Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 2422
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
OK, let's go. | Peki hadi başlıyoruz | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Get me hard. | Yala yut bakalım. Yapıcam. Beni sertleştir | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I will. | Yaparım | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I will. | Aynen. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
You know that I will. | Öyle böyle yalamıycam. Yapacağımı biliyorsun | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Sitting on this chaise lounge. | Bu kanepede oturayım ben de. Şu şezlonga oturayım öyleyse | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Beautiful. | Güzelmiş. Pekala. güzel | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Oh, I'm sorry, one more question. | Üzgünüm bir sorum olacak. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Sorry, I didn't mean to put a damper on anything. | Eğlencenizi bozmak istemem ama. Üzgünüm işleri yavaşlatmak istemem | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
You're not. | Bozmazsın. Tamam. Yavaşlatmıyorsuın | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I just was, uh, wondering how long these | Merak ediyorum da, genel de bu seanslar ne kadar sürer? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
sessions usually last. | ne akdar sürdüğünü merak ediyordum | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Uh, like about an hour, right Jack? | Bir saat kadar, değil mi Jack? Evet yaklaşık bir saat. Yaklaşık bir saat, değil mi Jack | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Yeah, about an hour. | EEvet yaklaşık bir saat | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Oh, well great. | Peki, harika. Güzel. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Don't have to make a phone call. | Birisini aramam gerekmiyor. O yüzden sorun yok. Mükemmel. Arama yapmama gerek yok | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Wonderful. | Müthiş | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Go about your business. | Siz işinize bakın. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I'll shut up now. | Içenemi kapatıcam şimdi | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Can you see, Savannah? | Görebiliyor musun Savannah? Göreibliyor musun Savannah'? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Yes, I'm fine. | Evet, gayet net. Evet | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I'm fine. | Gayet net. Öyle mi? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Oh my god, you're getting so hard. | Tanrım, boğazıma soktun resmen. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Fuck yeah, I am getting... | Sokucam tabi lan. Bebeğim! | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Baby! | Bebeğim | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Are you sure you can see, honey? | Görebildiğine emin misin, canım? Hmm hmm. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Oh yeah, that's it. | Evet, olay bu işte. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I want you to see me. | Beni izlemeni istiyorum. İzliyorum. Beni görmeni istiyorum | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I don't think you can. | Tam göremiyorsun bence. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Come to daddy. | Gel babana. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I'm coming! | Geliyorum | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Oh yeah. | İyi geldi, değil mi? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Look at this, Savannah. | İzle, Savannah. İyice bak. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Savannah, can you take my hand? | Savannah, gelip elimi tutar mısın? Gel buraya. Savannah, elimi tutar mısın | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Come here. | Buraya gel | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Are you OK? | İyi misin? Evet. İyi misin | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I think we should go. | Sanırım gitsek iyi olacak. Peki, sana paranı vereyim. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Babe? | Bebeğim? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Yeah? | Efendim? Evet? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Guess what? | Bil bakalım ne oldu? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I got up. | Dikildim. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I stood up. | Ayakta durdum. Dikildim. Ayakta durdum | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Your husband is a surfer. | Kocan gerçek bir sörfçü artık. Kocan bir sörfçü | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
What are you wearing? | Üstündeki ne? Ne giyiyorsun | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
What... | Bunca makyaj neyin nesi? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Um, after Craftacular, I went to Nordstrom's. | Şey, Ustaötesi'nden sonra, Nordstrom'a gittim. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I let a very aggressive sales lady do my makeup. | Hırçın bir tezgahtar yaptı bu makyajı orda. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Where's Logan? | Logan nerede? Jeniie'yle oynuyor. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Jennie's playing with him. | Jennie'lerde oynuyor | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
You look like someone else. | Başka birisin sanki. Bir başkası gibi görünüyorsun | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Get in bed. | Yatağa gel. Yatağa geç | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Make sure you give your brother a turn. | Kardeşine de bir el vermeyi unutma. KArdeşine de sıra verdiğindne emin ol | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Mazels, buddy. | Mazels, kanka. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Tremendous spread. | Süper cümbüş. Hadi burada yapalım. Daha kolay olur. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Sorry, I just woke up. | Pardon, yeni uyandım. Kendimden geçmişim. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Sorry, I passed out. | SorÜzgünüm bayılmışım | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
What are all these people doing here? | Bu insanların burada ne işi var? Ne diyorsun ya? Branç işte. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I told you I was going to get bagels. | Kandil simidi alacağım demiştim. Kokteylimiz var mı? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I... no, I don't know. | Bilmiyorum. Önemli değil. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Everyone's having a good time. | Herkesin keyfi yerinde. Selam kızlar. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Hi. | Merhaba. Ne oluyor burada? Selam | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
You are a mess. | Dağılmışsın. Neler oluyor? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Did you just wake up? | Yeni mi kalktın? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Everyone's seeing things under here. | Herşeyin meydanda. Geleceğimizden haberin yok muydu? Herkes buradan birşeyler görebiliyor | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I totally blanked on it. | Aklımdan çıkmış. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Oh, no. | Çıkmam gerekiyor. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
You sure Mason has growing foods? | Mason yiyecekleri aldı mı? Mason'un yemek yetiştirdiğinden emin misin? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I've got to go set up for Women and Wine. | "Kadın ve Şarap" olayımız için hazırlanmam gerekiyor. Tamam. Kadın ve Şarap için hazırlanmam gerekiyor | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Women and Wine is tonight? | "Kadın ve Şarap" bu gece mi? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
The men are playing poker, and Logan can go to Meredith's | Erkekler poker oynayacak. Logan da Meredith'lere gitsin isterse. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Oh, can McKenna come watch the girls, just like, sit with | McKenna da kızlara bakmak için gelse olur mu? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
them over at that, uh, Amanda's? | Amanda'nın evinde otururlar. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
McKenna! | McKenna! Bu... Bu gece için bir planın var mı? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Do you... do you... do you have plans tonight? | Bu akşam için planların var mı? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Like, do you want to come hang out with like, four really | Dört tane süper sevimli kızla vakit geçirmek ister miydin? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
cute girls, do a bunch of dress up? | Kıyafet denemeleri veya o tarz şeyler yaparsınız. takılmak ister misin? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
It'd be so fun. | Eğlenceli olur. Tabii ki. Çok eğlenceli olacak | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I can do it. | Gelirim. Problem değil. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I can, don't worry about it. | Yaparım merak etmeyin | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I will actually... you know what? | Aslında... ne diycem. Başka birine de... | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I'll just call... | Ben şeyi arayayım... | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
No, no, it's fine. | Hayır, sorun yok. Bu gece boşum. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I had no plans tonight. | bu akşam bir planım yok | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Oh, I love you. | Ah, snei seviyorum | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
See you later. | Görüşürüz. Sonra görüşürüz | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Can we just do that? | Böyle yapsak olur değil mi? Elbette. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
All right, I'm out of here. | Pekala, ben çıktım. Pekala ben gidiyorum | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I don't want McKenna to sit the girls tonight. | McKenna'nın bugün kızlarla oturmasını istemiyorum. Ne? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I don't want McKenna to sit the girls tonight. | McKenna'nın bugün kızlarla oturmasını istemiyorum. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Could you tell her it's not gonna work out, or you found | Ona iptal ettiğimizi ya da başka birini bulduğumuzu söyler misin? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
somebody else? | başkasını bulduğunu filan söyler misin? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
You want me to tell her? | Ben mi söyleyeyim? | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
I don't want to. | Ben söylemek istemiyorum. İyi ama... ben de... | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Just be my friend and tell her. | Bir işe yara da söyle ona. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Come in. | Gir. İçeri gel | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Jennie called, and Meredith found someone to watch the | Süper haberlerim var. Jennie aradı. Meredith kızlara bakmak için Jennie aradı, Meredith kızlara bakması için | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
girls, so you're off the hook for tonight. | başka birini bulmuş yani bu gece serbestsin. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
Honestly Rachel and I were talking, and, I don't know. | İşin doğrusu Rachel'la bu konuyu konuştuk. | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
She's just a little uncomfortable | Bu durumdan biraz | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |
with the whole thing. | rahatsız olduğunu söyledi. biraz rahatsız | Afternoon Delight-1 | 2013 | ![]() |