Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 7754
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
and He said, | Ve dedi ki... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
"It is not good that he is alone." | "Yalnız kalması iyi değil." | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And the moral of the story... | Bu kıssanın özü... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
everybody needs a partner. | Herkesin bir yardımcıya ihtiyacının olmasıdır. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You are the partner assigned to me | Babamın talebi doğrultusunda Deniz Kuvvetleri'nin... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Beg pardon, my lord, but I didn't say that. | Affedersiniz efendim ama öyle bir şey söylemedim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I merely said that it would be wise for us to manage our expectations | Yalnızca beklentiyle gerçeği kafamızda tartmamız gerektiğini söyledim. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And what is it that you think is achievable? | Peki sence nedir gerçekler? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Well, sir, the pirate issue is a thorny one, | Korsanlık mevzusu güç bir sorun. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
but I believe that there are ways to... | Lakin onu da çözmenin yolları... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Aside from the pirates. I'm sorry? | Korsanlar hariç. Anlamadım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I don't believe the pirates are the cause of Nassau's problem. | Nassau'daki sorunu korsanlar yaratmıyor zannımca. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I believe they are a symptom. | Bence onlar belirtiden ibaret. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The root causes are the ones that I would like to address first. | Öncelikle sorunun kökenine inmek istiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Root causes? | Kökenine mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The graft of its governor. | Valinin yolsuzlukları. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The incompetence of its managers. | Yöneticilerinin beceriksizliği. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The neglect of its lords. | İhmalkarlığı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The instability caused by these things | Bu gibi şeylerden ötürü... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
is what draws the pirates to Nassau, not the other way around. | ...korsanlar Nassau'yu yuva belliyor, yozlaşmayı korsanlar yaratmıyor. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
So let's begin there. | İşe buradan başlayalım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What is it that you believe would truly return Nassau | Nassau'yu karlı bir girişim haline getirmenin yolu yordamı nedir? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You mean aside from removing the pirates? | Korsanları hariç tutarsak mı? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Let's leave them out for now, yes. | Şimdilik hariç tutalım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What would it take? | Ne gerekir... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Farmers, men skilled in the cultivation of sugar and tobacco. | Tütünle şeker ekip biçecek yeterlilikte çiftçiler. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Magistrates to maintain order. Carpenters to raise buildings. | Kamu düzenini sağlayacak yargıçlar. İnşaat için ustalar. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Clergy to raise spirits. | Yol gösterecek rahipler. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Foodstuffs to sustain them all for six months, perhaps a year. | En az 6 aylık hatta 1 yıllık yiyecek stoku. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Three ships to transport it all, sailors to sail them. | Bunların hepsini getirip götürecek gemiler ve tayfalık yapacak denizciler. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And an honest governor, | Ve de dürüst bir vali. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
the first in recent memory, to oversee it all. | Her şeyi çekip çevirecek bir vali. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
In short, you'd be assembling a colony, | Kısacası bir sömürge kurmuş olacaksınız. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
boarding it onto ships, transporting it across the Atlantic, | Malları gemilere yükleyip Atlas Okyanusu'nu aşacak... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
and hoping that when it arrives, it takes to an environment | ...ve son 50 yılda düzenli ticari ilişkilere köstek olan... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Oh, and then there are the pirates that we've agreed not to discuss. | Bir de az önce mevzudan hariç tutalım dediğimiz korsanlar var. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Are you sure three ships would be enough? | 3 gemi yeterli gelir mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
My lord, I feel I have to be honest with you. | Efendim, size karşı dürüst olmam gerek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I have grave doubts about whether something like this is realistic. | Böyle bir girişimin gerçekçi olup olmadığı hususunda çok derin kaygılarım var. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Yes, I've gathered that. If you wish to request | Evet, o kadarını anladım. Eğer girişiminize daha... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
a liaison more sympathetic to your views, | ...az kuşkucu yaklaşmalarını istiyorsanız... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I'm sure Admiral Hennessey would be happy to oblige. 1 | ...Amiral Hennessey yardımcı olmaktan memnuniyet duyacaktır. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The New World is a gift, Lieutenant, | Yeni Dünya Tanrı vergisi bir yer teğmen. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
a sacred opportunity to right our wrongs and begin anew. | Temiz bir sayfa açmak için kutsal bir fırsat. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And I do not want my family's plot in it | Ailemin girişimdeki parmağının bu fırsatı kaçırma nedenimiz olmasını hiç istemem. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I'm not looking for someone to hold my hand. | Elimi tutup bana dayanak olacak birisini aramıyorum. 1 | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I need someone who can help me | Nassau'nun mutlaka ayakta kalması için bana yardımcı olacak birisini arıyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The stakes are too great for anything else. | Bundan daha azı için göze alınamayacak kadar tehlikeye atılıyoruz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And you suspect that I'm that person | Bariz bir biçimde farklı düşünmemize rağmen... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Because of it. | Aynen öyle. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Strange pairs, Lieutenant. | Aykırı ikililer teğmen. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
