• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180536

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Command. I and another to do for money if you want... Şurada. İstersen para için başka şeyler de yapabilirim. Al bakalım. Para için başka şeyler de yapabilirim istersen. surada. istersen para için baska seyler de yapabilirim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Hold them. Paranı geri alabilirsin. Parani geri alabilirsin. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Enjoy them. Thanks. Güle güle harca Teşekkür ederim. Zevkini çıkar. Sağ ol, teşekkür ederim. Güle güle harca Tesekkür ederim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
It's getting late. I'll ride. Geç oldu. Seni evine bırakayım. Geç oldu. Seni evine birakayim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
At the end of the street f. Hemen sokağın aşağısında. Hemen şu... Sokağın sonunda. Sadece... Hemen sokagin asagisinda. Hemen su... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
This is your neighborhood, huh? Burası senin mahallen mi? Burada mı oturuyorsun? Burasi senin mahallen mi? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
This white is right here. Şu beyazımsı olan, burası. Şuradaki beyaz ev. su beyazimsi olan, burasi. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Do you mind to go for a bit? Bir saniye benimle gelebilir misin? Benimle bir saniye gelmende sakınca var mı? Bir saniye benimle gelebilir misin? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
To make sure everything is okay. I do not have electricity. Sorun olmadağından emin olmak için. Elektrikler yok da. Evin güvenli olup olmadığından emin olana kadar. Elektrikler kesik de. Sorun olmadagindan emin olmak için. Elektrikler yok da. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Mamichkata him. Orospu çocuğu. Onun bunun çocuğu! Orospu çocugu. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
No need to keep keys in the mailbox. Anahtarlarını posta kutunda saklamamalısın. Anahtarını posta kutusuna koymamalısın. Anahtarlarini posta kutunda saklamamalisin. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I lose it if I bring with me. Saklamazsam kaybederim. Eğer oraya koymazsam, kesin kaybederim. Saklamazsam kaybederim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Jesus. İsa. Tanrım. isa. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
You're not kidding. Şaka yapmıyormuşsun. Sen ciddiymişsin. saka yapmiyormussun. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
The place is quite scary. Mekan hakkaten tüyler ürpertici. Burası ödümü patlatıyor. Mekan hakkaten tüyler ürpertici. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Kaka so not her pay the bill for electricity? Elektrik faturasını neden yatırmadın? Nasıl olur da elektrik faturanı ödemezsin. Elektrik faturasini neden yatirmadin? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I paid. Yatırdım. Ödedim. Yatirdim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Landlord holds the board concluded. Ev sahibi sürekli sigorta kutusunu kilitliyor. Ama ev sahibim sigorta kutusunu kilitlemiş. Ev sahibi sürekli sigorta kutusunu kilitliyor. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Included in rent But he is .. Aslında kiraya dahil olması lazım. Ama o böyle işte. Kira sözleşmesinde bunun, olması lâzım ama. Aslinda kiraya dahil olmasi lazim. Ama o böyle iste. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
where a freak wants to blow him until he shot me. Yani o, ben ona sakso çekerken beni vidyoya çekmek isteyen bir sapık. O kaçık ben ona mastürbasyon yaparken kamerayla çekmek istiyor. Yani o, ben ona sakso çekerken beni vidyoya çekmek isteyen bir sapik. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
He is a regular visitor to the club. That's the scam. Her daim kulüptedir. İşi gücü dolap, dümen. Adam kulübün devamlı müşterisi, işlerini bu şekilde yürütüyor. Her daim kulüptedir. isi gücü dolap, dümen. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Gives place to rent Strippers only. Burayı sadece striptizcilere kiraya veriyor. Evlerini sadece striptizcilere kiralıyor. Burayi sadece striptizcilere kiraya veriyor. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
But I told him... Ama ona söyledim... Ona mastürbasyon... Ama ona söyledim... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I will not shoot while doing whistles. ...sakso vidyoları çekmeyeceğim... ...videolarında oynamayacağımı... ...sakso vidyolari çekmeyecegim... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
and will not get out because you know the rights. ...ve evden çıkmıyorum,çünkü benim de haklarım var. ...ve evden de çıkmayacağımı söyledim, çünkü benim de haklarım var. ...ve evden çikmiyorum,çünkü benim de haklarim var. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
