Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 183722
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I find it deeply satisfying. | Çok tatmin edici oluyor. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Don't be afraid. It's safe... | Korkma. Dikkatli... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...just as long as you're careful. It's all about... | ...olduğun sürece güvenlidir. İşin sırrı... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...staying relaxed. | ...sakinliğini korumakta. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Bend this a little. | Şurayı biraz kır. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Keep this straight. | Burası düz olsun. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Hips back a little. | Kalçanı biraz geriye al. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Lean into it. | Öne eğil. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Commit to it. | Kendini hedefine ada. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Check your aim again. | Tekrar nişan al. | Zero Effect-1 | 1998 | |
...and fire. | ...ve ateş et. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Doesn't that feel good? | Kendini iyi hissetmiyor musun? | Zero Effect-1 | 1998 | |
Want to try the shotgun? Sure. | Tüfeği denemek ister misin? Tabii. | Zero Effect-1 | 1998 | |
You want to stay at my place tonight? | Bu gece bende kalmak ister misin? | Zero Effect-1 | 1998 | |
I mean, you don't have to. But the couch folds out. | Kalmana gerek yok. Ama kanepe açılabiliyor. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I just thought it'd be silly to go to my place... | Benim evime kadar geldikten sonra... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...then you'd have to drive across town to some crummy old motel. | ...şehrin öbür ucundaki köhne bir otele gitmek aptalca olur diye düşündüm. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I'll even give you a receipt. You can write it off. | Sana doldurabileceğin boş reçete bile verebilirim. | Zero Effect-1 | 1998 | |
You know my motto: | Benim lafımı bilirsin. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Always save the receipt. | Her zaman reçeteyi al. | Zero Effect-1 | 1998 | |
You slept at her house? | Onun evinde mi kaldın? | Zero Effect-1 | 1998 | |
She thought it'd be easier... | Orada kalmamın otele dönmekten daha kolay olacağını söyledi. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I can't believe you slept at her house. | Onun evinde kaldığına inanamıyorum. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I can't believe, with all that time with her... | Ben de onun yanında geçirdiğim bunca zamana rağmen... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...I couldn't tell more what was going on in her head. | ...hala aklından neler geçtiğini anlayamadığıma inanamıyorum. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I couldn't tell what she was thinking. | Ne düşündüğünü anlayamıyorum. | Zero Effect-1 | 1998 | |
That's usually how it is in the beginning. | Genelde başlarda böyledir. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Maybe I'll be able to see more tonight at dinner. | Belki bu akşamki yemekte daha çok şey öğrenebilirim. | Zero Effect-1 | 1998 | |
You're taking her to dinner. | Akşam yemeğine mi gidiyorsunuz? | Zero Effect-1 | 1998 | |
What was I going to say, no? | Ne deseydim, hayır mı? | Zero Effect-1 | 1998 | |
You got anymore on Kragen Vincent? | Kragen Vincent hakkında bir şeyler bulabildin mi? | Zero Effect-1 | 1998 | |
There's one serving time at the State Penitentiary. | Devlet hapishanesinde bir süre yatmış. | Zero Effect-1 | 1998 | |
A life sentence. Prison records didn't say what for. | Müebbet hapis. Hapishane kayıtlarında suçun ne olduğu yazmıyor. | Zero Effect-1 | 1998 | |
We better go find out. Anything else? | Ne olduğunu bulmalıyız. Başka bir şey var mı? | Zero Effect-1 | 1998 | |
You the officer in charge of records? | Kayıtlardan sorumlu memur siz misiniz? | Zero Effect-1 | 1998 | |
I'm him. Lieutenant Earl Hagans. | Benim. Teğmen Earl Hagans. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Steve Arlo. Can I come in? What is this regarding? | Steve Arlo. Girebilir miyim? Konu nedir, Bay Arlo? | Zero Effect-1 | 1998 | |
I work for a private... | Özel bir dedektif adına... | Zero Effect-1 | 1998 | |
The Department does not share records with P.I. S except by court order. | Mahkeme emri olmadığı sürece kayıtlarımızı özel dedektiflerle paylaşmıyoruz. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I work for a private detective named Daryl Zero. | Daryl Zero adındaki özel dedektif için çalışıyorum. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Murder One, in 1972. Single count. | Cinayet, 1972'de. Tek kurban. | Zero Effect-1 | 1998 | |
And guess what the victim's name is. | Kurbanın adını tahmin et. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I don't mean really guess. No way you could actually guess. | Gerçekten tahmin et demek istemedim. Asla tahmin edemezsin. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Yeah. Clarissa Devereau. | Evet. Clarissa Devereau. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Of 'plummeting birds' fame. | Düşen kuşlar şiirinden. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Seems likely, doesn't it? | Mümkün gözüküyor, değil mi? | Zero Effect-1 | 1998 | |
Very likely. | Çok mümkün. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Two shots, one to the head, one to the torso, execution style. | İki atış, biri kafadan biri gövdeden girmiş, infaz tarzında. | Zero Effect-1 | 1998 | |
In her motel room. | Otel odasında. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Sounds professional. | Profesyonel gibi gözüküyor. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Except he made a complete mess. A ton of evidence, prints on everything. | Evet, ama ortalığı fazla batırmış. Her yerde tonlarca kanıt ve parmak izi bırakmış. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I got crime scene photos. | Suç mahalli fotoğraflarının kopyalarını aldım. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Remember the case of the hired gun who made way, way too many mistakes? | Çok çok fazla hata yapmış olan kiralık katil olayını hatırlıyor musun? | Zero Effect-1 | 1998 | |