They can achieve the most unexpected things. | En beklenmedik başarıları elde ederler. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You can walk away from all this if you wanted. | İstersen her şeye arkanı dönüp gidebilirsin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The moment we arrive at Nassau, | Nassau'ya vardığımız anda... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
you're free to go anywhere you want. | ...dilediğin yere gitmekte özgürsün. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And yet you've offered to help me regain control of this crew. | Buna karşın tayfanın kontrolünü kazanmama yardımcı olmayı teklif ettin. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Why would you do that? | Neden? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You mean aside from the share of gold I'd get out of it? | Altından bana düşecek pay bile yeterli bir neden olduğu halde mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
There are other ways of earning money, other crews. | Para kazanmanı sağlayacak başka işler de başka tayfalar da var. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I don't want to earn money. | Derdim para kazanmak değil. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I don't want to join another crew. | Başka bir tayfaya katılmak da değil. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
If we're being honest, I don't really want to be on this crew | Açıkçası gerekmediği müddetçe bu tayfayla bile beraber olmak istemiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Why not? | Niyeymiş? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Because I don't want to be a pirate. | Korsan olmak istemiyorum da ondan. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I'm not interested in the life. | Ne korsanlık yaşantısına... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Not interested in the fighting, | ...ne kavgasına dövüşüne... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
not interested in the ships. | ...ne de gemilerine merakım var. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I don't care much for the sea while we're on the subject. | Hazır konusu açılmışken deniz için de ölüp bitmiyorum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
But being a pirate on this crew | Ancak bu tayfada biraz daha kalırsam... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
it offers me an opportunity | ...hiçbir yerde bulamayacağım... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I don't believe I can find anywhere else on Earth... | ...fırsat ayağıma gelmiş olacak. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
one big prize. | Yüklü bir ganimet. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And with it, freedom. | Ve beraberinde... Özgürlük. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
From water, from Randall, | Sudan da Randall'dan da... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
from hunger, from wages... | ...açlıktan da yevmiyeden de. Senden de... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
from you. | ...kurtulacağım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Just one question. | Bir soru soracağım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
In approximately two days' time, | Nassau'ya varmamıza aşağı yukarı... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
when we arrive back at Nassau, | ...2 gün kaldı. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
you and I will both be unceremoniously expelled from this ship. | Yani ikimiz de gemiden postalanmak üzereyiz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
That would seem to be an impediment to your plan. | Planlarının önündeki en büyük engel bu olsa gerek. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
In less than two days, | 2 güne kalmadan... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I intend to be a captain again. | ...yeniden kaptan olacağım. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I suggest you find a way of earning your way back onto this crew as well. | Tavsiyem, tayfanın güvenini kazanmak için o zamana kadar bir yolunu bulman olacak. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Captain, a word, please. | Kaptan. Biraz konuşabilir miyiz? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Mr. Meeks, how can I help you? | Bay Meeks. Nasıl yardımcı olabilirim? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
What happened at the tavern last night, Captain? | Dün akşam barda ne oldu kaptan? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I don't know. Did something happen? | Bilmem ki. Bir şey mi olmuş da? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I've heard word you confronted the Guthrie woman. | Guthrie denen kadınla yüzleşmeye gittiğinizi duydum. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Threatened her? And? | Tehdit etmişsiniz. Başka? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And I wish you hadn't done that. | Keşke etmeseydiniz. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I'm sorry you feel that way. Are we through? | Böyle düşünmen kalbimi kırdı. Bitti mi? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
No, we're not. | Hayır, bitmedi. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
The crew's relationship with her | Onun tayfaya kazandırabilecekleri Good Fortune... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
You're recklessly jeopardizing that relationship, | İşte bu karı tehlikeye attınız. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
their relationship. | Tayfanın karını. | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
Mr. Meeks, would you like to know | Bay Meeks, tam da siz geldiğiniz sırada tayfayla... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
I was recounting to them my conversation at the tavern last night | Dün gece bardaki konuşmamızı aktarıp... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
And will they feel the same | Bir sonraki vurgunları da kabul görmediğinde aynı şeyi düşünecekler mi peki? | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |
When we return from Carolina, | Carolina'dan döndüğümüzde... | Black Sails-2 | 2014 | ![]() |