti. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Have you been harbouring this shit all along? | Bu saçmalığı o zamandan beri içinde mi sakladın? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Anyway, who am I if I can't be the one to tell you you're not ugly? | Sana çirkin olmadığını söyleyemeyeceksem kim oluyorum ki? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Come on! Give me a courtesy laugh! | Haydi ama! Bari nezaketen gül! | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Brian, I'm so fucked up. I'm just so fucked up (!) | Brian, çok kötüyüm. O kadar kötüyüm ki! | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
We're best friends! We're bro's! | Biz dostuz! Kardeşiz! | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
This is a cheap ploy for sympathy. I'm OK. I'm OK. | Sempati toplamak için ucuz numara. Ben iyiyim. Ben iyiyim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
And it worked. Get up. | İşe yaradı. Kalk. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
David, I'm not going to lie to you. | David, sana yalan söylemeyeceğim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I liked the way you looked. But... | Görünüşünü seviyorum. Ama... | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
...you have to pull it the fuck together. | artık kendini toplamalısın. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
If not, I'll forget the other guy. | Yoksa öteki adamı unutacağım. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
You know that other guy? You? | Öteki adamı tanıyor musun? Tanıyor musun? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I'm still that guy. | Hala o adamım. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I don't have a mother saviour bone in my body. It's not about that. | Sana bir anne gibi davranacak değilim. Amacım bu değil. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
You are coming inside, but if this turns out to be a big mistake... | İçeri giriyorsun ancak bu büyük bir hataya dönüşecekse... | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
...I do have the ability to fall out of love with you like that. | sana aşık olmaktan kolayca kurtulma yeteneğim var. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'We created our own world together. | Kendi dünyamızı kurduk. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'Us versus them.' | Onlara karşı biz. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Where's Brian? Brian? He went with you, didn't he? | Brian nerede? Brian? Seninle gitti, değil mi? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I thought you guys hooked up. | Birlikte olduğunuzu sandım. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I wish you hadn't got in the car with that girl. | Keşke o kızın arabasına hiç binmeseydin. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Sofia, I... | Sofia, ben... | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Your eyes apologise better. | Gözlerin daha iyi özür diliyor. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Holy God! This is going to change my life in a zillion different ways. | Tanrım! Bu hayatımı sayısız yönden değiştirecek. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I must be nuts! | Delirmiş olmalıyım! | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'We were quite a pair. | İyi bir ikiliydik. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'Her believing in me, me believing that I actually deserved it.' | Bana inanıyordu, ben de bunu hak ettiğime inanıyordum. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I see you haven't been wasting your time. | Hiç vakit kaybetmemişsin. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Do you ever draw anything else? No. | Başka bir şey çiziyor musun? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
No, I did not sleep. | Hayır, uyumadım. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Got to leave early today, David, so you'll have to be brief. | Bugün erken gideceğim David, bu yüzden kısa konuşmalısın. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
What can you tell me about the name Ellie? | Ellie adı hakkında bana ne söyleyebilirsin? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Was that a girl you were in love with? | Bir zamanlar aşık olduğun bir kız mıydı? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I've only been in love once. | Sadece bir kez aşık oldum. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Apparently you kept repeating it last night. | Tüm gece bu adı tekrarlamışsın. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
You did sleep, David. Your advisor said you cried out. | Dün gece uyudun David. Danışmanın bağırdığını söyledi. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
You had a nightmare. Everything's a nightmare. | Kabus görmüşsün. Her şey bir kabus. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
You cried out for Ellie, David. Do you remember what happened? | Ellie'ye seslenmişsin David. Ne olduğunu hatırlıyor musun? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Dig deep, David. Dig deep. | İyi düşün David. İyi düşün. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
You cried out for Ellie. What do you remember about Ellie? | Ellie'ye seslendin. Ellie hakkında ne hatırlıyorsun? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Show me your face, David. | Bana yüzünü göster David. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Help me open the door. | Kapıyı aralamama yardım et. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
It's true you had an accident, it's true you were disfigured. | Kaza geçirdiğin ve yüzünün şeklinin değiştiği doğru. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
