• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180305

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Is there any way I could just run out and just Dışarı çıkma ihtimalim var mı? Şekerin falan düşük değil. Bir şekilde dışarı çıkıp şey Kan şekerin düşük filan değil. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I I do. Düşük. Aslında düşük. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I haven't eaten since breakfast. Kahvaltıdan beri bir şey yemedim. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You have the freebie jeebies. Yüz verdik astarını istiyorsun. Sende avantacı pısırıklığı var. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You just got out of prison and you think you're free, Hapisten yeni çıktın diye kendini serbest zannediyorsun. Hapishaneden çıktın diye kendini özgür sanıyorsun. Weeds Bags-1 2011 info-icon
so you want to get out, hit the streets, Sokaklara akıp temiz hava almak, Weeds Bags-1 2011 info-icon
smell some fresh air, buy a coffee, ...kahveni alıp, yabancılarla oynaşmak istiyorsun. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You can't fool me. Beni kandıramazsın. Yemezler anam. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I didn't just fall off the turnip truck. Bu yollardan geçtim ben. Dünkü çocuk değilim ben. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You learn to trust, then you adjust. Önce güveneceksin, sonra alışacaksın. Önce güven sonra nizam. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Oh, what's wrong? N'oldu? Migren. Neyin var? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Migraine. Migren. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You're okay. Yok bir şeyin. Bir şeyciğin yok. Weeds Bags-1 2011 info-icon
No, Ed. No. I'm really not...Okay. Hayır, Ed. Hiç iyi değilim. Hayır, Ed. İyi değilim Tamam? Weeds Bags-1 2011 info-icon
I've spent the whole morning Sabahın köründen beri hapishane hapishane dolaşıyorum. Sabahtan beri o hapishane senin bu hapishane dolaştım. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I'm hungry. I'm tired. Açım, yorgunum. Açım ve bitap düştüm. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I thought being released would... Hapisten serbest bırakılınca... Serbest bırakılmanın... Weeds Bags-1 2011 info-icon
...give me some sense of, uh, well, um...release. ...biraz serbestlik hissi verir sanmıştım. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Please forgive me if I'm sad. Üzüldüğüm için kusuruma bakma. Efkarlı olduğum için beni bağışla. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Right now, life feels really bad. Şu an yaşamak çok kötü geliyor. Hayatım kederden ibaretmiş hissine kapılıyorum. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Nice. İyi. İyi. Teşekkür ederim. Weeds Bags-1 2011 info-icon
They give you gate money when you were processed out? Çıkış parası verdiler mi? Salıverildiğinde sana kapı parası verdiler mi? Weeds Bags-1 2011 info-icon
$100 and a bus ticket. 100 dolar, bir de otobüs bileti verdiler. 100 dolar ve otobüs bileti. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You got two hours. İki saatin var. Ne için? İki saatin var. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Two hours for what? Ne için? Weeds Bags-1 2011 info-icon
To buy some food and feel free. Yemek alıp serbest takılmak için. Şunu bunu alıp özgür hissetmen için. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Then you get your ass back here Sonra buraya gelip gruba katılacaksın. Daha sonra buraya gelip sebat hane halkına katılacaksın. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Keep your nose clean and show me Başını belaya sokma ve iyileşme sürecinde olduğunu bana kanıtla. Beladan uzak dur ve ıslah yolunda ilerlediğini göster bana. Weeds Bags-1 2011 info-icon
If you are one minute late, I will call the police, Bir dakika bile geç kalırsan polisi ararım. Bir dakika dahi geç kalırsan polisi ararım. Weeds Bags-1 2011 info-icon
have you arrested, and thrown back in jail. Seni tutuklayıp yine hapse atarlar. Sonra da tutuklanıp hapse tıkılırsın. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You come in late, you seal your fate. Geç kal bir hele, kaderini belirle. Kalırsan geç, olacakları sen seç. Weeds Bags-1 2011 info-icon
10 4. Anlaşıldı. Mesaj alındı. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Did you get computer privileges? Bilgisayar kullanma hakkı mı kazandın? Bilgisayar kullanmaya iznin var mı? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Manhattan. Manhattan? Manhattan. Manhattan mı? Weeds Bags-1 2011 info-icon