And trying to fraud me this Bana böyle "satıIık" levhası... O da beni şu... Bana böyle "satiIik" levhasi... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
plate "for sale", though ...dümeni çeviriyor, sanki... ..."satılık" tabelâsıyla kandırmaya çalışıyor. ...dümeni çeviriyor, sanki... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
someone dying to buy this the toilet. ...herkes burayı satın almak için ölüyormuş gibi. Sanki millet bu boktan yeri almak için ölüyor ya. ...herkes burayi satin almak için ölüyormus gibi. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Want to smoke a trump card? What? Biraz çekmek ister misin? Ne? Esrar ister misin? Ne? Biraz çekmek ister misin? Ne? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Spool. Sarma işte. Kenevir? Sarma iste. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Joint, grass... Marijuana? Bilirsin esrar, ot. Marihuana mı? Bilirsin ot, tütün... Marihuana mı? Bilirsin esrar, ot. Marihuana mi? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I have not smoked marijuana by... Marihuana içmeyeli... 29 yıldır... Marihuana içmeyeli... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
29 years. ...29 yıI oldu. ...marihuana içmemiştim. ...29 yiI oldu. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
What's so funny? All tonight. Komik olan ne? Bütün bu gece. Bu kadar komik olan ne? Bütün gece. Komik olan ne? Bütün bu gece. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
It's like I've landed on Mars. Mars'a inmiş gibiyim. Mars'a iniş yapmış gibi hissediyorum. Mars'a inmis gibiyim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Welcome to New Orleans. New Orleans'a hoşgeldin. ...New Orleans'a hoş geldin. New Orleans'a hosgeldin. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
How come you do not want to fuck me? NasıI oluyor da beni becermek istemiyorsun? Nasıl olurda beni sikmek istemezsin? NasiI oluyor da beni becermek istemiyorsun? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Preferably with someone my age. Why? Yaşıtım kadınları severim. Neden? Kendi yaşımdaki bayanları tercih ederim. Neden? Yasitim kadinlari severim. Neden? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
They know what they do. Onlar ne yaptığını biliyor da ondan. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I'm pretty good. Ben de iyiyimdir. Bende iyi sayılırım. Ben de iyiyimdir. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Sure. Orası kesin. Eminim öylesindir. Orasi kesin. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I'm doing pretty good horns. Bence el işim çok iyidir. Öyle bir emerim ki, zevkten uçarsın. Bence el isim çok iyidir. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Let me show you? No. No! Göstermemi ister misin? Hayır. Hayır! Sana göstermemi ister misin? Hayır! Hayır! Göstermemi ister misin? Hayir. Hayir! Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Get down. Uzan. Yat işte. Uzan. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Its very strange. Bu çok tuhaf... Bu çok garip. Bu çok tuhaf... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Strangely I'm not with someone who does not want to fuck me. ...buna yok diyen bir adamla olmak. Benimle birlikte olmak istemeyen bir adamla yatıyorum. ...buna yok diyen bir adamla olmak. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
And to me it is strange I'm with you. Seninle olmak da çok tuhaf. Seninle olmak da bayağı garip. Seninle olmak da çok tuhaf. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Do you like me? Beni sevmedin mi? Benden hoşlanmadın mı? Beni sevmedin mi? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Yes. Much like you. Sevdim. Seni çok sevdim. Hoşlandım. Hem de çok. Sevdim. Seni çok sevdim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I like to... İsterdim ki... Ben... isterdim ki... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Thanks, Doug. Ben de seni sevdim. Ben de. Ben de seni sevdim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Hello? Where the hell are you? Alo? Hangi cehennemdesin sen? Alo. Hangi cehennemdesin? Alo? Hangi cehennemdesin sen? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
... Uspah be. Shit ...uyuya kalmışım. Lanet olsun. ...uyuya kalmışım. Lânet olsun. ...uyuya kalmisim. Lanet olsun. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
