Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180303
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Better than "Lipschitz." | Lipschitz'den iyidir. Lipschitz'den kat kat daha iyidir. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
We're done here. | Bu kadar. Bizden bu kadar. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
This hearing is adjourned. Return the inmate to her cell. | Oturum bitmiştir. Mahkûmu hücresine götürün. Bu oturum burada sonlanmıştır. Mahkumu hücresine götürün. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Wait. | Durun. Bekleyin. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Well, I I'm not going anywhere | Koruma altında olacağımı garanti etmediğiniz sürece hiçbir yere gitmiyorum. Koruma altında olduğumu garanti etmezseniz şuradan şuraya gitmem. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
This is bullshit I have a deal! | Saçmalık! Anlaşmam vardı! Çok saçma bu, bir anlaşmam vardı. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
I don't know what just happened. | Ne oldu anlamadım ya. Ne oldu anlamadım. Ne oldu ki? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
They're releasing me. | Beni çıkartıyorlar. Beni serbest bırakıyorlar. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
How? | Nasıl? Nasıl? Bilmiyorum ama oldu işte. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
I don't know, but it's happening. | Bilmiyorum ama çıkartıyorlar işte. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
They're sending me to a fucking halfway house. | Rehabilitasyon merkezine yollayacaklarmış anasını satayım ya. Siktiğimin rehabilitasyon merkezine postalıyorlar. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Esteban's gonna have me murdered. | Esteban öldürtecek beni. Esteban orada haklar beni. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
No protection, no answers nothing. | Koruma yok, sorularıma cevap da vermediler. Ne koruma var, ne cevap verdiler, hiç bir şey. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Calm down. Relax. There must be a mistake. | Sakin ol. Hata olmuştur. Sakin ol, az rahatla. Hata yapmış olmalılar. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
No, there's no mistake. They're fucking me over. | Hata falan yok. Ağzıma sıçtılar ya. Hata falan yok. Ocağıma incir ağacı diktiler. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Fucking feds! | Amına koyduğumun FBI'ı! Yavşak Federaller. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You know, they did the exact same thing | C bloğundaki Daria'nın başına da aynısı gelmişti. C bloktaki Daria'ya da aynı haltı yediler. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Three days she's out before someone finds her | Çıktıktan üç gün sonra birisi kızı bulmuş, önce götünden sonra da gözünden vurmuş. Birisi onu bulup önce kıçından sonra da gözünden vurana kadar üç gün dışarıdaydı. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Not helping, Zoya. Shit. Sorry. | Hiç yardımcı olmuyorsun, Zoya. Ha siktir, özür dilerim. Yarama tuz basma, Zoya. Ağzımı sikeyim, pardon. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
The ass and the eye? | Önce götünden sonra gözünden mi? Kıçından bir de gözünden mi? Ben ne bok yiyeceğim? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
What am I supposed to do?! | Ne yapacağım ben ya?! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Look at me. I can't! I'm totally losing my shit here! | Bana bak. Olmaz! Kafayı yiyeceğim, lan! Bana bak. Dayanamıyorum! Kafayı yedim burada! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
All right! | Yeter! Pekala! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
That's enough. You ready or what? | Yeter bu kadar. Hazır mısın? Yetti artık. Hazır mısın, değil misin? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Shut up. You shut up! | Kes sesini, kes! Sussana sen! Kaşınıyor musun? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You want trouble? | Bela mı arıyorsun? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
No, no, she doesn't. Please. | Hayır, aramıyor. Lütfen. Yok, sorun yok. Lütfen. Geliyorum. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Goodbye, Zoychka. | Hoşça kal, Zoychka. Hoşça kal Zoychka. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Wait, Nancy. | Dur, Nancy. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
I've been saving these for myself. | Bunları kendim için saklıyordum. Bunu kendime saklıyordum. Almanı istiyorum. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
I want you to have them. | Sen al. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Make a plan for yourself... For both of us. | Kendin için, ikimiz için bir plan yap. Kendin için bir plan yap. Hatta ikimiz için de. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Who knows? | Kim bilir, belki o da yakında salınır. Belli mi olur, belki çok yakında o da serbest kalır da... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
and you'll see each other on the outside. | Dışarıda görüşürsünüz. ...dışarıda karşılaşırsınız. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