But not any more. | Ama artık öyle değil. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
They did fix your face. | Yüzünü düzelttiler. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Take off that mask, David. You'll see your face is perfect under there. | Maskeyi çıkar David. Bunun altında yüzünün mükemmel olduğunu göreceksin. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I never trusted the doctors. | O doktorlara asla güvenmedim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
What happened next was surreal. | Sonradan olanlar gerçeküstü. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
That same arrogant bastard, Dr Pomerantz, called me | Aynı kibirli piç, Dr Pomerantz, beni aradı | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
and suddenly he was my new best friend. | ve birden benim en yakın dostum oluverdi. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
David! My brother! I felt really bad about our last conversation. | David! Kardeşim! Son sohbetimiz yüzünden kendimi kötü hissediyordum. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'He'd discovered a new form of reconstructive surgery | Berlin'den bir doktorun yardımıyla yeni bir tür | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'with the help of a doctor from Berlin.' | estetik cerrahi keşfetmişti. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'Next thing I knew, they shot me full of drugs I'd never heard of | Sonra adını duymadığım birçok ilaç verdiler | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'and away we went.' | ve başladık. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
What if God was one of us? | Ya Tanrı bizden biriyse? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Just a slob like one of us? | Bizler gibi pasaklıysa? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Trying to make his way home... | Evine dönmeye çalışan biriyse? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
and facial tissue could be regenerated. | üçte birdi. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
...the concept of endoscopic, periorbital fibre optics. | Endoskobik, yüzçevresi fiberoptik uygulaması. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Where are we eating later? I can't even tell you what they did. | Nerede yemek yiyecektik? Ne yaptıklarını anlatamam bile. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
It seemed like science fiction. | Bilim kurgu gibiydi. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Madonna had that song "Borderline". That was a hell of a song. | Madonna'nın "Borderline" diye bir şarkısı vardı ya. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
This is going to be one good looking guy when I'm done. | İşim bittiğinde çok yakışıklı olacak. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
'Obviously I was suspicious.' | Açıkçası kuşkuluydum. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Wouldn't you be? Suspicious of whom? Of what? | Sen olmaz mıydın? Kimden? Neden? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Doc, once you've been driven off a bridge at 80 miles an hour, | Doktor, saatte 120 km'yle bir köprüden aşağı uçunca | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
somehow you don't invite happiness in without a full body search. | üstünü iyice aramadan mutluluğu hayatına davet etmezsin. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
At the risk of boring you, I can present the alternate argument. | Seni sıkma pahasına tam tersini savunabilirim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I once knew a guy who was a real loner. | Bir zamanlar gerçek bir münzevi tanıyordum. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
One day he woke up at 40 | 40 yaşındayken bir gün uyandı, | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
with two daughters that lit up his life with purpose. | hayatına anlam kazandıran iki kızı vardı. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
He suddenly goes to endless school plays, | Bir anda bitmez gibi gelen okul piyeslerine gitmeye, | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
he gets home at 9:20 for the evening discussion | akşam konuşması için evine 9:20'de gelmeye başladı | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
and he has the time of his life. | ve bu hayatının en güzel dönemiydi. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
His favourite Beatle was once John and now it's Paul. | En sevdiği Beatles üyesi Johnken artık Paul olmuştu. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I always liked George. | Ben George'u severim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
It all depends on the individual, doesn't it? | Her şey kişiye bağlı, değil mi? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
Tell me, what's happiness for you? What's happiness to you, David? | Sence mutluluk nedir? Sence mutluluk nedir David? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
How about another question? You won't show me your face, will you? | Başka bir soru sorsan? Yüzünü göstermeyeceksin, değil mi? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
So, back to the timeline. Hurry, let's move through this. | Zamanda geriye gidelim. Bir gözden geçirelim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
David? What? | David? Ne var? | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
You've got to take the plates off. I don't want to know what's under here. | Protezi çıkartmak zorundasın. Altındakini görmek istemiyorum. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
It'll be fine, you'll see. | İyi olacak, göreceksin. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |
I called Pomerantz and switched it to Wednesday. | Pomerantz'ı arayıp, Çarşamba'ya erteledim. | Vanilla Sky-2 | 2001 | ![]() |