slam the door you five minutes. Beş dakika kapını yumrukladım. 5 dakika boyunca kapını çaldım. Bes dakika kapini yumrukladim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Yes, I'm fine. Even, ben iyiyim. Evet, iyiyim. Even, ben iyiyim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Why not be called for Lois yet? Lois'e neden haber vermedin? Harriet ile konuştum da, o söyledi. Lois'e neden haber vermedin? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I just talked with Harriet. Az önce Harriet'la konuştum. Niye Lois'i varınca aramadın? Az önce Harriet'la konustum. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I forgot. Are you sure you're well? Unuttum. İyi olduğundan emin misin? Unutmuşum. İyi olduğundan emin misin? Unuttum. iyi oldugundan emin misin? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Yes. Yes, I'm fine. Evet, evet. Gayet iyiyim. Evet, evet ben iyiyim. Evet, evet. Gayet iyiyim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
See you at the conference. Toplantıda görüşürüz. Anlaşmada görüşürüz. Toplantida görüsürüz. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
And get your jacket from that girl. Ceketini o kızdan geri al. O kızdan ceketini geri al. Ceketini o kizdan geri al. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Stop you gave property loan. Eşyalarını ödünç vermeyi bırak. Eşyalarını millete ödünç vermeyi de bırak. Esyalarini ödünç vermeyi birak. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Home of Riley family. Hi. Riley'lerin evi. Merhaba. Rileylerin evi. Selâm. Riley'lerin evi. Merhaba. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I'm sorry that you never called, when I arrived last night. Dün gece geldiğimde arayamadığım için üzgünüm. Vardığımda aramadığım için özür dilerim. Dün gece geldigimde arayamadigim için üzgünüm. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I checked your flight online, so I know its not an accident. Uçuşunu internetten kontrol ettim ... Düşmediğini biliyorum. Uçuşunu internetten kontrol ettim. Uçağının düşmediğini biliyorum. Uçusunu internetten kontrol ettim ... Düsmedigini biliyorum. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
How is New Orleans? New Orleans nasıI? New Orleans nasıl? New Orleans nasiI? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Listen, I think I will stay here for some time. Dinle, sanırım bir süre daha burada kalacağım. Sanırım ben burada biraz daha kalacağım. Dinle, sanirim bir süre daha burada kalacagim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I can go right now. What are you talking about? Şu an eve geri dönemem. Sen neden bahsediyorsun? Şu sıralar eve gelemem. Neden bahsediyorsun sen? su an eve geri dönemem. Sen neden bahsediyorsun? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I do not know, I know... Bilmiyorum, bilmiyorum... Bilmiyorum, bilmiyorum. Bilmiyorum, bilmiyorum... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I only know... Tek bildiğim... Tek bildigim... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I can not go home right now. ...şu an eve gelemem. ...şu sıralar eve gelemem. ...su an eve gelemem. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I know I'm not dead yet. Daha ölmediğimin farkındayım. Daha ölmediğimi de biliyorum. Daha ölmedigimin farkindayim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Right? Doug! Tamam mı? Doug! Tamam mı? Doug. Tamam mi? Doug! Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Do not you be mad about Vivian. Vivian olayına sinirlenmedim. Vivian konusunda kızgın değilim. Vivian olayina sinirlenmedim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Year or two ago I found badge with the name and in your clothes. Onun yaka kartını bir iki yıI önce rüzgarlığının cebinde bulmuştum. Bir ya da iki yıl önce rüzgârlığının cebinde Vivien'in yaka kartını bulmuştum. Onun yaka kartini bir iki yiI önce rüzgarliginin cebinde bulmustum. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I know what happens... Olup bitenden haberim yok değildi. Neler döndüğünü anlamadığımı zannetme. Olup bitenden haberim yok degildi. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
And I know that I was not... Son zamanlarda ben... O zamandan beri... Son zamanlarda ben... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Oh, God... Sorry. Tanrı'm. Üzgünüm. Tanrım. Üzgünüm. Tanri'm. Üzgünüm. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Make a list of people who must take care. Okay, I'll do it. You agreed? İIgilenmen gereken kişilerin listesini çıkaracağım. Tamamdır. Anlaştık mı? Sana ilgilenmen gerekenlerin listesini yapacağım. Yaparsam anlaşacak mıyız? iIgilenmen gereken kisilerin listesini çikaracagim. Tamamdir. Anlastik mi? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Not yet, but almost. Got money? Yes. Daha değil, ama neredeyse. Para hazır mı? Tam değil, ama neredeyse. Parayı getirdin mi? Daha degil, ama neredeyse. Para hazir mi? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Almost. Okay. I am not guilty. Neredeyse. Tamam. Suçsuz. Neredeyse. Tamam. Suçlu değilim. Neredeyse. Tamam. Suçsuz. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Good morning, Hank. How are you? Günaydın, Hank. NasıIsın? Günaydın Hank. Nasılsın? Günaydin, Hank. NasiIsin? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I had fun last night in French Quarter, huh? Dün gece 2 onluk bir 1 beşlikte iyi eğlendik, değil mi? Dün French Quarter'da iyi eğlendik değil mi? Dün gece 2 onluk bir 1 beslikte iyi eglendik, degil mi? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I took Jerry in the best strip club in the neighborhood, only young girl. Jerry'yi Quarter'daki en fiyakalı striptiz kulübüne götürdüm, resmen uçtuk. Dün Terry'yi Quarter'ın en fiyakalı striptiz kulübüne götürdüm. Et ete değiyordu. Jerry'yi Quarter'daki en fiyakali striptiz kulübüne götürdüm, resmen uçtuk. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Give us a minute only, can you? Sure. Bize bir dakika ver, olur mu? Hay hay. Bize bir dakika izin verir misin? Ne demek. Bize bir dakika ver, olur mu? Hay hay. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
You'll have fun tonight, guys, so to swallow vitamins. Bu gece iyi vakit geçireceğiz beyler, vitaminlerinizi alın. Bu gece süper zaman geçireceğiz beyler, vitaminlerinizi almayı unutmayın. Bu gece iyi vakit geçirecegiz beyler, vitaminlerinizi alin. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
I most love those blues. Şahsen ben mavilerden hoşIanırım. Ben mavi renkteki vitaminleri seviyorum. sahsen ben mavilerden hosIanirim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Well, what happens? We sell "Circle City. Ne haber? Circle City'yi satıyorum. Ne haber? Circle City'yi satiyorum. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Are you crazy? Salak mısın sen? Kafayı mı yedin? Salak misin sen? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
What are you doing? Sana neler oluyor? Senin neyin var? Sana neler oluyor? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Will make good profits from your share and will increase your salary to run the company. Payından büyük kar elde edeceksin ve şirketi yönetmek için iyi bonoların olacak. İyi kâr edeceksin hem de elinde şirketi yönetecek kadar hissen olacak. Payindan büyük kar elde edeceksin ve sirketi yönetmek için iyi bonolarin olacak. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Doug, I do not do this! Do not you bring what? Doug, bunu bana yapma. Neyi yapmayayım? Bunu bana yapma, Doug. Neyi? Doug, bunu bana yapma. Neyi yapmayayim? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Do not want to make you richer? You'll get used to. Seni daha da zenginleştirmeyi mi? Başarabilirsin. Seni daha zengin yapmayı mı? Zamanla alışırsın. Seni daha da zenginlestirmeyi mi? Basarabilirsin. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Damn, wait, and what now I mean... Bekle, lanet olsun, yani demek istediğim... Beklesene, Allah'ın cezası. Bundan sonra... Bekle, lanet olsun, yani demek istedigim... Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
What would you do? I'll just give up? Yes. Napacaksın yani,fişi çekecek misin? Evet, aynen. Ne yapacaksın? İşten elini eteğini mi çekeceksin? Evet. Napacaksin yani,fisi çekecek misin? Evet, aynen. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Jesus, Doug. Where the hell are you going now? Yüce İsa Doug. Hangi cehenneme gidiyorsun? Tanrım. Şimdi nereye gidiyorsun, Doug? Yüce isa Doug. Hangi cehenneme gidiyorsun? Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
You can buy pliers and a toilet seat. Bir çift cıvata kesicisi ve tuvalet açıcısı lazım. Bir çift cıvata keskisiyle, tuvalet açıcı almaya. Bir çift civata kesicisi ve tuvalet açicisi lazim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Run the bath water to can I draw it. Suyu küvete akıt da ben de içindekileri karıştırayım. Küvetin suyunu aç ki, şunu yıkayabileyim. Suyu küvete akit da ben de içindekileri karistirayim. Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Wow, I'm outta here! Tanrı'm, ben buradan gidiyorum! Aman tanrım, ben gidiyorum. Tanri'm, ben buradan gidiyorum! Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
Viv from a lover of waffles. Happy birthday. Kisses. 'Waffle Adam'dan Viv'e, İyi ki doğdun <b>Doğum günün kutlu olsun, Viv. Waffle canavarın.</b> 'Waffle Adam'dan Viv'e, iyi ki dogdun Welcome to the Rileys-1 2010 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 180531
  • 180532
  • 180533
  • 180534
  • 180535
  • 180536
  • 180537
  • 180538
  • 180539
  • 180540
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim