Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 7907
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
What do you want? Oh, um, well I'm... | Ne istersin? Şey ben | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
I'm driving tonight, so just a water. Oh, bullshit, come on, | Bu gece araba kullanıyorum, o yüzden sadece su. Saçmalama, hadi ama. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
You can have one drink, right? | Bir içki içebilirsin, değil mi? | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
No, I'm... I've got a really early start in the morning, so... | Hayır, sabah erken kalkmam gerekiyor, o yüzden | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
A glass of wine, maybe? | Bir bardak şarap, olabilir mi? | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
You look like the chardonnay type. | Şardoney seven birine benziyorsun. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
You are the chardonnay type. | Evet, sen şardoney seven birisin. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Well, sometimes, but not... Not tonight. | Şey arada bir içerim, ama bu akşam olmaz. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
No? Thank you. | Olmaz mı? Teşekkür ederim. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Baby, can you just get her a water, please? | Bebeğim, sadece bir bardak su alıversen olmaz mı? | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
All right, so one water, | Pekalâ, o zaman, bir su,... | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
One vodka and cranberry for the princess. | ...prenses için bir yabanmersinli votka. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
I'll see you inside. | İçeride görüşürüz. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Hey, can we go? Is everything okay? | Hey, gidebilir miyiz? Her şey yolunda mı? | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
I can't deal with him tonight, let's go. | Bu gece onunla uğraşamayacağım, hadi gidelim. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Sure. Okay. | Elbette. Tamam. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Do you want to tell him? | Ona söyleyecek misin? | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Do you want a lime in it? | İçine limon ister misin? | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Hey. Hey. Just trust me. | Hey. Bana güven. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Where the fuck are you going? | Hangi cehenneme gidiyorsun? | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Fuck off. What the fuck is that bullshit? | Hadi oradan. Bu neyin saçmalığı? | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Hey, come on, Get off! | Hadi yapma. Geri çekil! | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
I'm buying you fucking drinks. | İçkilerinizi alacaktım. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Hey, hey, hey... Don't fucking hit me. | Hey. Bana vurma, kahrolası. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Leave her alone, man. | Kızı rahat bırak, dostum. | Bleeding Heart-1 | 2015 | ![]() |
Yes. Uh huh. I'm not kidding. | Evet, dalga geçmiyorum. Beyefendinin beni getirdiği yer burası. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, you heard me. Hooters. | Aynen, yanlış duymadın. Hooters. Evet, duydun beni. Hooters. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
This is the first date I've been on since the divorce, | Boşandığımdan beri çıktığım ilk randevum ve... | Blended-1 | 2014 | ![]() |
and the guy brings me to a Hooters. | ...adam tutup beni bir Hooters'a getiriyor. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Is Tyler asleep? | Tyler uyudu mu? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Not all the way. | Uyuduğu söylenemez. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
What's he doing? Yeah! 1 | Ne yapıyor? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
♪ This t shirt's on fire! ♪ | Tişörtüm cayır cayır Neden öyle şarkı söylüyor? 1 | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Must save planet earth. | Dünyayı kurtarmalıyım! | Blended-1 | 2014 | ![]() |
No, it's all good. | Bir şey olduğu yok. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
It's out. What's out?! | Söndü artık. Ne söndü? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Oh, God, I'm coming home. | Tanrım, hemen eve geliyorum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Intruder alert. | Hırsız alarmı! | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, maybe that's not actually a bad idea. | Belki de bu iyi bir fikirdir. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Okay, here's the plan. | Tamam, şöyle yapacağız: 10 dakika sonra beni arayacaksın. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
so that I can tell this dope I have an emergency. | Ben de orada oturan serseme acil bir durum olduğunu söyleyebileceğim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Can you give me my bath now? | Beni banyo yaptırabilir misin? Şunu 5 dakika sonra yapalım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Got you, uh, buffalo shrimp with the sauce on the side. | Sana yanında sosuyla beraber karides sipariş ettim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
They'll do that for me here. | Benim adıma şurada yapıyorlar. Nasıl sevdiğini bilemedim | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You realize that you're not actually | Şu anda yüzüme bakmadığının farkındasın, değil mi? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Very tight game goin' on up there. I don't wanna miss it. | Çok güzel bir şey oynuyor şu an. Kaçırmak istemiyorum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Well, I know you really gotta swing the axe hard | Tek seferde daha derine saplamak için, baltayı oldukça sert sallamalısınız. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Hi, Jim. | Merhaba, Jim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Hey, Jim. Hey, Jim. | Merhaba, Jim. Merhaba, Jim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Cheese sticks in the shape of a heart. | Kalp şekli ve etrafına peynir çubukları. Benden, Bunny, Bethany, ve Britney'den. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Thank you, bubbles. That's very nice. | Teşekkür ederim, canlarım. Çok hoş olmuş. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Bye. Have fun. See ya. | Hoşça kal. İyi eğlenceler. Sonra görüşürüz. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
All right. | Oldu. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Hey, I noticed that you made eye contact with boobles, | Az önce fark ettim de, ikizlerle göz teması kuruyordun. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
but I'm... I mean, I'm not sure it was her eyes | Yoksa gözlerine mi bakıyordun, emin olamadım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
So... | İnsanlar için dolaplarını düzenliyorsun demek. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yes. Is it hard to find people | Evet. Kendi dolabını... | Blended-1 | 2014 | ![]() |
who can't organize their own closets? | ...düzenleyemeyen insanları bulmak zor oluyor mu? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
How does that work? | Nasıl oluyor bu iş? Bu iş kendileri düzenleyemediği için değil. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
It's that they don't have the time | Zamanları olmadığı veya yeterince iyi yapamadıkları için. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Did you start with organizing glove compartments | İlk önce bu işe torpido gözü düzenlemekle başlayıp... | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Listen, I'm sorry. I know this is not going well. | Özür dilerim. Biliyorum randevumuz çok iyi gitmiyor. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I haven't been on a date in 20 years. | Ama 20 yıldan beri kimseyle çıkmadım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I haven't been on a date since senior year. | Ben de lise sondan beri kimseyle çıkmadım. Lisede mi evlendin? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yep. | Evet. Ben de. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Is this not the weirdest feeling in the world right now? | Şu anda bu dünyadaki en tuhaf his değil, değil mi? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Like weird Al starring in "weird science." | Tuhaf Bilim'deki Al'ın bakması kadar tuhaf bir durum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yes. I like that. | Evet. Hoşuma gitti bu. Şimdi mi aklına geldi? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Yes. Very good. | Evet. Çok güzel. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You know, I think I will have one of these buffalo shrimp. | Bu karideslerden bir tane yemeyi düşünüyorum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
And I'll have it with the sauce. | Hem de sosa batırarak yiyeceğim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Oh, my God. | Aman tanrım! Aman tanrım! Çok acıdır. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Oh, my God! Who makes sauce this hot?! | Aman tanrım! Bu sosu kim bu kadar acı yapmış? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I just... did you drink my beer?! | Bir parça almı Biramı mı içtin? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
No. No, no. I think you did. | Hayır, hayır. Bence sen içtin. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Boobles! Buddy! Britney! Can you get me some water?! | İkizler! Buddy! Britney! Bana biraz su getirebilir misiniz? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Here. Have some French onion soup. | Al, biraz Fransız soğan çorbası iç. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You know... I'm curious. | Merak ettim de. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
With so many possible reasons, | Milyonlarca sebep arasından, hangisi yüzünden karın seni terk etti? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I...Naturally just assumed you were divorced. | Doğal bir şekilde boşandığını sanmıştım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I naturally assumed your husband shot himself, | Ben de doğal bir şekilde kocanın kendisini öldürdüğünü sanmıştım. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
so we're even. | Eşitiz yani. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I gotta take this. | Bunu açmam gerekiyor. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Hello. | Alo? Sakin ol! | Blended-1 | 2014 | ![]() |
An avalanche? In our backyard. | Ne, çığ mı düştü? Arka bahçemize mi? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I'll be home right away. | Hemen eve geliyorum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
It's an emergency. I'm sorry. | Acil bir durum söz konusu. Kusura bakma. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
$20 should cover my half. | 20$ benim hakkımı karşılar. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
He used the emergency excuse on you? | Acil durum bahanesini sana karşı mı kullandı? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Like he's the one that had to escape. | Sanki kaçması gereken oymuş gibi. Sanki berbat olan ben mişim gibi. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Well, everybody has a bad blind date story, | Herkesin başından geçen kötü bir randevusu olur. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
and this loser is yours. | Bu da seninkiymiş demek. Sana bunu kim ayarladı? | Blended-1 | 2014 | ![]() |
One of the mothers in Tyler's class. | Tyler'ın arkadaşlarından birisinin annesi. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Every time I see her, | Ne zaman onu görsem, bana arkadaşı Jim'den bahsediyor. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
And "oh, I just have to meet Jim." | Ben de birden "Jim ile tanışayım." tribine girdim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Well, she's a liar and an idiot. | O kadın yalancı ve aptalın tekiymiş. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
You should roofie her and shave her head. | Saçını başını yolup kafasını üçe versen yeridir. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
Dick? | Dick? Merhaba. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
No, I can talk. I'm just at work. | Hayır, konuşabilirim. Şu anda işteyim. | Blended-1 | 2014 | ![]() |
I know. I'm so sore. | Tecrübem sağlamdır, biliyorum. | Blended-1 | 2014 | ![]() |