Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 180774
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
You keep the bottle, huh? | Sen şişeni tut, olurmu? Sen şişeyi tut, tamam mı? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Bar downtown? I got the address if you want it. | Bar şehirdemi? Eğer istiyorsanız adresi verebilirim. Bar şehir merkezinde mi? İstiyorsan adresi verebilirim. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Appreciate it. | Çok iyi olur. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
My name is John Clifford. I'm a private investigator. | İsmim John Clifford. Özel dedektifim. Adım John Clifford, özel dedektifim. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
You're a what? | Ne? Nesin? Özel dedektif. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
A private detective. | Özel dedektif. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
What do you want with me? | Benden ne istiyorsun? Benden ne istiyorsun ki? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I thought maybe we could talk. Ask a few questions. | Belki biraz konuşabiliriz diye düşündüm. Size birkaç sorum var. Belki konuşabiliriz diye düşünmüştüm, birkaç soru sorarım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I don't know nothing about anything or anybody. | Hiçkimse yada herhangi birşeyle ilgili bilgim yok. Birisi veya bir şey hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Siktir. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Listen, lady. I can be back in 30 minutes... | Dinleyin bayan. 30 dakika içinde ... | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
with a search warrant and a handful of cops. | arama emri ve polislerle , birlikte geri gelebilirim. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I could probably have you arrested, whether or not the charges would stick. | Bu yüzden tutuklanabilir yada yardımınızdan dolayı ödüllendirilebilirsiniz. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Now, you wanna let me in and talk? | İzin ver içeri geliyim konuşalım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Have you got a badge? | Rozetin var mı? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I'll show you a badge when you open the goddamn door! | Eğer şu lanet kapıyı açarsan sana rozetimi gösterebilirim! Şu Allah'ın cezası kapıyı açarsan sana rozetimi gösteririm! | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I don't have a badge. | Rozetim yok. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I'm issued a license, a piece ofpaper. And I left it at home. | Lisansım var, sadece bir kağıt parçası. Oda evde kaldı. Yetki belgem var, bir kağıt parçası ve onu evde bıraktım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
You Tracy Fuller? | Tracy Fuller mısın? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Can we sit down? | Oturabilirmiyiz? Oturabilir miyiz? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
You recognize this man? | Bu adamı tanıyormusun? Bu adamı tanıyor musun? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
He's escaped from the insane asylum. | Akıl hastanesinden kaçtı. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Seven years ago, he murdered two children. | 7 yıl önce iki çocuğu öldürdü. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Broke into the house and found them asleep in bed. | Onları evlerinde , yataklarında uyurken buldu. Eve zorla girdi ve onları yataklarında uyurken buldu. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
It was a little boy, four and a half, and his little three year old sister. | 2 küçük çocuktu.Biri dört buçuk yaşında oğlan , kardeşi 3 yaşında bir kızdı. 4.5 yaşında bir erkek çocuğuydu, kız kardeşi 3 yaşındaydı. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
After the coroner's investigation, the bodies were taken to the mortuary... | Savcının incelemesinden sonra , cesetleri morga götürüldü ... Adli tabibin incelemesinden sonra cesetler morga götürüldü. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
where the undertaker took one look at them... | burada cenaze görevlileri cesetlere baktılar ... Cenaze görevlileri cesetlere bir baktılar... | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
and said their bodies couldn't be reconstructed for the burial... | ve çocukların vücutlarının cenaze için... ...ve çocukların bedenlerinin cenaze töreni için... | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
without six days of steady work. | 6 günden önce birleştirilemeyeceğini söylediler. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Then he asked what had been the murder weapon, because looking at the mess... | Sonra cinayet silahını sordum, çünkü herşey inanılmaz karışıktı... | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
he couldn't imagine what had been used. | Ne kullandığını hayal bile edemezsin. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
The coroner told him there had been no murder weapon. | Savcı cinayet silahı olmadığını söyledi. Adli tabip, ona cinayet silahı olmadığını söyledi. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
The killer had used only his hands. | Katil sadece ellerini kullanmış. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
He's been here. | Burdaydı. Buradaydı. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Think he'll try to see you again? | Tekrar gelecek mi? Seni tekrar görmeye çalışacağını düşünüyor musun? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I don't know. He | Bilmiyorum. O Bilmiyorum o... | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
He said he had no place to go. | Gidecek yeri olmadığını söyledi. Gidecek yerinin olmadığını söyledi. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Let's play it safe. | Güvende olduğunu ... Riske girmeyelim. Onun geri döneceğini varsayalım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Let's assume he will. | ve geri geleceğini farzedelim. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Will you work with me? | Benimle çalışırmısın? Benimle çalışır mısın? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
You found him. | Onu buldun. Onu buldun. Sanırım öyle. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
From here on, I go it alone. | Bundan sonrasında, yalnız gideceğim. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Why take a chance on it, Cliff? | Neden bir şans vermiyorsun, Cliff? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
We'll let you have the credit. No. | Seni koruyacağız. Hayır. Övgüleri senin almana izin veririz. Hayır. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I'm gonna kill him, Charlie. | Onu öldüreceğim, Charlie. Onu öldüreceğim Charlie. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
The closer I get to this guy, the more | Yakında bu adama hakettiği dersi Yakında bu adamı yakalayacağım ve dahası... | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
He gets to me. I don't know. | vereceğim. Bilmiyorum. Beni uyuz ediyor, bilmiyorum. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Look, you better go on home. You're falling in. | Eve gitsen daha iyi olucak Cliff. Yorgunsun. Bak, eve gitsen iyi olur Cliff. Çökmüşsün. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Not this time. This is the case that makes up for a whole career. | Bu kez değil. Bu iş kariyerim için yapmam gereken birşey. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
