Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 179037
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
..the girls won't have to leave the village for higher studies. | kızlar eğitimlerinin devamı için köyden ayrılmak zorunda kalmayacaklar. ...kızlar eğitimlerinin devamı için köyden ayrılmak zorunda kalmayacaklar. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
And one more thing, the first brick for the school.. | Bir şey daha var… Bir şey daha var... Okulun ilk tuğlasını.. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..isn't going to be laid by Maati or me, but will be laid by the girl.. | ..ne ben koyacağım ne de Maati İlk tuğlayı koyacak olan kız.. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..because of whom this school is being built. Ms. Zaara Hayaat Khan. | ..bu okulun yapılmasına sebep olan kızdır, Bayan Zaara Hayaat Khan. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Come, dear. | Gel canım. Gel canım.. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Father, how can l.. Why not? | Bauji, bunu ben nasıl… Neden olmasın? Bauji, bunu ben nasıl..? Neden olmasın? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Being so young, you've taught me such a big lesson.. | Bu genç yaşına rağmen bana öyle büyük bir ders verdin ki. Çok küçük olmana rağmen bana öyle büyük bir ders verdin ki... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Then why can't you do this little thing for me? | Öyleyse neden bu küçük şeyi benim için yapmıyorsun? Öyleyse neden bu küçük şeyi benim için yapamıyorsun? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Come, dear, come. | Gel kızım, gel. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Oh, Kamli. | Hey, Kamli. Hey, Kamli! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
l, Ginda Singh. l really like you. | Ben, Ginda Sing. Senden çok hoşlanıyorum, güzelim. Ben, Ginda Singh... Senden çok hoşlanıyorum, güzelim! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Oh. l, Darshan Singh Aulakh.. | Hey Soumitre. Ben, Darshan Sing Aulkah. Senin için ölürüm. Hey Soumitre!.. Ben, Darshan Singh Aulakh! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Maati, is this the custom of Lodi? No, this is Veer's father's custom. | Maati, Lodi böyle mi kutlanır? Hayır, bu senin Bauji'nin kutlama şekli. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
What do you mean? ln our time, romance was taboo. | Nasıl yani? Bak. Bizim zamanımızda âşık olmak ayıp karşılanırdı. Nasıl yani..? Bak.. Bizim zamanımızda aşık olmak ayıp karşılanırdı. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
On top of that, l was from Madras and he, from Punjab, | Daha da önemlisi Ben bir Madrasiydim, o da bir Punjubi. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
So, one night, during Lodi, he asked for my hand in front of everybody. | Sonra bir Lodi şenliği sırasında herkesin önünde benden elimi istedi. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
My parents didn't know what to say. And we got married. | Annemle babam hiç bir şey söyleyemediler. Ve evlendik. Annemle babam hiç bir şey söyleyemediler. ..Ve evlendik. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
After that, eνer since we've come here and started celebrating Lodi.. | O zamandan beri burada Lodi kutlamaları onun yaptığı şekilde yapılıyor. O zamadan beri burada Lodi kutlamaları | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..he's started this custom that if a boy is in love with a girl.. | ...onun yaptığı şekilde yapılıyor. Eğer bir erkek bir kızdan hoşlanıyorsa... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..he confesses his love in front of everyone. | ..herkesin önünde aşkını itiraf eder. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
lf the girl wants to refuse.. | Eğer kız 'hayır' diyecekse ateşe sessizce bir avuç susam atar. Eğer kız 'hayır' diyecekse... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..she quietly throws a fistful of sesame into the fire. | ...ateşe sessizce bir avuç susam atar. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
lf she wants to accept, she calls out the boy's name.. | Eğer 'evet' diyecekse, herkesin önünde erkeğin adını söyleyip, şeker kamışını kırar. Eğer 'evet' diyecekse, herkesin önünde erkeğin adını söyleyip... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..and breaks sugar cane. | ...şeker kamışını kırar. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Then after that we get them married. | Sonra da onları evlendiririz. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Wow, this is such a lovely custom. That means.. | Bu ne güzel bir gelenek. Bu ne güzel bir gelenek! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..when the bride and the groom agree, what's the need of a priest. | Bu demek oluyor ki, madem erkekle kız razı rahip'e ne gerek var. Bu demek oluyor ki; madem erkekle kız razı, Rahip ne yapacak ki..? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Hey, Saraswati Kaur. | Hey Saraswathi Kaur… Hey Saraswathi Kaur!... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
My lady from Madras. l, Chaudhary Sumer Singh.. | Benim Madras'lım. Ben, Chaudry Sumer Sing. Benim Madrasim! Ben, Chaudhry Sumer Singh!.. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..ask for your hand in marriage for the next seven lifetimes. | Bundan sonraki yedi hayatımızda da evli olmak için elini istiyorum! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
l've done it. | Yaptım işte. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Come on, girl. | Hadi gel kız. Hadi gel kız.. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
l'll set him right. | Dersini vereyim… İcabına bakayım... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Let that be. Come on. Come on. | Olsun. Hadi, hadi. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
What.. my proposal.. Rejected? | Ne yani, teklifimi geri mi çeviriyorsun? Ne yani, evlilik teklifimi red mi ediyorsun? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Maati, what're you doing? Father doesn't stand a chance? | Maati… Ne yapıyorsun? Bauji'ye hiç mi şans vermeyeceksin? Maati... Ne yapıyorsun? Yani... Bauji'ye hiç mi şans vermeyeceksin? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Tell him if he wants to spend seven lifetimes with me.. | Ona söyle, eğer benimle beraber yedi hayat daha yaşamak istiyorsa. Ona söyle, eğer benimle beraber yedi hayat daha yaşamak istiyorsa... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..he has to fulfil certain promises. ls he ready? | Bana bazı sözler vermesi gerek. Kabul mü? ...o zaman bana birkaç söz verecek. Kabul mü?.. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Promises? What promises, Maati? | Söz mü versin? Ne sözü Maati? Maati? Söz mü versin?.. Ne sözü Maati..? Maati? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Sorry, Father. that's it. Now, drop the sugar cane. | Üzgünüm Bauji… O şeker kamışını bırakacaksın. Üzgünüm Bauji... O şeker kamışını bırakacaksın. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
Okay, l'll drop it. | Tamam… Bırakırım ben de. Tamam... Bırakırım ben de!... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l would sacrifice my life for you if only l could know what you want." | Ne istediğini bilsem, sana kurban olurum, canım. Sana kurban olurum, canım. Her dediğini yaparım, canım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l would agree to everything, my beautiful one." | Her dediğini dinlerim, canım, güzelim benim. Her dediğini dinlerim, canım güzelim benim. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l would sacrifice my life for you if only l could know what you want." | Sana kurban olurum, canım. Her dediğini yaparım, canım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l would sacrifice my life for you." | Sana kurban olurum, canım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l know you very, νery well." | Hah. Seni çok iyi tanırım. Hah! Seni iyi bililirim. Çok iyi tanırım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"lf you want to be with me then, you better fulfil what l ask of you." | Benimle olmayı istiyorsan isteklerimi yerine getirmelisin. Benimle olmayı istiyorsan şikayetlerimi dinlemek zorundasın! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l know you very, νery well." | Seni çok iyi tanırım. Seni iyi bililirim. Çok iyi tanırım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Hey, you are my life." | Meleğim benim. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"You are my beloved." | Meleğim benim. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"The festival of Lodi is here?" | İşte bu Lodi bayramı. Aha. İşte Lodi geldi! Aha! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Take your partners?" | Herkes çift olsun! Aha! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Grasp the wrist of your beloved." | Sevgilini al. Elini sıkıca tut ve asla bırakma. Bileğinden öyle bir tutun ki... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"And never let it go." | ...bir daha ayrılmayın! Aha! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Never let it go." | Asla bırakma Ayrılmayın! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Don't tell lies." | Yalan söylemeyi bırak. Yalan söylemeyin! Oho! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Don't be guilty of blasphemy?" | Kötü söz söylemeyi bırak. Yalan yere yemin etmeyin! Oho! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Every oath you swear, has been broken by you." | Yoksa ettiğin tüm yeminleri bozacaksın. Ettiğiniz yeminlerin hepsini birer birer bozuyorsunuz. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Been broken by you" | Hepsini bozacaksın. Oho! Birer birer bozuyorsunuz. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"As soon as the sun sets every evening.. | Her akşam güneş battıktan sonra arkadaşlarınla içmeye gidersin. Akşam olur olmaz hep... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
..you drink with your cronies." | ...arkadaşlarınla içmeye gidersin. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"The sun goes down and you get drunk. What sort of life is this?" | Güneş batar, ama sen sarhoş olursun. Bu ne biçim hayat. Güneş battığında kocam da onunla batıyor, bu ne biçim hayat? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"You're perfectly right and henceforth l shall keep it in mind." | Çok haklısın, bundan böyle aklımdan çıkarmayacağım. Bu söylediklerin çok doğru, aklımdan çıkarmayacağım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Just let me drink today, from tomorrow, l shall not touch a drop." | Bugün son kez içeyim, yarından itibaren tadına bile bakmam. Bu gün biraz içeyim, yarından sonra tadına bile bakmam. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Yes, now, he will come straight home at sundown." | Akşam olur olmaz, O artık doğruca eve gidecek. Akşam olur olmaz, doğruca eve gidecek evet, evet,evet..? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l would sacrifice my life for you." | Sana kurban olurum, canım. Sana kurban olurum, canım! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"My dear one, my fair one, my handsome one, my beloved." | Hayatım, yakışıklım, canım, sevgilim. 'Ranjha'm, hayatım, canım, sevgilim! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"My life, oh, dear one. Oh, beautiful one." | Bitanem, tatlım, güzelim. Meleğim, 'Heer'im, güzelim! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Everyday, l see you playing cards. More beloved than me.." | Her gün seni kart oynarken görüyorum. Hergün seni kart oynarken görüyorum. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"..are your fives, sixes and sevens?" | Benden daha çok seviyorsun beşliyi, altılıyı, yediliyi. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Why?" | Neden? Öyle mi?... | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"My card playing foolishness will end forever." | Kart oynamak mı, olmayacak bundan sonra öyle aptallık. Kart oynamak mı, olmayacak bundan sonra öyle aptallık! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Now, there will be only two cards in my life, the king and the queen." | Bundan böyle, iki kart olacak. Kral ve Kraliçe. Bundan böyle, iki kart olacak Kral ve Kraliçe! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"My life will be yours if you give up these decks of cards." | Benim hayatım senin olur, eğer bu kart alışkanlığını bırakırsan. Benim hayatım senin olur, eğer bu kart alışkanlığını bırakırsan! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l know you very, νery well." | Seni çok iyi tanıyorum. Seni iyi bilirim. Çok iyi tanırım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Hey, you are my life." | Sen benim hayatımsın. Meleğim benim. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"You are my beloved." | Sen benim sevgilimsin. Meleğim benim. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"The festival of Lodi is here? | İşte bu Lodi bayramı. Aha. İşte Lodi geldi! Aha! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Grasp the wrist of your beloved." | Sevgilini al. Elini sıkıca tut ve asla bırakma. Bileğinden öyle bir tutun ki.. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"And never let it go?" | ..bir daha ayrılmayın! Aha! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Never let it go" | Asla bırakma. Ayrılmayın! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Don't tell lies?" | Yalan söylemeyi bırak. Yalan söylemeyin! Oho! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Been broken by you." | Hepsini bozacaksın. Oho! Birer birer bozuyorsunuz. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Whenever l ask you to bring something, you can never remember." | Senden ne zaman bir şey istesem, hep unutur, getirmezsin. Senden ne zaman bir şey istesem hep unutur, getirmezsin. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l asked you for some ribbons for my hair and you bought sweets." | Saçımı örmek için kurdele isterim, helva alıp gelirsin. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Now, l have this notebook in which l will write.." | Artık bir defterim var ve isteklerini ona yazacağım. Şimdi yanımda bu defter var, ona yazacağım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"..so that l can bring exactly what you ask me to get." | Bundan sonra ne istersen, onu getireceğim. Yani bundan sonra ne istersen, onu getireceğim. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Yes, slowly, he will mend his ways completely.. yes?" | Evet, artık tamamen değişecek. Öğrenecek, öğrenecek, öğrendikçe değişecek, evet, evet, evet..? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"My beautiful one, my innocent one, my life, my beloved." | Güzelim, hayatım, sevgilim benim. Güzelim, bir tanem, meleğim 'Heer'im. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"My dear one, my fair one, my handsome one, my beloved." | Hayatım, yakışıklım, canım, sevgilim. Sevgilim, canım, hayatım 'Ranjha'm. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Whether you change or you don't, you will always be mine." | İster değiş, ister değişme, yine de benimsin. İster değiş, ister değişme yine de benimsin. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"l want that in every birth you should be mine." | Her hayatımda yine benim olmanı isterim. Her hayatımda yine benim ol isterim. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Beloved, in every birth, l'm your worshipper." | Canım benim, her hayatımda senin kölen olurum. 'Heer'im benim, her hayatımda senin eşin olacağım. | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"You were mine, you are mine and you will always be mine." | Sen benimdin, benimsin ve hep benim olacaksın. Sen benimdin, benimsin benim olacaksın! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Yes, without you, he will be lost." | Evet, sensiz bu adamın işi zor? Evet, sensiz bu adam nereye gider? | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"lt's the season of Lodi." | Şimdi Lodi zamanı. Aha İşte Lodi geldi! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Make pairings." | Herkes çift olsun! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Grasp the wrist of your beloved, and never let it go." | Sevgilini al. Elini tut ve asla bırakma. Bileğinden öyle bir tutun ki, bir daha ayrılmayın! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Do not lie." | Yalan söylemeyi bırak. Yalan söylemeyin! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |
"Don't be guilty of blasphemy." | Kötü söz söylemeyi bırak. Yalan yere yemin etmeyin! | Veer-Zaara-5 | 2004 | ![]() |