It's a lot like that. They pick him up, try him, give him life, no parole. | Evet, bu da öyle. Onu yakalıyorlar, yargılıyorlar, müebbet hapse mahkum oluyor, şartlı tahliye hakkı yok. | Zero Effect-1 | 1998 | |
And Clarissa has quite an arrest record for a young girl. | Clarissa'nın da genç bir kız için oldukça fazla sabıka kaydı varmış. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Mostly political, New York and Boston. | Çoğu politik, New York ve Boston'da. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Disturbing the peace, public indecency... | Huzuru bozmak, kamusal alanda ahlaksızlık... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...breaking and entering. | ...haneye tecavüz. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Regular firecracker. | Sıradan bir baş belası. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Regular 'plummeting bird.' | Sıradan bir düşen kuş. | Zero Effect-1 | 1998 | |
And Vincent's still in jail? | Vincent hala hapiste mi? | Zero Effect-1 | 1998 | |
No. He was moved for medical reasons a couple years ago. | Hayır. Birkaç yıl önce sağlık sebepleriyle başka yere nakledilmiş. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Kragen is her father. | Kragen onun babası. | Zero Effect-1 | 1998 | |
She was raised by his sister because he was in prison. | Babası hapiste olduğu için halası onu büyüttü. | Zero Effect-1 | 1998 | |
She blames Stark for ruining her father's life. | Babasının hayatının mahvolmasından Stark'ı sorumlu tutuyor. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Stark hired Vincent to kill Clarissa... | Stark Clarrisa'yı bir sebeple öldürtmek için Vincent'i tuttu. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Vincent got caught, spent his life in prison. Now he's dying... | Vincent yakalandı, hayatını hapiste geçirdi. | Zero Effect-1 | 1998 | |
She's watched her father's life drip away and she's getting even. | Babasının hayatının sona ermesini seyrediyor ve öcünü almak istiyor. | Zero Effect-1 | 1998 | |
She has something, some evidence or something... | Elinde Stark'ı cinayetle ilişkilendiren bir şey, bir tür kanıt var. | Zero Effect-1 | 1998 | |
I got to figure out what it is and where she's keeping it. | Bunun ne olduğunu ve onu nerede sakladığını öğrenmeliyim. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Take me to the scene of the crime. | Beni suç mahalline götür. | Zero Effect-1 | 1998 | |
It's right up here. | Tam burası. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Ready? 1, 2, 3. | Hazır mısın? Bir, iki, üç. | Zero Effect-1 | 1998 | |
The bed we just moved is a full size bed. | Çektiğimiz bu yatak bir tam yatak. | Zero Effect-1 | 1998 | |
In 1972, there was no size called full. | 1972'de, tam diye adlandırılmış bir yatak boyutu yoktu. | Zero Effect-1 | 1998 | |
They had doubles and queens. | Çiftli ve kraliçe yataklar vardı. | Zero Effect-1 | 1998 | |
The full was invented to combine the width of a queen... | Kraliçe yatağın genişliği ile çiftli yatağın uzunluğunu birleştirmek üzere... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...with the space efficient length of a double... | ...tam yataklar icat edildi. | Zero Effect-1 | 1998 | |
...and eventually replaced the double in North America and Europe... | Tam yataklar zamanla Kuzey Amerika ve Avrupa'da çiftli yatakların yerini aldı... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...except for Quebec and Sweden. | ...Quebec ve İsveç hariç. | Zero Effect-1 | 1998 | |
The bed in the picture... | Fotoğraftaki yatak... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...is not a double. | ...bir çiftli yatak değil. | Zero Effect-1 | 1998 | |
It's too long. It's not a full. It wasn't invented. | Çok uzun. Bir tam yatak da değil. Çünkü icat edilmemişti. | Zero Effect-1 | 1998 | |
It is a queen. | O bir kraliçe yataktı. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Which means that that bed then was longer than this bed... | Yani o zamanki yatak şimdiki bu yataktan daha uzundu. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Secret room? | Gizli oda mı? | Zero Effect-1 | 1998 | |
It's a pipe. There once was a radiant water heater right there. | Bir boru. Orada bir zamanlar kalorifer peteği varmış. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Kragen bursts into the room. | Kragen odaya daldı. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Her body was found face up. She must've been facing him, probably standing... | Ceset bulunduğunda sırt üstü yatıyordu. Demek ki yüzü ona dönük... | Zero Effect-1 | 1998 | |
Right away, before she could scream, she's down... | Girer girmez, kadın bağıramadan vuruldu... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...she's dead, it's over. | ...öldü, her şey bitti. | Zero Effect-1 | 1998 | |
The only question is, once she was dead... | Tek soru şu ki, kadın öldükten sonra... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...why didn't he get out of there? | ...adam niye çıkıp gitmedi? | Zero Effect-1 | 1998 | |
Instead he proceeds to touch the dresser, the sink... | Gidip dolaba, lavaboya, kapı koluna ve komodine dokundu. | Zero Effect-1 | 1998 | |
What does the bed have to do with it? | Peki yatakla bunların ne ilgisi var? | Zero Effect-1 | 1998 | |
In 1972, it was against code... | 1972'deki düzenlemeye göre bir otel yatağının... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...to have a hotel bed 2 feet from a door that opens inwards... | ...içeriye doğru açılan bir kapıya en az 60 santim... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...7 feet from a fish tank... | ...akvaryuma veya lambaya 2 metre... | Zero Effect-1 | 1998 | |
...or 3 feet from a radiant... | ...kalorifer peteğine ise 1 metre uzaklıkta olması gerekiyordu. | Zero Effect-1 | 1998 | |
Imagine if you will, a bed longer than this one... | Bundan uzun olan bir yatak... | Zero Effect-1 | 1998 |