I'm living in, um, a halfway house Washington Heights'taki bir rehabilitasyon merkezinde kalıyorum. Washington Heights'daki bir rehabilitasyon merkezinde kalıyorum. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Please don't tell anyone yet. Daha kimseye söyleme lütfen. Lütfen kimseye söyleme. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I want to get myself together first, Önce kendimi toparlayayım, Stevie'yi yanıma alayım istiyorum. Önce kendime geleyim, alışayım sonra Stevie'yi geri alacağım. Weeds Bags-1 2011 info-icon
C can I see him? Görebilir miyim? Onu görebilir miyim? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Uh, he's watching his movie with the girls. Kızlarla film izliyor. Şey, kızlarla birlikte film izliyor şimdi. Weeds Bags-1 2011 info-icon
It's his reward for spending five nights in a row Beş gecedir bizim yatağımıza gelmeden... Weeds Bags-1 2011 info-icon
sleeping in his own bed instead of always coming into ours. ...kendi yatağında yatmasının ödülü yani. Weeds Bags-1 2011 info-icon
How, um how were you released? Nasıl serbest kaldın? Nasıl serbest kaldın ki? Weeds Bags-1 2011 info-icon
You didn't even serve half of your thing. Daha cezanın yarısını bile çekmedin. Daha yarısını bile yatmamıştın. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Good behavior. Overcrowding. İyi hâlden. Fazla insan vardı. İyi halden ve kapasiteden fazla mahkum vardı. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I don't know, Jill. Can can you get him? Ben de bilmiyorum, Jill. Stevie'yi getirir misin? Tam bilemiyorum Jill. Acaba onu getirebilir misin? Weeds Bags-1 2011 info-icon
I don't have a whole lot of time. Çok zamanım yok. Fazla zamanım yok. Weeds Bags-1 2011 info-icon
We need to discuss this. Önce bunu bir konuşalım. Ama bunu konuşmalıyız da. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Scott and I Girls! God damn it! Scott'la... Kızlar! Hayret bir şey yahu! Scott ve ben Kızlar, başlatmayın şimdi! Weeds Bags-1 2011 info-icon
Annancy! Nancy tete! Nancy tez! Weeds Bags-1 2011 info-icon
How's my baby boy? Nasılmış benim oğlum? Nasılmış benim kuzucuğum? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Come on, buddy. You're missing the movie. Gel, canım. Filmi kaçırıyorsun. En güzel yeri geldi. Hadi ufaklık, filmi kaçırıyorsun. Weeds Bags-1 2011 info-icon
It's the good part. Tam da en güzel yeri. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Okay, you saw him. You happy? Gördün işte, mutlu musun? Peki, işte gördün onu. Memnun musun? Weeds Bags-1 2011 info-icon
What did he call me? Ne dedi bana o? Demin ne dedi bana? Weeds Bags-1 2011 info-icon
"Annancy" "Aunt Nancy." "Nancy tete." Nancy teyze yani. Nancy tez mi? Nancy Teyze. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I show him your picture. Resimlerini gösteriyorum. Resmini gösteriyorum. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Uh, we got to go. Kapatmamız lazım şimdi. Yine konuşuruz. Gitmemiz gerek artık. Weeds Bags-1 2011 info-icon
She's out? Yep. Çıkmış mı? Evet. Dışarıda mı? Aynen öyle. Weeds Bags-1 2011 info-icon
She's in a halfway house in Washington Heights. Washington Heights'taki bir rehabilitasyon merkezindeymiş. Washington Heights'daki bir rehabilitasyon merkezindeymiş. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Maybe she'll date a Puerto Rican kingpin next. Şimdi de Porto Rikolu bir çete lideriyle çıkar belki. Porto Riko'lu biriyle çıkarsa da şaşma. Weeds Bags-1 2011 info-icon
How is she? What did she say? Nasıldı peki? Ne dedi? Durumu nasıl? Bir şeyler anlattı mı? Weeds Bags-1 2011 info-icon
She said, "Don't tell anyone I'm out." Çıktığımı kimseye söyleme dedi. 'Dışarıda olduğumu kimseye söyleme' dedi. Weeds Bags-1 2011 info-icon
So you called us right away? Sen de hemen bizi aradın. Sen de hemen bize yetiştirdin? Weeds Bags-1 2011 info-icon
I don't take orders from my sister. Kardeşimden emir almam ben. Kız kardeşimden emir alacak değilim. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Isn't it enough I'm raising her child? Çocuğuna bakıyorum zaten. Çocuğuna baktığım yetmiyor mu? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Can we say hi to Stevie? Stevie'yi görebilir miyiz? Stevie'ye bir selam verseydik? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Scott just took him out for lunch with the girls. Scott kızlarla beraber yemeğe götürdü. Scott kızlarla birlikte yemeğe götürdü. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I'm hosting a kegel workshop here later. Sergi vereceğim evde bugün. Rahim egzersizleri sınıfım gelecek birazdan. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I got to shave. I have to make onion dip. Bacaklarımı almam lazım. Sos yapacağım. Epilasyon yapmam gerek. Kendime çeki düzen vermeliyim. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I got to go. I'll talk to you guys later. Çıkıyorum ben. Konuşuruz tekrar. Gitmem gerek. Sonra tekrar konuşuruz. Güle güle. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Is Washington Heights closer to JFK or Laguardia? Washington Heights JFK'ye mi yakın yoksa Laguardia'ya mı? Washington Heights, JFK mi yoksa Laguardia hava alanına mı yakındı? Weeds Bags-1 2011 info-icon
What are you doing over there Ne yapıyorsun sorular sorup sen orada öyle tık tık tık? Böyle sorular sorup neye bakıyorsun öyle? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Mom's out. Annem çıkmış. Annem dışarıda. Weeds Bags-1 2011 info-icon
What about Renata? Renata ne olacak peki? Ya Renata? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Aren't you still her little puppet boy? İpli bebeği değil misin sen onun hâlâ? Onun küçük kuklası olmaktan vaz mı geçtin yoksa? Weeds Bags-1 2011 info-icon
They're marionettes, asshole. Kukla, salak. Asıl onlar kukla, mal. Weeds Bags-1 2011 info-icon
And Renata just wants me for my sperm. Renata zaten benim spermimin peşinde. Belirtiyim, Renata beni sadece spermlerim için istiyor. Weeds Bags-1 2011 info-icon
She sounds perfect. Ne güzel işte. İyiymiş. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Shane, you heard Jill. She doesn't want us to know. Shane, Jill'in ne dediğini duydun. Bilmemizi istemiyormuş. Jill'i duydun Shane. Nancy bizim bilmemizi istememiş. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Now, why doesn't she want us to know? Neden peki? Peki öyleyse, neden öyle istemiş? Weeds Bags-1 2011 info-icon
I've stopped trying to figure out O kadının aklından neler geçtiğini tahmin etmekten vazgeçtim artık. O kadının niyetinin ne olduğunu düşünmeyi bıraktım artık. Weeds Bags-1 2011 info-icon
It's beyond all normal comprehension. Normal şeylerden çok farklı çünkü. Normal bir anlayışın ötesinde. Weeds Bags-1 2011 info-icon
It's hot, huh? Sıcak, değil mi? Baya sıcak değil mi? Weeds Bags-1 2011 info-icon
It's good. İyi. Böyle iyi. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You sweat good get all your crap out. Terleyeceksin ki rahatlayacaksın. Bir güzel terle ki tüm stresini dışarı atasın. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You certainly must have a high tolerance for heat. Sıcağa çok dayanıklısın. Sıcağa dayanabiliyor olmalısın. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I come from a very cold place. Çok soğuk bir yerden geliyorum ben. Çok soğuk bir memleketten geliyorum. Weeds Bags-1 2011 info-icon
This is warming 34 years of cold in my bones. İliklerime işleyen 34 yıllık soğuğu atıyorum. 34 yıldır iliklerime kadar işlemiş soğuğu ısıtıyorum. Weeds Bags-1 2011 info-icon
So, aren't you supposed to do, like, hot/cold, hot/cold, Bir sıcak, bir soğuk yapmak gerekmiyor mu? Peki hani böyle bir sıcak, bir soğuk, tekrar sıcak sonra dışarı çıkman, Weeds Bags-1 2011 info-icon
like in, then out... Arada dışarı çıkıp... ...sonra tekrar buraya girmen... Weeds Bags-1 2011 info-icon
Then back in again? ...sonra yine girmek yani. ...gerekmiyor mu? Weeds Bags-1 2011 info-icon
Are you trying to get rid of me? Beni başından atmaya mı çalışıyorsun? Beni başından mı savıyorsun? Weeds Bags-1 2011 info-icon
If you want to be naked, be naked. Soyunacaksan soyun. Çıplak olmak istiyorsan soyun. Weeds Bags-1 2011 info-icon
I don't care. I used to look like that. Bana uyar. Benim de vücudum eskiden öyleydi. Umrumda olmaz. Bir zamanlar ben de senin gibi görünürdüm. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Scavenger hunt. İz peşinde oynuyorum. Çöp teftişi. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Somebody left something behind one of these rocks. Taşların içine birisi bir şey bırakmış. Birileri bu taşların arasına bir şey bırakmış. Weeds Bags-1 2011 info-icon
She's on a scavenger hunt. İz peşinde oynuyormuş. Kendisi çöp teftişinde de. Weeds Bags-1 2011 info-icon
Thank you, Zoya. Teşekkürler, Zoya. Weeds Bags-1 2011 info-icon
You're gonna put those all back now, right? Geri koyacaksın onları, değil mi? Onları tekrar yerine koyacaksın, değil mi? Weeds Bags-1 2011 info-icon
There. Al. Buyur. Weeds Bags-1 2011 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 180300
  • 180301
  • 180302
  • 180303
  • 180304
  • 180305
  • 180306
  • 180307
  • 180308
  • 180309
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim