Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 2285
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| this world is too vast, [Request to drop out] | ...dünya çok geniş kalıyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 |  |
| and I'm too small, and without power. | Bense çok küçük ve güçsüzüm.. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| All that I can do for you is | Senin için yapabileceğim... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| endure, forgive, and pray. | ...dayanmak, bağışlamak ve dua etmek yalnızca. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Praying not to let this horrible thing happen again, | Bir daha böyle korkunç bir şey yaşanmasın diye dua etmek... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| praying to let all the bad things be forgotten and remember only the good things. | Kötü şeylerin hepsini unutup yalnızca iyi şeyleri hatırlaman için dua etmek... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Because I wasn't able to protect you, I'm really sorry. | Seni koruyamadığım için gerçekten üzgünüm. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Where did you go yesterday? | Dün nereye gittin? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Then is it Go Bok Dong who got... | Yoksa Go Bok Dong mu... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'm going to see for myself when we get up to school. If there's a single scratch on Bok Dong' face... | Şimdi gidip bakacağım. Bok Dong'un yüzünde tek bir... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| On whose authority? You may have entered at will, but you can't leave on your own accord. | Kim demiş? Gelirken kendi gönlüne gelirsin de giderken öyle kendi gönlüne gidemezsin. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'm going to visit your mom and tell her everything. I stored your address, your mom's phone number. | Yarın annene gidip her şeyi anlatacağım. Adresi ve telefon numarası var elimde. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Oh, I guess you are scared of your mom even if you aren't scared of a teacher. | Görünen o ki öğretmeninden korkmuyorsun ama annenden korkuyorsun. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Then we'll consider the counseling we couldn't conduct, to be continued at your house today. | O halde dün yapamadığımız rehberlik görüşmesini bugün sizin evde yapıyoruz. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| It's permissible if I get the principal's okay. | Okuldan izin alınırsa hiçbir sorun olmuyor. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Crap, this punk. Do what you want. I won't be coming to school from tomorrow on, so what home visit and all... | Hergele! Ne istersen yap. Nasılsa yarından itibaren okula | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Unni, Unni, Unni! | Unni, Unni, Unni! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| What's all that? | Nedir bu? Jin Yi Kyeong... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| committed suicide last night, they said. | ...dün gece intihar etmiş. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Bring my daughter back from death! | Kızımı bana getirin! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Please calm down. Why do you keep saying someone killed her? I'm alive, but my daughter is dead! | Sakin olun. Kim öldürmüş kızınızı? Ben hayattayım ama yavrum öldü! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Please bring my daughter back from death... | Kızımı bana geri verin ne olur... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Please bring my... bring my daughter back from death.. | Ne olur kızımı bana geri verin... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| They say that she jumped from the school building's rooftop. | Okulun terasından aşağı atlamış. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Apparently, she even left a suicide note, saying how she'd like to die because of school violence. | Okuldaki şiddet yüzünden ölmek istediğini yazmış intihar notuna. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Get out. | Defol. Kızımı öldürdükten sonra hangi yüzle gelirsin! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Nope. I see this as 'communal murder.' | Hayır. Bence bu "toplumsal cinayet". | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| The school that was unaware and having neglected the student | Çocuk ölüme sürüklendiği halde bundan bihaber olan okul, öğretmenler! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| So that no other victim like my Yi Kyeong will emerge, | Yi Kyeong gibi başka bir kurban daha olmasın diye... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I will fight it to the end. | ...sonuna kadar mücadele edeceğim. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| This must be very difficult for you. | Çok zorlanıyorsunuz değil mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| It has to be difficult. If it wasn't, would I be human? | Zorlanıyorum tabii ki. Zorlanmasam insan olur muyum? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'm sure she's this way because she needs at least someone to blame. | Suçlayacak birilerine ihtiyaç duyduğu için öyle dedi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'm sure that mother wouldn't be in her right mind. | O kadıncağızın da aklı başında değildir. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| By the way, Teacher. | Bu arada Hocam. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| For some reason, | Nedense Yi Kyeong'un, Go Bok Dong yüzünden intihar ettiğini düşünmüyorum. Bundan sonra sınıf öğretmeniniz Park No Ah olacak. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Because she said this to me before, | Geçen gün bana, Go Bok Dong'un artık kendisine eziyet etmeyeceğini... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| She said those things like that, but to do this now... | Böyle demişti ama şimdi neden... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| It's best not to dwell on it too much. | Çok derin düşünme. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| My concern is that other students may become shaken | Bu olay yüzünden diğer öğrencilerin de sarsılmasından korkuyorum. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| It is essential to be rational and calm in the situation... | Böyle durumlarda mantıklı ve sakin olmak | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Are you the homeroom teacher of Jin Yi Kyeong? | Jin Yi Kyeong'un sınıf öğretmeni misiniz? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I'm not the homeroom teacher, but I am the person in charge. | Sınıf öğretmeni değilim ama sorumlu öğretmeni benim. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| The autopsy report from the deceased became available. | Otopsi sonuçları çıktı. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Maybe to you the world is beautiful like a poetry, | Sizin için dünya bir şiir kadar güzel olabilir ama... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| it is hell to me. | ...benim için cehennem gibi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You don't understand anything. | Hiçbir şey bildiğiniz yok. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| A detective is looking for you. | Polisler sizi arıyordu. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Didn't you say that the students are like your own children? | Öğrenciler çocuğum gibi dememiş miydiniz? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| A child has died, | Evladınız öldü ama anca bu mu geliyor elinizden? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| What kind of teacher are you? | Nasıl bir öğretmensiniz böyle? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Get up, please. | Kalkın lütfen. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| The autopsy report came out | Yi Kyeong'un otopsi sonucu çıkmış. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Let's go and hear it out. | Gidip öğrenin. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Because of me... | Benim yüzümden... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I...I... Yi Kyeong... | Yi Kyeong'u ben... ben... Alo? Alo? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| The autopsy results showed that the student, Jin Yi Kyeong, was three months pregnant. | Otopsi sonucuna göre öğrenci Jin Yi Kyeong üç aylık hamileymiş. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Yes, I'm alright. I was just a bit surprised... | Evet iyiyim. Biraz şaşırdım. Öyle bir öğrenci değildi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| The students aren't what they appear to be these days. | Şimdiki öğrenciler göründükleri gibi değil. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| If you were to add this fact on top of it all, it might as well be making her have double the funeral. | Üstüne bir de bunu öğrenirse bugün iki cenaze olur burada. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Why don't you tell her after the funeral, if you must? | Cenaze töreninden sonra söylemeye ne dersiniz? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I will put a word into her, so that she won't be overly shocked. | Aşırı şok olmaması için ben ona biraz çıtlatırım. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| President Ahn, it's me, Do Jeong Woo. | Yönetici Ahn, benim Do Jeong Woo. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Why don't you just come over here right now? I said get your a$$ over here RIGHT NOW! | Derhal buraya gel. Sana hemen gel diyorum! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You killed her, didn't you? | Sen öldürdün değil mi? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You know you killed her! | Sen öldürdün! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You are the one who killed my Yi Kyeong! | Yi Kyeong'umu sen öldürdün! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Winner 2014 MBC scenario contest. | İyi seyirler... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Teacher Do! | Öğretmen Do! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You were home. | Çok şükür evdeymişsiniz. Hayırdır? Gecenin bu saatinde evimde ne işiniz var? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Ah, here is the purchase request form for teaching tools. | Kırtasiye malzemelerinin satış dökümleri gelmişti, size vermeyi unutmuşum. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Actually, I'm in urgent need of using the bathroom. | Aslında ben de acilen lavabonuzu kullanmak mecburiyetindeyim. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Jo Bang Wool, you... | Jo Bang Wool, senin burada... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Teacher Do. | Öğretmen Do. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| You, punk. I had my doubts, but... | Seni eşek sıpası! İçten içe şüpheleniyordum zaten. Sen talebesin o ise öğretmenin. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| How can you do something as absurd as this?! | Böyle bir salaklığı nasıl yaparsın? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| That's what I'm saying... | Ben de bunu diyorum işte. Kiminle konuşuyorsun sen? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Can you say with absolute certainty that it's the student's fault? | Neden peşin hüküm verip öğrenciyi suçluyorsunuz? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| This kind of thing is the teacher's fault, a million times over. | Arka planda olduğum için Bakan'dan zılgıt yemek zorunda mıyım? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Did Teacher Do do something to you? | Öğretmen Do sana bir şey mi yaptı? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Just say the word, Bang Wool. To this teacher, I'm going to | Konuşsana Bang Wool. Sana bunu yapan o öğretmen bozuntusunu | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| How do you know about that, Mom? | Anne, sen bunu nereden biliyorsun? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| How could you guys keep such a big incident only to yourselves?! | Bu kadar büyük bir olayın sırrı mı olurmuş? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Do Jeong Woo would probably have killed Yi Kyeong sooner. | ...Do Jeong Woo denen herif Yi Kyeong'u oracıkta öldürürdü. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Why exactly did Yi Kyeong do that? | Yi Kyeong neden böyle bir şey yaptı? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Yi Kyeong was an outcast. | Herkes Yi Kyeong'u dışlamıştı. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Maybe because of that, once she became friends with someone, she gave everything to that person. | Belki de bu yüzden biriyle arkadaş oldu mu onu dünyasının merkezine yerleştiriyordu. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| That is how lonely Yi Kyeong was. | İşte o kadar yalnızdı Yi Kyeong. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Later, I found that out. | Daha sonra bir şey dikkatimi çekti. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Do Jeong Woo was that kind of person to Yi Kyeong before she met me. | Do Jeong Woo, Yi Kyeong'u daha önceden tanıyordu. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Do Jeong Woo, who got tired of Yi Kyeong after playing around with her, | Do Jeong Woo, Yi Kyeong ile gönlünü eğlendirdikten sonra... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| That's why you should transfer to another school! | O yüzden git kendine başka bir okul bul! | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Hey Oh Ah Ran, how many times do I have to tell that you should not be involved in this? | Bana baksana Oh Ah Ran, sen bu işe karışma diye daha kaç kere söyleyeceğim? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| I will transfer to another school, but I can't go right away. | Tamam, başka bir okula nakil olacağım! Ama bana biraz zaman ver. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Just until my mom gives me permission | Annem izin verene kadar | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| What did you do wrong that you have to transfer to another school? | Neden başka bir okula nakil olacakmışsın? | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Go tell Do Jeong Woo that he is the one who has to leave school. | Git, Do Jeong Woo söyle, asıl başka okula nakil olması gereken kişi kendisi. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| If I tell him that, it's going to be the end for you, too, you foolish girl. | Gidip şöyleyim de senin de kafanı koparsın, salak kız. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Since Yi Kyeong would not transfer to another school, | Yi Kyeong başka okula nakil olmadı diye... | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
| Do Jeong Woo made Go Bok Dong bully her. | Kardeşimi sen öldürdün. | Aenggeurimam-1 | 2015 | |