If you don't understand that now, you will in a few years. | Şuan anlamayabilirsin ama, Daha sonra anlayacaksın. Eğer şu anda anlamıyorsan birkaç yıl sonra anlayacaksın. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Who hired you to do this? | Bu iş için seni kim tuttu? Bu işi yapman için seni kim tuttu? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
So now you're a hit man. | Bir tetikçi gibisin şuan. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Jesus Christ. He killed two kids in cold blood! You were there too. | Tanrım. Soğukkanlılıkla 2 çocuk öldürdü! Sende ordaydın. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
What are you gonna use? | Ne kullanıcaksın? Ne kullanacaksın? Kilit iğnesi. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Lock needles. | Anahtar iğnesi. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
You are straining our friendship. | Seninle uzun zamandır dostuz Cliff. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
If you blow this thing at all | Eğer herşey bittikten sonra Eğer bu işi berbat edersen... | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
You'll never hear from me again. | Beni bir daha görmeyeceksin. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
All right. | Tamam. Tamam. Acele etme. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Take your time. | Zamanını ayarla. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
And do it good. | Ve iyi bir iş yap. Ve işini iyi yap. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Keep it, honey. My treat. | Al şunu tatlım. Ben ısmarlıyorum. Sende kalsın tatlım, ben ısmarlıyorum. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
No luck. Did you see him? | Şans yok. Onu gördünmü? Hiç şans yok. Onu gördün mü? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
He still could be out there, though. | Hala dışarıda biryerlerde. Ama hâlâ dışarıda bir yerlerde olabilir. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Oh, God. Are you okay? | Tanrım. İyi misin? Aman Tanrım. Sen iyi misin? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I'm gonna hang around outside for a while. | Bir süre dışarda dolanacağım. Bir süre dışarıda dolaşacağım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I'll be back, on and off again, all night. | Bütün gece buralardayım.Geri gelirim. Gece boyunca zaman zaman geri dönerim. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
You sure you're all right? I'm fine. | İyi olduğuna eminmisin? İyiyim. İyi olduğundan emin misin? İyiyim. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Bolt your door, and don't let anybody in, no matter what. | Kapını kilitle ve hiçkimseye açma, ne olursa olsun. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I'll be seein' ya. | Seni izliyor olacağım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Sure. | Bişey değil. Bir şey değil. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I must talk to you. | Seninle konuşmam gerek. Seninle konuşmalıyım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I want you to be my friend. | Arkadaşım olmanı istiyorum. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
What's happening, old buddy? | Neler oluyor eski dostum? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Crazy Curt! | Çılgın Curt! Deli Curt! | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Hey, old fella, well met and all that jazz. Looky here. | Hey, adamım, Yine bir aradayız. Şuraya bak. Selam eski dostum, seni gördüğüme sevindim falan işte. Şuraya bak. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
This is our lucky day. Friend of yours has got some money for ya... | Şanslı günümüzdeyiz. Senin için biraz param var... Bugün şanslı günümüzdeyiz. Senin dostlarından birinde senin için para var. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
and we got to get on back down to the park now and meet him. | parkın aşağısına gidip onu alalım hadi. Şimdi parkın aşağısına gidip parayı alalım ve onunla tanışalım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Come on, now. Wait. Listen. He gonna be comin' for you, Crazy Curt. | Hey, hadi. Bekle. Dinle. Senin için gelecek, Çılgın Curt. Hadi. Bekle, dinle. Senin için oraya gelecek Deli Curt. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
He's got some M O N E Y. | Parası var. Parası da var. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
We can get us a little joy juice, partner. Come on, now. | Biraz portakal suyu alabiliriz, dostum. Hadi. Portakal suyu alabiliriz ortak. Gel hadi şimdi. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Come on, man. What's the matter with you? | Hadi, adamım. Senin neyin var? | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
You really are crazy. | Sen delirmişsin. Gerçekten delisin. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Hey there, partner! | Hey, dostum! Hey ortak! | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
My name's John Clifford. | Benim adım John Clifford. İsmim John Clifford. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I was hired by Alexander Mandrakis to take you back. | Alexander Mandrakis tarafından seni geri götürmek için tutuldum. Alexander Mandrakis, seni geri götürmem için beni tuttu. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
There'll be no more pain. | Bundan sonra başka acı yok. Artık acı yok. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Take it easy, Duncan. You're all right. | Yavaş ol, Duncan. İyisin. Sakin ol Duncan. İyi durumdasın. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Nobody's gonna hurt you. | Hiçkimse seni üzmeyecek. Hiç kimse sana zarar vermeyecek. Sadece benimle gel. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
It's all right, Duncan. Duncan! | Herşey yolunda, Duncan. Duncan! | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Grab him! Stop that guy! Hold him! | Yakalayın onu! Durdurun o adamı! Tutun! | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Come on. Get out of the way. | Hadi. Çekilin yolumdan. Hadi yoldan çekilin. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Let me through here! Come on! | Çekilin şurdan! Hadi! Geçmeme izin verin! Açılın! | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Nobody can see me anymore. | Hiçkimse beni göremez. Artık kimse beni göremez. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
Nobody can hear me. | Hiçkimse beni duyamaz. Hiç kimse beni duyamaz. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
No one touches me. | Hiçkimse bana dokunamaz. Hiç kimse bana dokunamaz. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I'm not here. | Burda değilim. Burada değilim. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I don't exist. | Yaşamıyorum. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
I was never born. | Hiç doğmadım. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
No one can see me anymore. | Hiçkimse beni göremez. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |
No one can hear me. | Hiçkimse beni duyamaz. Hiç kimse beni duyamaz. | When a Stranger Calls-1 | 1979 | ![]() |