She tied her ex boyfriend to the bed, | Eski erkek arkadaşını yatağa bağlamış, üstüne parafin dökmüş, sonra da yakmış. Eski erkek arkadaşını yatağa bağlayıp, gazyağına bulamış ve yakmış. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Yeah, maybe not so soon. | Evet, yakın zamanda biraz zor salınır. O zaman çok da yakın değilmiş. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You think you're so fucking handsome | Kendini çok yakışıklı sanıyorsun! Çok yakışıklı olduğunu mu zannediyorsun, insanların ihtiyaçları sikinde bile değil! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
you can walk around ignoring everyone else's needs! | Başkalarının ihtiyaçlarını önemsemiyorsun! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Yeah, well, I have needs! I want a baby! | Ama benim de ihtiyaçlarım var! Bebek istiyorum. Hatırladın mı? Benim de ihtiyaçlarım var. Bebek istiyorum! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
I thought I was your baby. Oh, that is not cute. | Senin bebeğin bendim hani? Hiç komik değil. Senin bebeğin ben değil miydim? Aman ne sevimlisin ya. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You're not a baby. You're a man. | Bebek değilsin sen, koca adamsın. Sen bebek değil, kazık kadar adamsın. Sözünü tutmayan hissiz adamın tekisin! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You're a cruel man who won't commit! | Kimseye bağlanamayan zalim bir adamsın! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Not my laptop! | Laptop'ımı atma! Laptop'ım olmaz! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Jesus, Renata! | Hayret bir şeysin, Renata! Allah aşkına Renata! İyi kurtardın. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Nice save. | İyi tuttun. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
This is 'cause of your sister, isn't it? | Kardeşin yüzünden böyle yapıyorsun, değil mi? Kardeşin yüzünden böyle davranıyorsun, değil mi? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You have to live your own life, Renata. | Artık kendi hayatını yaşa, Renata. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
This has nothing to do with Stina | Stina'yla ilgisi yok, geri zekâlı şımarık çocuk! Bunun ne Stina'yla ne de o yere göğe sığdıramadığı aptal bebeğiyle ilgisi yok! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
This about us! | Konu biziz! Bizimle ilgili! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Well, I can't handle this version of "us." | Bu hâlimize katlanamıyorum ben ama. Peki, bahsettiğin bizle başa çıkamayacağım artık. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Bastard! You're a bastard! | Puşt! Şerefsiz! Yavşak! Yavşağın tekisin! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Can we not do this now? | Şimdi yapmasak şunu? Bıraksak artık şunu? Yarım saate gösterimiz var. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
We have a show in half an hour. | Yarım saat sonra gösterimiz var. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Oh, no more show for you, bastard! | Sana başka gösteri yok, namussuz! Gösteri falan yok sana, yavşak! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You're out of the show! | Gösteriden atıldın! Gösteriden çıktın! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
And you will never puppeteer in Copenhagen again | Yeminle Kopenhag'ta bir daha kukla oynatamayacaksın! Ve bir daha Kopenhag'ta kukla oynatamayacaksın, | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
this I swear. | ...sözüm söz. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Sweetie, I know you don't mean that. | Canım, aslında öyle demek istemediğini biliyorum. Bir tanem, öyle demek istemediğini biliyorum. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
I'm gonna go now and try to fix the naked king, | Şimdi gidip çıplak kralı tamir edeceğim. Hemen gidiyorum ve çıplak kralı tamir ediyorum ve belki sonra da konuşuruz. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
and maybe we can talk later. | Belki sonra konuşuruz. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Deep breaths. | Sakinleşince. Az sakinleş. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Go home, Silas. | Eve git, Silas. Doğru eve, Silas. Hadi ama, iyi böyle. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
No, come on. It's fine. | Yok ya, bir şey olmaz. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Just, uh, slap on a little more base. | Biraz daha fondöten sür. Biraz daha yapıştırsa yeter. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Go home. There will not be any good photos today. | Eve git işte. Bugün resimler iyi çıkmaz. Evine hadi. Bugün iyi resimler çekemeyiz böyle. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You got a zit the size of Iceland on your chin. | Çenende deve kadar sivilce var. Çenende de kocaman bir sivilce var. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Can't Sigrid teabag me a little bit more? | Sigrid biraz daha poşet çay falan koysa? Sigrid biraz daha poşet çayla halledemez mi? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
She's really good at it. | Çok iyi yapıyor o işi. Pislik! Gayet iyi hallediyor da. Adi herif. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Be back tomorrow at 9:00, and know that today | Yarın sabah dokuzda burada ol. Bugün para falan da almıyorsun, arkadaşım. Yarın saat dokuzda burada ol ve bugün para almayı unut, arkadaşım. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Oh! Come on, Gunder. | Yapma ya, Gunder. Hadi ama, Gunder. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
I've doubled the sales of your weird flower water. | Saçma çiçek suyunun satışları sayemde ikiye katlandı. Sayemde şu garip çiçek suyu satışların ikiye katlandı. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
And for that only, I thank you. | Sadece o yüzden teşekkür ederim. Sadece bunun için teşekkür ederim. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Gunder. Gunder. | Gunder? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Hey, Gunder! Come on! | Gunder! Yapma böyle! Gunder, yapma ama! | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Gunder? | Gunder? | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Everyone get a wienerbrod and a shirt, yes? Terrific. | Herkesin Wienerbrod tişörtü var, değil mi? Harika. Herkesin eline gül çöreği almış ve tişörtleri de giydi, değil mi? Süper. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
We are standing in Fristaden Christiania, | Şu an serbest eyalet Christiania'daki Fristadn Christiania'nın ünlü caddesi... Şu an Fristaden Christiania'dayız, | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
or the Free State of Christiania, | ...başka bir deyişle Christiania'nın serbest bölgesi... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
the world famous Pusher Street, | ...Pusher Caddesi'ndeyiz. ...ve dünyanın en meşhur uyuşturucu sokağı. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
which is was world famous for its open cannabis trade. | Bu cadde eskiden kenevir satılmasıyla nam salmıştı. Daha doğrusu meşhurdu. Aleni esrar satılmasıyla ünlenmişti. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Brightly colored stands used to line the street here, | Rengârenk tezgâhlar sıra sıra açılır... Her türlü hafif uyuşturucu bu sokakta... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
where all manner of "soft drugs" were available for sale. | ...envai tezgahta sergilenir ve satılırdı. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
In 2004, the government decided to crack down on the drug trade | 2004 yılında hükümet ilaç ticaretini yasakladı... 2004 yılında, hükümet uyuşturucu ticaretiyle ilgili sıkı önlemler... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
and razed all the stands but for one, | ...ve geriye sadece tek bir tezgâh kaldı. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
which is now in the National Museum. | O da şu anda Ulusal Müze'de duruyor. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
As you can see, this action was completely successful, | Gördüğünüz üzere hükümetin çabası başarılı oldu. Gördüğünüz gibi, bu karar harfiyen yerine getirildi... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
because there are no longer drug stands. | Artık hiçbir ilaç tezgâhı bulunmuyor. ...çünkü bu tezgahların yerinde yeller esiyor artık. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
There are only tables up and down the street | Caddede ilaçların türüne göre sıralanmış bazı masalar var. Sadece sokağın altında ve üstünde satılan uyuşturuculara... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
If you chose to support the local soft drug trade, | Yerli hafif ilaç ticaretini destekliyorsanız... Yerel hafif uyuşturucu ticaretini destekliyorsanız eğer... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
might I recommend buying from my friend Thorben, third table down? | ...size üçüncü masadaki arkadaşım Thorben'ı önerebilirim. ...size üç masa aşağıdaki arkadaşım Thorben'i tavsiye edebilirim. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
He has some lovely product. | Ürünleri çok güzel. Mahsulleri bir hayli latif. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
You can tell him wonderful, wonderful tours sent you, | Kendisine harika bir turla geldiğinizi söyleyebilir... Ona muhteşem bir seyahat acentesinin sizi gönderdiğini söyleyebilir... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
or just show him your shirt. | ...ya da sadece tişörtünüzü gösterebilirsiniz. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Uh, one of the other ways Christiania makes money | Christiania'nın geçim kaynaklarından bir diğeri de... Christiania'nın bir diğer geçim kaynaklarının biri de... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
is from the fabulous Christiania cargo bikes. | ...meşhur taşıma bisikletleridir. ...meşhur Christiania kargo bisikletleridir. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
The factory's right over there. Order one. | Fabrika şurada, sipariş verebilirsiniz. Evinize gönderilir. Çok beğeneceksiniz. Fabrika tam karşıdadır, sipariş verebilirsiniz. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Have it shipped home. You'll love it. | Evinize sevkiyat yapılır. Bayılacaksınız. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
Now, feel free to walk around this main area, | Şimdi ana caddede dolaşabilirsiniz... Şimdi ana pazar alanını gezmekten çekinmeyin... | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
but do not go up any side streets, | ...ama ara sokaklara girmeyin, fotoğraf da çekmeyin. ...fakat ara sokaklara gitmeyin ve fotoğraf çekmeyiniz. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |
or someone will yell at you or hit you or both. | Yoksa biri size bağırabilir ya da vurabilir. Her ikisini yaptıkları da görülmüştür. Yoksa biri size bağırabilir, vurabilir ya da her ikisini de yapabilirler. | Weeds Bags-1 | 2011 | ![]() |